11 Şubat 2012, 17:30 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Abdülkadir Selvi yaşananların perde arkasını yazdı HÜKÜMET HİÇBİR KRİZDE BU KADAR ÖFKELİ OLAMADI Ülkeyi seçilmişler mi yönetecek savcılar mı Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Özel Yetkili Savcılık'ın ifade daveti ve ardından hükümetin attığı adımlar gündemin en sıcak başlıkları. Yenişafak Gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi de, yaşananların perde arkasını ve bu süreçte devleti yönetenlerin tepkilerini bugünkü köşesine taşıdı. Hükümetin, Özel Yetkili Savcılık'ın attığı bu adımı bir savaş ilanı olarak gördüğünü ifade eden Abdülkadir Selvi, 'İsrail'e "One Munite" çekmiş, Ergenekon'a, askere, muhtıralara boğun eğmemiş bir iktidar olarak, özel yetkili Cumhuriyet Savcılığına mı boyun eğeceğiz denildiğine tanık oldum.' diye yazdı. [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] İşte Selvi'nin bugünkü o yazısı SAVAŞ İLANI Zamana karşı bir yarış yaşandı. Polislerin, mit lojmanlarının kapısına dayandığı sırada Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yasa teklifi verildi. Bir anlamda MİTciler, savcının elinden alındı. Isparta Milletvekili Recep Özel imzasıyla Meclis'e sunulan teklif, Salı günü Adalet Komisyonu'nda görüşülecek, Perşembe günü ise yasalaşması bekleniyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 15 günlük inceleme süresi var. Lütfen dikkat edin, bu kez jet hızıyla onaylayacak Cumhurbaşkanı. Ama savaş burada bitmedi. Hatta yeni başlıyor. Çünkü hükümet ve Çankaya bunu, "Savaş ilanı" olarak algıladı. Önce yasa teklifindeki birkaç noktaya dikkat çekmek istiyorum. MİT YASASI VE CMK 250-251 Bu teklifle mit Yasası'nın 26.maddesi ile ve CMK 250 ve 251. maddeleri arasındaki belirsizlik ortadan kaldırıldı. mit Yasası'nı esas alan bir düzenleme yapıldı. İkinci bir nokta ise, "Başbakan tarafından özel bir görev ifa etmek üzere görevlendirilenlerin görevini yerine getirirken, görevin niteliğinden doğan veya görevin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan dolayı" ibaresi. Bu düzenleme Oslo'daki görüşmeye Başbakan Erdoğan'ın talimatı üzerine Başbakanlık müsteşar yardımcısı sıfatıyla katılan Hakan Fidan'a yönelik özel bir düzenleme. Elbette ki Başbakan'ın talimatıyla bundan sonra bu tür riskli görevler üstlenecek olanlar için de bir güvence. İki gündür ısrarla Hakan Fidan'ın AK Parti iktidarı için taşıdığı önemi anlatmak istiyorum. MADE İN HAKAN FİDAN Bu düzenlemenin üzerinde, sadece,"Made-İn Hakan Fidan" yazmıyor. Ama baştan aşağıya Hakan Fidan'la ilgili bir düzenleme. Gerekli miydi? Gerekliydi. Eğer bu düzenleme yapılmasa, Başbakan iradesi paspas yapılmış olurdu. Hiçbir ciddi "Devlet" işinde kimseyi masaya oturtamazdınız, oturanın da inandırıcılığı olmazdı... Hakan Fidan bu süreçten güçlenerek çıkıyor derken buna işaret etmek istemiştim. Ayrıca siyasi irade kendi iradesini ve demokratik açılımın yargılanmasına izin vermiyor. Peki daha geniş kapsamlı bir düzenleme gerekiyor mu? Asıl düzenlemenin ceza hukukunda yapılması gerekiyor. Kıran kırana bir mücadele veriliyor. 'BUNLAR BAŞBAKAN'I DA TUTUKLATIR' Önce başa dönelim. MİT yöneticilerinin ifade çağrılması Ankara'ya bomba gibi düşmüştü. Bunun iki sebebi vardı. Başbakan'ın çok güvenip mit Müsteşarlığı'na getirdiği bir ismin, daha önce örneği görülmemiş bir şekilde gece yarısı ifadeye çağırılması. İkinci sebebi ise, demokratik açılımın sivil iradenin projesi olduğu biline biline, bu süreçte rol alan emre taner ve Afet Güneş'e karşı harekete geçilmesiydi. Bu doğrudan Başbakana yönelik bir tavır olarak algılandı. "Bunlar Başbakan'ı da tutuklatır" şeklinde değerlendirmeler yapıldı. YAKALAMA KARARI GÜNDEME ATOM GİBİ DÜŞTÜ Ama Başbakan'ın sürece müdahale etmesine, Cumhurbaşkanı Gül'ün ağırlığını koymasına ve Devlet Başkanı olarak teamülleri zorlayarak Hakan Fidan'la ilgili açıklama yapmasına rağmen savcılığın yakalama kararı vermesi, gündeme atom bombası gibi düştü. YAŞ krizlerini, HSYK'daki kavgaları hatta Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının istifa sürecini izlemiş birisi olarak, siyasi iradenin bu denli öfkeli olduğu bir ana tanıklık etmedim. Bu karar bir meydan okuma olarak görüldü. Bu düpedüz bir savaş ilanı olarak yorumlandı. BU ÜLKEYİ SEÇİLMİŞLER Mİ ATANMIŞLAR MI YÖNETECEK "Bu ülkeyi seçilmişler mi yönetecek yoksa savcılar mı" denildiğine şahit oldum. İsrail'e "One Munite" çekmiş, Ergenekon'a, askere, muhtıralara boğun eğmemiş bir iktidar olarak, özel yetkili Cumhuriyet Savcılığına mı boyun eğeceğiz denildiğine tanık oldum. Buna eklenecek başka bir cümle var mı?
__________________ Küçükken bir yerim ağrıdığında - Öpeyim de geçsin. derdin. Yüreğim ağrıyor ANNE. Öpte geçsin. | |
|
Etiketler |
abdülkadir, arkasını, perde, selvi, yazdı, yaşananların |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Abdülkadir Selvi: Türkiye Savaşa Giriyor | yoSun | Haber Arşivi | 0 | 09 Kasım 2015 14:35 |
Abdülkadir Selvi’den tarihi AKP analizi! | Lucifer | Haber Arşivi | 0 | 25 Mayıs 2015 12:17 |
Abdülkadir Selvi'den olay Melih Gökçek ve Cemaat iddiası | Cappy | Haber Arşivi | 2 | 25 Mart 2015 14:09 |
İngiltere o tuzağın perde arkasını konuşuyor | AngeL | Haber Arşivi | 0 | 30 Eylül 2014 08:32 |
Abdülkadir Selvi'den Başbakan Erdoğan iddiası | PassioN | Haber Arşivi | 0 | 20 Şubat 2012 20:06 |