10 Kasım 2014, 22:24 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Anaximenes Anaximenes: İyonya veya Milet Okulunun, M.Ö. 585-525 yılları arasında yaşadığı hesaplanan, üçüncü ve sonuncu düşünürü. Tıpkı Thales ve Anaximandros gibi bir bilim adamı -ya da astronom- filozof olarak seçkinleşen şahsiyet. Bilimsel Çalışmaları: O, Anaximandros’un boşlukta duran silindir şeklindeki dünya anlayışı yerine, havada aynen bir yaprak gibi yüzen, bir masa kapağı şeklindeki dünya anlayışını geçirmiştir. Anaximenes yine, gökkuşağına ilişkin olarak da oldukça tuhaf bir açıklama getirmiş ve gökkuşağının, güneş ışınlarının, içinden geçemedikleri bir bulut üzerine düşmelerinin sonucu olarak ortaya çıktığını söylemiştir. Güneş ve ay ile diğer yıldızlar arasında ilk kez olarak bir ayırım yapan filozof güneşin kendi ışığına sahip olduğu yerde, ay da dahil olmak üzere, diğer gök cisimlerinin güneşin ışığını yansıttığını söylerken, güneş ve ay tutulmalarına ilişkin olarak da doğru bir açıklama getirmiştir. Felsefi Görüşleri: Anaximenes, Anaxi?mandros’un nicelikçe sınırsız, nitelikçe belirsiz bir töz olarak apeironundan sonra, Thalesin belirli tözüne geri giderek ilk madde olarak aer ya da havayı öne sürmüştür. Onu, ilk madde ya da maddi tözün hava olduğunu söylemeye götüren nedenler, iki tanedir. Bunlardan birincisine göre, Anaxi?menes, sadece çokluğun veya görünüşün gerisindeki birlik ya da gerçeklik ile değil, fakat aynı zamanda evrendeki değişme olgusuyla da ilgilenmiştir. Başka bir deyişle, onun felsefe alanında gerçekleştirdiği en büyük yenilik veya kaydettiği en önemli gelişme, ilk kez olarak birlikten çokluğa geçiş süreci üzerinde, varolan her şeyin havadan nasıl varlığa geldiğini açıklama işinde yoğunlaşmış olmasından meydana gelir. Anaximenes’e göre, hava seyrekleştiği zaman, ateş, sıkıştığı zaman da, rüzgar, bulut, su ve toprak haline gelebilir. Bu çerçeve içinde, o havanın seyrekleştiği zaman, daha sıcak hale geldiğini ve böylelikle de ateş olma yoluna girdiğini, buna karşın sıkıştığı zaman, daha soğuk olup katılaşma yoluna girdiğini düşünmüştür. Anaximenes’teki seyrekleşme ve sıkışma kavramları, birlikten çokluğa geçiş sürecini açıklamaya yaradıktan başka, her tür niteliği niceliğe veya bütün niteliksel farklılıkları niceliksel farklılıklara indirgeme girişimini temsil eder. Daha sonra farklı filozoflarda değişik versiyonlarıyla karşılaşacağımız bu teşebbüs, bu yönde atılan ilk adım olmak durumundadır. Buna göre, maddenin bütün niteliksel farklılıklarının tek temel madde ya da dayanak olarak havanın değişen sıklaşma ve seyrekleşme dereceleriyle açıklanabileceğini düşünen Anaximenes, bir anlamda modern fiziğin temelinde yer alan “fiziki fenomenlerin matematiksel denklemlerde ifade edilebildikleri zaman ancak, bilimsel olarak açıklanmış olacakları” kabulünü öncelemiştir. Anaximenes’i arkhe olarak havayı seçmeye götüren ikinci etken, havayla soluk, nefes ve canlılık olgusudur. Zorunlu hilozoist açıklamaya ek olarak, insan varlığındaki nefes alma olgusundan yola çıkan filozof, insan nefes aldığı sürece yaşadığı gözleminden, havanın evrendeki hayat, canlılık ve dolayısıyla en temel varlık ilkesi olduğu sonucuna ulaşmıştır. Buna göre, Anaximenes maddi töz olarak havayı öne sürünce, ruh kavramına giden yolda ilk büyük adımı atmıştır. Havayla ruh arasında bir benzerlik kuran Anaximenes’e göre, tıpkı evreni kuşatan havanın onu sarıp sarmalaması, ayakta tutması gibi, içimizdeki nefes, aldığımız soluk olarak ruh da bize can verir.
__________________ #MustafaKemaLAtatürkTorunuyum..ღ ❦ {22~02~`22..∞} {09~09~`22..ღ} | |
|
Etiketler |
anaximenes |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Anaximenes | Sır | Düşünürler | 0 | 02 Eylül 2011 19:02 |