| |
|
10 Temmuz 2012, 21:47
| #71 |
| Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Herşey bir mavi kadar uzaktır insana, bir mavi kadar yakın. Hele hele sen hiç gülme maymune! Bu hal ne böyle?  |
| |  |
| IRCForumlari.NET Reklamlar |
   |
|
13 Temmuz 2012, 22:53
| #73 | ||||
| Çevrimdışı  IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Herşey bir mavi kadar uzaktır insana, bir mavi kadar yakın.
Bana bak usta, evet benim beceriksizim maviliyim gene. Ben böyleyim. Olduğum gibiyim, tuhaf, sıkıcı ve beceriksiz. Yine de kendimi sevebiliyorum, size de tavsiye ederim. 
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter; Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın, daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan… Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' | ||||
| | |
|
14 Temmuz 2012, 23:13
| #74 |
| Çevrimdışı IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Herşey bir mavi kadar uzaktır insana, bir mavi kadar yakın. Ev sevdiğim bardağımla sana geldim, mavi. Eheh böyle notlar bırakmayı çok seviyorum etrafa. Anneme sabahları bırakıyorum mesela. Ben ondan önce işe gittiğim için, şöyle bir not bıraktım geçenler. ''günaydın minik kadın, kalbi büsbüyük kadın, günün güzel geçsin. öpt. grş.:*'' annem aradı notu görünce, kahkaha attırdın sabah sabah dedi. Eee, her zaman can sıkacak değilim ya? Arada güldürebiliyorum insanları ben. Aslında şu sıralar kendim hariç kimseyi önemsemiyorum. Canım ciğerim, tuçem tatilde. Görüşemiyoruz, geziyor hatun. Yeri değişmiyor tabi ki. Ama eskisi gibi görüşemediğimizden, anlatamıyorum bazı şeyleri. Ama o benim diğer yarım olduğu için, tee denizlerden tatillerden anlıyor canımın sıkkın olduğunu. Böyle içimin darlandığı zaman da, telefonumda bir mesaj. ''İyi misin? kardeşim hep aklımdasın.'' Bu mesajı görmek yetiyor zaten, iyileşiyorum. Çarşamba gecesi arkadaşlarla içmeye gittik, ben işin dozunu kaçırmış olabilirim. (Kaçırmışım zaten.) Oyuncakçı görmüştük, Uğurcan'a tutturdum illâ. Banaaa mickey mause alalım mı? alalım mı hı? alalım mııı? diye çocuğun başının etini yedim. Aldık, baş köşemde duruyor artık o, çok seviyorum ki ben onu. Ne kadar soğuk, güçlü, huysuz gözüksemde; seviyorum ben böyle şeyleri. Ufacık minnacık şeylerle gülümseyebilen, çekik gözlü bir maviyim ben işte. Ufacık mutluluklarımı hiçbir şeye değişmiyorum ki artık? Bu arada çalışma hayatı gerçekten çok zormuş, hep okusak daha güzel ya. Bu erkekleri hiç anlamıyordum, hiçbir zaman anlayamayacağımı anladım. Adam evli, 4 tane çocuğu var. Resmen sürüler ve metresi var. Şaka gibi, bunu gururla söylüyor birde. Aldatmak mağrifet gibi övünüyor? Geçen çenemi tutamadım, illâ her şeyi söyleyeceğim ya. Gene böyle metresi, Elif hanımcağız aradı. Telefona tabiki ben bakıyorum, ''aooy tatloom, Samet orda mıııoo?'' diye bi ses. Ağzının ortasına kürekle vur bunun, vur yani çekinme. Bir şey diyemedim tabi, işten ayrılıyorum onun yerine. Dallas gibi bir yeri kim ister ki? Hem hayatım Dallas'ken. Ene bunu az önce yazmıştım, öylesine. Herkes mutsuz görünüyorsun diyor, cümlelerimin biraz boynu bükük hepsi bu. Ben gülüyorum, kahkaha atıyorum. Bol bol makara yapıyorum, merak etmeyiniz. Oradaki yazı biraz silik ben size tercüme edeyim; Ben mutsuz değilim. Siz mutlusunuz. (esâsen fazla mutlusunuz.) 14.07.2012. Diyecekler bu kadar kısa ve derin. 23.13 - enbirincimavidenlakırtılar.
