12 Ekim 2010, 12:08 | #1 | |
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Vahdettin Kürdistan’ı tanıyacaktı Vahdettin Kürdistan’ı tanıyacaktı Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Padişah Vahdettin Kürt bağımsızlığını tanıyacaktı iddiası İngiliz avşivlerinden çıktığı iddia edilen bir belgeye göre Padişah Vahdettin Kürtlerin bağımsızlığını tanıyacaktı. İngiliz arşivlerinde yaptığı çalışmalarla tanınan Türk Tarih Kurumu şeref üyesi olan Prof. Dr. Salahi R. Sonyel, Remzi Kitabevi'nden çıkan son kitabı "[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]" İngiliz arşivlerinden çıkan çok tartışma yaratacak bir belgeye de yer verdi. VAHDETTİN KÜRT BAĞIMSIZLIĞINI TANIYACAKTI Irak'taki bir İngiliz polis müfettişinin, İngiliz Yüksek Komiseri ve istihbarat örgütlerine gönderdiği raporuna göre, 1926'da 40 bin Kürt militanın Musul'da Türkiye'ye karşı emekli subaylarca eğitilmişti. Bu militanların önderleri, devrik Osmanlı Padişahı Vahdettin'le ve o sırada Türkiye'nin muhalefet partisiyle Mustafa Kemal'i yönetimden düşürmek için anlaşmışlardı. Vahdettin iktidarı ele geçirince, "Kürt bağımsızlığını" tanıyacaktı. Irak'taki Polis Cürüm Araştırma Bölümü'ne mensup genel müfettiş yardımcısı J.F Wilkins 21 Ağustos 1926'da Irak İçişleri Bakanı, İngiliz Yüksek Komiseri ve öteki istihbarat örgütlerine gizli bir yazı göndermişti. Bu yazıya bir de rapor iliştirilmişti. Raporda, şu bilgiler vardı: "Doktor Ahmet Sabri ve Kracya Muratyan Musul'a gitmek üzere 16 Ağustos'ta Bağdat'a uğramış; 18 Ağustos'ta Hacı Raşit el Hava'yı ziyaret ederek, ona, amacı Kürdistan'da Türklere karşı harekete geçmek olan kendi partilerine katılmasını önermişlerdi. (...) KÜRT BAĞIMSIZLIĞI TANINACAKTI 19 Ağustos akşamı her ikisi de doktor Şükrü Muhammed'in evine gitmiş ve orada Doktor Ahmet Sabri onlara Türkiye'de geniş kapsamlı bir isyandan söz etmişti. Bununla ilgili planın amacına da değinen Sabri, Büyük Britanya'dan kapsamlı bir yardım gelmesinin beklendiğini de söylemişti. Kürt asiler epey hazırlık yapmışlardı. 40 bin kadar Kürt militan emekli subaylarca eğitiliyordu. Bu militanların önderleri düşük Padişah Vahdettin'le ve o sırada Türkiye'nin muhalefet partisiyle şu koşullara göre anlaşmaya varmışlardı: Mustafa Kemal'i erkten düşürmek için bu kişiler yardımda bulunacak; iktidarı ele geçirince 'Kürt bağımsızlığını' tanıyacaklardı. Onların iddialarına göre, aralarında Rusya, Fransa ve İtalya olmak üzere, çeşitli yabancı yönetimlerle görüşmelerde bulunmuşlardı." ÜÇ AY ÖNCE ÖLMÜŞTÜ Yazar Sonyel'in kitabın dipnotlarında bu raporun, İngiliz Dışişleri Bakanlığı Foreign Office-FO Arşivi'nde 371/11480/E5456 numarayla bulunduğunu yazdı. Ayrıca Sömürgeler Bakanlığı'ndan Dışişişleri Bakanlığı'na 22.09.1926 tarihli yazıda bulunduğunu; ilişiğinde H.Doobbs'un Sömürgeler Bakanlığı'na gönderdiği 2.09.1926 tarihli gizli yazının da ilişikte olduğu bilgisini de verdi. Ancak Sultan Vahdettin'in 1926'nın mayıs ayında, yani bu istihbaratın ağustosta alınmasından 3 ay önce ölmüş olması da dikkat çekti. SONYEL: ÖNCEDEN KONUŞMUŞ OLABİLİRLER Kitabında 1923'ten günümüze, belgeler ve gizli yazışmalar eşliğinde Türkiye Cumhuriyeti'nin yıpratılarak bölünmesi üzerine yapılan dış çabaları irdeleyen Prof. Dr. Sonyel, belgeye nasıl ulaştığını şöyle açıkladı: "Ben İngiliz arşivlerini didik didik etmiş bir tarihçiyim. İngiltere Dışişleri Bakanlığı Arşivi'ndeki yüzlerce dosyanın hemen hemen tümünü inceledim. Söz konusu belgenin fotokopisini çekmedim ama notlarım arasına almıştım. Devrik Padişah Vahdettin'in ölüm tarihinin bu istihbaratın verildiği tarihten önce olması ilginç bir nokta. Belki de önceden konuşmuş olabilirler. Ayrıca raporda yazılanların tamamıyle doğru olup olmadığını da bilemeyiz. Ben bir tarihçi olarak sadece belgeyi koydum." HANEDAN ÖLENE KADAR UĞRAŞTI Konuyla ilgili diğer tarihçilerin görüşleri ise şöyle: Yrd. Doç. Dr. Orhan Çekiç (Tarihçi-Yazar): Vahdettin ölene kadar Mustafa Kemal'in ölmesini ve rejimin değişme ihtimalini hep güttü. Kendisini bu amaçla Türkiye'den ziyaret edenlere maddi yardımlar da yaptığını biliyoruz. Bazı kesimlerin 'hanedanın yurt dışına çıktıktan sonra hiçbir şekilde Cumhuriyet aleynhine faaliyette bulunmadığı' yönünde iddiaları vardır. Bu iddialar tamamen mesnetsizdir. Hanedan mensupları, tekrar padişahlığın dönmesi için her türlü faaliyette bulundular. 1938'inde Mart ayında Ankara'da Atatürk'ü öldüreceklerdi. Türk devleti, 30 Mart 1938'de Atatürk'ün hasta olduğunu ilk kez resmi olarak açıklayınca bu suikasttan vaçgeçildi. Bunun kaynağı İngiliz arşivleridir ve oraya giren kişi de yine Prof. Salahi R. Sonyel'dir. Hanedan mensuplarının İngiltere'de yaşayan kolu, 1937'de İngiltere Dışişleri Bakanlığı'na yazılı başvuruda bulunarak "Bize 100 bin pound yardım edin. Bu suikastı biz düzenleyelim. Mustafa Kemal'i ortadan kaldırırsak, rejim çöker, tekrar padişahlık gelir. Taht sırası da Vahdettin'in kolundan devam eder' dedi. Bunu söyleyen Vahdettin'in oğlu Şehzade Burhanettin'dir. İngilizler kendi aralarında olayı tartıştılar. Ankara'daki Büyükelçi Sir Loraine'e sordular. Loraine onlara, "Sakın ha muhatap bile almayın, çünkü bu olay duyulursa Türkiye'yi kaybederiz. Burada rejim oturmuştur. Karizmatik liderdir. Bu laik düzen değişmez" diye uyarıyor. İngiltere bunun üzerine olayı teklifi kapatıyor. Bu olay Vahdettin öldükten 11 yıl sonra bile hanedanın, Mustafa Kemal'i ortadan kaldırmayı planlıyorlardı. Bu nedenle Vahdettin'in Irak'ta Kürtleri toplayıp Cumhuriyeti yıkmak için bir girişimde bulunmuş olma ihtimaline şaşırmam. ŞEYH SAİT ABDÜLHAMİD'İN OĞLUNU GERİ GETİRECEKTİ Mustafa Armağan (Tarihçi-Yazar): Abdülhamid'in torunu Abdülkerim Efendi'nin Çin Türkistanı'nda Türkler'e yeni bir devlet kurmak için bir çaba gösterdiğini biliyorum. Diğer hanedan üyeleri arasında bu tür ilişkilere bulaşmış kişileri gösteremiyoruz. İstihbarat raporlarının doğruyu yansıttığını söylememiz mümkün değildir. Düzmece belge de üretirler. Fransızlar güya '12 Eylül 1919'da Vahdettin İngilizlerle gizli bir anlaşma yaptı' diye sahte bir belge de üretmişlerdir. Bunun sahte bir belge olduğunu da yine Salahi R.Sonyel ortaya çıkarmıştır. Tabii insanı duyguları da düşürsek, bir insanı bir işten atsalar haksızlığa uğradığını düşünebilir. Kendisini işten atanlara iyi hisler beslemeyebilir. Şeyh Sait isyanında Abdülhamid'in oğlunun Kürdistan sultanı yapılması gibi bir düşünce Şeyh Sait çevresinde oluşmuştur. Bir Peyanname'de Selim Efendi'nin ismi geçiyor. Dolayısıyla bir takım yerlerde bu tip şeyler düşünülmüştür. Ancak o isimlerin, o işlerin içinde olduğunu ispatlamak için başka güçlü karineler gerekir. ensonhaber
__________________ Ey Türk Bayrağım,Vatanımın sembolu,Namusum ! Korkma yılma senin yanında bizler varız Vatanımızın sembolü. Bayragim. Bizler Osmanli Torunlariyiz. Senin yanındayiz asla yılma korkma. Sen daima dalgalanacaksın Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. | |
|
12 Ekim 2010, 12:12 | #2 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Vahdettin Kürdistan’ı tanıyacaktı Vahdeddin mi tanıyacaktı ? Yoksa İngilizler tanıyıp dayatmamı yapacaktı hanedanlıga ? Dünya üzerinde kendi pisliklerini başkaları yapmış gibi göstermede İngiliz köpeklerinin üzerine yok. |
|
Etiketler |
kürdistan’ı, tanıyacaktı, vahdettin |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Vahdettin Han ve Dönemi | Zen | Tarih | 0 | 25 Mayıs 2014 18:19 |
Özerk Kürdistan’a En Sert Tepki Bahçeli’den | JB | Haber Arşivi | 1 | 22 Aralık 2010 07:47 |
Türkler’in DNA’sı ile Einstein’ın DNA’sı aynı | Feronia | Haber Arşivi | 0 | 21 Ekim 2010 12:56 |
İran’ın Türkiye’ye Teklif Ettiği ‘Feza Anlaşması’ Kabul Edilecek mi? | Afrodit | Haber Arşivi | 0 | 23 Eylül 2010 02:02 |
BURSA’nın Karacabey İlçesi’nde imamlık yapan ve Kütahya’da geçirdiği trafik kazasında | Cemalizim | Haber Arşivi | 0 | 22 Ağustos 2008 00:14 |