IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 15 Ekim 2010, 11:42   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Kim Dilenci ? Kim Imparator?




Önce kendimizle başlamalıyız sevmeye,sevme bilinci , bize zahmetsizce çevremizdekileri sevmeyi
öğretmeye başlar; çevremizdeki tüm varlıkların güzelliklerini keşfetmeye, önceleri
farkedemediğimiz iyi tarafları algılamaya ve onları sevmeye başlarız.




Doğa varlıkları da sevgimizi farkedince sevgilerini sunarlar ve doğanın sevgimizi nasıl paylaştığını, ne kadar cömertçe cevapladığını görür, şaşkınlık ve saygı ile dolu bir mutluluğu yaşamaya başlarız… Vermeyi sürdürdükçe sevgimizi, gün gelir, bitmez bir aşk kaynağı haline dönüşürüz.

Her şey karşılıklı alış veriş içinde ve birlikte. Kimse üstün, zayıf, yüksekte, alçakta olamaz. Sen ve herbiriniz kıyaslanamayacak kadar TEK’siniz.

Gerektiği gibi değil, dilediğince yaşa, ya göründüğün gibi ol, ya da olduğun gibi görün…

rajneesh bhagwan (osho)

Hepimiz kardeşiz ve temelimizde sevgi var. Sevgi , yaşama anlam ve nitelik kazandırır, kötülükleri ve mutsuzlukları yok eder.

Gel, gel, kim olursan ol gel,

Bizimki umutsuzluk kervanı değildir,

gel

andını, yeminini bozdunsa

bin kez bile bozdunsa gel

kim olursan ol gel

yine gel.

Mevlâna






Tanrı insanın içindedir ve erişilmez değildir, Yunus’un, Mevlana’nın, Pir Sultan Abdal'ın ve daha nice büyük insanların da yaptıkları gibi sevgi yolu ile içimizdeki tanrıya ulaşıp kesintisiz mutluluğu yakalayabiliriz. Sevginin aydınlattığı yenilmez mutluluğu yakalamak için ortamımızın, sıkıntılarınızın veya içinde bulunduğumuz şartların hiç önemi yoktur, olabildiğince doğal bir buluşmadır bu…



Sevgi dolu insanlar görmüşüzdür etrafımızda, kötülüklere bulaşmamış, maddi değerler uğruna doğruluktan ve inançlarından sapmamış, güzelliklerin mutluluğun ve iyiliğin tüm insanların hakkı olduğunu bilen insanlar… O insanlar kötülüklerle karşılaştıklarında bile tebessüm ederler ve kötülüğün esas kaynağını düşünüp karşılarındaki insanı mazur görürler, üzülmüşlerse eğer, bu üzüntü aslında karşılarındaki insan içindir.


Zaten o insana kötülük yapmak da kolay iş değildir, sevgi dolu bağışlayıcı bakışları, iç zenginliğini, doyumunu, sınırsız mutluluğunu ve yenilmezliğini minik bir gülümsemeyle öylesine güzel sunar ki, sevgisinin gücü karşısındakini etkisiz bırakmaya yeterli olur genellikle… Eğer karşısındaki kişi, kendi sevgisini yeterince derine saklayabilmiş ve üstüne yeterince kötülük depolayabilmişse, yapacaklarını yine de yapacaktır, ama iyi bir insana yaptıkları onu yaşamı boyunca rahatsız edecektir, birgün, en geç yaşamının son günü, yaptığının aslında kendisine yapabileceği en büyük kötülük olduğunu farkedecektir…





Toplumun etkileri yavaş yavaş bizi değiştirmektedir… Toplumsal baskılar, çalışma hayatı ve tüm sosyo-ekonomik ilişkiler bizi sistemin öngördüğü kişiliği edinmeye zorlamaktadır. Bunun dışındaki tüm seçenekler öcüdür ne yazık ki… Sevgimiz kalbimizin en derin yerlerinde saklıdır, bazen biz onu yok ettiğimizi bile düşünürüz… Oysa sevgi tüm duyguların kaynağıdır, nefret bile sevginin incitilmesinden kaynaklanır.




Dinlere göre (dinlere göre dememin sebebi dinlere veya tanrıya inanmayan kardeşlerimin de düşüncelerine saygımdandır. Sevgiye ulaşmak için ille de tanrıya veya yolladığı peygamberlere inanmak gerekmez, yanlış uygulamalar yüzünden reddettikleri kavramları kınamak değil niyetim.) hepimiz tanrının bir parçası olduğumuzdan, birini öldürmek aslında insanın kendisini öldürmesidir. Her ne sebeple olursa olsun öldürmek, insanın kendisine yapacağı en büyük kötülüktür.




Tarih boyunca değişmez bir kural vardır, yakılan insanlar kahraman,

yasaklanan kitaplar klasik olmuştur.

Tao - üç hazine-



Sevgi yaşamımıza hakim olduğunda, sağlığımızı başta olmak üzere tüm güzelliklerimizi harekete geçirir, yaşamımıza huzur ve anlam getirir, tüm faaliyetlerimiz için gerekli olan yaratıcılığı ve enerjiyi bize cömertçe sunar.



Doğu bilgelerinden birkaç sözü de sizlerle paylaşmadan geçemeyeceğim.


...Zenginler varlığa sığınıp onu ilahları yaparlar, yoksullar yoksulluğa sığınıp onu zincirleri yaparlar, sadece bilgeler nesnelerin ve uğraşın gerçek anlam ve değerini ve varlık ve gösterişin yada bunun aksinin nedenini bilirler.




...Eleştirilere kırılmayın, övgülere sevinmeyin, bunlar yolunuzdaki engellerdir.




...İç deneyimlerinize güvenmeyin, onların ötesine geçince bilgeliğe erişeceksiniz, onlar sizi aldatmak için oradadır.





...Mutluluğun belli bir nedeni varsa, uzun sürmeyecektir… nedensiz mutluluk , sevinç ve huzur ise, her zaman yanıbaşında olacaktır.





...İstek doyumsuzluk uyandırır ve giderek dilenci olursun. Bir istekten diğerine çırpınıp durursun. Amacına ulaşır ulaşmaz bir yenisini yaratırsın. İsteğin bu doğasını kavradığında, hayatının dönüm noktasındasın demektir. Sürekli yolculuk hali iyi sonuç vermez, geri dön, evine dön…




...Sevgi yolunda kimin dilenci, kimin imparator olduğunu bilemezsiniz…

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Cevapla

Etiketler
dilenci, imparator, kim


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Elazığ'da dilenci operasyonları sürüyor... Bir yılda bin 900 dilenci yakalandı CORDON BLEU Güncel ve Son Dakika Haberler 1 04 Aralık 2021 01:49
imparator bastonu cLaS Haber Arşivi 0 01 Mayıs 2012 18:02