İSTANBUL - Bir haham, bir imam ve bir rahip aynı mekânı ibadet odası olarak kullanmak zorunda kalsaydı neler olurdu? Bu, bir fıkranın başlangıcı gibi görünse de aslında Tiyatro Z'nin yeni oyunu 'Dua Odası'nın konusu. Son günlerde gerek Türkiye'nin, gerek dünyanın gündemindeki en önemli kavramlardan biri 'dinlerarası diyalog ve hoşgörü'. Örneğin papa camide dua ettiği için çok mutlu oluyoruz ya da İstanbul Müftüsü Hıristiyanların bayramını kutladığı için ona alkış tutuyoruz. Ancak bir de fotoğrafın öbür yüzü var.
İşte Shan Khan'ın yazdığı, Tiyatro Z çatısı altında Cem Kenar'ın yönettiği 'Dua Odası' da fotoğrafın diğer yüzünü ortaya çıkarıyor.

Oyun, Müslüman, Yahudi ve Hıristiyanların bir arada kullandıkları bir ibadet odasında geçiyor. Bir anlamda bir Kudüs gibi görünen odada üç semavi dinin de ana ilkelerinin arasında olan 'hoşgörü' kavramının kişilere indirgendiğinde 'hoşgörüsüzlük ve önyargıların yıkıcılığı'na dönüşüp dönüşmediğini sorguluyor 'Dua Odası'. Ve daha iyi bir dünya arayışında olanlar için bir hoşgörü ve inanç tartışması açıyor. 'Dua Odası' 7 Aralık Cuma ve 8 Aralık Cumartesi saat 20.00'de Tiyatro Z'de izlenebilir.

Alıntıdır.