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter; Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın, daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan… Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' |
| | |
|
27 Temmuz 2012, 23:34
| #75 |
| Çevrimdışı IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Herşey bir mavi kadar uzaktır insana, bir mavi kadar yakın. Nasıl sinirliyim, nasıl gerim gerim gerildim. Nasıl, kendimi üzdüm, nasıl gereksiz insanlar ile muhattapmışım. Belli değil. Değmeyecek biri için, gece gece sinirlerimi zıplattım. Ben ne zaman büyüyeceğim ki? Ne güzel tatil yaptım, geldim keyifliydim. Her günümü gülerek geçiriyordum. Ne var diye girdim ki? Z aten hep kanatmaya yer arar. Değmeyecek insanları sever, değmeyecek insanlara söver o adam. Öğrenemedin mi deli kız? Öğrenememişim sahiden, böyle gözlerimden boncuk boncuk yaş akıttı. Küçücük kız çocuğu misali ağladım uzun zaman sonra, bir kere sevinçten ağlatsa ölecekti sanki.. Her şey üst üste gelir, bilin istedim. Önce canım bildiğim biri, sonra acıtası olaylar. Uzak kaldığımda her şey değişiyor musmutlu oluyorum. Bi'sarılsak geçecek olaylar var aramızda ama mükemmelliyetçi tavrım izin vermiyor işte, naparsın. Gene depresifleştim, gene böyle soluma bir ağrı girdi. Bu günü, başlangıç sayarsak şayet. Yepyeni bir sayfaya, merhaba. Şöyle düşünüyorum da, zamanıma özellikle de; Koskoca bir seneme yazık etmişim. Aşk mı? Sevgi mi? Aaa canımın içi, onlar mazide kaldı.. Değer vermelisin bir insana, özün bilmelisin. Çok fazla güvenmeden, güvenirsen üzülürsün. 339 puan almışım sayın günlüğüm, yani bir baltaya sap olamıyorum. Onun için bir kez daha, sövgüyle anıyorum hayatıma giren her zımbırtıyı. Bu güne kadar, ağzımdan tek kötü laf çıkmadı. Solu yorulmuş adam dedim, hep iyi dedim hoş dedim. Bugün solumu öyle bir deşti ki, tekrar tekrar. Açtığı yarayı kanatmak istercesine. O zaman gözümde BİTTİ. Zaten bitmişti, acısı kalmıştı. Acısını da aldı, gitti bu sefer. Neyse, bu roman burada biter. ( @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] gadınım, tatil sana çok uğurlu geldi bilirim. Yüzündeki gülücükleri 2 günde bir duyarım zaten ama buradan gadınım demeyi özlemedim değil, dediğim gibi o turuncu kafan kışın gene bana kalacak! Uzatmalıda olsa, seneye oralarda olabilirim. Öpt. :*) Kısa bir özlem mesajı verdikten sonra, normal hayatıma geri dönelim. Bu sene boş gezenin kalfası olduğumdan ötürü, seneye gene dershaneye gideceğim. Fen Bilimleri Dershanesine. (Burada reklam yapıyorum, efenim.) Çünkü sakinleştim, rahat rahat yazabilirim.. Matematik hocam ile de konuştum, gene matematikten özel ders almalıyım diyorum. Yarın bir iş görüşmem var, 2 ay boş durmayayım. Durarsam nete girerim, girersem canımı sıkarım. GEREK YOK. Olumlu geçerse, çok güzel olabilir her şeyler. Pucca okumam diyordum fena sardı, şimdi Ve Geri Kalan Her Şey'e geçtim. O kadar gülüyorum ki, hem kendimi buluyorum. Film izliyorum bol bol, tatilde Kuş adasına gittik cancağızlarımla. Elif Hatun, Gökhan, Eren. Çok güzel eğlendik! Sabaha kadar, sahildeydik. Ramazan dolayısı ile içkiye kapalı olsakta, çorbanın limonatanın dibine vurduk.  