24 Ocak 2010, 20:57 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Gay'lerin iltifatlarına maruz kaldım Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Sansürsüz yanıtlarıyla Kaya Çilingiroğlu... İşadamı, futbol yorumcusu, golf ustası, iyi bir baba... Bu özellikler Kaya Çilingiroğlu’na ait. Çilingiroğlu ile bilim aşkını, çocuklarını, futbolu, Beşiktaş’ı ve siyaseti konuştuk. Onu uzun yıllardır tanıyorum, bu kendisiyle yaptığım ikinci röportaj ama insan her defasında ondan yeni bir şeyler öğreniyor. İşte sansürsüz yanıtlarıyla karşınızda Kaya Çilingiroğlu... Kaya Çilingiroğlu dendiğinde akla ilk gelen çapkınlık ve maçoluk. Çapkınlık bitti galiba... Evet, zaten yoktu ki hiç kabul etmedim yani... Kadınlar size Kaya Çilingiroğlu olduğunuz için mi ilgi gösteriyor yoksa güzel kadınlarla birlikte olduğunuz için mi? O sorunun muhatabı ben değilim kadınlara soracaksın. Güzel kadınlarla anıldınız her zaman. Çapkınlıklarınızın size daha önceki beraberliklerinizin referansı olduğunu düşünüyor musunuz? Bilmiyorum, belki de... Yani ben güzel kadınlarla çıktığım için referans alacak kadar çirkin bir adam mıyım? Yaptığınız işten çok, özel hayatınız çok konuşuldu ve bu çok sinir bozucu bir olay. Maalesef öyle ve sen geldin yine aynı şeyleri soruyorsun. Ben genelde bu tip röportaj kabul etmiyorum. Soruları önceden alıyorum, tamamen özel hayatımın dışında bir röportaj istiyorum. Bu hayatta her şey bitti, benim özel hayatım mı kaldı? Bu röportajı da sırf sen yapacağın için kabul ettim. PALDIR KÜLDÜR KONUŞAN BİR ADAMIM Siz çok iyi bir futbol yorumcususunuz bence; bu konuda hayata geçirmeyi düşündüğünüz bir projeniz var mı? 15 senedir yapıyordum zaten biraz ara verdim şimdi tekrar başladım. Televizyonda da yaptım bir süre ama ekrana çıkmak bana zor geliyor. Ben neticede mesleğim gereği ticaretle uğraşıyorum. Biraz da paldır küldür konuşan bir adamım, her düşündüğümü söylerim. O insanlar da ticaretle uğraşıyor. Bir gün bir yerde menfaat olarak karşılaşabiliriz. Onun için kırmak istemiyorum kimseyi. Bu yüzden televizyondan mümkün mertebe uzak kalıyorum. Para da kazanmıyorum bu işten. Kendinizi nasıl tanımlarsınız? a) Sinirli b) Hırslı c) Umursamaz d) Kırgın Eskiden daha sinirliydim, artık her şeye çabuk sinirlenmiyorum. Eskiden herkese yanlışlarını söylerdim, artık söylemiyorum. Çünkü bu tür davranışların bir faydasını görmedim. Hırslı bir adamım, kaybetmeyi sevmem, mantıklıyım. Konulara objektif bakmayı isterim. Hiçbir zaman hislerimle davranmam. Hayatta çok kazık yedim ama onlar da bana hep bir şeyler öğretti. İnşallah bundan sonra aynı tipte davranışlarda bulunmam. PİS KADINA TAHAMMÜLÜM YOK Bir kadın sizin için ne ifade eder? Kadınına bağlı. Beraber olduğum kadından mı bahsediyorsun? Benim için mesela bir erkeğin tarifi vardır. Sizin için de o anlamda sordum. Hayatımın olmazsa olmazlarındandır. Yeri geldiği zaman benim bütün problemlerimle başa çıkıp arkamda durabilecek bir insan olmalı, sorunsuz olmalı, huzur vermeli, beni mutlu etmeli çünkü benim ondan başka bir beklentim yok. Varsa çocuğumuza iyi bakmalı gibi... Tabii ki diğer kadınlık görevlerini de iyi yerine getirebilmeli. Şu ana kadar kadınları çözebildiğinize inanıyor musunuz? Çok iyi çözdüğüme inanıyorum hem de... Onları çözmek çok zor aslında ama ben çözebiliyorum. Artık hiçbir şey şaşırtmıyor beni. Olaylara bakış açıları, söyledikleri, kurdukları... Benim aklıma gelmez öyle bir senaryo. Kadınlar mevcut akıllarını faydalı işlere kullansa, kendileri için daha hayırlı olur. Bu söylediklerim annem için de, eski eşim için, şimdiki eşim için de geçerli. Muhtemelen kızım için de geçerli olacak. Gerçi kızım öyle durmuyor ama... O çok paldır küldür bir tip. Peki bir kadında tahammül edemediğiniz şey nedir? Aşırı hırslı ve pis kadınlara tahammülüm yok. Pis derken? Kokmasına falan mı? Kokması demeyelim de... Spor yaptıktan sonra duş almadan koku sürüp devam eden tipler vardır mesela. Onlara hiç tahammülüm yok. Onun dışında çok aşırı hırslı kadınlar çok zarar verebilir çevrelerine onları da hiç sevmem. Bir de içki içti mi dağılan kadınlardan hoşlanmam. Kadın dediğin yerini bilmelidir. Konuşmasını, tartmasını, ölçmesini, oturmasını, kalkmasını... Bir kadından özür dileme şansınız olsa kimden ne için özür dilerdiniz? Ben bugüne kadar her yaptığım hatamı kabullendim ve özür diledim. Çok da rahat özür dilerim hiç de çekinmem yani. Çünkü hatalar insanlar içindir. Ama özür dileyip o hatayı tekrarlamamak lazım. Dolayısıyla bugüne kadar yaptığım hatalardan dolayı herkesten özür dilemişimdir. Sadece bir kadından da değil, erkekten de... Dolayısıyla kimseye bir özür borcum kaldığını zannetmiyorum. HOMOFOBİK DEĞİLİM Sert adamlar gay’ler tarafından çok beğenilir Hiç böyle bir iltifat aldınız mı? 17-18 yaşlarında bu tip şeylere maruz kalmıştım. Ama hiçbir zaman ilgim olmadı. Zaten o dünyaya da çok sıcak bakmıyorum yani. Homofobik misiniz? Homofobik değilim ama gay’lerin de kendilerine göre bir dünyaları var. Bazıları doğuştan gay, bazıları sonradan oluyor. Onları saygıyla karşılıyorum ama o tip şeylere sıcak bakmıyorum. Peki en zayıf noktanız nedir? En zayıf noktam vicdanım. Bu yüzden de çok kandırılırım. Yani üstüme vazife olmayan, hiçbir menfaatimin olmadığı bir işe bile kendi işim gibi bakarım. Bunun sonunda da yüzde 90 zararlı çıkarım. Hayatta kimseye haksızlık yapmadım. Dolayısıyla vicdanım bana bu hayatta çok zarar ettirdi. Ama belki öteki hayatımda kâr ettirecek. Ben de bunu düşünerek yaşarım zaten. Bu dünyada da herkesin hak ettiğini bulduğunu zannetmiyorum. Herkes “Kaya Çilingiroğlu çok ukala” diye düşünüyor... Bilgi zararlıdır. Ukala değilim ama bildiğim konu hakkında herkesle tartışım. Hatta zaman zaman arkadaşlarımızla çok fazla iddiaya gireriz. Millet de bize “Ya bu kadar iddiaya mı girilir” diye güler. Çok okurum, çok araştırırım, çok irdelerim. Senin hayatını da Einstein’ınkini de okurum... ZEHRA’NIN 21 YAŞINDAN ÖNCE GECE KULÜBÜNE GİTMESİNİ İSTEMEM Mesela Zehra büyüyüp evlenecek... Size benzeyen bir damadınız olsun ister misiniz? Damadımın huyunun bana benzemesini isterim. Bugüne kadar hiçbir kadına zarar vermedim. Bütün kadınların arkasında kale gibi durdum. Kızımın da öyle bir adamla beraber olmasını tabii ki isterim. Ama Zehra’nın işi biraz zor tabii ki... Zehra’nın işi zor. Kızımın seçimlerine karışmam ama bugün piyasada çok tehlikeli insanlar var. Öyle bir insanı severse onu vazgeçirmek için uğraşırım yani. Zehra’yı bu yüzden spora kanalize etmek istiyorum. Voleybol oynuyor. Spor yaptığın zaman çevrende de spor yapan insanlar oluyor. Onlardan genelde pek kötülük gelmez. Zehra iyi de okuyor bu sene. Hatta ablanla spor seçimi konusunda çok tartışmışızdır. Mesela ben Zehra’nın 21 yaşından evvel gece kulüplerine gitmesini istemem. “18” diyorsun ama 18 ile 21 arasındaki o 3 sene çok önemli. Sende de yaşadık çünkü biz onu. Şimdi geriye dönsen herhalde sen de kızını 17-18 yaşında yollamak istemezsin. Bir de yeni jenerasyon farklılaşıyor. Tabii çok daha çabuk büyüyorlar. Bazı şeyleri daha iyi görüyorlar. İletişim sistemleri çok yüksek. İnternet, televizyon, medya... Önlemeye çalışırım ama tabii ki annesiyle ayrı olduğumuz için o kadar çok hâkimiyet kuramıyorum çocuğumun üstünde. Sadece ilgi göstermeye çalışıyorum. İnşallah başarılı olurum. Ama şu andaki tutumu sanki meşhur bir anne babanın değil de sıradan bir anne babanın çocuğuymuş gibi. Kızım diye söylemiyorum, herkes aynı şeyi söylüyor. Bu da beni mutlu ediyor, gurur veriyor. Hülya’ya da çok teşekkür ederim. Son derece mütevazı, alçak gönüllü, sevecen bir çocuk olarak büyüyor. Peki küçük Kaya’yla nasıl aranız? Baba oğul ilişkiniz... Çok iyi. Büyüdü artık her şeyi anlamaya başladı. Her gün bir saat muhakkak oyun oynuyoruz. Hafta sonlarını da beraber geçiriyoruz. Onun da çok hoşuna gidiyor. Ben varken çok değişik bir çocuk oluyor, yüzünden anlaşılıyor. Erkek çocuğu olduğu için benim hatalarımı yapmaması için elimden geleni yapacağım. Peki Zehra ile küçük Kaya birbirlerini kıskanıyor mu? Gördüğüm kadarıyla araları çok iyi. Kaya Zehra’yı ara sıra da ablası olarak didikliyor. Zehra da ona bağırıyor. Ama ne Feraye ne de ben en ufak bir müdahalede bulunmuyoruz. DESTEĞİM OLSA ADAY OLURDUM Bir Beşiktaşlı olarak Murat Aksu hakkında ne düşünüyorsunuz? Murat Aksu arkadaşım, sevdiğim bir çocuk. Fakat Beşiktaş’ta çok yeni. Ekibini hiç kimse tanımıyor. Beşiktaş’ın da Yıldırım Demirören’in de yaptığı hatalar meydanda. Ama ben aksilik olmazsa seçimi Yıldırım Demirören’in kazanacağını düşünüyorum. Destekliyor musunuz peki Yıldırım Demirören’i? Benim desteğim olsa zaten kendim aday olurum. Öyle büyük bir desteğim yok. Ama “Oyunu kime vereceksin” diyorsan, Yıldırım Demirören’e vereceğim. Yıldırım, çocukluk arkadaşım. Karşısındaki adayın Yıldırım’dan daha iyi olduğunu düşünmediğim için oyum Yıldırım’a.
__________________ Lucifer dediler bana, kötülüğü anlatmak için. Halbuki, ışık ve güzelliği anlatırdı Lucifer. Ben kötüyüm bu düzen için; ama değilim asla kötülük. | |
|
Etiketler |
gaylerin, iltifatlarina, iltifatlarına, kaldim, kaldım, maruz |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Hiç İftiraya Maruz Kaldınız mı ? | Ayışığı | EylulFM Paylaşım | 1 | 24 Haziran 2023 11:53 |
Yarım kaldım yarına kaldım | aSk | Serbest Kürsü | 0 | 24 Aralık 2021 22:15 |
Kur'an-ı Kerim'de Bazı Kıssa'ların Ve Ayet'lerin Ve Cümle'lerin Sık Sık Tekrarlanmasının Sebebi Nedir? | CyBeR | İslamiyet | 1 | 10 Ekim 2021 12:02 |
Soğuğa Maruz Kalma | Ecrin | İlk Yardım | 0 | 24 Eylül 2011 18:56 |
Sıcağa Maruz Kalma | Ecrin | İlk Yardım | 0 | 24 Eylül 2011 18:35 |