IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 03 Şubat 2012, 21:02   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Anıtkabir'i Bilerek Gezelim





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Önsöz:

Türkiye Cumhuriyeti’nin rejimini değiştirme çalışmaları sürerken- eski Büyükelçi ve CHP Milletvekili Onur Öymen, yeni Anayasa çalışmalarının amacı bu diyor- eş zamanlı olarak Anıtkabir’e de saldırı başlatıldı.

Türk Milleti’nin hem gönlünde yatan , hem de Türkiye’nin kalbi Ankara’nın Anıttepesi’ndeki Anıtkabir’de yatan Atatürk’ün ruhunu incitmeye geldi sıra.

Beyinler alışsın, “Gerçekten öyle mi, hımmm… doğru valla!” densin, bu algı karışıklığıyla iş kıvamına getirilsin…
Tehlike bilmediğimiz kadar büyük…

Bize doğrudan saldırmıyorlar, dolanarak bu bir tapınak diye saldırıyorlar! Dikkat ediniz bu işi iktidara bırakmamışlar, iktidar, işin dışındaymış gibi görünüyor. Tetikçiler ise iş başında. Buna kanan çok olur, bilmeyen kanar. Hem de büyük Türk Milleti diye seslenerek, Atatürk’e saygılı ifadeler kullanarak atılmışlar ortaya. Şunlara bakın siz:

“Anıtkabir’e şiddetle karşıymışlar!”

Vay maşallah!

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Türk Milleti’nin gönlündedir. Sonsuza kadar da gönlünde olacaktır.
Kurduğu Cumhuriyet de sonsuza kadar yaşayacaktır. Atatürk kendi sözleriyle şöyle demiştir:

>“Benim nâçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır; fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”

Bundan önce Anıtkabir adlı bir yazı yazmıştım, Anıtkabir”in yapılışını , yapılırken sırasıyla neler düşünüldüğünü, nasıl aşamalardan geçildiğini anlatan.

“Anıtkabir’i Bilerek Gezelim” yazısı da Aslanlı Yol’dan başlayarak Anıtkabir’i birlikte gezme yazısı olacak.
Anıtkabir’de neyin ne amaçla yapıldığını, neyin neyi anlattığını bilirsek, görmeyene de gösterirsek daha güçlü olmaz mıyız? İşbirlikçilere karşı suskun kalmayalım, kafamızı karıştırmalarına izin vermeyelim.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


/>ANITKABİR’İ GEZELİM

(1.Bölüm)

Anıttepe

Anıtkabir’in bulunduğu yer:


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Anıtkabir 700 bin metrekarelik bir alana yerleştirilmiş bir anıttır. Anıtkabir Ankara’nın ortasında, bir tepenin üstündedir. Anıttepe ‘de. Bu tepe denizden 907 metre yüksekliktedir.

Bir ucu Dikmen’de, bir ucu Etlik’te olan bir hilâl (yarımay) şeklindeki bu tepe bu özelliği nedeniyle Anıtkabir için özellikle seçilmiş. “Türkiye’nin başkenti Ankara, kollarını açmış Atatürk’ü kucaklıyor,” demişiz dosta düşmana böyle yapmakla.

“Bayrağımızdaki hilâlin(yarımayın) tam ortasına Atatürk’ü yatırmışız!”

Anıtkabir’in bulunduğu tepe toprak kaymasına karşı önlem olarak ağaçlandırıldı. Anıtkabir’in yapımıyla görevli olanlar buranın çevresini park olarak değerlendirmeye karar verince burayı Barış Parkı olarak isteyen devletlerin gönderecekleri fidanlarla, tohumlarla yeşillendirmek istediler. Atatürk’e barış adının çok yakışacağını düşündüler. Dünyanın her yanından, her devletten Ankara iklimine uygun çeşit çeşit fidan gönderildi.

Atatürk cephelerde büyük savaşlar kazanmış bir komutandır ama savaşa karşıydı.