Maviyi çok severim demiştim, mavi ojelerim. Mavi kelebekli bikinim ile çok eğlendik, kadınlar pilajında. Sonracığıma, turistlerle sohbet ettik. Deve güreşi bile yaptık, adamlarıda kendimize benzettik. Ben denize gidince bronzlaşmıyorum, pirensip olarak kızarıyorum. Mavi olan lakabım, kırmızıya sonra domatese, en son ise salçaya dönüştü -.- Bayramda İstanbul'a gidebilirim birde, gidersem Alikoyu görücem yihhu! Bütün sinirlerim alındı yeniden, duygu geçişlerim yoğun. Yarım saattir mi yazıyorum, bilemedim ki. Kardeşim Su'yum ilkokula başlayacak birde, yesin onu ninesi, yesin onu dedesi. Benim miniğim büyüyor yavaş yavaş.. Ablası gibi hatalar yapmasın diye hep yanında olacağım ve sabret İstanbul, 4 sene sonra senin yanındayım. Üniversite Ankara yahut Samsun'da olsun Allah'ım n'olur, İstanbul'da çok başka plancağızlarımız var. Esasında mutluyum ben, hayatımda yenilikler var. Sadece kanayan yaram depreşti birazdan, hepsi bu. Diğer yenilikleri, sonra anlatayım anacım. Bizi okuduğunuz için tişkürler. -.- Neyse, öyle işte. Bugünün de sonuna geldik. 27.07.2012 23.33 / MG zamanım sende dursun.
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter; Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın, daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan… Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' |
| | |
|
06 Ağustos 2012, 00:37
| #76 |
| Çevrimdışı IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Herşey bir mavi kadar uzaktır insana, bir mavi kadar yakın. Birine hemen güvenmek, en büyük hatam. Şu an böyle boğazım düğüm düğüm, dokunsa ağlarım. Ki dokunmuyor kanatıyor. Kime azıcık, ucundan değer versem; sonu hep hüsran. Allam sen beni böyle mi yarattın? Gereksiz bir muhabbet yüzünden, gözlerimden yaşlar akıttın. Ne sulu göz bir şeyim belli değil. Tek bildiğim, canımın böyle kopacak kadar acıması. Tek üzüldüğüm, beni böyle üzmenden zerre pişmanlık duymaman. Böyle tam gözümden yaş aktı akacak, bir şey söylüyor. Önce sinir oluyorum, sonra yumuşuyorum. Her şeye rağmen, hep kal isterim, istemekteyim. Böyle sadece bana ait. -Nasıl kıskancım belli değil.- Şimdi nasıl kahkaha atıyoruz belli değil. Böyle gelgitli şeyleri mi seviyorum (?) deli deliyi mi çekiyor(?) bilemedim. Başım çatlıyor bu arada, ilaç içmeyi de sevmem. Konudan konuya atlıyor, Bayan Nava. Tam bunu yazıyordum, Bayan değil KADIN diye bir kavgaya nâil olduk. Pardon Kadın nava. Öyle işte, değersin bilirim.
