![]() |
![]() |
![]() | #1 | |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Örümcek [ Araneae ] Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Örümcekler, akrep, akar ve kene gibi eklembacaklılarla birlikte böcekler-den ayrı, örümceğimsiler (Arachnidd) sınıfını oluşturur. Böceklerin gövdesi üç bölümlü ve altı bacaklı, örümceklerinki ise iki bölümlü ve sekiz bacaklıdır. Tuzak ağı kurmanın yanı sıra çok değişik amaçlar için kullandıkları ipek salgısı, örümceklerin en tanıtıcı özelliklerin-den biridir. Gövdelerindeki bazı bezlerden üretilen ipek, gövdenin arka ucundaki "me-me" denen, çok küçük deliklerle kaplı koni biçimli yapılardan sıvı halde çıkar, ama hava-da hemen yapışkan iplikçiklere dönüşür. Baş-ka hiçbir hayvan ürettiği ipeği örümcekler kadar değişik amaçlar için kullanmaz. Üstelik kullanım yerine göre ipeğin yapısı da önemli ölçüde değişir. İpek tuzak ağı örmekte, yuva yapımında, yuvayı döşemekte, yumurtaları ya da spermalan sarmakta kullanılabilir. Ayrıca bir yere tutturdukları ipek iplikçikleri sayesin-de aşağıya ve yukarıya doğru hareket edebi-lir, bu iplikçikleri paraşüt gibi kullanarak çok uzaklara sürüklenebilirler. Örümcekler bacaklarının ucundaki yastık-çıklar ve tırnaklar sayesinde duvar ve tavan gibi en elverişsiz görünen yüzeylerde bile kolayca hareket ederler. Genellikle sekiz gözlü olmalarına karşın, görme duyuları iyi gelişmemiştir. Tuzak ağı kuran örümcekler özellikle dokunma duyularına güvenirler. Ba-zı örümceklerin bir uçtan öbür uca uzunluğu 9 santimetreyi bulabilir. Bazıları ise çıplak gözle zor görülecek ölçüde küçüktür. Avlanma Yöntemleri Böcekler örümceklerin başlıca besinidir. Ama hiçbir örümcek kendi avlamadan, ölü bulduğu böceği yemez. Avlarını ipek iplikçikleriyle boğarak, çenelerini ya da zehir çengel-lerini kullanarak öldürürler. Zehir çengelleri ağzın önünde yer alan, kıskaca benzer bir çift uzantının ucunda bulunur. Bu çengellerin içindeki oluk, avı felce uğratan zehirle do-ludur. Birçok örümcek uçan böcekleri yakalamak için ağ örer. Bu ağlara en küçük bir dokunuş-ta bile yapışan böcek kurtulmaya çalıştıkça yapışkan iplikçiklere daha çok sarılır. Bahçe örümceği (Araneus diadematus) tuzak ağı hazırlayan örümceklere iyi bir örnektir. Karın bölümünde bulunan haç biçimindeki beyaz işaret nedeniyle haçlı örümcek adıyla da tanınan bu tür, bir dörtgen oluşturarak ağ yapımına girişir. Daha sonra merkezden ke-narlara doğru uzanan güçlü ama yapışkan olmayan ışınsal iplikçikleri çeker. Bu destek-ler üzerinde sarmal olarak ördüğü iplikçikler merkezde yapışkan ve sıktır. Örümcek işini bitirdiğinde yakındaki bir yaprağa gizlenir ya da ağın ortasına yerleşir. Ağaçlar ve çalılara tutturulmuş daire biçimli tuzak ağları, sonba-har sabahlarında çiy damlacıklarıyla yüklendi-ğinde ışıltılı güzel bir görüntü oluşturur. Ev içlerinde görüldüğü gibi, örümcekler tuzak ağlarının yakınında, kuytu köşelerde pusuya yatar. Ayrıca ağlar huni ve kubbe biçiminde de olabilir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Bazı örümcekler genellikle çalılar arasında ördükleri örtü ağlarının üzerine karmaşık tuzak ipleri gerer. Örümcek örtü