![]() |
![]() |
![]() | #231 |
Çevrimiçi # Forum Dedesi # ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: BU GÜNÜN DUASI( ERKEK ÇOCUK OLMASI İÇİN ) Eline sağlık Aminn..
__________________ Yahudi mi dediniz? onlar yumurtalarini pisirmek icin dunyayi atese vermekten cekinmeyen LANETLILERDIR!!! Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
| ![]() |
![]() | #232 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | YAŞLILARA HÜRMET EDEPTENDİR VE BÜYÜK NİMET DİR Yaşlılar, Gençlere Allah’ın Birer Emânetidir İnsanın yanında bulunan gerek ebeveyni ve gerekse diğer yakını olan ihtiyarlar, Allâh’ın ona birer emânetidir… Onun için birer imtihan vâsıtası, rızkının genişleme sebebidir… Kezâ, bir takım belâ ve musîbetlerin def‘ine vesîledir. O bakımdan bu mübârek ihtiyarların varlıklarıyla sıkılmak, ölümlerini arzu etmek çok büyük bir vicdansızlık ve pek büyük bir vebâldir. Hele hele kendilerini evlâtlarının hayatına fedâ eden anne ve babanın ölümlerini arzu etmenin, onlardan kurtulmaya çalışmanın çirkinliği, aklı başında hiçbir insana yakışmayacak şekilde âşikârdır. Zira yaşlıların ölümünü arzulayan her genç de, şayet ömrü varsa, mutlaka ihtiyarlayacaktır. Dolayısıyla, “Her amel kendi cinsinden bir şeyle karşılık görür” kâidesi gereğince, anne-baba başta olmak üzere, hiç şüphesiz yaşlılara hürmet etmeyene, evlâdı da, diğer gençler de hürmet etmeyecektir. Buna mukabil anne-baba ve sair ihtiyarlara hürmet edip hizmet veren kimse de, ihtiyarlığında mutlaka bunun karşılığını görecektir. Nitekim, Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) Efendimiz bir hadîs-i şeriflerinde şöyle buyururlar: “Herhangi bir genç, yaşından dolayı bir ihtiyara hürmet ederse, Hazret-i Allah da, yaşlılığında ona hizmet edecek kimseler halk eder.” (Riyâzu’s-Sâlihîn, 1, 391) Binâenaleyh, büyüklerine saygı göstermeyen, yaşlı-düşkün ve bakıma muhtaç olanlarla ilgilenmeyen kişiler, Allah indinde de, cemiyet nezdinde de mes‘ûliyetten kurtulamazlar. Şefkat ve merhametten mahrûm olan bu kimseler, ayrıca uhrevî cezâ ve azâba da dûçâr olacaklardır. İşte hem insanlık, hem de Müslümanlığın îcâbı şudur ki; – Yaşlılara saygı göstermeli, yufka yüreklerini rencide etmemeli… – Yaşlılıktan dolayı vukû bulacak birtakım hata ve muvâzenesizlikleri musâmaha ile karşılamalı… – Onları birer emânet olarak kabul edip haklarına riâyetkâr olmalıdır. Böyle davranan, böyle düşünen âilelerde ve cemiyetlerde huzur olur, hayır ve bereket bulunur. Nitekim Resûlüllah Efendimiz buyurmuşlardır ki: “Düşkünleri görüp gözetiniz; zira siz, ancak düşkünleriniz sayesinde yardım görür ve rızıklandırılırsınız.” (R. Sâlihîn, 1, 314) Bir başka rivâyette ise, “Beli bükülmüş ihtiyarlar, süt emen bebekler ve otlayan hayvanlar olmasa idi, başınıza büyük azap gelecek ve sel gibi belâlar akacaktı.” (Keşfü’l-Hafâ 2, 212) Ne mutlu Müslüman olarak saçı-sakalı ağaran, beli kamburlaşıp ihtiyarlayan insanlara… Ve ne mutlu, yaşlılarının kadr u kıymetini bilip hukûkuna riâyet ederek onlara saygı ve sevgi ile muâmele eden gençlere… *** FIKRA SAÇLARI BEYAZ, SAKALI SİYAH Fransız imparatorlarından IV. Henri, saçları beyazlamış, ama sakalları siyah bir köylü ile karşılaşınca, şaşkın şaşkın bakmış!.. Sonra da, bunun sebebini sormuş. Köylü ne cevap verse beğenirsiniz: — Çünkü, demiş, saçım sakalımdan yirmi yaş büyüktür haşmetmeâb. |