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter; Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın, daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan… Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' |
| | |
|
10 Ağustos 2012, 16:43
| #77 |
| Çevrimdışı IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Saçlarımda uyuyakalmış bir GÖKYÜZÜ var.  Nımnımnım. Ben geldim. Bu günlüğe bakıyorum da, beni hiç tanımıyan biri ne kadar depresif, huysuz, melankolik olduğumu düşenebilir. Bunları normal karşılıyorum. Çünkü genel de, duygu geçişlerim fazla oluyor, biz buna dengesizlik de diyebiliriz. Ama güldüğüm zamanları hiç buraya yazmamışım mesela, hayatım da iyi şeyler de oluyor ama bunları söyleme gereği duymuyorum sanırım. -.- Bu yazılardan bir sürü var panomda, sevdiğim yazılar bana dair sözler falan. Bu ikisini bir ayrı seviyorum, mavi benim canımdır. Ve kabul ettim artık, başka hayatların kadınıyım. Bugün ki günlüğe geliş sebebim, güvenmek. Dost olduğum sayılı kişilerden yediğim kazıkların toplamı, çarpımı. Eşittir bende ki, mükemmel tecrübe. 20 yaşıma ramak kala, harika tecrübeler edindim efenim, sayenizde. Zaten reel hayatımda felaket derece de soğuk biriyim, kolay iletişim kurmam. Ama o insanı sahiplenirsem, yandık. Seversem, sahiplenirim. Sahiplenirsem, kıskanırım. Öyle de bir manyağım işte, kendimi biliyorum ya. Ben o insana her şeyimi anlatırım, sorunlarına deva olmaya çalışırım. O insan ne yapar? Ya gider benim düşmanımla arkadaşlık eder, yahut gider karı gibi dedikodu yapar. Neyse çok fazla uzatmamayım anlayacağınız insanların gerçek yüzünü gördükçe, insanlıktan soğuyorum. Gelelim başka bir arkadaşıma, 12 yıllık sözde can olan arkadaşım. -sözde- Bu hatunu hiç bir zaman anlayamadım. Ben anlamıyorum abi, bir insan başka insanları görünce ne kadar değişebilir? Yok baya baya değişiyor. Ama kötü gün dostu her daim ben. Benim kötü günüm de yanımda olan ise, asla sen değil. Böyle insanlarla da diyaloğu kestiğimden acayip derece de mutluyum. Hatunun ben de kitapları varmış, onu istemek için mesaj attı, bir soğukluk bir soğukluk, yavrucum sen değişirsen. Hataları 3500 kere tekrarlansan, ben bir silerim tam silerim. Öptüm. Gelecek planlarıma geliyoruz şimdi. Bir sene daha dershaneye gitmeye, aile meclisinde karar verdik. Benim hayatım ama amcam bile karışıyor işte böyle özgürüz maşallah. 5 Ekim de dershane başlayacakmış tekrar, yeni yüzler, eski hocalarım. Harika geçeceğine eminim. Yani buradan şu sonuç çıkıyor canlarım, 5 Ekim'den sonra nava kaçar. Nava'nın okumak istediği mükemmel bir bölüm var ve ısrarlı, ısrarlarında inatçı şlakfalşd.  Konudan konuya geçmeyi pek sevdiğim için, atlıyorum başka bir konuya. Bazen kendimi tuhaf biri gibi hissediyorum. Yani ısrarla kendimi üzmeye programlanmışım, insanları sinirlenince fazla kırıyorum. Çok fazla sahipleniyorum. Bu huylarımı yeneceğim yani yenmem gerek. Çünkü yaralanmaktan, üzülmekten şiştim. Deniz ve Elifcanlarım Ankaradan benim yanıma geleceklermiş. Deniz bana mükemmel bir dövme yapabilir, ben de musmutlu olabilirim. -.- Sorun sadece yaşlanmak, yaşlandığım da bacağımdaki kelebeklerin pek hoş duracağını düşünmemekteyim. He bir de aklıma geldi onu da söyleyeyim uzatmayacağım. Bazı insanlar vardır, arada sırada konuşursun. Kavga edersen, koparsın. Sonra tekrar kaldığın yerden devam edersin ya; he işte o insanları sakın kaybetmeyin. Ne varsa onlarda var, değmeyecek şeyler için kimseyi kaybetmemek gerek. Ben birileri için hâla, iyi ki tekrar benim kardeşim diyebiliyorsam, bunu aramızdaki bağa borçluyum. Bu sıralar çok gülüyorum, çok ağlamayacağım. Çünkü ben sadece mutlu olacağım insanları yanımda taşıyorum, saygılar efenim. 10.08.2012 Cuma / 16.41 - Elbet benim de hikayelerim var.