Barış için Balkan Paktı’nı, Sâdâbâd Paktını kurmuştu. Gerekmedikçe yani yurt savunması için değilse savaşı cinayet sayardı.

Atatürk’ün, “Yurtta sulh(barış), cihanda sulh!” sözü dünyaya örnek olmuştur.

Atatürk orman, ağaç ve çiçeği çok severdi, bunların korunmasını uygarlık sembolü sayardı. Ankara’daki Gazi Orman Çiftliği de Atatürk’ün eseridir. Atatürk , kurdurduğu bu çiftlikle Ankara’nın bozkırında bir mucize yaratmıştı. Bomboş arazi onun emekleriyle yeşermiş orman olmuştu. Ankara’nın ve diğer kentlerimizin yeşillendirilmesi, çiçeklendirilmesi için de çalışmalar yapmıştı.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Aslanlı Yol

Anıtkabir’e giden yol “Aslanlı yol” uzunca bir yoldur. Taş döşelidir. Bu yolun her iki tarafında 24 aslan heykeli vardır. Hitit aslan heykelleri tarzında yapılmıştır. Hititler Anadolu’da büyük bir devlet kurmuş olan eski bir kültürümüzdür.

Atatürk’ün eski Türk tarihine, yurdumuzun tarihine çok önem verdiği, bu nedenle Türk Tarih Kurumunu kurduğu, ilk açtırdığı fakültelerden birinin Dil ve Tarih- Coğrafya fakültesi olduğu düşünülerek, bir de Atatürk’ün yüce kişiliğine uyacağı için yolun kenarına bu Hitit aslanları yaptırılmıştır.

Aslan gücün ve sakinliğin simgesidir. Aslanlı yolun iki yanı ayrıca ardıç ağaçları ve çiçeklerle süslenmiştir.

Bu gidilen yol, ziyaretçileri ziyarete gittiği yüce kişiliğe hazırlar. Düşündürür. Dünyayı dize getiren, yok sayılan bir ulusu ayağa kaldıran, çağdaş büyük bir devlet kurduran o yüce insanın kabrine gidileceği anımsatılır.Yolun sonunda önce direkte Türk bayrağı, daha gidilince de Çankaya görünür.

Anıtkabir’de Anıtkabir Komutanlığıyla birlikte Anıtkabir Müdürlüğü de bulunurdu. 1982 yılında Anıtkabir Müdürlüğü bir yasayla Anıtkabir komutanlığa bağlandı.

Anıtkabir Muhafız Bölüğü kara, deniz, hava güçlerinden oluşan bir birliktir, buranın korunması içindir.

Anıtkabir Müdürlüğü de buranın her türlü bakımı, hizmeti için kurulmuştu. Burada ayrıca Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’ndan gelen, hava, deniz,kara güçlerinden oluşturulmuş bir bölük de Anıtkabir’in korunması ve saygı nöbeti için görev yapardı.

Şu an bu bölük burada görev yapıyor mu? Yoksa TBMM’nden çıkardıkları gibi, rengini, ilk kez Türk adıyla kurulan devletin, Göktürklerin renginden alan, üniforması gökmavisi renkli bu bölüğü, buradan da çıkardılar mı bilmiyorum. Muhafız Alayı, Atatürk’ün güvenliği için doksan bir yıl önce kurulmuştu. Türk Tarihini ve Türk Ordusu’nu temsil ettiği söylenir.

Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı, Anıtkabir, TBMM, Başbakanlık, Genelkurmay ve Milli Savunma Bakanlığı’ndaki devlet törenlerinde tören taburu olarak görev alırdı. Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nın kuruluş yıldönümlerinin 2007 yılından beri yani Cumhurbaşkanı Sezer’den sonra kutlanmadığını, kuruluş gününde artık tören de yapılmadığını biliyoruz.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Kuleler

Anıtkabir’deki kuleler , Türk ulusunun ve Türk devletinin varoluşundaki yüce kavramları temsil etmesi için yapılmıştır. Anıtkabir Türk Ulusunu temsil eder, bütün özellikleri özenle bunun için seçilmiştir.

