07 Ağustos 2010, 16:24 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | ''Eyyam-ı Bahur'' Her Gündem ve GünceL + Bilgi Alanın da Rakip Tanımayan İF ''Eyyam-ı Bahur'' Logo'su iLe de İLgi Çekti... [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] KavrulacağızEskilerin Eyyam-ı Bahur olarak ifade ettiği aşırı sıcaklar yurtta etkili olmaya devam ediyor. Sıcaklardan bunalan vatandaşlar denize girerek serinlemeye çalışırken deniz suyu sıcalıkları da yüksek derecelerde seyrediyor. Kıyı kesimleri ile güney, iç ve doğu bölgelerde görülen kavurucu sıcaklar bugün de etkisini sürdürüyor. Bu bölgelerde sıcaklar mevsim normallerinin 2 ila 8 derece üstünde seyrediyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nce yapılan son değerlendirmelere göre, Batı Karadeniz ile Sakarya, Çankırı, Çorum, Merzifon, Giresun, Trabzon, Rize ve Hopa çevrelerinde aralıklarla sağanak ve gökgürültülü sağanak yağış geçişlerinin görüleceği, sıcak havanın güney ve iç bölgeler başta olmak üzere ülke genelinde etkisini sürdüreceği tahmin ediliyor. Yurt genelinde mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcaklığı, kuzey kesimlerde 2 ila 4 derece azalacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. Rüzgar genellikle kuzey ve kuzeybatı, Akdeniz kıyılarında batı ve güneybatı yönlerden hafif arasıra orta kuvvette esecek. YÜKSEK SICAKLIK UYARISI Hava sıcaklığının kıyı kesimlerde mevsim normallerinin 2 ila 4, güney, iç ve doğu bölgelerde mevsim normallerinin 6 ila 8 derece üzerinde seyretmesi beklendiğinden, sıcak havanın oluşturabileceği olumsuzluklara karşı (güneş çarpması vb.) ilgililerin ve vatandaşların dikkatli ve tedbirli olmaları gerekiyor. DENİZ SUYU SICAKLIKLARI Kıyı kesimlerde deniz suyu sıcaklıkları ise şöyle: [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Kumköy 26, Tekirdağ 27, Trabzon 27, Sinop 26, Ayvalık 23, [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] 28, Kuşadası 26, Didim 27, Bodrum 25, Fethiye 29, Finike 29, Anamur 28, İskenderun 29. BAZI İLLERDE HAVA DURUMU Bazı illerde bugün hava durumu ve sıcaklık değerleri şöyle olacak: İSTANBUL: Az bulutlu, Anadolu yakası parçalı ve çok bulutlu (33) ANKARA: Az bulutlu ve açık, öğleden sonra parçalı bulutlu (38) İZMİR: Az bulutlu ve açık (36) ADANA: Az bulutlu ve açık (36) ANTALYA: Az bulutlu ve açık (40) SAMSUN: Parçalı, zamanla çok bulutlu (30) ERZURUM: Az bulutlu ve açık (29) DİYARBAKIR: Az bulutlu ve açık (42) BÖLGELERDE HAVA DURUMU Yapılan son değerlendirmelere göre bugün bölgelerde hava durumu şöyle olacak: MARMARA: Parçalı ve çok bulutlu, Sakarya çevreleri aralıklı sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı geçecek. EGE: Az bulutlu ve açık geçecek. AKDENİZ: Az bulutlu ve açık geçecek. İÇ ANADOLU: Az bulutlu ve açık, Kuzeybatısı parçalı bulutlu Çankırı çevreleri kısa süreli sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı geçecek. BATI KARADENİZ: Bölge geneli parçalı, zamanla çok bulutlu aralıklı sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı geçecek. ORTA ve DOĞU KARADENİZ: Parçalı, zamanla çok bulutlu, Çorum, Merzifon, Giresun, Trabzon, Rize ve Hopa çevreleri aralıklı sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı geçecek. DOĞU ANADOLU: Az bulutlu ve açık, zamanla Kars ve Ardahan çevreleri parçalı bulutlu geçecek. GÜNEYDOĞU ANADOLU: Az bulutlu ve açık geçecek. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Haber [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...][Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. _______________________________________ Ahmet Çavuşoğlu Eyyam-ı bahur'un paslı çivisi! Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Aslında ben sıcaktan pek şikayet etmem. Hele kışın bile, eve geldiğinde 'Ayy! Çok sıcak!' diyen karım ile mukayese ederseniz, hiç şikayet etmem sayılır. Bunun sebebini de 1968-70 seneleri arasında Adana'da yaşamama bağlarım. 1968 senesinin Ağustos ayında bir Çarşamba günü, İstanbul'dan ayrılıyorum diye, kederden, öğle yemeğinde Rejans Lokantası'nda bir şişe 'sarı votka' içip uçağa binmiş ve Adana'ya uçmuştum. Uçağın kapısı açıldığında da ne olduğumu şaşırmıştım. Hafif at pisliği kokan bir fırın sıcaklığı beni karşıladı. O tarihlerde Adana'da bin kadar fayton (atların çektiği yolcu arabası) vardı. Her faytonu iki at çekerdi. Her atın günde ortalama beş kilo pislediğini kabul etsek, o devirlerde Adana'ya günde onbin kilo pislik yayıldığını hesaplayabiliriz. Bu on ton pisliğin, 50-55 derecelik güneşin altında, şehre ne gibi bir koku yaydığını tasavvur edebilirsiniz. Neyse kısa bir zaman içinde sıcağa ve Adana'ya alıştım ve hayatımın en güzel günlerini, yine hayatımın en güzel arkadaşlıklarını kurduğum Adana'da yaşadım. O sıcakta her öğlen rakı ve şalgam suyu içip, acılı kebapları götürürdük. Şimdi yapsam her halde ölürüm! Velhasıl Adana'nın sıcağı da güzeldi ara sıcakları da! Hiç unutmam, rahmetli halalarımdan biri, bir kaç günlüğüne Adana'ya gelmişti. Bir Ekim sabahı ağlama sesleri ile uyandım. Bir de baktım ki halam, salonun ortasında yere çömelmiş 'Çok sıcak, çok sıcak' diye ağlayıp duruyor. Hakikaten çok sıcak olurdu. Araba üzerinde yumurta da pişirdim, sucuk da. Ama bu sıcak bana aşı gibi gelmiş olmalı ki, Adana'dan sonra, otuz beş senedir, hiç sıcaktan şikayet ettiğimi hatırlamıyorum. Bahur, buhur, buhar ve Sam Amca! Adna'da bu sene yine asfallta yumurta pişirebilmişler. Tren rayları erimiş filan Ama bu sadece Adana'ya mahsus değil. Bu sene hakikaten normalin üstünde bir sıcak var. Tam eyyam-ı bahur sıcağı. Bu eyyam-ı bahur araştırılması icap eden bir tabir. Bir çoğuna göre, 'Ağustos ayının ilk günlerine rastlayan en sıcak günler' demek. Bu günler, memleketimizin değişik yerlerinde, değişik isimler alıyorlar. Mesela Kayseri'de 'Yanar Günleri' deniliyor. Bu günlerde 'Kumsal bağlarda yalın ayak gezilemez. Yanar günlerine kadar sıcak olursa arkasından gelen kışın da o derecede soğuk olacağına inanılır. Bu günlerde derede, ırmakta veya göllerde yıkanmak uğursuzluk sayılır. Ayrıca yıkananların vücutlarında alaca benekler oluşur,' diyor Kayseri Meteoroloji Bölge Müdürlüğü internet sitesi. Bir de eyyam-ı buhur diyenler var. Buhur tütsü demek. Belki de fonetik olarak buharı hatırlattığı için böyle demeyi tercih edenler de var. Bizim Turgay Renklikurt da 'Eyyam-ı buhurdur, çünkü tütsülerde kullanılan otlar bu mevsimlerde toplanır' diyor. Biri şöyle yazmış; Yaz güneşi ortalığı kavuranda Eser püfür püfür eyyam-ı buhur. Şaşkınlar cıbıl, hem de ıslak duranda, Gün gider, yel gider, beyaz lekesi durur. Çok hoşuma gitti. Burada anlatılan da sam yeli. Yani Kayseri sitesinin 'vücutlarda alaca benekler oluşur' dediği hadise. Halk arasındaki inanca göre sıcak havada denize girince, vücutta kalan su damlacıkları, bu meşhur sam yeli estiğinde, güneş ışığının şiddetini, bir pertavsız gibi artırarak vücutta beyaz lekeler olmasına sebep oluyorlar. Sam, çölde esen rüzgar demekmiş. Denizde ne işi var? Acaba Sam Amca mı göderiyor? Çocukluğunu Kuzguncuk'ta bir yalı'da geçiren annem anlatıyor 'Bu günler geldiğinde, anneciğim boynumuza paslı bir çivi bağlamadan bizi evin rıhtımına salmazdı. Bu çivi sayesinde sam yeli, insanın vücudunda çil lekeleri meydana getiremezmiş.' Bu konuda internetten de hoş bir yazı buldum; Tülin Aksoy Hanım bu güzel yazısında şöyle yazmış 'Aslında bu gecikmiş bir yazı. Ama, Antalya'da bugün hava öyle sıcak ki, eyyam-ı bahur zamanının geçmediğini düşünerek yazmak istedim. Eyyam-ı bahur; Temmuz sonu ile Ağustos'un ilk haftasını kapsayan günlere verilen isimdir halk arasında. Bu günlerde, güneşin insan teninde renk değişimine, yani alalara neden olacağı düşünülürdü, hala da bu kanı vardı Deniz kıyısında olmayan illerde bu kelimenin bilindiğini sanmıyorum. Daha doğrusu, deniz kıyısında olup da Antalya kadar sıcak olmayan illerde de bilinmiyordur. Sadece İzmirliler'in bildiğini duymuştum. Onlar da ' Ehemmur ' diyorlar. Antalyalılar da ' Eyyembuhur ' derler genellikle. Çocukluğumuz hep deniz kenarında geçti. Turizmin ayak sesleri duyulmamışken , Kızılay çadırlarına benzer çadırlarda başladık deniz mevsimini sahilde geçirmeye. Sonra Konyaaltı'na ahşap, minik evcikler yapıldı ' Oba ' adı altında. Oba sayısı yeterli olmayınca Arapsuyu'na hasır obalar yapmaya başladı halk. Obalar denizden biraz daha uzakta, hasır obalarsa denize çok yakındı. Çocuk aklımızla hasır obaları bu yüzden daha çok severdik. Gün boyunca aklımızda sadece iki şey olurdu ; Denize girmek ve akşam yazlık sinemaya gitmek. Yemek saatlerinde anneler, denizdeki çocuklarını ısrarla çıkmaya ikna etmek için uğraşırlardı. Kaç saat kalırsak kalalım, asla doyamazdık denize. İşte o günlerde, yani Eyyam-ı bahur günlerinde anneleri bir telaş alırdı. Ya ala düşerse tenimize diye...Bunu önlemenin yolu da vücuda asılan metal bir objeydi. Bu genellikle boyna asılan bir çivi olurdu. Düşünsenize, boyunlarında iple asılmış çiviler olan, derileri güneş yanığından gerçek rengini kaybetmiş bir dolu küçük çocuk... Yıldırıma karşı nasıl paratonerle önlem alınıyorsa, çiviler de bizim eyyam-ı bahura karşı bir çeşit paratonerimizdi. Elbette mantıklı bir açıklaması vardır, bilemiyorum. Bildiğim tek şey ; Mayo bile satılmayan, arabaların iç lastiklerinin denizde konfor sayıldığı bir dönemde, arada bir frigo aldığımızda sevindiğimiz, tahtadan tramplenler ilk yapıldığında dünyanın en mutlu çocukları olduğumuzu düşündüğümüz ve boynumuzdaki çiviyi bir süs eşyası gibi mutlulukla taşıyışımızdır...Bu yüzden, eyyam-ı bahur çivisi takılmamış bir çocukluk dönemi bana eksik yaşanmış gibi gelir... (aLınTı) Kaynak: GÜNEŞ 07 Ağustos 2010 | |
|
Etiketler |
bahur, eyyamı |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Salı gününe dikkat! Türkiye'yi kavuran Eyyam-ı Bahur gidiyor, yağmur geliyor | CORDON BLEU | Güncel ve Son Dakika Haberler | 3 | 07 Ağustos 2023 17:37 |
Türkiye kavrulacak! Eyyam-ı bahur sıcakları geliyor | oMeN | Haber Arşivi | 4 | 06 Ağustos 2018 05:43 |
EYYÂM-I TEŞRÎK | PySSyCaT | Dini Sözlük | 0 | 05 Nisan 2017 16:44 |
EYYÂM-I NAHR | PySSyCaT | Dini Sözlük | 0 | 05 Nisan 2017 16:43 |
EYYÂM-I BİYD | PySSyCaT | Dini Sözlük | 0 | 05 Nisan 2017 16:42 |