| ![]() |
![]() | #233 |
Çevrimiçi # Forum Dedesi # ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: YAŞLILARA HÜRMET EDEPTENDİR VE BÜYÜK NİMET DİR Çok güzel bilgiler eline sağlık +
__________________ Yahudi mi dediniz? onlar yumurtalarini pisirmek icin dunyayi atese vermekten cekinmeyen LANETLILERDIR!!! Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
| ![]() |
![]() | #234 |
Çevrimiçi # Forum Dedesi # ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: CAMİLER SADECE İBADETHANE DİR BAŞKA MAKSATLA KULLANMAYINIZ Çok güzel bilgiler eline sağlık +
__________________ Yahudi mi dediniz? onlar yumurtalarini pisirmek icin dunyayi atese vermekten cekinmeyen LANETLILERDIR!!! Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
| ![]() |
![]() | #235 |
Çevrimiçi # Forum Dedesi # ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Hikaye (Şeytana Karşı İnsanlar?) Çok güzel bilgiler eline sağlık +
__________________ Yahudi mi dediniz? onlar yumurtalarini pisirmek icin dunyayi atese vermekten cekinmeyen LANETLILERDIR!!! Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
| ![]() |
![]() | #236 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Hazreti Ali(KAV)´nin eğitim metodu Hazreti Ali´nin eğitim metodu Hazreti Ali’nin (kv) Şahadeti ve Vasiyeti -Hz. Ali’nin, Hz. Hasan’dan Sordukları Eğitimin en önemli şekillerinden biri, soru cevap şeklinde sohbet etmektir. Hz. Ali (kerremellahu vechehu) zaman zaman çocukları ile sohbet eder, onlara sorular sorarak eğitirdi. Kadı Ebu’l-Ferec’in de dediği gibi Hz. Hasan’ın babasına verdiği cevaplar oldukça hikmetli ve faydalıdır. Bu cevaplar onun ilim, anlayış ve kavrayışının çok yüksek olduğunu, hayatı ve insanları çok iyi tanıdığını, ilmi ile amel eden, nefsini terbiye etmiş müstesna bir şahsiyet olduğunu göstermektedir. Hz. Ali (kv) mahdumlarından Hz. Hasan’a (radiyallahu anhu) sorar; — Ey oğlum! İstikamet nedir? Hz. Hasan: — Ey babacığım! İstikamet, kötülüğü iyilikle önlemektir. — Şeref nedir? — Halkını ve aşiretini eğitmek, bu sırada sana karşı yaptıkları hataları kaldırabilmektir. — Başka nedir? — Kardeşlerin ile anlaşmak, komşularını korumaktır. — Mürüvvet nedir? — Kişinin iffetli olması ve hatalarını sürekli düzeltmesidir. — Dikkat nedir? — Sıradan işleri dahi önemsemek, basit de olsa kötülükten uzak durmaktır. — Islah nedir? — Öncelikle kişinin kendini kötülüklerden koruması, sonra yakınlarının iyi olması için gayret göstermektir. — Semahat nedir? — Kolay ve zor zamanlarda adaletten ayrılmamaktır. — Cimrilik nedir? — Elindekini şeref vesilesi, infak ettiğini kayıp ve zayi saymandır. — Kardeşlik nedir? — Zor ve rahat zamanlarda vefalı olmaktır. — Korkaklık nedir? — Dostuna karşı cüretli, düşmanına karşı çekingen olmaktır. — Ganimet nedir? — Takvaya yönelmek, dünyaya meyletmemek peşinde koşulması gereken ganimettir. — Hilm nedir? — Nefsine hâkim olup kızgınlığı yenmektir. — Zenginlik nedir? — Az dahi olsa, Allah’ın taksimine razı olmak. Asıl zenginlik müstağni olmaktır. — Fakirlik nedir? — Her şeye heveslenmek, istemektir. — Menfaat nedir? — Çok cesaretli olup insanların en güçlüsünü yenmektir. — Zillet