IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 30 Ocak 2012, 11:29   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Oldu da Bitti Maşallah





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Sünnet edilirken çocuk, bir şamata, bir bağırtı, bir gürültü arasında söylenir bu söz:

“Oldu da bitti maşallâh!”

Sünnet olan çocuk, ne olup bittiğini anlamadan, bu gürültü patırtı arasında kesileceği kesiverirler, sünneti bitirirler.

Çocuk şaşkın, biraz da korku dolu bakışlarla kalakalır.

Neyi kesmişlerdir, ne olmuştur ayırdında olamaz…

Aynı durumdayız.

Türkiye Cumhuriyeti bu durumda şu an.

Satılık, yandaş, yalaka basın yayının şamatası yeri göğü tutmuş. Dış odaklar övgünün birini bırakıyor birini düzüyor bunlara. Kavga eder gibi göründüklerine bakmayın. Aslında cilveleşiyorlar. Canım cicimli göz süzmesi, gerdan kırması bunlar…

Üç dönemden geçtik.

En son “Oldu da bitti maşallâh” dönemindeyiz. Yıkım sürecindeyiz.

Neler oldu? Bu günlere nasıl geldik?

Hazırlık Dönemi:

Özal’la bu dönem hazırlandı. Bütün yolları açıldı. Yollara taşları döşendi.

Askeri şortla denetleyen bu büyük siyasetçi (!), askerimizi aşağılama dönemini bununla açtı.

Fethullah figürü yaratıldı, burdan alınıp ABD’ye konduruldu. Düğmesine basılıp Amerikanlaştırma’nın, Haçlı Seferi’nin ilk işaret fişekleri atıldı.

Ecevit Atatürk’ün partisi CHP’yi terketti.

Parti yerlerde kaldı uzun süre. Sonra yenildikçe güreşe doymayan Deniz Baykal bunu yerden kaldırdı. Türkiye’yi yıkmaya gelmiş partinin ve kadronun Siirt seçimleriyle önünü açtı.

İkinci dönem :

Uygulama Dönemidir.

Amerika’nın gayretleriyle başa geçirildiği söylenen AKP yıkım uygulamalarını başlattı.

Birinci seçimle başlayan uygulamalar ikinci kez seçilmeleriyle hız kazandı.

İkiz yasalarla dış müdahaleye engel kalmadı.

Vatanın satışı yasalarla yasaksız duruma geldi.

Cumhuriyet devrimleri tek tek alaşağı edildi.

Habur açılımı, Ermeni Açılımı, Rum Açılımı, Yahudi açılımı, Rus açılımı… Yedi düvel açılımı… Yerel Ağız açılımı… Türk Müziğini televizyondan kaldırma açılımı. Kültürsüzleştirme açılımı…

Radyolardan sesimizi kısma, göğümüzden ses bayrağımızı indirme açılımı.

Silivri’ye, Hasdal’a engel gördüğü kadını, adamı, askeri, generali doldurma açılımı.

Açılımlar ardı ardına açıldı…

Geldik son döneme:

Yıkım Dönemi:

Bu dönemi sorularla anlatırsak:

2009 yılında TRT Türkçeden başka dillerle 24 saat yayına başladı mı?

TRT memleketi bölge bölge böldü mü?

TRT radyoları, devletin eliyle, bölgelerin eski Rum ,Yunan, Ermeni… falan filan adlarını yeniden hortlatıp gözümüze, kulağımıza soktu mu?

Devletin radyosu ve televizyonu eliyle vatandaşa, sen Kürtsün, sen Çerkezsin, sen bilmem nesin dendi mi? Bunu vatandaşı kullanarak başka dillerle söylenen şarkılarla dillendirdiler mi? Sözde anılarla, düzmece öykülerle canlandırdılar mı?

Yer adlarını değiştirmeye yeşil ışık yaktı mı bu iktidar?

Bölücülere, yol levhalarını indirecek, yerine yayılmacı küresel çetenin istediğini yazacak cesareti verdi mi?

En son Mudanya Zeytinbağı’nın adını Rumcaya çevirdi mi İçişleri Bakanlığı?

Durup dururken Türk Yurdunda Türk’ü yabancı yaptı mı? İşgalci ülkeyi ve vatandaşlarını verdiği karşılıksız tavizlerle sevindirdi mi?

Türklerin kesildiği, üst üste yığılıp yakıldığı Akdamar Kilisesi Ermenilere aferin der gibi ibadete açıldı mı?

