07 Ekim 2011, 14:59 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Beş Tartışma Biçimi Daha yeni Skeptikler, yargının askıya alınması için ilişikteki beş tartışma biçimini ortaya koyarlar: birincisi, anlaşmazlığa dayanır, ikincisi sonsuz gerilemeye dayanır, üçüncüsü göreceliliğe dayanır, dördüncüsü hipoteze dayanır, beşincisi döngüselliğe dayanır. Anlaşmazlığa dayalı biçime göre, hem sıradan yaşamda hem de filozoflar arasında, önerilen konularda karara bağlanamayan görüş ayrılıkları söz konusudur. Bu nedenle bir şeyi ne seçebiliyoruz ne de olasılık dışı bırakabiliyoruz ve yargıyı askıya alıyoruz. Sonsuz gerilemeye dayalı biçimde, önerilen konuda ikna olmanın kaynağı olarak ortaya atılan şeyin kendisinin de başka bir kaynağa gereksinimi olduğunu ve bunun da başka bir kaynağa gereksinimi olduğunu ve bunun böyle sonsuza dek gideceğini ve bu nedenle bir şeyi oluşturmak için başlayacak bir noktamızın olmadığını ve bunu da yargının askıya alınmasının izlediğini söylüyoruz. Göreceliliğe dayanan biçimde, yukarıda da söylediğimiz gibi, var olan nesne yargılayan özneye ve gözlenen şeylere göreceli olarak şu veya bu şekilde görünür, ancak kendi doğası içinde nasıl olduğu konusunda yargıyı askıya alırız. Hipoteze dayalı biçimde ise, Dogmatikçilerin sonsuz gerilemeye düştüklerinde, dayanaklandırdıkları bir şeyden başlamadıkları, baştan kabullenmek suretiyle, bir kanıt olmadan, varsaydıkları durumda söz konusudur. Döngüselliğin meydana geldiği biçim, sorgulanan konuyu teyid etmek gerektiğinde, bunun bu konunun kendisiyle yapılmasına gereksinim olduğu durumdur. Ardından, diğerini oluşturmak için herhangi birisini kabul edemediğimizden, ikisiyle ilgili olarak da yargıyı askıya alırız. Önerilen bir şey ya algının nesnesidir ya da düşüncenin nesnesidir ve hangisi olursa olsun, ikisi de anlaşmazlığın konusudur. Çünkü bazılarına göre sadece algının nesneleri doğrudur, bazılarına göreyse, sadece düşüncenin nesneleri ve bazılarına göre de, algının bazı ve düşüncenin bazı nesneleri doğrudur. Şimdi bu anlaşmazlığın karara bağlanabileceğini mi bağlanamayacağını mı söyleyecekler? Eğer karara bağlanamayacaksa, yargıyı askıya almak durumundayız. Çünkü karara bağlanamayan anlaşmazlıklarla ilgili konularda bir iddiada bulunamayız. Ama karara bağlanabiliyorsa, bu kararın nereden geldiğini söyleyebilmeliyiz. Algının bütün nesnelerinin göreceli olduğu açıktır. Onlar algılayana göre görecelidir. Bunun ötesinde, düşüncenin nesneleri de görecelidir. Çünkü onlar da düşünene göre görecelidir. Doğaları gereği söylendikleri gibi olsalardı, haklarında bir anlaşmazlık olmazdı. Onun için, beş tartışma biçimi, düşüncenin nesneleri için de geçerlidir...
__________________ English Preparatory Department School of Foreign Languages Assistant English Teacher Ankara Baskent University 2017-18 “Benim, senden öncem ve senden sonram yok, yalnızca sen varsın...” C.A - 31.12.2010 - ∞ English Language and Literature Faculty of Humanities and Letters Ankara Bilkent University 2010-15 | |
|
Etiketler |
bicimi |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Tartışma nedir ? Ve Tartışma kuralları | Eece | Tartışma Platformu | 1 | 29 Aralık 2022 02:42 |
Tartışma Yöntemi Ve Tartışma Türleri (Öğretim Yöntemleri - Eğitim Bilimleri) | Elysian | KPSS | 0 | 28 Kasım 2014 11:52 |
İki Tartışma Biçimi | Kalemzede | Felsefe | 0 | 07 Ekim 2011 14:59 |
On Tartışma Biçimi | Kalemzede | Felsefe | 0 | 07 Ekim 2011 14:59 |