nedir? — Saldırı anında korkmaktır. — Cesaret nedir? — Akranları ile mücadele edebilmektir. — Külfet nedir? — Kendini ilgilendirmeyen şeyler hakkında konuşmaktır. — Mecd nedir? — İhtiyacı olduğu zaman verebilmek, kendine karşı yapılan suçları affetmektir. — Akıl nedir? — Kalbi korunması istenen her şeyden korumaktır. — Ahmaklık nedir? — Liderini, yöneticini ziyaret edip ona karşı sesini yükseltmektir. — Övgü nedir? — Güzel şeyleri yapıp, kötü şeylerden sakınmaktır. — Güven nedir? — Sürekli hilim, yakınlarına şefkat, insanların suizan edeceği şeylerden kaçınmaktır. — Sefahat nedir? — Dünyaya dalmak, kötülüğe sürükleyen kişilerle arkadaşlık etmektir. — Gaflet nedir? — Camileri terk edip fesatçı insanlara itaat etmektir. — Mahrumiyet nedir? — Sana arz edilen nasibini almamaktır. — Aciz kimdir? — Aciz, sürekli sakalı ile oynayan ve yerlere çokça tükürendir. — Güzellik nedir? — Ahlak güzelliğidir. — İman ile yakin arasında ne kadar mesafe vardır. — Dört parmak ara vardır. — Nasıl? — İman kulağının duyduğu, kalbinin tasdik ettiği her şeydir. Yakin ise gözünün gördüğü ve kalbin kabul edip mutmain olduğu şeylerdir. Göz ile kulak arasında ise yalnızca dört parmak vardır. Hz. Hasan Efendimizin verdiği cevaplar, ahirzamanın kirli felsefi görüşleri karşısında; değer yargıları bozulmuş, paradigmaları bozulmuş bazı Müslüman kardeşlerimizin aklını ve kalbini aydınlatıcı ve arındırıcı niteliktedir. Kavramların düzgün anlaşılmadığı hiçbir hayat nizamı insanı kurtuluşa götüremez. Belki insanı doğruyu yanlış anlamaya götürdüğü için helak eder. Bu sebepten Müslümanlar Hz. Hasan’ın Hz. Ali’ye verdiği ve “neyin ne olduğunu” açık ve kesin anlamlarla ortaya koyduğu cevapları tekrar tekrar okunmalı ve en iyi şekilde anlaşılmalıdır. Hz. Ali’nin Vasiyeti Şehit olacağını anlayan Hz. Ali, oğulları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i yanına çağırarak onlara vasiyet etti: “Size Allah’a karşı takva sahibi olmanızı tavsiye ediyorum. O size yönelse dahi siz dünyaya yönelmeyin. Kaybettiğiniz hiç bir şeye ağlamayın. Her zaman hakkı ve hakikati söyleyin. Yetime merhamet edin. Yardım isteyenin yardımına koşun. Ahiret için hazırlanın zalimin hasmı mazlumun yardımcısı olun. Kınayanın kınamasından çekinmeden kitap ve sünnete göre amel edin.” Muhammed b. Hanif’e bakan Hz. Ali: — Onlara söylediklerimi aklında tuttun mu? Diye sordu. O: — Evet, dedi. Hz. Ali: — Onlara tavsiye ettiğim şeyleri sana da tavsiye ediyorum. Kardeşlerine saygıda kusur etme. Üzerindeki haklarını yerine getirmeye özen göster, emirlerini yerine getir. Onlardan habersiz bir iş yapmaya kalkışma! Cehenneme Nispetle Her Bela Afiyettir Sonra Hz. Hasan’a döndü. — Ey oğlum! Sana takvayı, namazı vaktinde kılmanı, zekâtını yerine ulaştırmanı, abdesti güzel bir şekilde almanı tavsiye ediyorum. Abdestsiz namaz olmadığı gibi zekâtı engelleyenin namazı da kabul edilmez. Kızgınlığını yenip sana karşı yapılan haksızlıkları bağışlamayı, sıla-i rahmi, cahilce hareket yapanlara karşı yumuşak davranmayı, dinde anlayışlı olmayı, kararında sebatı, Kur’ân’ı rehber etmeyi, güzel komşuluğu, kötülüklerden sakınmayı, iyiliği emredip kötülükten sakındırmayı tavsiye ediyorum.” “Ey oğlum! Sana gizli ve açık her yerde takvaya riayet