ağının altın-da baş aşağı asılarak avını bekler, oradan geçen bir sinek ya da başka bir böcek iplere yakalanıp örtü ağına düştüğünde örümcek hemen kurbanının üstüne atlar. Bazı örüm-cekler avlanmak için ağ örmez. Yaprak üstü ya da kabuk altı gibi uygun bir yeri barınak olarak seçer, iyi gören gözleri ve çok hızlı koşma yetenekleri sayesinde avlarını yakalar. Tarantulayı (Lycosa tarentula) içeren kurt örümcekleri (Lycosidae familyası) bu tip örümceklerin en tanınmış örnekleridir. Sıçra-yan örümcekler (Salticidae familyası) usulca yaklaştıkları avlarının üstüne atlar. Yengeci andıran yassı gövdeli yengeç örümceklerinin (Thomisidae familyası) birçoğu avlarını pusu-ya yattıkları çiçeklerin içinde bekler. ABD'de ve Avustralya'da rastlanan oltacı örümcekler (Mastophora cinsi) ilginç bir yön-temle gece kelebeklerini avlar. Ucu parlak ve yapışkan bir topak oluşturan uzun ipek ip bu örümceklerin avlanma aracıdır. Ay ışığında parlayan ve bazen örümcek tarafından çekiş-tirilerek daha dikkat çekici hale getirilen bu "olta" ışığa yönelen gece kelebeklerini kolay-ca tuzağa düşürür. Örümceklerin Yaşamı Örümcekler hareketli her şeyin üzerine atıl-maya hazırdır. Bu durum dişilerden daha küçük yapılı olan erkekler için de büyük tehlike oluşturur. Çiftleşme döneminde dişiye kur yapan erkek genellikle fazla yaklaşmadan varlığını hareketlerle belli eder. Kurt örüm-cekleri ve sıçrayan örümcekler gibi ağ örme-yen örümceklerin erkekleri gövdelerindeki renkleri gösterecek biçimde dans eder. Ağ ören örümceklerin erkekleri ise dişinin ağını türe göre değişen biçimde titreştirir.Erkek güvenilir bulmadıkça dişiye yaklaş-maz ve çiftleştikten sonra çabucak kaçmaya bakar Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. . Yavru örümcekler erişkin evreye girene değin 2-12 kez deri değiştirir. Eski derisini tümüyle atan örümcek yumuşak gövdesiyle son derece korunmasızdır. Bu nedenle derisi sertleşene değin kuytuluklardan çıkmaz ve bazen ördüğü barınağın içinde kalır. Yavru örümcekler aç kaldıklarında birbirlerini ye-mekten kaçınmazlar.Dişiden ayrılan yavrular çok geçmeden, ilginç bir yöntem kullanarak dört bir yana dağılır. Birçoğu çit, çalı, kazık gibi yüksekçe bir yere çıkar, karın bölümlerini kaldırarak ince paraşüt iplikçiklerini salar. Rüzgâr esti-ğinde bu iplikçiklerin yardımıyla uzak yerlere doğru yolculukları başlar. Paraşütlerin yavru-ları çok yükseklere çıkardığı ve 350 km kadar uzağa sürükleyebildiği saptanmıştır. Aynı yöntemi bazen küçük erişkin örümcekler de kullanır. Kertenkele, kurbağa ve bazı kuşlar gibi birçok hayvan böceklerin yanı sıra örüm-cekleri de yer. Bazı yabanarısı türleri yumur-talarını yalnız örümceklerin üzerine bırakır. Çeşitli örümcekler de kendilerini korumak için özenli yuvalar yapar. Kapılı örümcekler toprakta bir oyuk açar, açtıkları oyuğun girişini dal parçalan ve toprakla gizler, ipek-ten yapılmış bir kapıyla kapatırlar. Bazıları da, düşmanlarından korunmak amacıyla, baş-ka bir kapısı olan ikinci bir yan yol açar. Sıcak ülkelerde yaygın olan bu örümceklerin birkaç türü Türkiye'de de yaşamaktadır.Avrasya'da bulunan su örümceği (Argyro-neta aquatica) öbür