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter; Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın, daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan… Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' |
| | |
|
10 Ağustos 2012, 22:25
| #78 |
| Çevrimdışı IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Saçlarımda uyuyakalmış bir GÖKYÜZÜ var. "Yürekten sevdiğin biri varsa, bir kişi olsun yeter, hayatın kurtulmuş demektir..." 1Q84 - Haruki Murakami Sen hep gül mavi kelebeğim :* Pır pır uç..   |
| | |
|
12 Ağustos 2012, 13:53
| #79 |
| Çevrimdışı IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Saçlarımda uyuyakalmış bir GÖKYÜZÜ var. Uzaktan sarıldık birbirimize.. Hüznün karanlığına teslim gecelere, Senin varlığınla dayandım.. Varlığın seni çoğaltıyor içimde, Ve aşkın büyüdükce büyüyor.. Nefesimsin uzaklaştıramadığım.. Sana değen her ışık, Bin renge dönüp yansıyor bana.. Yani içimde savruluyorsun.. Gönlüme düştüğünden beri sevdan, Mahşere yeminli olduk seninle.. Sıcak nefesinden hayat bulduğumsun.. Yaşadığım şehrin göğünden, Bulutlara bir avuç sevgini yükleyip gönderiyorsun, Yağmur olup sen yağıyorsun üstüme.. Deli fırtınalar çıkıyor gönlümde, Aynı sahillere vuruyoruz seninle.. Mutluluğu sen verdin bana.. Adımı adınla yaz, kapat ışıkları, Uzaktan da olsa sarıl bana... |
| | |
|
18 Ağustos 2012, 02:33
| #80 |
| Çevrimdışı IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Saçlarımda uyuyakalmış bir GÖKYÜZÜ var. Ben geldim, Cem Adrian'ın 7 oktav sesi eşliğinde. Çok fazla bir şey yazmayacağım açıkcası, bilgi mesajı manasında geldim. Bir süre kafamı dinlesem iyi olacak. Yoksa çıldırabilirim. İnsanları tanımıyorum, tanıyamıyorum. Nefret ediyorum herkesten, önce insan olduğum için kendimden. Şu an sadece, onun omuzunda deli gibi ağlamak isterdim. Neyse, unutmadan söyleyeyim. Ben kötü biriyim, çok kötü. İnkar ettiğimi kim söylüyor? Hiç birinize ben beni sevin demiyorum, gelin samimi olalım demiyorum. Neyse, tarih tekerrürden ibaret olsa bile; tecrübeleri hep severiz biz. Benim bitmeyen hatalarım var, bir de çok konuşulan hareketlerim. He bir de, bitmeyen sorunlarım. Boktan konularım, saygılar.
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter; Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın, daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan… Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' |
| | |
 |
| Etiketler |
| dolu, ellerim, kağıt, kesiği, lekesi, mürekkep, sevgisiz |
| Konuyu Toplam 9 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 9 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
| Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
| Pınar Çubukçu - Kağıt Kesiği Şarkı Sözü | Sarya | EylulFM Paylaşım | 0 | 13 Ocak 2023 20:09 |
| Pınar Çubukçu - Kağıt Kesiği [2018] Single | Sır | Albüm Tanıtımları | 0 | 24 Mart 2018 12:48 |
| Mürekkep lekesi | PySSyCaT | Okul Öncesi Oyunlar | 0 | 26 Şubat 2016 12:28 |
| Sadık Karan - Kağıt Kesiği | Luthien | R, S, Ş, T | 0 | 22 Eylül 2014 00:55 |
| Mürekkep Lekesi Testi kişiliğinizi Ele Veriyor | N999 | Genel Paylaşım | 1 | 13 Ocak 2012 12:41 |
Normal
