IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet odaları

Etiketlenen Kullanıcılar

492Beğeni(ler)

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 18 Mart 2015, 03:12   #81
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




İyi ki varsın demek isterdim sana, sadece iyi geceler demekle yetindim. Sana;

Şimdi otobüs gelir biner gideriz

Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç

Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin

Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat

Durma kendini hatırlat

Durma göğe bakalım


demek isterdim, diyemedim..


__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Alt 06 Ocak 2016, 09:43   #82
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




şimdi boşluğa ince uzun bir kol uzatıyorum parmak uçları cama değen, cam bir bardakken kırılan, kumken ezilen, boşluk sonsuz, yalan hep bir perde. Şimdi uzattığım kolun parmak uçlarındaki ezilen kumun camdan olma bardağını bırakıyorum boşluğa, sakin ol ne ses duyuyoruz ne kırılma hissi. Biraz şarap koyuyorum kadehe, sen kendine biraz ölüm al. ahşap tabaklar ikinci rafta onlar tadını bozmuyor, tadını bozmuyor bu hayatta hiçbir şey senin ama göreceksin bir gün bala da acı dökerler, acıya da bal katarlar illa ki denenir yani bu işte o zaman kekremsiliğin sana da vuracak, için acımaz lakin katlanılmaz olacak bir gün gerçekten insanların yavaş yavaş sana katlanamaması gibi kendine katlanamayacaksın, bir kız çocuğunun yüzüne bakamayacaksın, bir kedinin başını okşarken utanacaksın kendinden çünkü ben anlamadım, o anlamadı ama kediler hep anlar.

/ giz

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 09 Ocak 2016, 20:17   #83
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




Çatlayan bir cama yara bandı yapışmadığını,
çatlayan bir camın bir daha eskisi gibi birleştirilemeyeceğini öğrendim ben senden. Kocaman bir sevginin bile iyileştiremeyeceği şeyler olduğunu öğrendim ben senden uzak bir telefon konuşmasında.

Sana okumak istediğim şiirleri okudun bana, sana söylemek istediklerimi anlatırdı okuduğun hikayeler.
Her şeyi biliyordun, pek güzel biliyordun, anlıyordun ama hissetmek bambaşka bir şeydi bilmiyordun, artık.

Sonra gidiyordun, çoktan gitmiş olduğum sokaklardan yürüyüp. Sen göğü deliyordun, bilmiyordun oysa ben göğün içine atlanabilen bir şey olmasını diliyordum. Bulutlar, sana uçakları hatırlatıyordu bana hâlen yastıkları.

Bir masalın kapısını aralayıp sessizce baktın göz ucuyla ve kapıyı sessizce kapatıp sırtını dönmekti niyetin.
Niyetin bir insanı nasıl kırabildiğini o zaman öğrendin.

Sana yakın ve uzak bir odada pencerenin önünde o ağaca bakarak seslendim, o ağaç ol istedim hâlâ köklerini hatırlayan, besleyen o ağaç olmanı çok istedim dallarında kuşlar cıvıldardı sen kalkıp bahçedeki inciri kesmek istedin. İncir ki anneye en çok benzeyendir benden sonra bu hayatta, sütünü hiç tatmadın, inciri kesip göğe dikmek istedin, incire kendini Hüsrev gibi asmak geçerken aklından.

Görmek, dokunmanın ilk duyusudur* dedi bir adam sana, sen de bana söyledin gözlerin sımsıkı kapalıyken.
Sabah ezanında şiirler okudun bana, hatırla! Benim duymamın çok önemli olmadığını farketmediğim zamanlarda.

Şimdi o Lethe* de yıkanıp gelmişken sen; aslında hiç değmemiş o kutsal su tenine. Aslında sen o unutuş ırmağını hiç görmemişsin, belki duymamışsın.

Sana yazdığım bu yerlerini ve anlamlarını şaşırmış kelimeler süzülecek, eksilecek ve yitecektir zamanın evinde fakat sen cebine sıkıştırdığın bu kelimelerden çaldığın harflerle bir gün kendine bir isim yazacaksın ve o hayatının giz’i olacak işte.