Anıtkabir’de on kule vardır. Bu kulelerin adları, Türk Milleti’nin ve Türkiye Cumhuriyetinin önemli ve yüce değerlerini anlatan adlardır. Kuleler birbirinin benzeri bir yapıdadır. Üzerlerinde Atatürk’ün ünlü sözleri yazılıdır.

Hürriyet Kulesi
İstiklâl Kulesi
Mehmetçik Kulesi
Zafer Kulesi
Müdafaai Hukuk Kulesi
Cumhuriyet Kulesi
Barış Kulesi
23 Nisan Kulesi
Misakı Millî Kulesi
İnkılâp Kulesi

Aslanlı yolun sonunda Anıtkabir’in giriş yerine gelinir. Bu ilk bölüme yapıya güçlü bir görünüş vermesi için iki kule konmuştur. Asıl yapının bulunduğu yere yatık, uzun merdivenle çıkılır. Merdivenin iki yanında sağda ve solda iki kule vardır. Birbirinin benzeri iki kule. Kareye yakın bir dikdörtgen biçiminde yapılan kulelerin üzeri piramit biçiminde basık çatılıdır. Çatıların tepesinde eski Türk çadırlarında takılı olan mızrak uçlarının bir benzeri olarak yapılmış, tunçtan yapılmış mızrak ucu vardır. Bu başlıklar bakanın gözünü yukarlara çeker.

Kuleler taştan yapılmıştır. Pencere ve kapıları geniştir. Buna karşı çok sert ve keskin bir görünüş verilmiştir. Tavanları , eski Türk kilimlerinden alınmış geometrik desenlerle, duvar boyama tekniğiyle boyanarak süslenmiş. Kapıların üzerinde de eski Türk motiflerinden geometrik süslemelerle bezenmiş mozaikler vardır. Kulelerin dışında dört bir yanında Türk oyma işlemeleriyle işlenmiş, etkileyici taş süslemeleri görürsünüz.

İstiklâl Kulesi

Girişte sağdaki kuledir. Kuleye girince duvarın üzerinde kabartma bir tasvir (anlatım) vardır. İki eliyle yatay duran bir kılıç tutan ayakta dimdik heybetle duran bir gençle, karşısında kayaya konmuş bir kartal kabartması.

Kartal bütün diğer kültürlerde olduğu gibi eski Türklerde de gücün, kudretin, bağımsızlığın temsilcisi sayılmıştır. Atillâ’nın bayrağında kartal resmi vardı. Selçuklu devleti’nin arması da çift başlı kartaldı. Ayakta duran bu genç ise Türk ulusu’nun koruyucusunu yani “Türk Ordusunu” temsil eder. Dolayısıyla da Türk ulusunu. Ordumuz ve ulusumuz bir bütündür.

Ordumuzun dağıtıldığı, silahlarının elinden alındığı, yurdumuzun işgal edildiği dönemde, 1919 yılında Anafartalar Komutanı Gazi Mustafa Kemal Paşa Samsun’dan bir güneş gibi doğarak ulusun başına geçmiş İstiklâl savaşı’nı (Kurtuluş savaşı) başlatmıştır. Türk ulusu Mustafa Kemal’in başkanlığında savaşarak, şehitler vererek canı pahasına bağımsızlığını kazandı. Bu yüzden bu kulenin adı İstiklâl Kulesi’dir.

Bu kulede Atatürk’ün şu ünlü sözleri yazılıdır:

Bu sözler Türk milletinin istiklâle ( bağımsızlığa) bağlılığını anlatır:

“Milletimiz, en feci izmihlalle (yok oluşla) nihayet( son) buluyor gibi görünmüşken, kaydı esarete (tutsak edilmesine) karşı evlâdını kıyama (ayaklanmaya) davet eden ecdat( ata) sesi, kalplerimiz içinde yükseldi ve bizi son halas mücahedesine (Kurtuluş Savaşı’na) davet etti .” (1921).

