10 Ağustos 2011, 14:32 | #1 | |
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Düşüncesi Bilindiği kadarıyla, Epiktetos hiçbir şey yazmadı. Çalışmalarından kalan her şey Anabasis Alexandri'nin yazarı, öğrencisi Arrianus tarafından yazıya döküldü. Temel eseri, orijinali 8 kitaptan oluşan konuşmaların muhafaza edilmiş 4 cildidir. Arrianus ayrıca Enkhridion ya da el kitabı olarak başlıklandırılan bir özet de derlemiştir. Arrianus Konuşmalar'ın önsözünde Lucius Gellius'a hitabında şöyle der: �Ondan ne duyduysam, onun düşünce biçimini ve konuşmasındaki içtenliği kendim ilerde kullanmak üzere elimden geldiği kadar ve onun bir anı olarak muhafaza edilmesine çalışarak sözcüğü sözcüğüne yazıya döktüm.� Epiktetos ahlak konusunun üzerinde eski Stoacılardan daha çok durmuştur. Fikirlerini tekrar tekrar Socrates'e atfederek amacımızın kendi hayatlarımızın efendisi olmak olduğunu savunur. Epiktetos'a göre değişmez, bozulamaz ve fark gözetmeksizin tüm insanlar için geçerli olan varlıkların gerçek doğasını öğrenme yolunda öğrencilerini cesaretlendirmek Stoacı öğretmenin görevidir. Şeylerin doğası iki kategoriye ayrılır: münhasıran kendi gücümüze bağlı olanlar (prohairetik) ve olmayanlar (aprohairetik). İlk kategoride yargı, tepki, arzu, iğrenme vb. vardır. İkinci kategoride sağlık, mal mülk, şöhret vb. yer alır. Epiktetos daha sonra öğrencilerine iki önemli kavram daha tanıtır. Prohairesis ve dihairesis. Prohairesis, insanlarını diğer canlılardan ayıran şeydir. kendi değer yargılarımıza göre bir şeyi arzulamamız veya ondan kaçınmamıza, bir şeyi yapmak zorunda hissetmemiz veya hissetmemize, bir konu hakkında hemfikir olmamıza veya ayrı düşmemize neden olan yetidir. Epiktetos sürekli �biz kendi prohairesis'imiziz� der. Diahairesis de prohairesis'imiz tarafından gerçekleştirilen yargıdır ve işte bu bizim elimizde olan ve elimizde olmayanı ayırt etmemizi sağlar. Sonuçta, epiktetos öğrencilerine iyinin ve kötünün yalnızca prohairesisimizde var olduğunu, ve asla dışsal ya da aprohairetik şeylerde var olmadığını öğretti. İşte bu düşünceleri tümüyle kavramış ve gündelik hayatında uygulamayı başarmış iyi bir öğrenci, ulaşmak istediği nihai nokta eudaimonia (mutluluk ya da verimlilik) olan felsefi hayata adım atmaya hazırdır. Bu mantık ve �şeylerin doğası� ile uyum içinde erdemli bir hayat sürmektir. | |
|
Etiketler |
düşüncesi |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Bilim Tarihi Düşüncesi | Kalemzede | Felsefe | 0 | 09 Ekim 2011 22:08 |
Gramsci Düşüncesi | Kalemzede | Felsefe | 0 | 23 Eylül 2011 12:17 |
Dil ve Çocuğun Düşüncesi | Kalemzede | Felsefe | 0 | 19 Eylül 2011 23:59 |
Millî Ruh Düşüncesi | Kalemzede | İslamiyet | 0 | 11 Temmuz 2011 01:36 |