Sümelâ Manastırı, müzeyken, burada ibadet yasakken, sırtında Pontus Rum haritaları çizili, burada emelleri olan Yunanlara, gelin burasını kullanın, toplanıp kutsayın zaferinizi, anlamına gelecek şekilde birdenbire ibadete serbest bırakıldı mı?

Kürtçü parti, Meclis’e, Haziran seçimiyle, tam da gereken sayıyla, seçimle girmişlermiş gibi sokuldu mu?

Sonra bu etnik köken partisi ben özerkliği ilân ettim diyerek bana karışamazsınız, biz sizden ayrıldık dedi mi?

Atatürk’ün partisi bir işlemle Yeni CHP yapıldı mı?

AKP’nin açılımlarına destek veren bir parti haline getirildi mi? İçine bölücüleri , Atatürk düşmanlarını topladı mı?

Türklük, Türkiye’den silinirken, Türkçe derdest edilirken, PKK ile müzakere bile açıkça yapılırken, milletimizi ayağa kaldıracak millîyetçi partimiz MHP konuşmaktan öte bir şey yapıyor mu? Ülkücülerin sesini duyanınız var mı?

Millî Eğitim çoktan millîsizleştirilmedi mi?

Atatürk ilkeleri eğitimin amaçlarından çıkarılmadı mı?

Bütün okulların Anadolu liseleri kapsamına alınacağı yani İngilizce diliyle eğitim yapacağı kararı alındı mı?

40 bin yabancı İngilizce öğretmeni getirilecek dendi mi?

TRT spor yayınını bile İngilizce diliyle yapmıyor mu? İngilizce anadil, Türkçe alt yazı dili olmadı mı çoktandır.

Köyler, taşımalı sistemle öğretmenlerden alınıp imamlara teslim edilmedi mi?

Yeni kararlarla imamlar evlere sokuldu mu?

Çocuklar Umre’ye taşınmaya başlandı mı? Buna hız verilecek dendi mi?

Güneydoğu’da ve Doğu’da okullar, öğretmenler PKK’ya teslim edildi mi? PKK’nın istediği öğretmenler buralara veriliyor mu? Bunu Eğitim Bakanı bizzat ağzıyla dedi mi?

Yahudi kökenli, döğmeli, “meczup” olduğunu söyleyen bir yeni yetme, ağlama duvarındakilerin tipik kara şapkalarını takan biri, bizzat Dışişleri Bakanlığınca Avrupa ses yarışması için özel olarak seçildi mi?

Dışişleri Bakanı Ruslarla evlenin, bunu teşvik ediyoruz dedi mi dün? Gelecek nesillerin Ruslaşmasını, milletimizin Türklüğünü unutmasını, dilini, dinini unutmasını, başka kültürlere karışmasını yürürlüğe koydular mı? Rus meslekdaşına, Dışişleri Bakanı tarafından, savaşmadan kan dökmeden sıcak denizlere, Akdeniz’e indiniz dendi mi denmedi mi?

En son, camide senin Başbakanın, İngilizce hutbe dinledi mi? Dinlemedi mi?

Dinimizin dili Arapça , Arap turistler sarmıştı camiyi, bu yüzden Arapça okundu derdiniz eğer Arapça okunsaydı bu hutbe, peki niye İngilizce hutbe hiç düşündünüz mü?

Başbakan bilmediği bu dille, önce Türkçe dinlediği bir hutbeyi niye tekrar dinler gibi göründü, memnun mesut ayrıldı oradan?

Bunlar neyin habercisi hâlâ bulamadınız mı?

İlköğretimin ilk sınıflarına hangi ihtiyaçtan Arapça dersi kondu?

Neden eğitim sistemine anaokulu katıldı?

Neden önce anaokulu, sonra dört yıl, dört yıl, dört yıl olacak eğitim sistemi?

Bütün yolların İmam hatip okuluna gideceği görülmüyor mu?

İngilizce eğitim gören imam hatip okulları olmayacak mı bütün okullar bir iki yıl içinde?

Okullarda sınıf sistemi niye kaldırılıyor? Ders seçme sistemi olur mu ortaeğitimde? Olursa çocuklar birbirini tanır mı? Sınıf bilinci olur mu? Bir araya gelebilirler mi?

Bayramlar niye kalktı, bayramlar?

