14 Ocak 2018, 23:33 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Z Raporu Dünyaya bu çağda gelmiş olmak, teselli kabul etmeyen bir acı benim için. Ne kadar geç Tanrım! Nasıl da solup buruşmuş dünya... Amin Maalouf [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
__________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum... Konu Zeytin tarafından (23 Kasım 2023 Saat 22:18 ) değiştirilmiştir. | |
|
14 Ocak 2018, 23:36 | #2 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Velhasıl... Çirkin... O bir kedi. Yaşadığım apartmandaki herkes Çirkin’in kim olduğunu biliyordu. O, apartmanda yaşayan bir erkek kediydi. Çirkin, üç şeyi çok önemsiyordu: sataşmak, çöpten yemek yemek ve sevgi. Sokakta yaşamanın yanı sıra bu üç unsur, Çirkin’in hayatında bir etkiye neden olmuştu. Anlatmaya başlarsak, Çirkin’in sadece bir gözü vardı. Diğer gözünün olması gerektiği yerde bir boşluk vardı sadece…. Tek giden gözü değildi, aynı taraftaki kulağı da bir şekilde kopmuştu. Yetmezmiş gibi, sol ayağı da feci bir şekilde kırılmıştı ve kemiği hiç de doğal olmayan bir açıyla yanlış kaynamıştı. Kuyruğunu uzun bir süre önce kaybetmişti, upuzun bir kuyruk yerine küçük bir parça kalmıştı geriye. Çirkin, kafasını ve boynunu kaplayan iltihaplar ve omuzlarındaki kabuk tutmuş yaralar olmasa, gayet normal gri bir tekir kediye benzeyecekti. Kim Çirkin’i görse aynı tepkiyi veriyordu; “Ne çirkin bir kedi bu be!” Anneleri çocuklarına o kediye dokunmamalarını tembih ediyordu. Yetişkinler Çirkin’e taş atıyor, hortumla yıkamaya çalışıyor, Çirkin evlerine girmeye çalıştığında ise onu kaba bir şekilde kovuyorlardı. Gitmezse, patileri kapıya sıkışacak şekilde kapıyı üstüne kapatıyorlardı. Çirkin’in tepkisi herkese aynıydı. Hortumu ona döndürdüklerinde su durasıya dek orada sakince durur ve ıslanırdı… Taş attıklarında, affedilmeyi beklermiş gibi kıvrılıp yatardı. Çocuk gördüğündeyse miyavlayarak yanlarına koşar ve sevmeleri için onlara yalvarır, kafasını ellerine yaklaştırırdı. Onu kucağına alan olursa, hemen alan kişiyi yalamaya başlar, bırakmazdı. Bir gün Çirkin sevgisini komşularının Husky köpekleriyle paylaşmak istedi… Fakat köpekler bu sevgi gösterisine nazik yaklaşmadı ve Çirkin fena hâlde hırpalandı. Apartmanımdan kedinin ağlayışını duydum ve yardım etmeye koştum. Yattığı yere geldiğimde, Çirkin’in hayatının sona geldiği aşikârdı. Çirkin, su içinde yatıyordu. Arka bacakları ve kalçası çok kötü bir şekle girmişti, önündeki beyaz tüyler parçalanmış, orada bir boşluk oluşturmuştu.. Onu kucağıma alıp evime götürmeye çalışırken, hırıldadığını ve nefessiz kaldığını duydum ve yaşam savaşı verdiğini hissettim. “Canını çok yakıyor olmalıyım” diye düşündüm. Kısa bir süre sonra kulağımda pek de yabancı olmadığım bir yalama hissiyle karşılaştım. Çirkin acı içindeydi, canı acıyordu ve ona rağmen benim kulağımı yalamaya çalışıyordu. Onu kendime yakın tuttum ve avcumun içine kafasını koydu, sarı gözünü bana çevirdi. O an, mırıldayışının belirgin sesini duydum. En acı çektiği anda bile, vücudu yaralarla dolu olan bu çirkin kedinin tek istediği şey birilerinin onu sevmesiydi. Belki bir tür şefkat arayışıydı bu. O an, Çirkin’in gördüğüm en güzel ve en sevgi dolu canlı olduğunu hissettim. Kucağımda olduğu süre boyunca bir kez bile elimi ısırmaya veya çizmeye çalışmadı, benden kaçmadı veya bana zarar vermedi. Çirkin’in tek yaptığı bana güvenerek bakmak ve acısını dindireceğime inanmaktı. Çirkin, ben eve yetişemeden hayatını kaybetmişti… Sonrasında oturdum ve ona uzun süre sarıldım… Yaralarla dolu, biçimsiz bir sokak kedisinin saf bir ruha sahip olmak ve birini tamamen ve gerçekten sevmek hakkında tüm fikirlerimi değiştirdiğini düşündüm. Çirkin bana paylaşmayı ve şefkati binlerce kitabın, dersin, televizyon şovunun öğretebileceğinden çok daha iyi bir şekilde öğretti ve bu yüzden ona minnettar hissediyorum. Dış görünüşü kusurlarla dolu olabilirdi, ama benim kişiliğim kusurluydu. Ve artık hayatıma devam edip, gerçekten ve tamamen sevmeyi öğrenmem gerekiyordu. Önemsediğim insanlar için elimden gelen her şeyi yapmalıydım. Birçok insan daha zengin, daha başarılı, daha güzel veya daha da sevilen biri olmak isteyebilir… Ama ben, Çirkin’e biraz daha benzemek istiyorum sadece… [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
