27 Ocak 2012, 15:01 | #11 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Termitlerin Gizli Dünyası Termitlerin Kullandıkları Acil Durum Teknikleri Her termit kolonisi, yaşadığı bölgenin özelliklerine göre yöresel bir inşaat tekniği kullanır. Olağanüstü durumlara karşı hemen uyum sağlar ve yeni taktikler geliştirirler. Örneğin termitlerin havalandırma sistemi ciddi bir zarar gördüğünde, 48 saat içerisinde tepeciğin üzerine yeni binalar inşa edilir. Bu binalar çok gözenekli, küçük şapkaları andırır ve termitler tarafından yeni kurulan havalandırma sistemini çalıştırırlar. Böylece havalandırma sistemi, kolonide hiçbir sıkıntı yaşanmaksızın tamir edilmiş olur. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Yanda yeraltına yapılmış yuvanın yeryüzüyle bağlantısının yüksek bacalar aracılığıyla sağlanması gösterilmektedir. Başka bir örnek olarak da Macrotermes ve Odontermes isimli termit türlerinin acil durumlar karşısındaki davranışlarını verebiliriz. Bu termit türleri yuvalarını baca sistemi ile havalandırır. Bu bacalar yere kadar uzanan havalandırma sütunlarına bağlıdır. Tepesi açık olan havalandırma sütunlarının yerle birleştikleri noktada ise uçları kapalıdır. Hava geçirgen özelliğine sahip ince duvarlarla yuvadan tamamen izole edilmiş olan bu bacalarda tamirat ve inşaat dönemleri dışında termitlere rastlanmaz. Yoğun yağışlar sırasında, termit yuvalarının bacaları genellikle çöker. Bu tip bir durum karşısında termitler anında biraraya gelir ve tamirata başlarlar. Termitlerin Doğal Nemlendiricileri Termit yuvalarında havalandırmanın dışındaki bir başka önemli problem ise termitlerin su ihtiyacıdır. Yuvalar için çok fazla su gerekmektedir, çünkü zar kadar ince derileri olan termitlerin sürekli olarak nemli bir atmosfere ihtiyaçları vardır. Yuva için gerekli olan nem, %89-%99 oranındadır. Termitler kendi tüketimlerinin yanısıra, bina yapımı esnasında ve harç yapımında da suya gereksinim duyarlar. Sahra Çölü'nde yaşayan bazı türler ise derinlerdeki suya ulaşmak için toprağı 40 m. derinliğe kadar kazar ve suyun yuvalarına buharlaşarak ulaşmasını sağlarlar. Diğer bazı türler de yuvalarına nemli kil toprakları taşıyarak su problemine çözüm bulur. Bütün bunların yanısıra termit tepeciklerinin yapısı da nemliliği sağlamaya yardımcı olur. Nem geçirmeyen kalın toprak ve kil tabakasıyla kaplı kalın duvarlar, buharlaşmayı önleyici etkiye sahiptir. Buraya kadar verilen bütün bilgilerde görüldüğü gibi termitlerin davranışlarının istisnasız her aşamasında akıl, plan, hesaplama, muhakeme etme ve karar verme gibi özellikler vardır. Ancak tüm bunları termitlere ait özellikler olarak değerlendirmek elbette ki mantıktan ve akılcılıktan uzaklaşmak olur. Termitler bir bilince sahip olmayan dolayısıyla akıl göstermeleri, karar vermeleri, düşünmeleri mümkün olmayan canlılardır. Öyleyse termitlerin davranışlarındaki bilincin kaynağı nedir? Termitlere bu akılcı planları yaptıran, ani durumlarda nasıl davranmaları gerektiğini onlara ilham eden, evrendeki canlı cansız tüm varlıkları yaratmış olan Allah'tır. Göklerde ve yerde her ne varsa -isteyerek de olsa, istemeyerek de olsa- Allah'a secde eder. Sabah akşam gölgeleri de (O'na secde eder). De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" De ki: "Allah'tır." De ki: "Öyleyse, O'nu bırakıp kendilerine bile yarar da, zarar da sağlamaya güç yetiremeyen birtakım veliler mi (tanrılar) edindiniz?" De ki: "Hiç görmeyen (a'ma) ile gören (basiret sahibi) eşit olabilir mi? Veya karanlıklarla nur eşit olabilir mi?" Yoksa Allah'a, O'nun yaratması gibi yaratan ortaklar buldular da, bu yaratma, kendilerince birbirine mi benzeşti? De ki: "Allah, herşeyin yaratıcısıdır ve O, tektir, kahredici olandır." (Rad Suresi, 15-16) Termit Türlerine Göre Yuvaların Özellikleri Termitlerin yuvaları dış görünüş olarak da bulundukları yerin iklimine uygun bir yapıya sahiptir. Örneğin tropik yağmur ormanlarında yaşayan bazı termit türlerinin yuvalarının tepelerinde çatılar hatta çatıların altında sallanan dam saçakları vardır. Mantara benzeyen bu yuvalardaki saçakların ana görevi, yuvayı şiddetli yağmurlardan korumaktır. Bu, tropikal bölge termitlerine özgü bir yuva şekildir. Kurak bölgelerde yaşayan termitlerin hiçbiri bu teknikle yuva inşa etmez. Afrika'daki termitlerin hiçbiri böyle büyük tepecik biçiminde yuvalar yapmaz. Bazıları ağaç gövdelerine zarif yuvalar yapar, sonra bunları sağanak yağmurlardan korumak için üzerini kubbeyle örterler. Yeraltı yuvaları da karmaşık yapıda olabilir. Örneğin Kongo'da yaşayan Apicotermes gurgulifex türü, yerin 50 cm. altında dev bir çam kozalağına benzeyen bir yuva yapar. İçerisi, aralarında 1 mm. kalınlığında duvarlar bulunan kat kat galerilerin içiçe olduğu karmaşık bir şekilden oluşur. Bu katlar birbirlerine rampalarla bağlıdır. Yuva, yabancı işgalci böceklere karşı yetişkin, kısır, büyük başlı, çeneli asker termitler tarafından korunur. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Yağmurdan korunmak amacıyla inşa edilen mantar yuvalar. Yuvanın dışında, galerilere açılan çok sayıda ince kanal vardır. Termitlerin geçemeyeceği kadar dar olan bu kanallar, Macrotermes türünün bacalarındaki kanallar gibi gaz değişim sistemi işlevini görür. Kanallar, yağmurun yuvaya girmesini önleyen ince çatılarla korunur. Termitler yuvaya girip çıkarken tepedeki tüneli kullanır. Kuzey Avustralya bozkırlarının sürekli güneş altında olan kuru topraklarında ise "pusula termitler" (Omitermes meridionalis) adı verilen bir tür yaşar. Pusula termitler, 5 metre yüksekliğinde ve 3 metre genişliğinde iki tarafından sıkıştırılmış kama şeklinde yuvalar yapar. Bu yuvaların yerleşimi kuzey-güney yönündedir. Yuvaların düz kenarları ise doğu ve batıya bakar. Bu, son derece özel bir mimaridir. Termitlerin neden böyle bir yuva yaptıkları, arazinin genel yapısı incelendiğinde daha net ortaya çıkar. Bozkırlarda genellikle ağaç bulunmaz. Dolayısıyla gölge sağlayacak bir yer de yoktur. Eğer bu özel mimari olmasıydı termitler yuvalarında bütün gün güneş ışınlarına maruz kalacaklar, bu da ışıktan ve sıcaktan rahatsız olan termitler için zorluk olacaktı. Ancak yuvanın bu mimari özelliği sorunu ortadan kaldırmıştır. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Termitler yaşadıkları bölgenin şartlarına göre ihtiyaçlarını tam karşılayacak yuvalar inşa ederler. Yandaki resimde Nasuti cinsi termitlerin yaptıkları yuvalardan biri. Bıçak kalınlığındaki termit tepecikleri öğle vakti dik gelen güneş ışınlarına çok az maruz kalırken diğer iki geniş cephesi de gündüz ve akşam ışınlarını yakalar. Dolayısıyla yuvanın bir bölümü sıcak olurken diğeri daha soğuk olur. Termitler özellikle soğuk havalarda, gündüzleri yuvalarının doğuya bakan kısımlarında, akşamları ise batı tarafına bakan kısımlarında toplanır. Bu yörelerde kaybolan kişiler termit yuvalarının yönüne bakarak rahatlıkla yollarını bulabilirler. Tabi bu durumda kör termitlerin hiçbir yol gösterici alet olmadan, pusula kullanmadan yönlerini nasıl buldukları sorusunun da cevaplanması gerekir. Düşünme ve muhakeme yeteneğine sahip olmayan bu küçücük canlılar nasıl olur da böyle bir hesabı yapabilirler? Kör termitler; mimari plan yapma, yuvanın yönüne göre güneşin etkisinin değişeceğini hesaplayabilme, sonra bunlara uygun yuva inşa etme ve bu yuvayı da dilediği şekilde kullanma gibi özelliklere sahiptir. Bunların tümü bilinç gerektiren, akıl ve muhakeme yeteneğinin varlığına işaret eden davranışlardır. Hatta termitler insanların bile yapamadıkları birşeyi yapmakta; hiçbir yardım almadan yönlerini doğru belirleyebilmektedirler. Bu durumda termitlerdeki bu aklın kaynağının araştırılması gerekir ki bu aklın termitlere ait olmadığı ve kör tesadüfler sonucunda ortaya çıkamayacağı çok açıktır. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Bıçak kalınlığındaki termit tepecikleri öğle vakti dik gelen güneş ışınlarına çok az maruz kalırken diğer iki geniş cephesi de gündüz ve akşam ışınlarını yakalar. Dolayısıyla yuvanın bir bölümü sıcak olurken diğeri daha soğuk olur. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Termitler de dünyadaki tüm canlılar gibi Allah tarafından yaratılmıştır. Allah, insanların düşünüp ibret alması için böyle örnekler gösterir. Akıl sahibi her insanın yapması gereken, düşünmek ve vicdanının sesini dinleyerek gördüğü her güzellikte Allah'a yönelmektir. Çünkü Allah bağışlayandır, sonsuz adalet sahibi olandır. Rabbiniz sizin içinizdekini daha iyi bilir. Eğer siz salih olursanız, şüphesiz O da, (Kendisine) yönelip döneni bağışlayıcıdır.(İsra Suresi, 25)
__________________ [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
|
27 Ocak 2012, 15:01 | #12 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Termitlerin Gizli Dünyası Bazı bölgelerde insanların korkulu rüyası haline gelmiş olan termitler aslında son derece yararlı canlılardır. Termitlerin ekolojik denge içinde çok önemli görevleri vardır. Toprak altında ve her zaman kapalı yerlerde yaşayan termitler toprak yüzeyindeki ölü bitkileri, ölmüş böcekleri ve hayvan gübrelerini yuvalarına taşırlar. Bu son derece gerekli bir işlemdir. Çünkü dünyada sayıca büyük yer tutan böcekler öldüklerinde toprakta artık maddeler oluşturur. Fakat bu ölü böcekler, termitler ve diğer hayvanlar tarafından adeta gizli bir el varmış gibi sessizce ve hızla yok edilir. Böylece toprağın üstü