örümceklerden önemli bir yapı farklılığı göstermemekle birlikte, su ya-şamına uyarlanmış tek örümcek türüdür. Za-manını büyük ölçüde su birikintilerinin ve göllerin dibinde geçirir ve çan biçiminde örüp su bitkilerine tutturduğu ağın içinde yaşar. Yuva, suyun yüzeyinden alarak tüyleri arasın-da taşıdığı havayla doludur. Gövdesi sürekli bu hava katmanıyla sarılı olduğundan suda gümüş gibi parlar. Dişiler yumurtalarını da havayla dolu çanın içine bırakır. Tehlikeli Örümcekler Bazı örümceklerin zehri insanları acılar içinde kıvrandıracak ya da öldürebilecek ölçüde güçlüdür. Bunlardan biri olan saatli karadul (Latrodectus mactans) yeryüzünün birçok sı-cak yöresinde yaşar. Karın bölümünün altın-da bulunan, kum saatine benzer kırmızı leke-nin dışında parlak siyahtır. Dişilerin uzunluğu 2,5 santimetreyi aşabilir. Erkek dişinin yakla-şık dörtte biri uzunluğundadır ve çiftleşmeden sonra dişi tarafından genellikle öldürülüp yendiğinden pek az görülür. Dişiler yumurta-lannı beklerken saldırmaktan kaçınmazlar; ama bunun dışında oldukça ürkektirler ve tehlike karşısında çoğu kez kaçmayı yeğlerler. Karadullann yeryüzünün sıcak kesimlerine dağılmış birçok türü vardır.Avustralya'da yaşayan ve huni biçiminde ağlar ören bazı örümcekler çok zehirli, siyah ve kalın gövdelidir. Saldırgan davranışlar gösteren bu örümcekler daha sokmadan zehir çengellerindeki zehir damlacıkları görülebilir. İlk kez kurt örümceklerinden Avrupa'nın güneyinde yaşayan bir türe verilen tarantula adı daha sonra birçok iri örümcek için de kullanılmıştır. Bu iri, kalın bacaklı ve kıllarla kaplı örümceklerden bazı-ları yeryüzünün en küçük kuşlarından kolibrileri öldürüp yer. Kuş yiyen örümceklerin zehri pek güçlü değildir. Ama ister canlı, ister ölü olsun, dokunulduğunda deriye saplanan kılları kan zehirlenmesine yol açabilir. Bu örümcekler 15 yıl kadar yaşarsa da, çoğu örümceğin ömrü yalnızca bir yıldır. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Genel özellikleri Örümcek vücudunun ayrıntılar: dört çift yürüme bacağı (1), başla göğüs kaynaşmış olur (sefalotoraks, 2), karın (3), Anten veya kanat yok. Bu da onların böcek olmadığının bir kanıtıdır. Örümcekler, yırtıcı ve aç gözlü hayvanlardır. Birbirlerine saldırmaktan çekinmezler. Avları çok çeşitlidir. Çoğu, böceklerle beslendiklerinden faydalı sayılırlar. Bazı tropikal türler amfibyum, sürüngen, küçük kuş ve memeli gibi omurgalıları avlarlar. Örümceklerin hepsi avlarını yakalamak için tuzak ağları kurmaz. Bir kısmı avlarını kovalayarak veya üzerlerine sıçrayarak yakalar. Suda böcek, kurbağa ve balık avlayanlar da vardır. Yakaladığı avını, kıskaçlarına açılan zehir salgısı ile felce uğratır. Sonra ısırarak avının iç organlarına, eritici enzimler ihtiva eden tükrük salgısını akıtır. Kısa bir zaman zarfında, avın iç organları eriyerek sıvı haline gelir. Örümcek, emici midesini bir pompa gibi kullanarak bu sıvıyı emer. Av, kısa bir sürede içi boş kabuğa döner. Örümcek, bu boş kabuğu ya olduğu yere bırakır veya başka bir yere atar. Böcekler, küçük kuşlar bu avlar arasındadırlar. Güney Amerika'da yaşayan, bacakları hariç 10 cm boyunda