“Hayat demek mücadele, müsademe (savaşma, çarpışma) demektir. Hayatta muvaffakiyet (başarı) mutlaka mücadelede muaffakiyetle( savaşta başarı kazanmakla) mümkündür.” (1927)

“Biz hayat ve istiklâl isteyen milletiz ve yalnız ve ancak bunun için hayatımızı ibzal ederiz (hiçe sayarız).” (1921)

“Nisfet (insaf) ve merhamet dilenmek gibi bir prensip yoktur. Türk milleti, Türkiye’nin müstakbel (gelecekteki) çocukları, bunu bir an hatırdan çıkarmamalıdırlar.” (1927)

“Bu millet istiklâlsiz ( bağımsızlıktan yoksun olarak) yaşamamıştır, yaşıyamaz ve yaşamıyacaktır. Ya istiklâl, ya ölüm!” (1919)

(Ayrıca kulenin içinde Anıtkabir ve çevresinin küçültülmüş bir görünümü yani maketi vardır. )

Hürriyet Kulesi

Girişte soldaki kuledir. Kule içinde duvarda bir melek ve at tasviri vardır. Melek hürriyeti anlatır, hürriyetin kutsallığını. Meleğin sağ elindeki kâğıt ise “Hürriyet Beyannamesi’dir. At bağımsızlığımız için yaptığımız savaşların hızını, hızla geçen zamanı anlatır.

Türk ulusu hürriyete önem veren bir ulustur, eskidenberi Türk Başbuğları halkını baskıyla yönetmez, halka bilgiyle, çalışarak yükselme imkânı tanırlardı. Osmanlı’nın çöküşünde en baskılı yılları yaşadı ulusumuz. Avrupa hürriyet sayesinde bilimde ilerlerken bizde tam tersi yaşandı. Atatürk Harp okulundayken hürriyeti savunmaya, üzerinde düşünmeye başlamıştı. Vatan ve Hürriyet Cemiyeti’ni , Türk gençlerin aydınlatmak, Türk ulusunu hürriyete kavuşturmak için kurmuştu . Sonunda uzun mücadelelerden sonra da bunu başardı, halkın egemenliğine dayanan, kişileri hür bir devlet kurdu.
Hürriyet Kulesi’nin içinde Atatürk’ün hürriyet ile ilgili şu sözleri yazılıdır:

“Esas, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli (saygın ve onurlu) bir millet olarak yaşamasıdır. Bu esas ancak istiklâli tamme malikiyetle (tam bağımsızlığa sahip olmakla) temin olunabilir . Ne kadar zengin ve müreffeh (bolluk içinde) olursa olsun, istiklâlden ( bağımsızlıktan yoksun) bir millet, beşeriyeti mütemeddine muvacehesinde (uygar insanlık karşısında) uşak olmak mevkiinden (durumundan) yüksek bir muameleye kesbi liyakat edemez ( yüksek bir işleme hak kazanamaz).” (1927)

“Bence, bir millette şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi (sürekli olarak bulunabilmesi) mutlaka o milletin hürriyet (özgürlük) ve istiklâline (bağımsızlığına) sahip olabilmesiyle kaimdir (mümkündür).” (1921)

“Hürriyetin de (Özgürlüğün de), musavatın da (eşitliğin de), adaletin de dayandığı millî hakimiyettir(ulusal egemenliktir).” (1923)

“Bütün tarihî (tarihsel) hayatımızca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.”(1927)

(Kule içinde Anıtkabir’in inşaat çalışmalarını gösteren fotoğraflar ve kullanılan taşların örnekleri sergilenmekte.)