Eğitimimizden neden Kurtuluş Savaşımız çıkarılıyor?

İnkılâp Tarihi Dersi niye okutulmasın deniyor? Millî Mücadelemizi niye anlatmak istemiyorlar çocuklara?

Dinci gözükerek, dini kullanarak, hıristiyan misyonerliğine, ev kiliselerine izin veren iktidar aslında neye hizmet ediyor?

Yıllar önce Anadolu hıristiyanlaştırılacak diyen eski Papa’nın isteği gerçekleşiyor mu?

Ordumuz nerede? Meclis’ten bile çıkarılmadı mı?

Ülkemizin bir önceki Ordu Generali’ni hapse atmalarını normal mi görüyorsunuz?

Millî Güvenlik dersi okullardan kaldırılmadı mı yenice?

Kurtuluş Savaşı Müzesinden bu ad yıllar önce silinmedi miydi ?

Bu olanlar, o zaman başlayanın arkası değil mi?

Ermenilere, Yunana , gelmiş geçmiş bütün işgalci milletlere, İngiliz’e, Fransız’a karşı tek söz edilemeyecek, yaptıkları anlatılamayacak tarih kitaplarında, bunu böyle dediler, neden?

Kitaplar, tarih kitapları yeniden yazılacak, neden?

Kurtuluş Savaşı bile olmadı diyebilen iktidar vekiline Başbakandan tepki geldi mi? Sessiz durmak kabul etmek değil midir?

Neden yeni bir Anayasa yazma heveslisi kesildiler? Neden bu telaş? Neden neden, neden?

Yeni Anayasa diye kırk dereden su getiriyorlar, kırk takla atıyorlar, neden?

Yeni Anayasa ile neyin önünü açacaklar? Hedefleri ne?

Bu iktidardan istenen görev ne? Hangi görevi yapıyor Eşbaşkan?

*

Daha yapacakları ne kaldı?

Oldu da bitti maşallâh demekten başka.

Gelin, hem ağlarım hem giderim diye yeni evine gider. Ağlar ama biraz da sevinçten. Mutluluğu için ağlar.

Biz niye ağlıyoruz?

Biz nereye gidiyoruz?

Üç beş basılı gazetede, bilgiağının üç beş gazetesinde hem ağlıyor, hem de kendimiz dinliyoruz.

Bir bildiği mi var Türk Milleti’nin, milletimiz bu yüzden mi suskun.

Öyleyse hadi bekleyelim.

Yok milletimiz bunların ayırdında değil de, habersiz ise, gelin, onlara haber verelim.

Herkes bir Yeniçağ alsın köyüne kasabasına, mahallesine, yakınına, eşine dostuna okutsun. Dağıtsın. Bir Arslan Bulut yazısı okuyan uyanmazsa namerd olalım.

Neden Zaman gazetesi gibi bir gazete bir milyon basılıyor da Yeniçağ elli bin de kalıyor? Paranız mı yok? Neyiniz eksik? Neden bu gazetemiz en üste çıkmıyor?

Bu gazeteyi bulamadınız, Sözcü alın. Ortadoğu Gazetesi alın. Aydınlık alın, Yeni Mesaj alın! Olanlardan haberiniz olsun. Yarın Yurt gazetesi çıkıyor, bakın bakalım doğruları diyecek mi? Halkın gazetesi mi olacaklar?

Evlerde Ulusal Kanal, Bengütürk, Kanalb, Kanal 99 (Meltem) gibi bize doğru haberi veren kanalları açık tutturun tanıdıklarınıza. Çanak anten gerekiyorsa yardımcı olun. Cebinizden taktırıverin. Çorbada tuzunuz olsun. Köylüye ulaşın. Cahile, kandırılmışa ulaşın. Elinizi cebinize atmaya başlayın. Bilgiağında size hizmet eden gazetelerinize destek olun. Basılı yayınlarınızı destekleyin. Milyonlara ulaşmalarına aracılık edin.

Önce bir tellâl çıkarın ki bu alkış, bu şamata arasında sesiniz duyulsun. O tellâl basın ve yayındır. Ulusal basın ve yayına sahip çıkın. Evlere sokun, kapıdan giremezseniz bacadan deneyin, bir yolunu bulup halkla bu yayınları buluşturun.

Milletimizin Türk Milleti’nin ölüm fermanının çıktığından haberi olsun.