etmeyi, kızdığın veya razı olduğun zamanlarda hakkı söylemeyi, zengin ve fakirlikte tutumlu olmayı, dost ve düşmana karşı adil olmayı, canlı (yani dinçken) ya da üzerine tembellik çöktüğünde amel etmeyi, sıkıntı ve geniş anında Allah’tan razı olmanı tavsiye ediyorum. “Ey oğlum! Cennete gitmemekten daha büyük şer, cehennemden kurtulmaktan daha büyük hayır yoktur. Cennetin dışındaki her nimet onun yanında çok küçüktür. Cehenneme nispetle her bela afiyet sayılır. “Ey oğlum! Nefsinin ayıbını gören kişi başkasının ayıpları ile uğraşamaz. Allah’ın taksim ettiğine razı olan, kaçırdıkları şeylerden dolayı hüzünlenmez. Haksız olarak kılıç sıyıran kişi aynı kılıçla öldürülür. Kardeşine kuyu kazan, kendi kazdığı kuyuya düşer. Kardeşinin sırlarını çıkaran kişinin ayıpları ortaya saçılır. Başkası ile alay eden, aynı konuda hafife alınır. Kendi hatalarını unutan başkalarının hatalarını büyük görmeye başlar. Görüşünü beğenen sapar, kibirlenen zelil olur. Kötülük yapılan mekânlarda bulunan ithama maruz kalır. Aklını öne çıkarıp başkasını dinlemeyenin ayağı kayar. Âlimlerle oturanlar saygınlık kazanır. Kişi ne ile fazlaca meşgul olursa onunla tanınır. Çok konuşan çok hata yapar, hatası fazlalaşanın hayâsı azalır. Hayâsı azalanın sakınması azalır. Sakınması azalanın kalbi ölür. Kalbi ölen cehenneme girer.” İşleri Allah İçin Olana Müjdeler Olsun! “Ey oğlum! Edep en hayırlı mirastır. Güzel ahlak en iyi dosttur. Ey oğlum! İnsanı kurtuluşa götüren yol on kısma ayrılır. Bunlardan dokuzu (Allah’ı anmak hariç) susmak, biri sefih insanların meclisinden uzak durmaktır. “Ey oğlum! Fakirliğin süsü sabır, zenginliğinki şükürdür. Ey oğlum! İslam’dan daha yüce bir şeref, takvadan daha aziz bir değer, verâdan daha sağlam sığınak, tövbeden daha iyi şefaatçi, afiyetten daha güzel elbise yoktur. Hırs yorgunluğun anahtarıdır. İş yapmaya başlamadan önce gerekli tedbirleri almakta acele etmek pişmanlıktan kurtarır. İnsanlara düşman olarak ahirete hazırlanmak ne kötü azıktır. Öğrenmesi, ameli, sevgisi, kızması, alması, bırakması, konuşması, susması, işi ve sözü Allah için olana müjdeler olsun!” Hz. Ali, (kerremellahu vechehu) Ramazan’ın yirmi birinci günü şehit edilince, Hz. Hasan halka bir konuşma yaptı. Babasının yaşamından örnekler vererek faziletlerinden bahsettikten sonra: — O Kur’ân’ın indiği, Hz. İsa’nın Rabbine yürüdüğü, Hz. Musa’nın vefat ettiği gün öldürüldü. Allah ona salât ve selam etsin!” Hz. Hasan’ın oğlu Ali anlatıyor: “Babam, babası Hz. Ali öldürülünce halka bir konuşma yaptı. Allah’a hamd ve sena Resulüne salât ve selam yaptıktan sonra şöyle dedi: “Bu gece, önceki insanların fazilette kendisini geçemediği, sonrakilerin faziletine kavuşamayacağı bir insan vefat etti. Allah Resulü’nün (sallallahu aleyhi vesellem) ona sancağı verdiğinde sağına Cebrail (aleyhisselam), solunda Mikail (aleyhisselam) geçer, onlarla birlikte savaşır, zafer kazanmadan dönmezdi.” Ehl-i Beyt’i Sevmek Farzdır “Vefatından sonra geriye bıraktığı altın ve gümüş paranın tamamı ailesi için almayı düşündüğü hizmetli için ayırdığı 700 dirhemdir. “Ey İnsanlar! Beni tanıyan tanır. Tanımayan bilsin ki ben Hz. Ali’nin oğlu, Peygamberin, müjdeci ve uyarıcı, insanları Allah’ın izniyle Allah’a çağıran, parıldayan