24 Temmuz 2012, 15:49 | #5411 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: İçini dök! RENGARENK BALONLAR UÇURDUM BUGÜN GÖKYÜZÜNE HER BİRİNİN UCUNA UMUT, MUTLULUK BAĞLADIM... VE GÜZEL DİLEKLERİMİ BİRİKTİRİP KÜÇÜCÜK YÜREĞİMDE SALDIM HEPSİNİ ÖZGÜRLÜĞE... Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. |
|
25 Temmuz 2012, 00:35 | #5413 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: İçini dök! Kadın sevilmek ister, ilgi ister, şefkat ister,sadakat ister, saçını farketmenizi ister, ojesinin güzel olduğunu ona söylemenizi ister, avon ister, ona sık sık sürpriz yapmanızı ister, Özel günleri hatırlamanızı ister, istemem dese de çiçek ister, küçük hediyeler ister, günaydın mesajı ister, iyi geceler konuşması ister, gücünüzü hissettirmenizi ister, dediklerinin dikkate alınmasını ister. Bütün bunları yapabilecek kişi ona aşık olur ondan düşünmesi için biraz zaman ister.. "Hayır" der, odunun birine aşık olur romantizm bekler.. Mehmet COŞAR.... |
|
27 Temmuz 2012, 01:55 | #5415 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: İçini dök! Nedir bu bitmek bilmeyen uğraşlar... Hergün ölüme biraz daha yaklaşıyor, hayattanda uzaklaşıyoruz... Misafir olduğumuzu nede çabuk unuttuk... Misafir gibi davranmayı da unuttuk... Hatırlarsanıza; söz vermiştik Rabbimize... Ve o bizim için cenneti yaratmıştı... Göndermişti dünyaya gidin önce hak edin diyordu... Unuttunuz mu...? Anne karnındayken sizi o beslettiriyordu, mekekleri arkadaş olarak gönderiyordu... Unuttunuz mu... Nankör olmayalım, güneşi, ayı, hayvanları, bitkileri bize musahhar etti görmüyor muyuz... Arkamıza ecel aslanını saldı, vazifesini yapmaya bizi gideceğimiz yere götürmek istiyor, arkanıza bakmıyor ecel aslanını görmüyor musunuz...? Tutunduğumuz dalları iki fare kesiyor, biri siyah biri beyaz görmüyor musunuz ki bunlar gece ve gündüzdürler... Uyanma vakti değil midir...? |
|
27 Temmuz 2012, 16:16 | #5418 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: İçini dök! Suçtur kadın olmak !.. Çünkü herkesin sahip olmak istediği bir bedenin vardır. Korumak zorunda olduğun bir namusun ve sevmeye yasaklı törelerin.. Adam gibi adam derler de, kadın gibi kadın demezler;mesela Taş gibi derler. Soğuk olmak zorundadır, hissetmemesi gerekir, iyi gözükmelidir ama öyle çok iddialı da olmaması gerekir. Erkeğin yanında yerini bilmelidir. Kadın olmak suçtur bu hayatta. Seversin deli derler, sevmezsin kötü derler. Elde ederler basit olursun, elde edemediklerinde konuşmalara meze olursun. Susarsın bir şey bilmiyor derler, susmazsın dili uzun derler. Erkek olmak doğuştan bir güçtür, kadın olmak eksikliktir, güçsüzlüktür. Eksik etektir kadın Aklı ermez, gözü açılmamalı, sırtından sopa karnından sıpa eksik olmamalıdır. Kadın, şeytana açılan kapıdır çünkü. O kapıyı, kadına açtırtmamalı. Oysa erkektir kadını eksik hale getiren, namusunu alıp etek altına iten, inançlarını yok eden. Erkektir bir melekten şeytan yaratmasını bilen. Kadın yüzeyseldir görünürde ve karmaşıktır erkekten istediği şeylerde. Oysa kadın derindir ve derine dalmasını bilen vurgun yeme ihtimalini de göze alabilmelidir. Cesurdur kadın, erkek gibi tartıp biçmez. Seviyorsa, sevdiği için tüm engelleri aşar. Oysa erkek korkaktır. Ne kadının ilgisini kaybetmek ister ne de ona bir gelecek vaat eder Yedekte tutar. Daha iyisini bulamazsa, elinin altındaki ile idare eder. Kadın karmaşık gibi gözükür ama istediği üç şey; Sevgi, Sadakat, Dürüstlüktür !.. |
|