Sünnet olan çocuğun şaşkınlığından bir kurtulsun hele önce.

*

Türkiye Türklerden alındı, alınıyor, sürülüyoruz bir yerlere…

Yabancılara sınırsız toprak satışı sırada. Sağlıkta dönüşüm, Kentsel dönüşüm, HES’ler anamızı ağlatıyor. Yağmalanıyoruz, TOKİ eliyle beton tabutluklara konuluyoruz…

Anıtkabir’e bile göz diktiler sonunda, yıkmaya kalkışan var, bunu dile getiren var.

Hem hatırlayın bir bakalım, iktidarın başı şunları dedi mi demedi mi? Daha ne desin?

“Kürt sorunu ve şu anda adını saymadığımız tüm siyasal, ekonomik veya kültürel sorunlar, ülkenin genel prensiplerinden ayrıştırılmamalıdır. Hepsi, demokratik Cumhuriyet prensipleri(“Demokratik Cumhuriyet”, Abdullah Öcalan’ın tezidir.) içerisinde ele alınmalıdır.”

“Etnik unsurlar vardır. Kürt’ü vardır, Laz’ı, Çerkez’i, Gürcü’sü, Arnavut’u… Boşnak’ı, Türk’ü vardır. Bunlar ülkemizde bir alt kimliktir. Bunun bir tek üst kimliği vardır; o da Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığıdır.”

“Biz de, Türkiye’de Türkiyelilik bilincini yakalamalıyız. Bunu bir de Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı bilinci ile zenginleştirmeliyiz.”

“Sen ne Mutlu Türk’üm dersen diğeri de Ne mutlu Kürd’üm der.”

“Ben de Gürcüyüm. Ailemiz Batum’dan Rize’ye göç etmiş bir Gürcü ailesidir.”

“Gazetenin bir tanesi yazmış “Türkiye Türklerin” diye. Ahlâksız bu, hayasız. Neden eğer bunun derseniz, Türkiye’yi 30’a bölersiniz. Çünkü Türkiye’de sadece Türkler yaşamıyor: Türkiye’de Kürt’ü de var, Laz’ı, Çerkez’i de var. Türkiye’de yaşayan herkes Türk’tür diyor. Olmaz böyle şey. Biz diyoruz ki Türkiye, Türkiye’de yaşayan herkesindir.”

Anamuhalefetin lideri de şunu demedi mi geçen yıl:

“Anayasadan Türk tanımı kaldırılıp yerine Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır, denilebilir.”

Daha ne deseydiler ne yapsaydılar?

Ülkemiz gözümüzün önünde eksen değiştiriyor, kimliğimizin, milletimizin kültürümüzün dalı budağı kalmadı, kesiliyor. Kökleri kurutuluyor.

Kimliksiz, Türklüğünü unutan, milletinin bir adı olmayan bir kalabalığa dönüştürüleceğiz pek yakında…

Görünen köy klavuz ister mi?

Hem artık köy möy göründüğü yok. Köyün ta içine girdik.

*

Hem ağlarım hem giderim diyecek kadar aklımızı mı yitirdik?

Ağlayalım ama gitmeyelim.

Belki henüz bir çaresi vardır!

Alkışlar dinmedi. Tepişiyorlar. Sünnet evinde, eğlence, şenlik, şamata gırla gidiyor…

Alkışlar dinmeden, boynumuz vurulmadan halka gidelim…

Başkası yapsın demeden her birimiz kendimizi görevli sayalım, en azından bir kişiyi aydınlatalım, olacakları, gördüğümüz köyü anlatalım.

“Oldu da bitti maşallâh!” dediler mi sen sağ ben selâmet!

Feza Tiryaki, 28 Ocak 2012
İLK KURŞUN


Konu N999 tarafından (07 Şubat 2012 Saat 01:09 ) değiştirilmiştir.
 

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
 

Etiketler
bitti, da, maşallah, oldu


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
İstediğin oldu işte ve bitti hüzünlü ayrılık aSk EylulFM Paylaşım 1 28 Aralık 2021 19:42
Ekrem İmamoğlu: Ben yaptım oldu devri bitti. oMeN Yaşam ve Detay 3 23 Aralık 2019 15:54
Mermisi bitti teslim oldu linçten polis kurtardı Seth Haber Arşivi 0 05 Kasım 2014 12:09
Yandı bitti otel oldu AngeL Haber Arşivi 0 02 Ekim 2014 09:57