Seni bırakıyorum, yitiriyorum* bu çoktan gitmiş olduğun çölde, zaten kaktüsler ve ben kaldık yalnızca yılanlar, akrepler ve develer seninle gitti zamanında.
Şimdi sen onlardan bir adam yaptın kendine, ben bir çölde uçmayı öğrendim yelle.


/ giz.

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 10 Ocak 2016, 08:54   #84
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




-I-

şaşırmayı hâlâ unutmamışım
işte yine ağzımda o acı su
ne zaman öğreneceğim tanrım
her zamansız gidişin
bir yaprağın kalbine olduğunu

yaşamaktan yaralı bir tümce nasıl
şaşırırsa ölümüne sözcüklerinin
öyle şaştım ebedi sandığım sevinçlerin
bitivermesine orta yerinde

gözyaşı kadehi de kırılabilirmiş
acıyınca içinde biriken hayat
unutkan zamanın sırça teninde
bir çıt! sesiyle kırılan bir kalp
şaşarak anlarmış kanadığını şarap
lekeleri dağılırken geceye

-II-

yorgundun, yanıltmak içindi yorgunluğu
sessizce gülümserdin baktığın yere
dağılırken yüzünden siyah bir ışık
o siyah ışığın kırdığı rüzgâr
dindi işte, kederi yazmak için
gözlerinde taşıdığın şiire

susma, o eski yalana sarın ve söyle
sonsuzca açan gülüne aşkın
yağmurda izlerini arayan çöle
anlat
her zamansız gidişin
zamansız bir dönüşün ülkesi olduğunu

çekil şimdi biriktiğin gözyaşı damlasına
hiç bitmeyecek bir yoldan gelen
yağmurun çıplak bir ağaçta unuttuğu

o ıslak yaprağın içinde uyu


Ayten Mutlu

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 14 Ocak 2016, 12:26   #85
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




kullandılar birbirlerini.
birbirlerine endekslenmiş zavallılıklarının tadını çıkardılar.
ardıma bakmadan kaçtım onlardan. çok kaçtım. uzun uzun adımlar atarak kaçtım.
ne kadar uzaklaşabildim bilmiyorum..
şimdi onları unutmak için terapi gören kuşlarla bir olup, menfaate tükürüyorum!
ölseler cesetleri yok.
yaşasalar manasızlar.
şey olsalar müşteri bulamazlar.
yazmam gerekiyordu, yazdım.
okumanız gerekiyordu, okudunuz.
unutmaları gerekiyordu, hep hatırlasınlar!


Küçük İskender

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 14 Ocak 2016, 12:34   #86
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




(beni anladığında aşk'ı da anlayacaksın)

bir boşlukta sallandırıyorsun yüreğimi
kime baksam biraz sensizlik
biraz yalnızlık
biraz korku
sevilmeye muhtaç bir çocuk gibiyim sokak aralarında
adımı kim haykırsa sarılacak gibiyim
acı çekmek ne demek bilir misin özlemler içinde..?
derdini anlatamayan bir dilsiz gibiyim...

kırgınlıklarımı emanetçiye bıraktım
geri dönüp alır mıyım../..bilmiyorum
her gece ince uzun bir bardak dolaşıyor parmaklarımda
her gece istek parçalar alıyorum sevdaya dair
her gece biraz daha ölüyorum


bizim buralarda hem sıkı içip hem de şarkılar söylemek,
her yiğidin harcı değil
pardon../..yanlış söyledim
her kadının harcı değil diyecektim

şimdi desem ki gün geceye döndü
susuz bıraktın dudaklarımı köpek öldüren gecelerde
sancılarım sıklaştı../..ebesiz şiirler doğurdum kan ter içinde
çocuklarının yüzünü görmeye gelmedin bile,
kahrolmayacak mısın..?
küçük bir kızın gül kokan dualarında kaybettim umutlarımı
nehirler boyu uzanan yüreğim işgal altında kaldı
kurtulan var mı dersen,
belki bir kaç düş
ve sakat kalan sözler
sevdam ise komada kan kaybediyor,
biliyor musun..?

belki de artık hiçbir şeyi bilmeni istemiyorum
istemek beklemek demek
beklemek ise kanamalı bir isyandır göğsüme yapışan
göğsümün bilinmezlere değil,
sevda RH + düşlere ihtiyacı var

artık rolleri değişiyoruz sevgili
sana şimdi anlamak
bana da susmak düşüyor
yaşattığın için biliyorum,
yüreğin biraz titreyecek
hazır mısın..?