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Heykel Grupları

Türk Kadınları, Türk Erkekleri

İstiklâl Kulesi’nin önünde Türk kadınları heykeli, Hürriyet Kulesi’nin önünde de Türk Erkekleri heykeli vardır.

Üç kadın ve üç erkek heykelinden oluşur bu biraradaki heykeller.

Üç kadın yolun bir yanında, üç erkek öte yandadır. Karşılıklı dururlar.

Üç kadın heykeli yüksekçe bir altlık üzerindedir. Bu üç kadın da dimdik ayaktadır. Başları dik, bakışları karşıda. Giyimleri birbirine benzer. Her iki yandaki kadın, elinde buğday başaklarından bir demet tutar . Başak demetleri yurdumuzun bereketidir. Atatürk’ün düşmanlardan kurtardığı yurdumuzun bolluk ve bereketinin sembolüdür başak. Baştaki kadının elinde açık bir kap vardır. Bu yukarı tutulmuş üstü açık kap Tanrıdan rahmet dilemeyi anlatır. Anadolu’da gökten yağan yağmura rahmet derler. Yağmur rahmettir. Yağmur duası geleneği de böyle bir anlayıştan gelir. Ortada duran kadın ise bir eliyle yüzünü kapatmış ağlıyor. Atatürk’ün ebediyete göçmesinin verdiği acı yüzlerdedir.

Türk kadınları Türk tarihi boyunca nice kahramanlar yetiştirmiştir. Türk kadını çalışkan, onurlu, ağırbaşlıdır. İçinin acısını belli etmez.

Atatürk Türk kadınlarına haklarını vermiş, onlara çağdaş yaşamın, yaşamın her dalında görev almanın, yeteneğini geliştirmenin, okumanın, öğrenmenin yolunu açmıştır. Türk kadınları Atatürk’e minnettardır.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Üç erkek heykelinden en baştaki rütbesiz bir askerdir. Ortada bir köylü yiğit, yanında okumuş Türk genci vardır. Üç erkek heykeli de yerden yüksekçe bir altlık üzerine yerleştirilmiştir.

Burdaki rütbesiz asker Türk Ordusu’dur. Atatürk ordusuyla milletimizin her güçlüğü yeneceğine inanırdı. Ordumuz güçlü, gururlu, dimdik ayaktadır.

Ortadaki köylümüzü temsil eden genç, çoban giyimlidir. Omzunda yamçı, başında işlemeli başlık, göğsü desenli bir kazak giymiştir. Elinde sopasıyla güçlü, kuvvetli görünüşlüdür. Öbür baştaki okumuş genç ise elinde tuttuğu kitapla bilimi işaret eder ve bütün Türk gençliğini temsil eder. Ordu, köylü, gençlik yanyana düşünülmüştür.

Atatürk’ün, “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” sözü gençliğimizin yol rehberidir.

Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni gençliğe emanet etmiştir. Gençliğe Hitabesi her Türk gencinin başucu öğüdüdür, ezbere bildiği, okurken damarlarındaki asil kanı duyumsadığı sözlerdir.

(devam edecek)

Feza Tiryaki, 3 Şubat 2012


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


İLK KURŞUN


Konu N999 tarafından (06 Şubat 2012 Saat 22:42 ) değiştirilmiştir.
 

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
 

Etiketler
anıtkabiri, bilerek, gezelim


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Dogayı Gezelim biraz No1 Sizin Çekimleriniz 2 07 Mart 2017 08:49
Kaz Dağlarında Nereleri Gezelim Erzincan-Kemahlı Ege Bölgesi 2 06 Temmuz 2016 22:47
10 Kasım 2014 Anıtkabir Resimleri, Anıtkabir Üzerinde Kalp Resimleri Violent Fotoğraf Kulübü 2 11 Kasım 2014 01:04
Anıtkabir'in Yapılışı, Mimari Özellikleri + Anıtkabir'in Mimarları..(Resimler) Sevda Atatürk Köşesi 0 25 Şubat 2011 17:49