Çevrimdışı

Mersin’in Tarsus ilçesinde, boşanmak istediği için adliye binası önünde eşi tarafından yaklaşık 20 yerinden bıçaklanıp boğazı kesilerek öldürülen kadının, Adana Adli Tıp Kurumu’ndaki cenazesine sahip çıkan olmadı.




Olay, dün Tozkoparan Zahit Mahallesi’nde bulunan yeni adliye binası önünde meydana geldi. İddiaya göre eşi Doğan D.’den (37) boşanmak isteyen 3 çocuk annesi Hatice D. (33) adliyeye geldi. Eşinin peşinden adliyeye gelen Doğan D., Hatice D.’yi kendisinden boşanmaması için ikna etmeye çalıştı. Ancak kadın boşanmak için ısrar edince aralarında tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesiyle Doğan D. üzerindeki bıçağı çıkarıp, eşini yaklaşık 20 yerinden bıçaklayıp boğazını kesti.


Kanlar içinde yere yığılan Hatice D., Tarsus Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Doğan D. ise elindeki bıçakla birlikte adliyede görevli polisler tarafından yakalandı. Yaralı kadın hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak, hayatını kaybetti. Kadının cenazesi dün saat 16.30 sıralarında otopsi yapılmak üzere Adana Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı.



Bugün otopsi işlemleri yapıldı ancak, Hatice D.’nin cenazesini almaya kimse gelmedi.


Otopsi tamamlandıktan sonra adli tıp kurumu görevlileri, "Hatice D.’nin yakınları, otopsi tamamlandı cenazenizi alabilirsiniz" diye 3 kez anons yaptı ancak kimse gelmedi. Bir süre sonra morg görevlisi cenazenin alınması için çağrıda bulundu ancak yine kimse gelmedi.

SAVCI, CİNAYETE TANIK OLUNCA BUNLARI SÖYLEDİ
Bu arada Tarsus Adliyesi’nde görevli Savcı Sabır Çelik, cinayete tanık olduğunu hakim savcıların ortak paylaşım sitesi adalet.org’da anlattı. Çelik’in, "Sıradan bir kadın cinayeti daha” başlıklı yazısının devamında, "Az önce adliyemizin önünde, sıradanlaşmış bir kadın cinayeti daha yaşandı. Kadıncağız yanındaki 3,5 yaşındaki çocuğunun gözleri önünde bıçak darbeleri ile geride 3 çocuğunu bırakarak can verdi. Önceki hafta ise, bir vatandaş bıçakla ’düz’ bir avukatı yüzünden ve boğazını yaraladı. Bir hafta geçmeden adliyemizin önünde, gözlerimizin önünde gerçekleşen olaylar. Bir meslektaşımızın söylediği gibi, düz hakim, düz savcı, düz..., düz vatandaşı düşünen var mı? Ülke olarak, bu soruna ilişkin hangi sosyal politikalar geliştirdik? Yapılan tek çözüm, ’telefonla koruma tedbiri’, toplumsal bir cinnet yaşıyoruz, tüm değerler alt üst olmuş. Her alanda çok geliştik, hatta Avrupa, ABD, Kanada’yı geçtik. Artık onlara ihtiyacımız yok diyoruz. Övünüyoruz. Hani nerede? Acaba başka bir ülkede mi yaşıyoruz, yoksa buradan yanlış mı görüyoruz? Annesiz kalan 3,5 yaşındaki bu küçücük yavrunun geleceği ne olacak? Annesiz, babasız kalan bu çocuklar bizden hesap sormaz mı?" diye mesaj paylaştığı ortaya çıktı.


İHA

__________________
Kahpeliğin bahanesi, İhanetin telafisi olmaz.