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 22 Ocak 2016, 08:58   #87
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




Bir şehri ve bir adamı daha terk etme vakti geldi. Çocuk gözlerini, kayıp ruhunu defalarca öptüm, uyurken sana korkunç masallar anlattım, bu masalların bizi nasıl öldüreceğini fısıldadım. Uyandığında hiçbirini hatırlamıyordun. Nefesimi kesiyor yola devam ediyor oluşun, beni hiç sevmiyor oluşun. Ben rüyalarımda seni babandan bile korumaya çalışıyorum. Öyle hoyratsın ki hiç tutkulu güçlü aşık kadın rolünü alamadım üstüme hep annen gibi hissettim, seni ben doğurmadım adam ama ben büyütür-düm annenin yorulduğu yerde ben koşar-dım biliyorsun. İyi kadınlar insanı değiştirir dedin ya, onlarla daha zor, daha öldürücü dedin ya bir gece koynunda uyurken bana, aslında her kadının içinde ikisi de var. Ardımda çok ceset var, nefret eden eski sevgililer atlasımdan bir hikaye anlatırım istersen sana ama sana gelince kendi düşüşlerimi bile görmeden koşmak istiyorum, içtiğin kahveden oynadığın oyuna kadar her şeyin tam olsun, istediğin gibi olsun istiyorum, hiç yalnız hissetme, o geçtiğin yollardan bir daha tek geçme istiyorum. Ben hiç aşık olmamışım, o kadar iyi biliyordum ki oysa aşkı; şiirlerden, hikayelerden, filmlerden, çevremdeki insanlardan, geçmiş ilişkilerimden hepsinde öğrendim sandım aşkı hepsinden sağ çıktım sandım şimdi durup içime baktığımda ben hayatımda yaşadığım her duyguyu abartmışım sadece, ben hiç hissetmemişim, ben gerçekten hiç sevmemişim, hiç nefesim kesilmemiş.

Seni öyle çok seviyorum ki, kendimi de o kadar iyi tanıyorum ki ben gidiyorum. Son günlerde sürekli saldırmaya başladım sana, keyfini bozmaya, rencide etmeye başladım, acımasızlaşıyorum. Öldürmeye çalışıyorum, tüketmeye çalışıyorum yine. inanmak istemiyorum beni hiç sevmediğine. Sana balkonda içtiğimiz gece, sana sarılıp başını göğsüme yasladığımda ‘deniz ben seni bırakıyorum, bugün son. birhan ne güzel demiş öyle hatırlayalım -ben seninle mutsuz ama bahtiyardım sevgilim-’ demiştim öpmüştüm seni, sonra dönüp bana ‘birgün illaki gideceğini biliyordum bana yenilmezsen kendine yenilip yine de gidecektin biliyordum ama senin sevgin beni gururlandırıyor, senin gibi özel, akıllı bir kadın tarafından sevilmek beni gururlandırıyor giz’ demiştin sonra da bana ‘dünyanın en güzel ilgisi senin sanırım, kaç sabahtır uyandığımda kulağımdaki çınlamalar bile olmuyor, gizem sen yumurtaya bile ilgi göstersen güzelleşir ki o’ demiştin.. O gün o balkonda bırakamadım seni, o konuşmann devamında beni çok kırmış olmana rağmen sadece kalktım gittim aynı günün gecesinde saat 4te bahçede omzunda ağlıyordum.. Ben sana yanında kaldığım süre boyunca hep yenildim. En son gün sahafın önünden geçerken kafka’nın kitabını gördün almaya kalktın çok acımasızca saldırmıştım, sonra en sevdiğin yazar Bukowski’den devam edip aslında senin düşlediğin hiçbir şey olmadığından, olamayacağından, tüm o kitapları yemek gibi gördüğünü yediğini ve sıçtığını hiçbir şey alamadığından bahsettim gülümsedin, her saldırdığımda gülümserdin önce sonra beni haklı çıkartacak argümanlar söylerdin ‘tabiki öyle..’ ile başlayan cümleler kurardın gözlüklerinin altından bana bakardın susmadan önce. O gün en acımasız şeklimle saldırmıştım, içinde bir yer kırılsın istemiştim, kırıl ki saralım istemiştim ama öyle olmadı. Annen bunu sana hiç yapmazdı, annen sen kafkayı alırken sevinirdi duygusal şeyler de okusun, bu gardında duygu da olsun derdi mutlu olurdu ama ben kafkayla öyle özdeşleştirdim ki hayatım boyunca kendimi aynı drama gözlükleri, aynı hüzün hırkası bende de vardı hep.O’na ilgi duyduğunu, kalemini sevdiğini söylediğinde sinirlendim fırtınalar koptu içimde ‘anlamıyorsun kafka’yı, anlamıyorsun beni!’ diye saldırmak geldi içimden, seni sarsmak geldi içimden saldırdım. Sonra çok konuşmadık yolda yürüyorduk tekele girdik şarap ve bira aldık sahile indik çimlere, en son çimlere gittiğimizde dizlerimde yatmıştın çok eğlenmiştik o gün birbirimize en uzak noktalara oturduk, açtığım şarkılara kızardın hep, o gün hiç kızmadın, black sabbath açtığımda sen bunları sevmezsin gönlünce aç şarkıları dedin sonra da çantamdan kafkayı aldın kitaba göz gezdirdin pek konuşmadın gözlerindeki ışıklar zayıfladı kalktım sigaramı şarabımı aldım deniz kenarındaki kayalıklara gittim denizi izliyordum,yanıma geldin bir an mutlu oldum çünkü ben ne zaman uzaklaşsam ortamdan hemen gelirdin sarardın, sarmadın bu defa ‘ben duramıyorum, gidiyorum’ dedin, yüzüne baktım sadece, sakallarına değdim tamam dedim sarıldın, sarılmadım, öptün, öpmedim durdum öyle kayalıkları geçişini, çimlere basışını, caddeyi geçip gözden kayboluşunu izledim. Ben seni en son giderken gördüm..