artık maddelerden temizlenmiş olur. Eğer toprağın üzeri termit gibi böcekler tarafından temizlenmemiş olsaydı yeryüzünde büyük bir artık yığını oluşur ve bu yığın giderek kalınlaşırdı. Dolayısıyla her geçen gün güneşin ve diğer minerallerin toprağın altına ulaşması güçleşirdi. Termitlerin toprağı temizlemelerinin yanısıra başka yararları da vardır. Bitkileri sindirebilen nadir canlılardan olan termitler, bitkilerde bulunan selüloz maddesini çözüp öğütürken metan oluşumuna da yardım eder. Termitlerin sindirim sisteminde yaşayan protozoalar, selülozun ayrıştırılması sırasında metan gazı açığa çıkarır. Termitler tarafından metan gazı üretildiği, ilk olarak 1932 yılında Cook adlı bilim adamı tarafından keşfedilmiştir. Daha sonra 1982 yılında Zimmerman adlı başka bir bilim adamı da termitlerin ürettiği gazların oranını hesaplamayı başarmıştır. "Selüloz, doğada çürümesi ve yok edilmesi oldukça güç olan bir maddedir" diyen böcek bilimci Dr. Roger Gold, termitlerin yaptıkları işin gerçekte ne kadar önemli olduğunu şöyle ifade etmektedir: … Ve eğer bu termit gazı olmasaydı, insanoğlunun bu gezegen üzerinde yaşaması mümkün olmazdı. Bu konuda araştırmalar yapan bilim adamları, termitleri, "atmosferik metan gazının kaynaklarından biri" olarak nitelendirirler. Metan (CH4), atmosferde önemli bir orana sahip olan bir gazdır. Atmosferdeki emilime ve atmosferin katmanlarından hem stratosferde hem de troposferde gerçekleşen kimyasal işlemlere katkıda bulunur. Bütün bunlar dünya iklimi üzerinde etkiler oluşturan olaylardır. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Termitlerin sindirim sisteminde yaşayan protozoalar, selülozu sindirererek yeryüzündeki karbon çevrimine büyük katkıda bulunan mikroorganizma lardandır."Termitlerin metan gazı üretimine katkıları" üzerine yapılan çalışmaları şöyle özetlemek mümkündür. Önce termitlerin yeryüzündeki toplam ağırlık ve nüfuslarının (biyokütlelerinin) coğrafi dağılımı yapılmış, daha sonra termitlerin yaydıkları gazların genel dağılımı ile biyokütleleri arasındaki oran ve bağlantı incelenmiş ve sonuçta tüm atmosferdeki metanın %4'ünü ve tüm atmosferdeki CO2'nin %2'sini termitlerin oluşturdukları bulunmuştur. Bundan başka, termitler, yuvalarına taşıdıkları artık bitkilerdeki azot, fosfor ve sülfür gibi minerallerin açığa çıkmasına da aracı olur. Böylece bu mineraller de tekrar toprağa karışıp çevredeki diğer bitki ve hayvanlar tarafından kullanılabilir hale gelir. Ayrıca termitler toprağın üstüne çıkıp tekrar yeraltına inerek toprağı altüst eder. Bu sayede toprağın altına oksijenin ve toprak altındaki binlerce canlı için gerekli olan nemin ve güneş ışığının girmesine de yardımcı olur. Görmedin mi ki, göklerde ve yerde olanlar ve dizi dizi uçan kuşlar, gerçekten Allah'ı tesbih etmektedir. Her biri, kendi duasını ve tesbihini şüphesiz bilmiştir. Allah, onların işlediklerini bilendir.