ışığın torunuyum. Ben Cebrail (aleyhisselam)’ın hanesine inen Ehl-i Beyt’ten biriyim. Ben Allah’ın kendilerinden kötülükleri gidererek tertemiz yaptığı Ehl-i Beyt’tenim. Ben Allah’ın her Müslüman’a sevmeyi farz kıldığı Ehl-i Beyt’tenim. “Allah Tebâreke ve Teâlâ Peygamberine şöyle buyurdu: ‘…De ki: ‘Ben buna karşılık sizden yakınlık sevgisi dışında hiçbir karşılık istemiyorum. Kim bir iyilik yaparsa onun sevabını fazlası ile veririz. Şüphesiz Allah bağışlayan ve şükrün karşılığını verendir.’ buyurmaktadır. (Şûrâ, 42/23.) “Ayette geçen iyilik yapmaktan maksat, bizim yani Ehl-i Beyt’in sevgisidir. Kim bizi severse yaptığı iyiliklerin sevabı kat kat artar.” Konuşması bittiğinde, gözlerinden akan yaşlar sakalını ıslatmıştı. Onu dinleyen herkes ağlıyordu. |
| ![]() |
![]() | #237 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Genç ve günahkar bir kızın azaptan kurtuluşu…(HİKAYE) Genç ve günahkar bir kızın azaptan kurtuluşu… Tabiinden Hasan-ı Basrî Hazretleri zamanında bir kadın, Hazret-İ imamın huzuruna gelip: -Ya îmam! Benim genç bir kızım vardı. Birkaç ay evvel vefat etti. Fakat onun hasretine dayanamıyorum, öldükten sonra rüyamda da görmedim. Bana bir dua öğretiniz de, hiç olmazsa onu rüyamda görüp teselli olayım, dedi. Hasan-ı Basrî kadına lâzım gelen duaları talim etti. -inşallah görürsün, diyerek gönderdi. Kadın öğretilen duaların tamamını okudu. Cenab-ı Allah’a kızını göstermesi için hayli yalvardıktan sonra, göz yaşları ile yatıp uyudu. Uykusunda kızını gördü. Gördü ama gördüğüne de pişman oldu. Çünkü kıza öyle azap ediliyordu ki, onu görünce kadının ciğeri parça parça oldu. Kıza ateşten bir elbise giydirmişler, şiddetli şekilde azap olunmakta idi. -Kadın heyecanla uykusundan uyandı, sabah olduğunda da, Hazreti imamın huzuıuna tekrar çıkarak gördüğünü anlattı. Kızının bu azaptan kurtulması için ne yapması lâzım geldiğini, ne gibi hayır hasenat ederse günahlarının affedileceğini sordu. Hasan-ı Basrî Hazretleri, ona bazı tavsiyelerde bulundu ve geri gönderdi. Fakat bir müddet sonra Hasan-ı Basrî Hazretleri kendisi bir rüya gördü. Rüyasında genç ve son derece güzel bir kız, Cennet bahçelerinden birinde altın bir tahtın üzerinde oturmakta ve etrafına güneş-gibi parlaklık saçmakta idi. Kız Hasan-ı Basrî Hazretlerine: -Beni tanıdın mı? diye sordu. Hazreti imam, tanımadığını ve hangi peygamberin kızı yahut zevcesi olduğunu sual etti. Kız şöyle dedi: -Hani sana gelip de beni görmek için senden yardım isteyen ve rüyasında azap içerisinde görünce de, tekrar size durumu anlatıp günahımın affı için ne yapması lâzım geldiğini soran kadın var ya, işte ben onun kızıyım, dedi; Hazreti imam: -O kadın bana senin azap İçinde olduğunu söylemişti. Ne oldu da kurtuldun o azaptan? diye sorduğunda, kız şöyle dedi: Ya imam! Allah’ın sevgili kullarından biri bizim bulunduğumuz kabristandan geçti ve oradan geçerken bir Fatiha üç ihlâsla beraber üç kere de salavat getirip biz kabir ehlinin ruhuna hediye etti. işte ondan sonra, “Bu kabristanda kabir azabı çekenlerden azabı kaldırın!” diye bir nida geldi ve benimle beraber 550 kişiden kabir azabı kaldırılıp, Cennet nimetleri bize ihsan olundu, diye anlattı. Hasan-ı Basrî Hazretleri, gördüğü bu güzel rüyayı o kadına anlatıp kızının azaptan kurtulduğunu müjdeledi ve ondan sonra bol bol Salavat-ı Şerife okumasını tavsiye etti. Bizler de âhirete göç eden atalarımıza, ölülerimize mutlaka bir şeyler okumalıyız. Onların ilâhî rahmete gark olmaları için salavatlar okumalı, Kur”ân-ı kerim okumalı ve onların ruhlarına hayır ve hasenat yapmalıyız. Mümkün mertebe. Kaynak ; Dipnot – İsmail Hakkı Bursevi(k.s.), Ruhu’l Beyan Tefsiri : 9/350. |