O günden sonra gelmedin bir daha, konuşmadık. Ben bugün gidiyorum, bir şehri terk ediyorum, seni terk ediyorum, olmayan bir adamı ne kadar terk edebilirsen o kadar terk ediyorum seni.. Sana bir akşam sokakta yürürken #şiirsokakta yazılarından görmüştük ve ‘birgün seni ve bu şehri bırakırken bir duvara -ben bu şehire sana olan inancımı bıraktım, giderken..- yazacağım demiştim, yazamadım ama bıraktım..



giz* 19nisan2015'

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 24 Ocak 2016, 23:01   #88
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




Yüreğinin kuş olmasını diliyor ya insan bazen, ne tuhaf. Sırf uçuyor diye, süzülüyor diye oysa sen yürüyebiliyorsun yetine karşılık bir yetiyi kıskanıyorsun. Saplanıp kaldığını düşünüyor ya insan böyle anlarda en çok bu yüzden kuşa özeniyor sanki kanatları olsa şimdiki yerini bırakıp gidebilecekmiş gibi. Ama sen kuşa özenmeyi asıl ağaçlara sor. Şu dünyadaki en güzel varlık ağaçlar bence ama en zor şey de ağaç olmak sanırım. Kuşlara yuva olurken hiç özeniyor mudur acaba kökleri olmamasını, dilediği yere uçabilmeyi menzili dışında yerler görmeyi istiyor mudur ki? Katilleriyle karşı karşıyayken bile saplanıp kalmayı insandan iyi ağaç bilir bu dünyada. herkesin sana dokunabilmesi ama senin kimseye dokunamaman nasıldır acaba? İçten içe çürüsen de dışta hep sağlam kalmak nasıldır? Onlar da üzülüyor mudur kendilerine benim onlara üzüldüğüm kadar.