olan, toprakaltı inlerinde barınan bazı türler, tavşan ve tavukların içini boşaltabilecek güçtedir. Örümceklerin özofagusları (yemek borusu) çok dar olduğundan böyle beslenmek zorundadırlar. Ayrıca, ağız parçaları da bir sineği bile parçalayacak güçte değildir. Zehir çengelleri, avı delmeye ve zehir akıtmaya yarar. Uçtaki iğneli kısımları, bir şırınga gibi birer yan delikle biter. Deliğin böyle enjektörvari oluşu, tıkanma tehlikesini önler. İğne ava girince, zehir bu delikten sızar. Örümcekler, iki keliseri de kullanırlar. Isırdıkları zaman yanyana iki delik olması bu yüzdendir. Keliser, aynı zamanda, delik açma ve küçük cisimleri taşıma işlerine de yarar. Örümceklerin böceklerden ayrılan birçok özelliği vardır. Böceklerin çoğu kanatlı olduğu halde, örümcekler kanatsızdır. Böceklerde 6 bacak olmasına karşılık örümceklerde 8 bacak vardır. Antenleri olmadığından, ağız önündeki pedipalpler bu görevi üstlenirler. Dış görünüşleri bacağa benzediğinden bunlara duyu bacakları da denir. Üzerleri duyu algılayıcı tüylerle kaplı olup, dokunma, tad alma ve çevreyi koklayıp araştırma gibi görevler yaparlar. Üreme dönemlerinde erkeklerde spermaları biriktirip dişiye aktaran bir kopulasyon (çiftleşme) organı olarak da iş görürler. ve her tehlikeye karşı sperleri vardır. Örümceklerde trakealar (solunum boruları), akreplerde olduğu gibi karın altında kitap akciğerleri tipindedir. Kitap yaprakları şeklindeki deri kıvrımlarından dolayı solunum organları bu adı alır. İki veya dört tane kitap akciğerleri vardır. Eğer örümcekte bunlar iki ise, eksikliği ek solunum boruları ile tamamlanır. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Düşmanlardan korunma Bazı örümcekler düşmanlarından korunmak için çeşitli hilelere başvururlar. Güneydoğ Asya'da bir örümcek türü yaptığı büyük ve dairevi ağının ortasında durur. Bu duruş örümcek yiyen kuşlar için kolay bir hedef teşkil eder. Örümcek, düşmanlarını yanıltmak için birkaç adet sahte ağ merkezi tesis eder. Yediği avlarının kalıntılarını da ağ merkezlerine takarak manken örümcekler kullanır. Başka bir örümcek çeşidi de diken ve ağaç kabuklarından manken örümcekler yapar. Örümcek ağlarının ipleri ipektir. Bu iplikler, aynı çaptaki çelik telden daha sağlamdır. Örümceğin ipeği, ipekböceğinin ipeğinden daha ince ve daha dayanıklıdır. Üstelik bildiğimiz ipekten daha güzeldir. Ancak yapılan araştırmalar göstermiştir ki, örümcek ipeği tellerinden ince ipek elde etmeye imkan yoktur. Daha doğrusu çok pahalıya mal olmaktadır. Bunun başlıca sebebi, örümcekleri bir arada tutmanın zorluğudur. Zira bir arada bulunan örümcekler birbirini yerler. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Üreme Örümcekler ayrı eşeyli canlılardır. Dişileri erkeklerden daha iridir. Bazı türlerde erkekler de ağ yapar. Örümceklerde bir arada yaşamak, toplum ve aile hayatı yoktur dense de bazı türlerin birkaç birey olarak yasadıkları litaratüre geçmiştir. Erkekten daha iri olan dişiler, çiftleşme sonrası diğer örümceği yiyebilirler. Örümceklerde en ilgi çekici hususlardan biri de erkeklerde duyu bacaklarının eşleşme organı vazifesi görmesidir. Erkek önce bir sperma ağı örerek üzerine bir damla spermatozoon sıvısı bırakır. Sonra ters dönerek bu sıvıyı şırıngaya çeker gibi pedipalplerin şişkin kısmına doldurur. Bundan sonra dişiyi aramaya çıkar. Örümceklerin çiftleşmesinde erkek örümcek, daima ölümle karşı karşıyadır. Çiftleşme zamanında erkek örümcekler dişilerin karşısında çeşitli hareketlerle, dişilere açlığını unutturmaya çalışırlar. Sıçramalarla yaptığı bu hareketlere örümceğin sevgi dansı denir. Dişi örümceğe açlığını unutturmak için dans yaparken ondan uzak durmaya da dikkat eder. Zira bir anda yakalanmak tehlikesi vardır. Bazıları, çiftleşme öncesi dişi örümceğe bir böcek ikram ederek açlığını giderir. Bir tehlike kalmadığını anlayınca dişiye yaklaşır. Açlığını hatırlayan dişi, erkeği yemeyi düşündüğü için, erkekler çiftleşmeden sonra hemen kaçarlar.Genelde erkek, dişi aramaktan, sevgi dansından ve çiftleşmekten yorulduğu için dişi için çiftleşme sonrası en yakın protein kaynağı olarak görülür ve birçok örümcek kaçmaya fırsat bulamadan dişi örümceğe yem olur. Fakat her çiftleşmeden sonra dişinin mutlaka erkek örümceği yediği söylenemez. Dişi örümcekler yumurtalarını, ağ ipiyle yaptıkları kokon adı verilen kozalara (torbalara) bırakırlar. Bir kozada bazan yüzlerce yumurta olabilir. Genellikle yazın sonlarında döllenen yumurtalar, ilkbaharda yavru verir. Yaz başlarında döllenen yumurtalardan 20-60 gün içinde yavru çıkar. Örümcek, sonbaharda sarımsı beyaz renkli kokon adı verilen ipek bir koza içine bıraktığı yumurtalarına karşı çok şefkatli olmasına rağmen dişilerin yumurtaları veya yavruları yediği de olur.Bu durum yumurtaların döllenmemiş olduğunu gösterebilir.Yumuşak ve çok küçük olan bu yumurtalarla dolu kozayı bir dala, taş altına duvar yarığına, ağaç kovuğuna veya çalılıklar arasına emin bir yere yapıştırır.Kokon anne örümcek tarafından çevrilerek alttaki yavrularında hava alması sağlanır. İlkbaharda doğan yavrular ana-babalarına benzerler. Doğduktan birkaç gün sonra iyi bir ağ kurup kendi kendilerine beslenirler. Çoğu türlerde, yavrular erişkinliğe erdiği zaman babaları çoktan ölmüş olacaktır. Zira erkek örümcekler erişkinlikten sonra birkaç yıl yaşarlar. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Örümceklerde, diğer eklembacaklılar gibi açık bir dolaşım sistemi bulunur. Kılcal damarları yoktur. Hemen hemen her yerde rastlanan örümcek ağı, aslında bir sanat şaheseridir. Yapılış maksadı avlanmak olan ağ, bir nevi tuzaktır. Fakat her örümcek türü ağ yapmaz. Ancak bütün örümcekler ağ tellerinden yumurtalarının etrafını saran kozalar yaparlar. Bazıları da ağ bezlerini, yaprakları yapıştırmakta, yuvalarının içini döşemede, açtıkları çukurun çevresini kapatmakta vs. işlerde kullanırlar. Ağ kurmayan bu tür avcı örümcekler de, arkalarında ağdan bir iz bırakarak, rüzgarla sürüklenmekten korunurlar. Erkekler, dişileri bulmakta da bu izlerden faydalanırlar. Karın altlarının arka taraflarında üç çift ağ organları bulunur. Her birinin dışarıya ayrı bir çıkışı vardır. Bezlerden meydana gelen yapışkan ve sıvı iplik maddesi, havayla temas edince sertleşir. Her ağ memeciğinde 100 kadar ince ve küçük kanalcıklar