| ![]() |
![]() | #238 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Misafir ağırlama kültürümüz Misafir ağırlama kültürümüz Temelini İslam’dan alan kültürümüzde misafire niçin geldiği, ne zaman gideceği ve aç olup olmadığı sorulmaz. Bunun yerine herkes kendi imkanlarına göre hiç beklemeden hazırda olan, kolay hazırlanabilen ne varsa kısa sürede bir sofra hazırlanır. Misafir sofraya yalnız başına oturtulmaz. Misafiri rahatlatmak için komşular da seferber olurlar ve hizmette kusur edilmez. Bu durumda misafir de yiyeceği kadarını yer sonra da kalanını bırakarak sofradan kalkar. Yemekten sonra da misafire içecek bir şey ikram edilir. Ancak bu ikramda kullanılan dil önemlidir. Misafire Kahve alır mısınız? ` yerine, “Kahvenizi nasıl alırdınız” onun daha rahat olmasını sağlayacaktır. ___________ Peygamber efendimiz (sav) “sizden biriniz kurdugu yemek sofrasini misafirlerin önünde bulundugu müddetce melekler o kimseye salat ve selam ederler” buyurmuslardir. Horasan alimlerinden biri, yiyemiyecekleri kadar bol yemek sofralar kurar ve su hadis-i serif rivayet eder: “kardeslerinin yedikleri ve onlardan arta kalan yemegi yiyien kimse bu yemegin hesabi icin sorguya cekilmez.” ve; ben onlardan artan yemekleri yemek icin misafirlerime fazla yemek ikram ederim, derdi. Peygamberimiz (sav) “kul üc seyden sorguya cekilmez. sahur yemeginden, iftar yemeginden, dost ve kardesleriyle yedigi yemeklerinden” buyurmusdur. Abdullah bin Ömer (ra): “yanina bol yiyecek alip yolculukta arkadaslarina ikram etmek, kisinin serefli ve insaniyetli olusundandir” buyurmusdur. Ashab-i Kiram “bir sofraya toplanip birlikte yemek, ahlakin üstünlüklerindendir” buyururlardi. |
| ![]() |
![]() | #239 |
Çevrimiçi # Forum Dedesi # ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Misafir ağırlama kültürümüz Güzel bilgiler için eline sağlık +
__________________ Yahudi mi dediniz? onlar yumurtalarini pisirmek icin dunyayi atese vermekten cekinmeyen LANETLILERDIR!!! Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
| ![]() |
![]() | #240 |
Çevrimiçi # Forum Dedesi # ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Hazreti Ali(KAV)´nin eğitim metodu Güzel bilgiler için eline sağlık +
__________________ Yahudi mi dediniz? onlar yumurtalarini pisirmek icin dunyayi atese vermekten cekinmeyen LANETLILERDIR!!! Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
| ![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 4 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 4 Misafir) | |
| |
![]() | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Fotoğraf paylaşımları hk. | M | Duyuru Arşivi | 1 | 21 Ağustos 2019 13:03 |
Günün Müzik Paylaşımları | AsiRuh | Albüm Tanıtımları | 0 | 02 Mart 2018 12:12 |
Günün Müzik Paylaşımları | AsiRuh | Albüm Tanıtımları | 0 | 23 Şubat 2018 10:56 |