06 Haziran 2011, 10:13 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | İsa Peygamber İle Siyah Yılan. İsa Peygamber bir gün köye uğrar. Köyde bir elbise boyacısı vardır ki bütün köylüler kendisinden şikayetçidirler. Çünkü boyacı elbiseleri boyamak için bir yandan sularını kesmekte, bir yandan da boyalarla suyu kirletmektedir. Köylüler toplanarak hep birden boyacıyı İsa Peygamber'e şikayet ederler ve "Ey İsa!..." derler. "Bu adama öyle bir beddua edin ki gidişi olsun, fakat bir daha dönüşü olmasın." Bunun üzerine İsa Peygamber de şöyle dua eder: "Allah'ım!.. O adama öyle siyah bir yılan musallat et ki, onu sokup öldürsün. Bir daha da gelmek nasip olmasın." Boyacı her zamanki gibi yine yanına üç ekmek alarak suyun kenarına gider ve elbiseleri boyamaya koyulur. Tam bu sırada yanında bir abid (kendisini Allah'a ibadete adayan bir kimse) beliriverir. Abid oradaki dağlardan birinde ibadetle meşgul olmaktadır. Boyacıya selam vererek ona, "yanında yiyecek içecek bir şeyin var mı? Şu kadar zamandır ağzıma bir lokma ekmek bile atmadım. Kendisini görsem veya koklasam yine bana yetecek" diye çok aç olduğunu bildirir. Boyacı hemen elini çantasına atar ve bir ekmek çıkararak abide uzatır. Abid halinden memnun, "Ey boyacı!..." der. Allah (c.c.) senin günahlarını affetsin, kalbini arıtsın." Boyacı ikinci ekmeği de uzatınca abid, "Ey boyacı, Allah geçmiş ve gelecek günahlarını affetsin" der. Bu defa da son ekmeğini uzatınca "Ey boyacı, Allah (cc) sana Cennette bir köşk nasip etsin" diye hayır duada bulunur. Akşam olunca boyacı köye döner. Köylüler şaşkın şaşkın kendisini süzmekte ve neden ölmediğine hiçbir mana verememektedirler. Kesin olarak inanmaktadırlar ki, Allah yolunun temsilcisi olan bir Peygamberin bedduası muhakkak ki yerini bulmalıdır. İşte bu düşünceler altında köylüler toplanarak hep birden yine İsa Peygamber'in huzuruna varırlar. Durumu kendisine bildirince O da "Çağırın onu bana" der. Çağırırlar, boyacı da gelir, İsa Peygamber kendisine şunu sorar: "Ey boyacı, anlat bakalım bugün ne iyilik yaptın?" Boyacı, su başında bir abide rastladığını, ona ekmeklerini verdiğini, her bir ekmek verişinde de ayrı ayrı duasını aldığını bir bir ortaya döker. Durumu anlayan İsa Peygamber bu defa çantasını getirip açmasını söyler. Adam da çantasını getirerek açar. Bir de bakarlar ki çantanın içinde simsiyap bir yılan çöreklenmiş yatıyor. Herkes hayretten dona kalır. İsa Peygamber yılana yaklaşarak "Ey siyah yılan!..." der. "Anlat bakalım, neden bu adamı sokup öldürmedin?" Yılan derin bir mahcubiyet içinde şöyle cevap verir: "Ey Allah'ın Peygamberi!... (Emrinizi yerine getiremememin derin üzüntüsü içindeyim) fakat dağdan birisi indi, ekmek istedi, boyacı da bütün ekmeklerini vererek onun karnını doyurdu. Karnı doyan adam boyacıya ard arda üç hayır duada bulundu ki sormayın. Bir melek ayakta durarak devamlı "amin (kabul et ya Rabbi!...)" diye yalvarıp yakardı. İşte o sırada Allah (c.c.) bir melek göndererek demirden bir gemle benim ağzımı gemletti, ben de boyacıyı sokup öldüremedim. O yüzden beni bağışlayınız. İsa Peygamber sonunda boyacıya müjdeyi vererek şu tavsiyede bulunur: "Ey boyacı!... Bundan böyle kendine yeni bir iş tut. Şüphesiz ki Allah (c.c.) seni bağışladı." - Tenbihül Gafilin - KAYNAK: Ermişlerden Osman Efendi, Seçme Dini Hikayeler, Seda Yayınları, İstanbul 2000, s. 17-20 | |
|
07 Ocak 2022, 10:20 | #2 |
