japonlar caliskan.Sürekli icat yapiyorlar.Kafada sürekli fikir var.
-Öyle bir saat yapayimki,yelkovanla akrep üstüste geldiginde saatin kordonu gri renge dönüssün.
Gecenin bir yarisi olmus Japon mühendis mesaiye kalmis,hâlâ isyerinde,günlük olagan icadini yapmakla mesgul.icat bitmeden gitmeyecek.gerekirse uyumayacak.

Ayni saatlerde Türk mühendis,mesainin son demlerini,Sayisal loto kuponu doldurarak geciriyorki,o an telefon caliyor.karisi!
-"sen kapat ben ararim!seklindeki klasik -isyerindeki koca-diyalogundan sonra gercekten ariyor-
-Aloo,haa,mesai bitiyo birazdan.Kayincolarmi geliyo?iyi iyi okey oynariz!ben gelirken raki alirim,kanat alirim,baska birsey lazimmi?

Yine ayni Japon müh.tatil günündede evde rahat durmuyor.El sakakta:
"ulan ben pazar gününden bi icat yaparsam,haftaya avantajli girerim.gayet sahane olur!

Ayni saatlerde Türk müh.,balkonda mangal yapmakta.kulakta maclarda
"ulan balic!kacarmi o gol,Allahsiz"

Mucit Japon,neyi icat edecegini düsünürken,gözü telefona ilisir.
"hmmm.Telefon.Konusmaya yariyor.Evdeyken calarsa,acip konusuyoruz.Fakat?Ya evde yokken calarsa?Ulan ya calarsa?Demekki -telesekreter-diye bi alet yapsam ,cok tutar..

Aradan epey bi zaman gecince,bizim mühendis olayi arkadaslarina anlatiyor.
"Abicim herifler yapiyor ya.Sen evde yokken,alet arayanlari kayit ediyo abi.Ne adamlar be.Hadi serefe abicim.."

bu global celiski uzar gider.Onlar telesekreteri yapar.bizede telesekretere,tuhaf,komik bazende duygusal mesajlar birakmak düserr Telesekreteride gec,sabit ya da mobil telefonu yogun geyik muhabbetleri icin kullanan tek ulus sanirim biziz.-isletme-adi altinda,rasgele numara cevirip makara yapacagimizi ve bu realiteyi eglence sanacagimizi bilseydi Graham bell,en az 4 kere daha düsünürdü.
acaba bizdeki--japonlar yapmis--muhabbeti gibi japonlarda da --Türkler yapmis-- diyalogu varmidir??
"Nedir hocam,varmi Türklerde bi numara"
"Yok be abii,gene bisi yapmamislar"
Öyle ya, "japonlar birsey yapmis,aklin durur" cümlesine göre "Türkler israrla bisey yapmiyorlar,ne is acaba bi bildiklerimi var?" cümlesi cok daha güclü.baska bir cografyada "icat cikarma durduk yere" türünde bi anlayis yokki..hehehe

 

Çevrimdışı

Japonların çok çalışması ve birşeyler hususunda başarılı olmaları onların hür gönülleriyle giriştikleri işlerin sonucu değildir.
Toplum baskısı hat safhada, japonlar yüksek karakter ve girişkenlikten ötürü değilde toplumun aşırı baskısı nedeniyle uzun mesai harcarlar. Başarısız olup toplumdan dışlanma korkuları onları harakiri yapmaya teşvik eder. Harakiri ben bu işi başaramadım o halde kendimden utanayım onurumla hayatıma son vereyim olayı değildir.
Başarısız olanlar ve halkın belli bir kesimi soy ağaçlarından dolayı insan yerine konulmaz. İş bulmaları ve evlenmeleri imkansıza yakındır.

Aile yapıları tümden bozuk, aile içi yada toplumsal iletişimleri son derece zayıftır. Bir japon kayınçosunu mangala çağıramaz, iki tek atıp sahilde çakır kafayla türkü söyleyemez. Memleketteki dayısına, amcasına, halasına yatılı misafirliğe gidemez. Dedesiyle köy gezmelerine çıkamaz. Japon gençleri ailesinden ilgi ve sevgi göremediğinden utangaçlıkla birlikte kendini toplumdan soyutlama eylemine girişirler. Hiç kimsesi ve hiç birşeyi olmayan insanlar olduklarından sürekli işleriyle meşguliyet geçiriyorlar. Yada anime izlemek ve manga okumakla meşguller.
Kadınların aile içinde ve toplumda yerleri yok denecek seviyede ve tek tip görünüşteler.
Japon erkekleri 30'lu yaşlarından itibaren cinsel psikopatlık ve sadistik hazlara ilgi duymaya başlar. Bu evrilmenin sebebi yine yoğun mesai saatleri, sevgisiz ilgisiz büyüme ve tümden içine kapanılıktır. " VPN ile sadistic rope " izlerseniz daha iyi anlarsınız.

Japonlar eşleri yada sevgilileriyle el ele tutuşup sokakta yürümezler, cilve, sırnaşma vb. duygusal faliyetlerde bulunmazlar.
Sebebi kadının aşağı olması, erkeğin tecrübesizliği ve bencilliğidir.

Birleşik kolonilerin japonyaya attığı atom bombaları sonrası japon imparatoru teslim olmuş ve himayeyi kabullenmiştir.
Bu himaye japonyanın bir ordusu olmayacağı sadece savunma gücü askerleri barındırabilmesine dayanır.
İkinci cihan harbinden sonra japonyanın ulusal bir endişesi kalmamış tüm savunmalarını ve askeri harcamalarını Birleşik Koloniler üstlenmiştir. Askeri yatırımlara bütçe ayırmak zorunda olmayan japon ahalisi dertsiz başlarıyla çeşitli alanlarda kalitesiz " bugünkü çin malları" edasında birçok ürün üretmeye muktedir olmuşlardır. Kalitesiz malların üretimiyle yaygınlaşan endüstri ve tecrübe onları bugünkü japon kalitesine taşımıştır.

Ürettikleri ürünlerin kalitesiyle bilinen japonlar sanılanın aksine tümden saygı duyulacak huzurlu ve onurlu insanlar değillerdir.
Türkiyeye turistik gayelerle gelen koniçivalar, sürekli gülen yaşlılar ve vanilyalı dondurma tenli genç kızlar kendi ülkelerinde aşırı ırkçı ve soğuk nevalelerdir.
Hertürlü ruhsal çöküntüye sebebiyet verecek çirkin ve psikopatça eylemler tüm japonyaya hakimdir.
Samuraylar da eline silah alıp dağa çıkan eşkiyadan öte değildir. Filmlerde izlenilenin aksine samuraylar tam bir zorbadır ve silahlı güç oldukları için hapiste yatmazlar.

Türk mühendislerine yada aziz milletimize geldiğimizde aklı hür vicdanı hür değillerdir. Japonyada üretilen yüksek teknoloji ürünleri dışında diğer tüm ürünleri Türkiyede üretebilmektedir.
Cep telefonu yada kamera lensi üretmek yüksek teknoloji değildir. Yüksek teknoloji değince aklınıza elektronik eşyalar gelmesin.

Kadim İmparatorluk ve genç Cumhuriyet tüm mülküyle, çatısı altında barındırdığı yurttaşlarıyla insanlık ve sevgi bakımından eşsiz bir zenginliktedir.

Konu çok daha detaylı olarak işlenebilir fakat ihtimaldir ki bazı kimseleri tatmin etmeyecektir.

Sevgiler saygılar