bulunur. Bu ince kanalcıklardan sızan iplikçikler bir araya gelerek büküldükleri zaman tek iplik durumuna gelirler. Esnek ve yapışkandırlar. Bir sinek ne kadar sert çarpsa da kopmazlar. Ağ yapmak isteyen örümcek, ağ organlarını bacaklarının bir kısmı ile bastırarak ağ maddesinin akışını başlatır. Örümcekler, iplik deliklerinden çıkan tellerin hepsini toplayıp bir tek tel halinde kullandıkları gibi bunlardan ayrı ayrı incecik tel de yaparlar. Düşme esnasında bir yere taktığı ağ telini, kendisi yere varıncaya kadar uzatabilir. Genç örümcekler, ağ tellerinin sayesinde uzun mesafelere uçabilirler. Bunun için telin bir ucunu bir yere bağlayarak kendilerini hava akımlarına bırakırlar. Böylece yerlerinden havalanan örümcekler, karada 5 km, denizde ise yüzlerce km uzaklara savrulabilirler. Okyanuslardaki ıssız adalarda yaşayan örümcekler, hep böyle havadan gelmişlerdir. Sonbaharda bol bol rastlanan ağ telleri de uçan genç örümceklerden kalmıştır. Ağ yapacak olan bir örümcek, önce yüksekçe bir yere tırmanarak, ağın ucunu bulunduğu kısma yapıştırarak ipek iplik yardımıyla aşağı süzülür. Gözüne kestirdiği bir dala ulaşarak bağlantı kurar. Sonra o iplik üzerinde gidip gelerek ağı kalınlaştırır. Daha sonra vücudundan çıkmakta olan ipliğin bir ucunu ilk ipliğe tutturarak kendisini boşluğa bırakır. Ağa bağlı halde bir yere varınca, o ucu vardığı yere yapıştırır. Bu yolla birkaç gidiş gelişte ağın kaba iskeleti meydana gelir. Bundan sonra iskeletin merkezi çevresinde dairevi halkalar yaparak ağı tamamlar. Ağ örümü çoğunlukla gece olur. Örülmesi en fazla 60 dakika alır. Ağın ortasında spiral ve yapışkan bir yer vardır. Diğer iplikçikler kurudur. Bir sinek ağa konsa hemen yapışır. Kurtulmak için çırpındıkça daha da yapışır. İkaz iplikçiği ile avın yakalandığını anlayan örümcek gelerek avını zehirler. İkaz iplikçiğinin bir ucu ağa bağlı, diğer ucu ise daima kendisindedir. Ağlar, genellikle yere dik vaziyettedir. Maksat, uçan arı ve sinekleri yakalamaktır. Her örümcek türünün, kendisine has ağ örme stili vardır. Ancak dikkati çeken nokta, ağlarda geometrik inceliklerin her zaman varlığıdır. Ağ örme işi örümceklerin, doğuştan kazandıkları bir sanattır. Küçük bir örümcek, daha önce hiç ağı görmemiş ve örmemiş olmasına rağmen büyüklere benzer ağlar örer. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Filogenetik Sınıflandırma Genel Örümcek Familyaları Regnum (Alem) : Animalia (Hayvanlar Alemi) Subregnum (Altalem) : Metazoa (Çokhücreli hayvanlar) Filum (Şube) : Arthropoda ( Eklembacaklılar) Subphylum (Altşube) : Chelicerata (Keliserliler) Classis (Sınıf) : Arachnida (Örümcekgiller) Ordo (Takım) : Araneida (Örümcekler) Suborder I (Alttakım) : Mesothelae Suborder II (Alttakım) : Orthognatha (Mygalomorphae, primitivespiders) Suborder III (Alttakım) : Labidognatha (Aranaeomorphae, modernspiders)
Familia : Atypidae (Purseweb spiders) Familia : Aviculariidae (Kuş Örümcekleri) Familia : Ctenizidae (Trapdoor spiders) Familia : Cyrtaucheniidae Familia : Dipluridae Familia : Mecicobothriidae Familia : Nemesidae Familia : Theraposidae