(Nur Suresi, 41) Bu bölüme kadar verilen örneklerde de görüldüğü gibi termit kolonilerinde kusursuz bir düzen içinde devam eden bir yaşam vardır. Her bireyin kendi görevini bildiği ve eksiksiz bir şekilde yerine getirdiği, bireyler arasında sürekli fedakarlıkların olduğu, hiçbir karmaşanın yaşanmadığı bu sistem, bilim adamlarını da hayretler içinde bırakmakta ve termitler hakkında pek çok araştırma yürütülmekte, çalışmalar yapılmakta ve bu doğrultuda kitaplar yazılmaktadır. Termitleri inceleyen ve yorum yapan bilim adamları arasında kuşkusuz ki evrimi savunanlar da vardır. Bu canlılarda gördükleri, hepsi birer iman hakikati olan özellikleri tesadüflere bağlamaya çalışan evrimci bilim adamları, "kim, neden, nasıl" ile başlayan soruları cevapsız bırakırlar. Evrim teorisini savunan kitapların herhangi bir bölümü incelendiğinde klasik evrimci anlatımlarla karşılaşılır. Bu kitaplarda çeşitli teoriler öne sürülmekte, iddialar ortaya atılmakta ancak sebepler açıklanmamaktadır. Örneğin evrimci Prof. Ali Demirsoy, sosyal böceklerdeki kolonileşmenin nedenine şöyle bir açıklama getirmeye çalışmaktadır: Sosyal yaşayan böcekler kendi aralarında organize olarak bir yaşam birimi meydana getirmişlerdir… Bir karınca yuvası, birçok bakımdan birden fazla bireyden meydana gelmiş birçok hücreli kolonisi gibidir. Çok hücrelilerin, hücrelerinde olduğu gibi, yuvanın hiçbir bireyi kendi başına yaşama gücüne sahip değildir. Çünkü yuvadaki belirli sınıflar belirli işleri yapmak için özelleşmiştir (bal arılarını ve termitleri hatırlayınız). Çoğalma, döllenme, beslenme, bazı durumlarda savunma, farklı sınıflarca yapılır. Yani kendi başına yaşayabilen bir organizmanın değişik işlevleri bir yuvadaki sınıflara paylaştırılmıştır. Burada, daha önce değindiğimiz evrimsel aşamayı başarabilmek için, yani beyin ve bilincin geliştirilmesine çalışılmıştır. Böylece büyümesi engellenmiş bireylerin belirli evrimsel gelişmeyi daha değişik şekilde yapabilmesi denenmiştir. Sonuçta belirli bir düzeyde gelişim sağlanmıştır. Örneğin; yavru bakımı, zaman duygusu, değişik şekillerde anlaşma ve sıcaklık ayarlaması şaşırtıcı şekilde gelişmiştir. Özet olarak gelişimin engellendiği veya çıkmaza girdiği zaman toplum bilinci geliştirilmeye çalışılmıştır… Bu paragrafta ifade edilen şudur: Prof. Ali Demirsoy, sosyal böceklerde, birlikte yaşamın devam edebilmesi için "işlevlerin sınıflara paylaştırıldığı", "beynin ve bilincin geliştirilmesine çalışıldığı", "termit bireylerinin denemeler yaptığı" gibi iddialarda bulunmaktadır. Ancak termitlerdeki yavru bakımı, zaman duygusu, anlaşma yöntemleri sıcaklık ayarlaması gibi özelliklerin nasıl ortaya çıktığı konusuna yukarıda da görüldüğü gibi sadece "şaşırtıcı şekilde gelişmişler" cevabını vermektedir. İşte bu noktada evrimci bilim adamlarına sorulması gereken bazı sorular vardır: Öncelikle bu böceklerdeki bilinci geliştiren kimdir? Var olduğu iddia edilen denemeleri yaptıran kimdir? İlk ortaya çıkan termit birgün oturup düşünmeye başlamış ve bir topluluk olması gerektiğine kanaat getirmiş ve termit kolonilerinde nasıl bir sosyal düzen olacağını planlamış ve bunun üzerine nasılsa ortaya diğer termitler çıkmışlar ve ilk termitin kararlarını uygulamaya geçirmeyi kabul mü etmişlerdir? İlk ortaya çıkan termitin tek başına bir işçi olduğunu düşünelim. Bu işçi kısır olduğu için zaten