__________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum... |
|
14 Ocak 2018, 23:50 | #3 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Velhasıl... "Ne mutlu ki bize, İnsan olmuşuz, İnsan Sevgisini gerçek bilmişiz, İnsanın dalında açıp gülmüşüz, Muhabbet İnsana, İnsan olana..." ( Ruhi Su ) [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
__________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum... |
|
15 Ocak 2018, 00:18 | #4 |
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Velhasıl... Once ozur dilemek isterim , gunlugune daldim boyle delice zeytin.. son paylasimin hosuma gitti ve yazmak istedim... Boyle insanlar var mi hala dunyada? oyle bir cagdayiz ki, en ufak seyler aldatma yada ayrilma icin sebeb oluyor. Boyle evlilikler herkesin basina ins.. Emegine saglik Takip etmeye devam etcegim gunlugunu
__________________ Ey Türk Bayrağım,Vatanımın sembolu,Namusum ! Korkma yılma senin yanında bizler varız Vatanımızın sembolü. Bayragim. Bizler Osmanli Torunlariyiz. Senin yanındayiz asla yılma korkma. Sen daima dalgalanacaksın Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
|
15 Ocak 2018, 00:27 | #5 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Velhasıl... Estagfirullah ne ozuru, hosgeldiniz sefalar getirdiniz sevgili Feronia. Her zaman beklerim
__________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum... |
|
15 Ocak 2018, 01:05 | #6 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Velhasıl... Kum taneleri var ya onlardan birindeyim Yeni bir yolculuğa çıkıyorum kar yağıyor Bir aşk tipiye tutuluyor daha ilk dönemeçte Çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum Dönüşen ve suya dönüşen sorular soruyorsun Sesin bir çağlayan olup dolduruyor uçurumlarımı Kötü bir anlatıcıyım oysa ben ve ne zaman Birisi adres sorsa önce silaha davranıyorum Kekemeyim en az kasabalı aşklar kadar mahçup Ve üzgün kentler arıyorum ayrılıklar için Bir yanlışlığım bu dünyada en az senin kadar Çocuksun sen her ayrılıkta imlası bozulan Bir kaza olsa adı aşk oluyor artık Çocuksun sen ve bu dünya sana göre değil Ahmet TELLİ.
__________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum... |
|
15 Ocak 2018, 12:34 | #7 | ||||
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Velhasıl... Hoş geldiniz ne güzel şeyler paylaşmışsınız teşekkürler
Helal olsun amcama... Biz de senin gibi bir aileyiz. Ben 6 abim 7 yaşında iken annemde felç oldu biz hiçbir şeyden habersiz çocuk aklı bilmiyoruz babam fedakar babam koşturdu baktı bugünlere geldik elhamdülillah. Ne kadar teşekkür etsek az böyle merhametli adamlara. | ||||
|
15 Ocak 2018, 12:42 | #8 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Velhasıl... Hosgeldiniz, rica ederim. Hayattaki en buyuk hazine saglik oldugu gibi en buyuk imtihan da yine sagliktir ve ozellikle sevdiklerimizin sagligidir. Onlar iyiyse bizler de iyiyiz... Her sey Mevla'dan bize dusen sabretmek. Ellerinden opuyorum babanizin, o guzel yureginize şukranlar.
__________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum... |
|
16 Ocak 2018, 00:27 | #10 | ||||
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Velhasıl...
Eger hayatta ise opuyorum anneannenizin ellerinden, selamlarimi iletin lutfen. Cok dogru soylemis, ne yazilmis ise onu yasiyoruz velhasil...
__________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum... | ||||
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |