Cumhurbaşkanı Sezer'in veto ettiği Necmettin Erbakan'ın hapis cezasını evinde çekmesini öngören yasa, Meclis'te aynen kabul edildi. AKP'li bazı üyeler Sezer'i, partizanca davranmak ve teröristleri affetmekle suçladılar.

Necmettin Erbakan'ın kayıp trilyon davasından mahkum olduğu hapis cezasını evinde çekmesini öngören vetolu yasanın görüşmeleri, Cumhurbaşkanı Sezer'e dönük tartışmalara sahne oldu.

AKP'li Ramazan Can ve Mustafa Nuri Akbulut, Sezer'i sert ifadelerle eleştirdi.
Ramazan Can “Cumhurbaşkanı’nın affettikleri güvenlik güçleriyle çatışırken yakalanıyor. Cumhur ne diyor soruyor mu?” dedi.

AKP'li üyeler Sezer'in af yetkisini çoğunlukla sol görüşlü teröristleri affetmek için kullandığını öne sürdüler, CHP'nin karşı çıktığı yasaları veto ettiğini söylediler.

AKP'li Mustafa Nuri Akbulut ise “halkımız Cumhurbaşkanlığı makamını bir siyasi partinin uzantısı ya da muhalefetin tamamlayıcısı gibi algılamamalıdır” dedi.

AKP Grup Başkanvekili İrfan Gündüz de partisine mensup milletvekillerinin konuşurken, Cumhurbaşkanlığı makamını rencide etmek gibi bir düşünce içerisinde olduklarını zannetmediğini söyledi.

CHP'lilerden tepki

AKP'lilerin görüşlerine CHP'den tepki geldi. CHP Milletvekili Muharerrem Kılıç, "af edilecek kişileri Adalet Bakanlığı belirliyor" dedi.

Kılıç, AKP’lilerin, eski Başbakan Necmettin Erbakan'ı cezaevine göndermeye korktuğunu, çünkü bunu tabanına anlatamayacağını savunarak,''Erbakan'ı düşündüğünüz için değil, siyasi kaygılarla düzenleme yapıyorsunuz'' dedi.

CHP’li Orhan Eraslan ise, “gaflet ve dalalet sınırını aşacak şekilde en önemli makama tecavüz edildi” sözlerini kullandı. Eraslan "Türkiye Cumhuriyeti bir çadır devleti değil, hukuk devletidir" dedi.

Eraslan, ''Sayın Cumhurbaşkanı, kadrolaşma yaratmak için getirdiğiniz şeylerde yetkisini kullanıyor. Herhalde, Cumhurbaşkanı makamını Çankaya noteri zannediyorsunuz'' dedi.

Genel Kurul'daki gerginliği Adalet Bakanı Cemil Çiçek önledi. Çiçek, her iki tarafı da, ‘Cumhurbaşkanlığı makamına saygılı olmaya’ çağırdı.

Çiçek “Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Makama saygı bu değerlere de saygıdır... Siyaset esasında biraz da nezakettir. Buradaki konuşmalarda bu çerçeveyi aşmamalıyız” dedi.

Görüşmelerin ardından yasa aynen kabul edildi.

Yasa ne getiriyor?


Yasaya göre, mahkemeler, 65 yaşını bitirmiş kişilerin mahkum oldukları altı ay, 70 yaşını bitirmiş kişilerin mahkum olduğu bir yıl ve yetmiş beş yaşını bitirmiş olanların mahkum oldukları üç yıl ve daha az süreli cezalarını konutlarında çekmelerine karar verebilecekler.



Yasa, Erbakan'ın 11 trilyon liralık hazine zararını ödeme zorunluluğunu da, alacak davasının sonucuna bırakıyor.

Kayıp trilyon davası

Refah Partisi'nin kapatılmasının ardından, mart 2002'de Ankara Cumhuriyet Savcılığı, genel merkez tarafından il teşkilatlarına dağıtılmayan paraların, dağıtılmış gibi gösterilerek makbuz kesildiği iddiasıyla dava açmıştı.

Ankara Dokuzuncu Ağır Ceza Mahkemesi, kamuoyunda 'kayıp trilyon' davası diye bilinen davada, kapatılan RP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ı 'evrakta sahtekarlık' suçundan 6 mart 2002'de 2 yıl 4 ay hapis cezasına mahkum etmişti.

Davada, Erbakan'ın yanı sıra kurucu üyeler ve il başkanları 'yolsuzluk ve zimmete para geçirmek' suçuyla yargılanmış, 69 RP'li mahkum olmuştu.



Kapatılan Refah Partisi'nin eski Kayseri İl Başkanı ve Milletvekili Şaban Bayrak da, bu kapsamda aldığı 4 aylık hapis cezasını çekmek üzere 17 martta cezaevine konulmuştu.