Çevrimiçi

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

CHP Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün'ün Zaman Gazetesi'ne verdiği ve 10 Kasım'da yayınlanan röportajdaki sözleri CHP'de ikinci CHP çatlağına neden oldu. Dersim katliamının sorumlusunun devlet olduğunu söyleyen Aygün, Atatürk'ün de bu olaydan haberdar olduğunu iddia etmişti.
CHP içerisinde 9 milletvekili bu sözlere tepki göstererek Genel Başkanlığın Aygün'e tepki göstermesini istemişti.
Hüseyin Aygün'ün sözleri karşısında tepki gösteren CHP'lilere ekeştiri oklarını yönelten Ahmet Hakan, 'Yalansa yalan deyin' başlığıyla yazdığı yazıyla karşı çıktı.

DERSİM KATLİAMININ SORUMLUSU DEVLETTİR

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün diyor ki: Dersim katliamının sorumlusu devlettir. Katliamın yapıldığı tarihte tek parti iktidarı vardı, CHP iktidardaydı. Atatürk’ün olaydan haberdar olmaması imkânsızdır. Bir grup CHP milletvekili, bu sözlere isyan ediyor. Bakıyoruz Haluk Koç, Nur Serter, İsa Gök gibi isyancı milletvekillerine... Hiçbiri “Böyle bir şey olmamıştır” demiyor. Hiçbiri “O dönem tek parti iktidarı yoktu” demiyor. Hiçbiri “Atatürk’ün olaydan haberi yoktu” demiyor. Kısacası...
TEK KELİMEYLE İTİRAZ ETMİYORLAR

Hüseyin Aygün’ün söylediklerine tek kelimeyle olsun itirazda bulunmuyorlar. Peki ya ne diyorlar? Söyledikleri şu: “Hüseyin Aygün sussun... Hüseyin Aygün susturulsun...” Oysa isyancı CHP’lilerin önünde iki yol var: Ya “Hüseyin Aygün’ün söyledikleri bir kuru yalandan ibaret” diyecekler. Ya da söylenenlere “el mecbur” katlanacaklar. Başka bir seçenek yok. Çünkü... “Sussun” ya da “susturulsun” şeklindeki “gerici seçenek”, yeryüzünde epey bir zamandan beri kullanışlı olmaktan çıktı.

__________________
"Tempora mutantur et nos mutamur in ilis"