Familia : Amaurobidae(Funnel {hackledmesh}weavers) (Dantel ağ örümcekleri) Familia : Eresidae(Lady bird spiders) Familia : Uloboridae (Cribellat orb spiders {Hackled orbweavers}) Familia : Dictynidae (Küçük kribellat örümcekler {meshweb weavers}) (Örgücü örümcekler) Familia : Oecobiidae(Rondkop spiders {flatmesh weavers}) Ecribellatae (Kribellumu ve kalamistrumu olmayan örümcekler.) Familia : Dysderidae(Cell spiders) Familia : Scytodidae(Spittig spiders) Familia : Oonopidae (Dwarfcel spiders {Dwarf sixeyed spiders}) Familia : Segestriidae (Six-eyed spiders {Segestriids}) Familia : Agelenidae(Funnel weavers, house spiders) Familia : Anapidae Familia : Anyphanidae (Sac {ghost}spiders) Familia : Araneidae (Orb web spiders) (Tekerlek ağ örümcekleri) Familia : Argiopidae Familia : Argyronetidae (Water spiders) Familia : Caponiidae Familia : Clubionidae (Sac spiders) (Dökülmüş yaprak örümcekleri) Familia : Corinnidae (Antmimic spiders) Familia : Ctenidae (Wandering spiders) Familia : Cybaeidae Familia : Deinopidae Familia : Desidae Familia : Digueidae Familia : Erigonidae (Dwarf spiders) Familia : Gnaphosidae (Ground spiders) (Yer düz karınlı örümcekleri) Familia : Hahnidae (Dwarf funnel spiders) Familia : Hersiliidae Familia : Heteropodidae (Hunt crap spiders {Giant crab spiders}) Familia : Homalonychidae Familia : Hypochilidae Familia : Leptonetidae Familia : Linyphidae(Sheet web spiders {Dwarf weavers}) (Bodur örümceklerdir) Familia : Liocranidae Familia : Lycosidae(Wolf spiders) (Kurt örümcekleri) Familia : Metidae (Orb stretch spiders) (Küre ağ örümcekleri) Familia : Mimetidae (Pirate spiders ) Familia : Miturgidae Familia : Mysmenidae (Dwarf cobweb spiders) Familia : Nesticidae (cave cobweb spiders) Familia : Ochyroceratidae Familia : Oxyopidae (Lynx spiders) Familia : Palpimanidae (Otiothopinae) Familia : Philodromidae (Running crab spiders) (Koşucu örümcekler) Familia : Pholcidae (Daddy longleg spiders) Familia : Pimoidae Familia : Pisauridae (Big wolf spiders {Nursery web spiders}) (Yer avcı örümcekleri) Familia : Plectreuridae Familia : Prodiomiidae Familia : Salticidae(Jumping spiders) (Sıçrayıcı örümcekler) Familia : Selenopidae Familia : Sicariidae (Violin spider {recluse spiders}) Familia : Sicreiidae Familia : Sparassidae Familia : Symphytognathidae Familia : Telemidae Familia : Tengelliidae Familia : Tetragnathidae (Stretch spiders {Long-jawed orb weavers}) (Uzun çeneli örümcekler) Familia : Theridiidae(Cobweb weavers) (Tarak ayaklı örümcekler) Familia : Theridiosomatidae (Ray spiders {Ray orbweavers}) Familia : Thomisidae(Crap spiders) (Yengeç örümcekler) Familia : Titanoecidae (Titanoecids) Familia : Trechaleidae Familia : Zodaridae Familia : Zoridae (Zorids) (Hayalet örümcekler) Familia : Zorocratidae Familia : Zoropsidae Türkiye'deki zehirli örümcekler
| |
| ![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Örümcek-Adam: Örümcek-Evrenine Geçiş | Sır | Film Tanıtımları | 0 | 12 Ocak 2023 23:46 |
Örümcek Ağı | Sarya | EylulFM Paylaşım | 0 | 22 Mart 2022 23:56 |
örümcek agi | MeLiNNa | İslamiyet | 0 | 07 Kasım 2012 11:13 |
Örümcek | SLyther | Otomobil Haberleri | 0 | 06 Haziran 2006 21:06 |