Çevrimdışı

Evet, kesinlikle.

 

Çevrimdışı

Bir çok erkeğin çalışmak yerine hayta hayta gezdiği ve bi çok kızımızın makyaj dışında yapabildiği bişey yokken evlilik kimin neyine diye sorarlar insana. Evcilik oynamıyoruz ki... Evlilik ciddi bir kurum ve bu kurumu her kişiliğin kaldırması zor.. Evcilik sanıp evleniyorlar adam çalışıp eve para getirmekten aciz kadın evde yemek yapmaktan bide 2 dakkalık zevkleriyle bide çocuk peydahlıyor alın size biliçsiz kurulan bi ailenin günahını çeken bi çocuk.

Adam gibi adamım diyen kendine güvenen ailesine bakabilecek erkek adaylar (ki bundan az bulunmakta)
Ben kadın gibi kadınım evimi çekip çeviririm diyen dişi kişilik..

En önemliside saygı ve geçinmeye niyetli olmak.

 

Çevrimdışı

Her insanda çıkıp evlenmesin yahu, evliliğin adıda tadıda bozuluyor, bozuyorlar..
Evliliğin adını bileceklerse öyle evlenip tatsınlar mümkünse...

 

Çevrimdışı

Başlık sorunlu olmuş. 'Tatmalı mıdır' sorusu içinde 'anlık bir hazmış' hissini de barındırıyor ,ki doğrusu evliliğin bir kurum olduğudur.Haliyle evliliğe bu bakış açısıyla bakmalı ve cevabı da buna göre vermeliyiz.
Evlilik,yani iki fraklı cins insanın bir çatı altında yaşaması dini açıdan bakıldığında zaruri,toplumsal açıdan bakıldığında gerekli,kişisel olarak bakıldığın da görecelidir.
Ben bahsettiğim 3 sebebin de evliliğe bakış açısı için geçerli sebepler olduğunu düşünüyorum.

 

Çevrimdışı

Evet, kesinlikle.

 

Çevrimdışı

Evet.

 

Çevrimdışı

Her nefis olumu tadacaktir. Sahsi gorusum tatmamasindan yana ama ne fayda.
ispanyollar "evlilik bir kale gibidir, icinde olan cikmaya, disinda olan girmeye calisir." der.

 

Çevrimdışı

Evliliklerini bitiren arkadaslarıma, es / cocuk sebebi ile kısıtlanan arkadaslarıma ve evlilikleri kotu giden tanıdıklarıma bakınca tatmamalılar diye dusunuyorum

Evlilige sıcak bakmıyorum. Onceleri kisisel nedenlerim vardı son 5 yıldır cevresel faktorler bu dusuncemi percinledi. Bekarlık sultanlıktır.

 

Çevrimdışı

Her insan gerçek bir aşkı, bir sevgiyi tadabilir, tatmalıdır eğer şansı varsa ama evliliği tatmak diye bir şey olacağını düşünmüyorum. Böyle bir zorunluluk olmamalı, toplum o şekilde yönlendiriyor, annen baskı yapıyor, komşular ''artık yaşın geldi'' diyor diye sen bunu tadayım bari diyorsan geçmiş olsun. Bunun kararını vermek için, gerçekten aşk ve bağlılık duygularını sanırım üst düzeyde yaşamak gerekiyor. Biriyle bir ömrü, aynı ev içinde geçireceksin, bunun kararı çok zor. Bu yüzden her insan tatmamalı, kendimin bile tadacağını düşünmüyorum bazen çünkü uzak geliyor bana, yorucu geliyor. Ürkütüyor. Güzellikleri elbet vardır, sanırım onu da aşık olunca düşünürüm. Tadını beğenmezsek de, öyle geri yollayayım olmamış bu demek de ayrı dert. İyi düşünün iyi, bazen herkes için bir ''O insan'' olduğuna inanıyorum ama illa o insanla evleneceksiniz diye bir şey yok. Bazen uzaktan sevin, bazen yanınıza alın sevin, rahat olun. Siz nasıl yaşamak isterseniz hayat öyle güzel, başkalarına ne?

__________________

If you can't measure it, it doesn't exist.

 

Çevrimdışı

Çok sevgili kendini evde kalmış hisseden kadınlar/erkekler, nerede bu benim ruh ikizim diyen gençler, yaz da geldi herkes evleniyor diyenler, düğünlere gitmekten davetiye görmekten bıkmış arkadaşlar... (Hemen balkon konuşması moduna girdim değil mi? Neyse.) Efendim Şimdi bazı insanlar evliliği tatmalı bazıları tatmamalı. İlişki konusunda birkaç tip insan var bence. Bazıları bendeniz gibi biraz sıkılgan olabilir ya da monotonluk onları bunaltabilir, bazı erkekler tek bir kadınla hayat geçirmeyi saçma bulurken bazı kadınlar bir erkeğin ''hizmetçisi'' olmak istemeyebilir. İşte böyle arkadaşlar evliliği tatmamalı. Hele başkasını unutmak için, inat için, kıskandırmak için evlenmek. Durun arkadaşlar ne yapıyorsunuz. Ömür geçecek ömür. Lütfen o elinizdeki nikah defterini sakince yere bırakın. Ha bir de bazı insan tipleri var. Bunlar işte böyle sakin ilişkileri, evliliği, monotonluğu, düzeni severler. İşte okul biter, erkekler için sonra askerlik, sonra evlilik, sonra çocuk falan. Ne şanslı insanlar valla. Bak bir isteyesim geldi. Sonra hemen geçti. Neyse. Napıyorsanız yapın ya. Yazmışım gene.