koloni kurmasına imkan yoktur. Ne gibi özelliklere sahip olursa olsun öldüğü anda geriye hiçbir şey kalmayacaktır. İlk ortaya çıkanın asker termit olduğunu varsaydığımızda da durum değişmeyecektir; onu da çeşitli problemler beklemektedir. Sadece savaşmaya uygun yapıdaki çenesinden dolayı yemek yiyemediği için bu termitin hayatta kalması çok zor, hatta imkansızdır. Bir kraliçe olduğunu kabul etsek yine de yaşamını sürdürmesi için kendisini besleyecek işçilere, soyunu devam ettirmesi için kendisini dölleyecek bir krala ihtiyacı vardır. O halde sosyal böcekler nasıl olup da koloni kurmayı başarmışlardır? Termitler milyonlarca yıldır koloni hayatı yaşayan, hiçbir değişiklik olmadan günümüze kadar gelmiş canlılardır. 250 milyon yıllık termit fosilleri bunun kanıtlarından biridir. Bu milyonlarca yıllık süre boyunca yaşamış olan bütün termitler bugünkülerle aynı özelliklere sahiptir. 250 milyon yıl önceki işçiler de bugünküler gibi fedakarlıklar yapmakta, larvaları, askerleri, kraliçeleri beslemekte, görmedikleri halde metrelerce uzunlukta yuvalar inşa etmektedirler. Bugünkü termitlerin özellikleri istisnasız her termit için geçerlidir. Bütün bunlar çok açık bir gerçeğe işaret eder. Termitler birdenbire ortaya çıkmış, başka bir deyişle, Allah tarafından yaratılmıştır. Termitlerdekine benzer özellikler birer iman hakikatidir. İman edenlerin imanlarının derinleşmesine, Rab'lerine yakınlaşmalarına, O'na olan korkularının ve sevgilerinin artmasına vesile olur. Bu iman hakikatlerini anlatmak da önemli bir ibadettir. İman edenlerin yakinini artıran bu gibi hakikatler, iman etmemiş olan kimselerin de kalbinin yumuşamasına, düşünmelerine ve öğüt almalarına vesile olabilmektedir. Bir insanın imanına vesile olmak, bu kişinin güzel ahlaklı olmasına yardımcı olmak her inananın üzerine düşen bir sorumluluktur. İnsanlara iman hakikatlerini anlatmak, Allah'ın yaratışındaki mükemmel detayları gözler önüne sermek, insanlara doğru ve hikmetli bilgiyi aktarmak bu sorumluluğu yerine getirmek için güzel bir yoldur. Bu kitabın amacı da vicdanlı insanlara Rab'lerinin varlığını ve büyüklüğünü, O'nun yarattığı küçük bir canlıdan örnekler vererek hatırlatmaktır. İman sahibi insanlara düşen de bu hatırlatmaya kulak vermek ve Rabbine yönelip dönmektir. İşte Rabbiniz olan Allah budur. O'ndan başka ilah yoktur. Herşeyin yaratıcısıdır, öyleyse O'na kulluk edin. O, herşeyin üstünde bir vekildir. Gözler O'nu idrak edemez; O ise bütün gözleri idrak eder. O, latif olandır, haberdar olandır. Gerçek şu ki size Rabbinizden basiretler gelmiştir. Kim basiretle-görürse kendi lehine, kim de kör olursa (görmek istemezse) kendi aleyhinedir. Ben sizin üzerinizde gözetleyici değilim. (En'am Suresi, 102-104)
__________________ [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
|
Etiketler |
dünyası, gizli, termitlerin |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Erkeklerin gizli dünyası | Altug | Ah Erkekler | 1 | 09 Nisan 2019 16:21 |
51 Adımda Google Gizli Dünyası | AftieL | 0 | 02 Eylül 2014 22:36 | |
erkek beyninin gizli dünyası | Frozen | Ah Erkekler | 0 | 20 Mart 2011 18:36 |