Çevrimdışı

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


İşçi düşmanlığında 12 Eylül’ü çoktan geride bırakmış bir iktidarla karşı karşıyayız.

Sınıf, 40 katır mı 40 satır mı gibi bir şantajla karşı karşıya.

AKP Hükümeti, sendikaların toplu sözleşme yetkisi için esas alınacak verilerde SGK rakamlarının kullanılacağı yeni bir düzen başlatıyor.

Bu düzenlemeye göre ortalıkta sendika kalmayacak. Gerçi Hükümet, iş kolu barajını düşüreceğini vaat ediyor. Ancak 12 Eylül kalıntısı 2821 ve 2822 sayılı Sendikalar Yasası ile Toplu Sözleşme Yasası bir türlü değiştirilmiyor. Son bilgi tasarının 7 bakanın imzasına takıldığı yönünde.

Şantaj ne? Sendikacılara göre, Hükümet, bu değişiklik karşılığında sendikalardan kıdem tazminatının kaldırılmasına sessiz kalmalarını istiyor.

AKP Hükümeti’ni biraz tanıdıysak, içlerinden geçenin şu olduğuna da eminiz: Hem kıdem tazminatını kaldıralım hem de şu sendikaları yeryüzünden silelim!

Durum vahim. Ancak daha vahim olan, Türk-İş, Hak-İş ve DİSK’in tepkisizliği. Her üç konfederasyon da boynunu uzatmış satırın inmesini bekliyor.

Ne bir örgütlenme atağı, ne bir mücadele çağrısı. Muhabirlerimiz sormasa bir açıklama yapmaya bile niyetleri yok.

Türk-İş içindeki muhalefetin toplandığı Sendikal Güç Birliği de farklı değil.

İş başa düşüyor. İşçi sınıfı için çetin bir mücadele döneminin başlangıcındayız.

Sendikacıları bilmeyiz ama işçinin kurbanlık koyun gibi davranmayacağından eminiz.

SERHAN BOLLUK/AYDINLIK