IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 15 Nisan 2011, 21:31   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Siz hiç 'kendiniz' olabildiniz mi?




İnsanlık tarihiyle başlayan derin bir soru. önemli bir problem;

Siz, biz hepimiz ne kadar kendimiz olabiliyoruz?

Ya da insan kendi olabilir mi?


Siz hiç kendiniz olabildiniz mi?


Biz kimin hayatını yaşıyoruz?


Duygularımız, düşüncelerimiz, davranışlarımız, ideallerimiz ne kadar bizim?


Nereden, nasıl aldık onları?


Hiç soru sorduk mu alırken, üzerimizde taşırken, onlarla yaşarken?


İnsanın kendisi olması ne demek?


Olmanın bu boyutu üzerine yeterince kafa yorduk mu, şakaklarımız ağrıdan çatlayacak duruma geldi mi? Acaba kendimiz olamadık mı endişesiyle sık sık kalbimiz daraldı mı?


Kendimiz olmak


Olamadığımız bir şey mi, olunmaz mı artık.


Hayatta iki sınıf insan var;


Bir; kendi olanlar.


İki, asla kendisi olamayanlar.


Kendisi olamayan insan iç ve dış faktörlerin etkisi altındadır ancak bu süreçte iç faktör daha belirleyicidir.


İç istilaya uğramış kendisi olamayan insan başkası da olamaz, olsa olsa içi boş bir kalıp olur. Böylelerinin varlığı-yokluğu kimseyi etkilemez.


İnsan başkasına benzer, esinlenir, taklit eder ama o kadardır. Ne kendisidir ne de başkasıdır.


Kendi hayatına sahip çıkıp o hayatın müellifi olamayanlar, başkalarının hayatına nasıl renk katarlar ki?


Kendi olamayan insanlar sürekli sorun olurlar, insanı ve insanlığı ilgilendiren basit bir sorunu dahi çözdüklerine kimse şahit olamaz.


Onlar korkularıyla, kaprisleriyle ve derileriyle yaşarlar.





İnsanın kendisi olma çabası daha ilk adımda kazandırır, çünkü bu bir erdemdir.


İradeyi tercih etmek her zaman bedeli ağır bir insanlık halidir.


Benim bildiğim insanlık da ağır yaşanır.


Derin bir sorumluluk hissiyle, kâinatı içine alan bir tecessüsle, duyarlılıkla, duyguyla, düşünceyle, iradeyle, idrakle, irfanla, cesaretle, kalple, vicdanla, değerler manzumesiyle


İnsanın kendisi olması zordur, fakat o zor yolculukta alınan her nefes, her yorgunluk, her meşakkat sizi biraz daha kendiniz olmaya doğru taşır.


Gerçekten mutlu insanlar da kendi olabilen insanlardır.


Hepimizin kendi olduğumuz bir ülke var, henüz keşfetmediğimiz, keşfetme ufkuna ulaşıp da merkezine ayak basmadığımız için hala meçhul bir yerde duruyor.


O ülkede kalbimizi bularak şuurla tanışıp hayatımıza da yönelebiliriz.


Çünkü insanın, başkası değil, kendisi olabilmesi için kendi hayatının merkezine seyahate ihtiyacı var.


Uzun ve çileli bir yolculuk, sancılı bir süreçtir insanın kendisi olabilmesi.


Başkalarının güdümüne sığınıp gölgesinin sınırları dışına çıkmamak, yani kendi olmayı istememek, başkası olmaya razı gelmek ise şuursuzluktur, yenilmişliktir, yaşamamaktır.


İnsan kendi olabildiği kadar değerlidir ve vazgeçilmezdir.


Çünkü kendi olan her insan tektir.


İnsanın en gerçek ve en güçlü hali kendi olduğu haldir.


İnsanın bu kadar özenle yaradılışı, bu kadar donanımı başkası olmaya öykünsün diye değildir.


Kendini inşa etmek ağır bedelleri göze almışlık içerir ki, bu da her türlü takdire şayandır.


Başkası olanlar ise o kadar çoktur ki, sürü gibi yaşarlar. Özel bir adları, insanı heyecanlandıran bir varlık serüvenleri yoktur. Bu kadar yokluk içinde onlar da yok olurlar.


Kendi olamayan kalabalıklar eşyaya, mekâna, makama, şöhrete, servete, payeye değer verirler.


Kendi olamadıklarından, gerçekte varlığa değer katma gücü hiç olmayan o tür şeylerle avunurlar, durmadan yeni ve sürekli aldanmaya doğru açılırlar.


Yanılgı öyle bir noktaya gelir ki orada dünya ve içindekileri tüketmeyi mutluluk zannederler.






Aldananlar arasında hayatın her anı acemilikle, hiç yaşanmamış gibi yaşamakla geçer.