28 Temmuz 2012, 02:54 | #5419 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: İçini dök! Eğer... Onu hatırladıkça başı göğe ermişçesine ya da asansör boşluğuna düşmüşçesine ürperiyorsa yüreğiniz... Ömrü saatlere sıkışmış bir kelebek telaşıyla o hüzünden bu neşeye konup kalkıyorsanız gün boyu nedensiz... Ve her konduğunuzda diğerini iple çekiyorsanız bu hislerin... Onunlayken pervaneleşen yelkovanlar, onsuz mıhlanıp kalıyorsa yerine, bir akrep kadar hain... Sınıfta, büroda, yolda, yatakta içiniz içinize sığmıyor, ondan söz edilince yüzünüz, sizden habersiz, mis kokulu bir ekmek dilimi gibi kızarıyor, mahcup somurtuyor veya muzip sırıtıyorsa ve o, her durduğunuz yerde duruyor, her baktığınız yerden size bakıyor, siz keyiflendikçe gülüp, hüzünlendikçe ağlıyorsa... Dünyanın en güzel yeri onun yaşadığı yer, en güzel kokusu bedenindeki ter, en dayanılmaz duygusu gözlerindeki kederse... Hayat onunla güzel ve onsuz müptezelse... Elmalar pembe, kiremitler pembe, gökyüzü, yeryüzü, onun yüzü pembeyse, kışlar ilkbaharsa, yazlar ilkbahar, güzler ilkbahar... Her şiirde anlatılan oysa... Her filmin kahramanı o... Her roman ondan söz ediyor, her çiçek onu açıyorsa... Bir anlık ayrılık, bir ömür gibi geliyor ve gider gitmez özlem saç diplerinizden çekiştirip beyninizi acıtıyorsa, iştahınız kapanıyor, iştahınız açılıyor, iştahınız şaşırıyorsa, iştahınız, hasret acısında bile karşı konulmaz bir tat buluyorsa... Eliniz telefonda yaşıyor, işaret parmağınızla ha bire onu tuşluyor, dara düştüğünüzde kapıyı çalanın o olduğunu adınız gibi biliyorsanız... Mütemadi bir sarhoşluk halinde, her çalan telefona o diye atlıyor, vitrindeki her giysiyi ona yakıştırıyor, konuşan birini dinlerken "keşke o anlatsa" diye iç geçiriyorsanız... Kokusu burnunuzdan, sureti gözünüzden, sesi kulağınızdan, teni aklınızdan silinmiyorsa bir türlü... Özlemi, sol memenizin altında tek nüsha bir yasak yayın gibi taşıyorsanız gün boyu... Hem kimseler duymasın, hem cümlealem bilsin istiyorsanız... Onsuz geceler ıssız, sokaklar öksüzse... Ayrılık ölüme, vuslat sehere denkse... Gamze gamze tebessüm de onun içinse, alev alev öfke de; bunca tavır, onca sabır ve nihayetsiz kahır hep onun yüzü suyu hürmetine... Uğruna ödenmeyecek bedel, gidilmeyecek yol, vazgeçilmeyecek konfor yoksa... Dışarıda yer yerinden oynuyor ve "içeri"de bu sizi zerrece ilgilendirmiyorsa... Nedensiz küsüyor, sebepsiz affediyorsanız ve bütün bu hallerinize siz bile akıl erdiremiyorsanız... Kaybetme korkusu, kavuşma sevincinden ağır basıyorsa ve aşk, gurura baskın çıkıyorsa bu yüzden her daim... Gece yarısı kadim bir dost gibi kucaklayan tanıdık bir şarkı, bütün acı sözleri unutturmaya yetiyorsa... Her gidişte ayaklarınız "Geri dön" diye yalpalıyorsa ve siz kendinize rağmen dönüyorsanız, sınırsız, sabırsız, doyumsuz bir tutkuyla... O halde bugün sizin gününüz!.. "Çok yaşa"yın ve de "siz de görün"üz. |
|
28 Temmuz 2012, 08:02 | #5420 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: İçini dök! Dök/tüm (,
__________________ Eğer "dokuz" CanLı oLsaydın biLe En fazLa "sekiz" kez kaçabiLirdin öLümden.. BiLki "yedi" düveLe suLtan oLsan dahi Yerin "aLtı" mekan oLacak sana En fazLa "beş" metre kumaş götürebileceksin Kapatacaksın "dört" açsanda gözünü.. Bu dünya "üç" günLük dünya , AzraiLin yanında "iki" kat oLup yaLvarsanda nafiLe ELbet "bir" gün öLeceksin İşte o gün herşey "sıfır"dan başLayacak..! |
|
Etiketler |
dok, icini, içini dök |
Konuyu Toplam 98 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 98 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
İçini Dök... | Dilara | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 1 | 05 Şubat 2023 19:52 |
İçini Dök.. | Ece | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 2 | 10 Nisan 2020 13:45 |
Elbiselerin İçini Gösteren Kamera | Hesna | Esrarengiz Olaylar | 0 | 16 Temmuz 2010 16:52 |
Elbisenin İçini gösteren lens | Dilara | Genel Paylaşım | 2 | 19 Aralık 2008 22:00 |