Çevrimdışı Tefeci'nin Kızı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: İsa Peygamber İle Siyah Yılan. İsa (a.s.) bir gün köye uğrar. Köyde bir elbise boyacısı vardır ki bütün köylüler kendisinden şikayetçidirler. Çünkü boyacı elbiseleri boyamak için bir yandan sularını kesmekte, bir yandan da boyalarla suyu kirletmektedir. Köylüler toplanarak hep birden boyacıyı İsa (a.s.)'a şikayet ederler ve "Ey İsa!..." derler. "Bu adama öyle bir beddua edin ki gidişi olsun, fakat bir daha dönüşü olmasın." Bunun üzerine İsa Peygamber de şöyle dua eder: "Allah'ım!.. O adama öyle siyah bir yılan musallat et ki, onu sokup öldürsün. Bir daha da gelmek nasip olmasın." Boyacı her zamanki gibi yine yanına üç ekmek alarak suyun kenarına gider ve elbiseleri boyamaya koyulur. Tam bu sırada yanında bir abid (kendisini Allah'a ibadete adayan bir kimse) beliriverir. Abid oradaki dağlardan birinde ibadetle meşgul olmaktadır. Boyacıya selam vererek ona, "yanında yiyecek içecek bir şeyin var mı? Şu kadar zamandır ağzıma bir lokma ekmek bile atmadım. Kendisini görsem veya koklasam yine bana yetecek" diye çok aç olduğunu bildirir. Boyacı hemen elini çantasına atar ve bir ekmek çıkararak abide uzatır. Abid halinden memnun, "Ey boyacı!..." der. Allah (c.c.) senin günahlarını affetsin, kalbini arıtsın." Boyacı ikinci ekmeği de uzatınca abid, "Ey boyacı, Allah geçmiş ve gelecek günahlarını affetsin" der. Bu defa da son ekmeğini uzatınca "Ey boyacı, Allah (cc) sana Cennette bir köşk nasip etsin" diye hayır duada bulunur. Akşam olunca boyacı köye döner. Köylüler şaşkın şaşkın kendisini süzmekte ve neden ölmediğine hiçbir mana verememektedirler. Kesin olarak inanmaktadırlar ki, Allah yolunun temsilcisi olan bir Peygamberin bedduası muhakkak ki yerini bulmalıdır. İşte bu düşünceler altında köylüler toplanarak hep birden yine İsa (a.s.)'ın huzuruna varırlar. Durumu kendisine bildirince O da "Çağırın onu bana" der. Çağırırlar, boyacı da gelir, İsa Peygamber kendisine şunu sorar: "Ey boyacı, anlat bakalım bugün ne iyilik yaptın?" Boyacı, su başında bir abide rastladığını, ona ekmeklerini verdiğini, her bir ekmek verişinde de ayrı ayrı duasını aldığını bir bir ortaya döker. Durumu anlayan İsa Peygamber bu defa çantasını getirip açmasını söyler. Adam da çantasını getirerek açar. Bir de bakarlar ki çantanın içinde simsiyap bir yılan çöreklenmiş yatıyor. Herkes hayretten dona kalır. İsa (a.s.) yılana yaklaşarak "Ey siyah yılan!..." der. "Anlat bakalım, neden bu adamı sokup öldürmedin?" Yılan derin bir mahcubiyet içinde şöyle cevap verir: "Ey Allah'ın Peygamberi!... (Emrinizi yerine getiremememin derin üzüntüsü içindeyim) fakat dağdan birisi indi, ekmek istedi, boyacı da bütün ekmeklerini vererek onun karnını doyurdu. Karnı doyan adam boyacıya ard arda üç hayır duada bulundu ki sormayın. Bir melek ayakta durarak devamlı "amin (kabul et ya Rabbi!...)" diye yalvarıp yakardı. İşte o sırada Allah (c.c.) bir melek göndererek demirden bir gemle benim ağzımı gemletti, ben de boyacıyı sokup öldüremedim. O yüzden beni bağışlayınız. İsa (a.s.) sonunda boyacıya müjdeyi vererek şu tavsiyede bulunur: "Ey boyacı!... Bundan böyle kendine yeni bir iş tut. Şüphesiz ki Allah (c.c.) seni bağışladı."
__________________ ''Zamanın Eli Değdi Bize Artık Aynı Değiliz İkimiz de'' Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
|
Etiketler |
peygamber, siyah, yle |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Rüyada Yeşil Siyah Yılan Görmek | Sarya | Rüya Tabirleri | 0 | 11 Ocak 2023 05:46 |
Yılan bebekten sonra bu sefer de yılan kız! Görüntüsü herkesi hayrete düşürdü | CORDON BLEU | Dünyadan Haberler | 0 | 13 Aralık 2022 16:15 |
Trend alarmı: Yılan derisi baskıları Bu yıl, sıklıkla karşımıza yeniden çıkan ve çıkmaya devam edecek olan yılan derisi | NerqiS | Moda Trendleri | 0 | 08 Kasım 2018 22:48 |
45 Yılan Besleyen Yılan Bağımlısı | Desmont | Fotoğraf Kulübü | 2 | 06 Aralık 2014 23:22 |
Yılan Otu - Siyah Yılan Kökü | Zen | Sağlık Köşesi | 0 | 06 Haziran 2014 17:59 |