Peki nasıl oluyor, insan yaşadığı, üzerinden zaman geçtiği, mekana değdiği, insana dokunduğu, hüsran yaşadığı, kalbi kırıldığı halde hiç ibret almıyor, ders çıkarmıyor, bir şuur inşa etmiyor


Anlamla bir yere demirletemediğimiz serkeş dünya size, bize derin hüsran, büyük aldanmışlık ve en kötüsü kendimiz olamamayı bıraktığı halde hala neden bütün gücümüzle ona koşuyoruz


Bu kadar savrulmak yetmiyor mu?


İnsan neden kendi olmaya karar veremiyor?


Nedir bu korkaklık, iradesizlik, erken teslimiyet.


Mutsuzluktan mutlu olmak mıdır hedef?


Kendi olamayanların bugüne kadar başkalarına ne faydası oldu onu da iyi düşünmek gerek.


İnsan nasıl bu kadar hızla çaptan düşer?


Siz başkasını fikriyle akledemez, başkasının kalbiyle de hissedemezsiniz.


Galiba yol, yordam, usul, adap bilmiyoruz yaşama dair, insan olmaya dair.


İnsanı her durumda var eden şey maddi unsurlar değil, manevi unsurlardır.


İnsan dünyaya bıraktıklarıyla yaşamaz, onlarla mutluluğa ulaşamaz, insan insanlığa bıraktıklarıyla yaşar ki, bu tür bir yaşamın içine mutluluk koşarak gelir.


İnsanlıktan amaç, insanın kendisi olabilmesi değil mi gerçekte?


İnsan kendi olabilir mi sorusuna vereceğimiz yanıt bizim ne olabileceğimizi de içeriyor.


Bizi anlamlı kılacak, mutlu edecek şey, insanın bütünlüğü içinde taşıdığımız o hayatı, geçirdiğimiz yılları ne uğrunda ve nasıl yaşadığımızdır.


İnsanın hayatına sahip çıkma gücü vardır. Bu güç bazılarımıza fazla gelir ve onu kullanmaktan korkarız


Gücünü kullanamayanlar kaybeder.


Kant, iradeni kullanma cesaretini edin demişti.


Hayat bize verilmiş bir emanettir, kimseye emanet edilmeye gelmez.


Kul olarak insanın yüklendiği ağır sorumluluk da bu değil mi?


İnsanın kendi olma çabası bende emanete sahip çıkma kararlılığını çağrıştırıyor.


İçimizden bir tek insanın bile, insanı ve insanlığı yücelten o yolda yürümesi hepimizin onurudur ve aynı zamanda ümidimizdir.


Sürüden ayrılıp, yeniden emanete sahip çıkmanın meşakkatli yolculuğuna çıkmanın zamanı


İnsan kendi olabildiği, emanette emin kalabildiği kadar değerlidir.


Bir kere daha soralım;


Siz, biz ne kadar kendimiz olabildik?


Kendimiz olabilmek için ne yapıyoruz, neleri göze aldık?


Yıllar bir bir ardımızdan dökülürken, bugüne ne tür bedeller ödeyerek geldik?


Şimdi siz, biz kimin hayatını yaşıyoruz?


Eğer kendi hayatımızı yaşıyorsak bunun emareleri olmalı


Elle tutulur, gözle görülür hale getirip sayabiliyorsak kendi hayatımız adına iyi yoldayız demektir


Merak etmeyin biz iyiysek, iyi yoldaysak insanlık da iyi yoldadır demektir.


Bütün önemli meseleler dar dairede cereyan eder, sonra şümul kazanır.


Gelin bütün müktesebatımızı insan-kainat-yaratıcı münasebetinde istikameti yakalamaya hasrederek kendimiz olalım, emanete sahip çıkarak bütün kalplere ve ruhlara rahat bir nefes aldıralım.


İnsan, özüne dönüp kendi olabildiği kadar kıymetlidir ve insanın en gerçek, en güçlü hali de kendi olduğu haldir.



alıntı

__________________
Rüzgarda savruk, Başına buyruk ~
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet Mobil Chat
Alt 16 Nisan 2011, 00:23   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siz hiç 'kendiniz' olabildiniz mi?




Alıntı:
İnsan, özüne dönüp kendi olabildiği kadar kıymetlidir ve insanın en gerçek, en güçlü hali de kendi olduğu haldir.

sonu süper bitmiş zatennn saoll zehra'cımm süperdi..

 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
hic, kendiniz, olabildiniz, siz


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Kendiniz'e en son ne aldınız..? `She IF Soruyor 42 29 Ocak 2020 13:14
Artık kendiniz yapacaksınız! yaSmin Google 0 17 Aralık 2013 23:03
Sandalyelerinizi Kendiniz Tasarlayın Kalemzede Ev Dekorasyonu 0 23 Ağustos 2011 13:56
Siz Hiç "Kendiniz" Olabildiniz mi? Su Serbest Kürsü 1 07 Şubat 2011 13:01