Kuşa gelirsek sürekli ev taşıyan ailelere benziyorlar, hep göçebe olmak nasıldır? Özgürlük gerçekten bir yere/şeylere ait olmamak mıdır onlar içinde? Gökyüzü için fazla narinken yuvalarının gökyüzü olması nasıl çelişki tanrım? Yeryüzü bunca kötüyken biz gittikçe zayıflıyorken ağaçtan beklediğini biz insanlardan beklemek de reva mı? Çocukluktan beri doğanın bir parçası olduğumuza, doğanında gerçekten 'doğa ana' olduğuna inanırdım birgün bir kitapta 'doğa, 80 yıl büyüttüğünü 1 dakikada öldürür' cümlesini okuyunca anladım hiçbir şeyi derinine kadar bilmiyordum, doğanın bir parçası olmadığımı farkettim. Sonra büyüdükçe parçası olduğum şeyleri aramaya başladım lakin bulamadım. Ailem varken, dostlarım varken, sevgilim varken, çevrem geniş, rahatım iyiyken de, mutluyken, üzgünken her hâlimde benimle kalan tek bir şey vardı içsel yalnızlığım. Belki benim duvarlarım çok yüksekti, belki de ben dünyamı inşa ederken tek kişilik yapmıştım farketmeden bilmiyorum ama her zaman bir perde vardı aramda. Büyük kahkahalar uzun susuşlarla devam etmemeli bunu öğrendim duvarımdan, öğrenmek sonucu değiştirmiyor çoğu zaman bunu da geçen zamandan öğrendim.

Yani kendimi sana çok yakın hissetmesemde ait olduğum şeyi ararken yalnızlığım hep seninkine benzedi tanrım. Affedebiliyorsan beni de affet tanrım, katil rolünü de maktul rolünü de bazen duvar rolünü de hakkıyla oynadım dünyada ama tek savunmam yahut diretebileceğim şeyim hepsinde kederliydim, her anımda hüznüm vardı sen bilmezsin belki ama şimdiye kadar ki tüm kedilerim bilir onlar anlatır.

Kuş olmak da, ağaç olmak da, insan olmak da çok zor tanrım; eminim tanrı olmak hepsinden zordur. Belki de senin yalnızlığına çaren de budur, kim bilir. Ama hayattan en iyi öğrendiğim şey; acı paylaşılmıyor, hiçbir kedere kimse ortak olamıyor herkes kendi acısından tek başına geçiyor. Yani bunca emek belki biraz boşunadır, kimse söylememiştir sana ben anlatayım istedim. Samimiyetimden şüphe etme lütfen, elimde kalan sayılı şeylerden hoyratça kullanmam. İyi geceler tanrım, sen ağaçları insandan, kuşları gökyüzünden, insanları acıdan koru.


giz * 24.01.16'

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 25 Ocak 2016, 21:44   #89
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




Yağmurlar yağdı ve hiç dinmedi
Her biri saydam çiçeklenen saçında
Yağmurlar daha çok pencereler içindi
Öksüzdüm, gözyaşıydım dudağında
Bir sancıydım boğuk akşamlar gibi

Büyüdükçe büyüdü isli ve yalnız olmak
Kirazını soldurdu ağaçların
Nasıl devrildi taşlar üstümüze
Çoğalan nasıl boydan boya kuşkular
Kar diz boyu ölümü sokakların

Ezgiler sabahlarda eriyecek
Gözlerin uykumda yeşerir durur


Afşar Timuçin

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 25 Ocak 2016, 22:25   #90
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Düş'{üş}ler ~




dağlarda, odalarda, avunmalarda
çoğaldın sandığın azalmalarda
ışığını yitirmiş o ölü yıldızlarda
düşen bir yaprağın son gülüşünde açan
yankısız çığlıklarda

şaşarak öğrenirsin
zamanın ve hayatın büyük sırrını

gök sadece yağmura anlatır sonsuzluğu
oysa unutur damla toprağa değer değmez
yağmurun da kederli bir ülke olduğunu

unutmaktan başka güz yokmuş gibi
ve hayattan daha gerçek bir yalan

toprağa ne söyler yağmurun sesi
bir şarkı mı, bir şiir mi, bir güz hikayesi mi
yaşlı bir ağaç olsan, çırılçıplak bir ağaç
ne söylerdin, kalbinde esip duran rüzgara?

'beni terk et
içimde sonbahardan başka bahar kalmadı'


belki de gitmektir aşk, sadece gitmek
avare bir kederi sarıp yaralarına
rüzgarın devirdiği bir ağaç gibi
köklerini sessizce bırakarak toprağa


Ayten Mutlu

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
düşüşler


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık