10 Ağustos 2011, 13:01 | #1 | |
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Sokrat ve Platon Sokrat’a göre insan ruhu görünmez ve ölümsüzdü, bedeni sevk ve idare eden ruhtu. Düşüncelerinin ilham kaynağının kendi Daimon’u olduğunu bildiren Sokrat, vicdan ya da vicdan sesi anlamını bir başka terimle, Daimon’un tezahürü anlamındaki daimonion terimiyle belirtirdi. Sokrat’a göre evren, tesadüfi değil, akli bir düzene göre kurulmuştu. Öğretmeni Sokratın sözlerini kaynak olarak kullanan Platon ruhu kişinin özü, nasıl davranacağımıza karar veren varlık olarak kabul etmiştir. O, bu özü, varlığımızın cismani olmayan (cisimler âleminde yer işgal etmeyen) ve ebedi tarafı olarak ele almıştır. Çünkü Platon’a göre, bedenler ölse de ruh yeni bedenlerde sürekli olarak tekrar doğmaktadır (reenkarnasyon). Platon ruhu üçlü bir yapıda ya da üç özellikli olarak ele almıştır: Logos ya da nous (düşünce, ruhun zihinsel, akli etkinlik kısmı ya da özelliği). Ölümsüz olan, ruhun bu kısmıdır. Platon bu bilgiyi Phèdre adlı eserinin “arabacı ve hayvanı koşma” mitinde açıklar. Thumos ya da thymos (ruhun heyecanlarla ilgili etkinlik kısmı ya da heyecan özelliği, erillik) Eros ya da epithumia (ruhun düşük düzeye özgü iştah, tutku, istek ve arzularla ilgili etkinlik kısmı ya da özelliği, dişillik) Bu üçünden her birinin, ruhun dengeli ve huzurlu olmasında bir fonksiyonu vardır. Bu üçlemede zihin ve akla özdeş tutulan logos, “tutku ve ruh atları”nı dengeli bir şekilde süren “iki atlı at arabası” sürücüsüne benzetilir; aklın galip gelmesini ve dengenin en üst düzeyde olmasını sağlar. Thymos heyecan güdülerimizi içerir, bizi cesaret ile şan ve şeref eylemlerine sevkeden odur. Kontrolsüz bırakıldığında bizi hubris’e (en tehlikeli hatalara) sevkeder. Eros ise insanları temel bedensel gereksinimlerinin ötesindeki arayışlara iten hırslarla özdeştir. İhtiraslarımız bize hükmettiği zaman bizi aşırı zevk tutkunu haline getirir ki, bu da çeşitli biçimler altında aşırı zevke dalmamızla sonuçlanır. (Eski Yunan düşüncesinde bu, ilkel bir vahşilik hali kabul edilirdi.) Platon’a göre önceden “idealar âlemi”nde ilahlarla birlikte bulunan ruh ya da can, yeryüzünde doğmakla o âlemden fiziksel âleme düşmüş bir yaratık konumundandır. Platon’un ruh göçü kavramına göre, ruhlar, tekamül düzeylerine bağlı olarak, bedenin ölümünden sonra ya idealar âlemine dahil olurlar ya da gereken tekamül düzeyini elde edene kadar tekrar yeryüzünde yeni bedenlerde doğmaya devam ederler. Platoncular ruhları ilahlara benzetmekle birlikte değişim gösterdiğini kabul ederler. Hermetizm’i açıklayan kitaplardan biri olan Corpus Hermeticum’a göre, psyche beden içinde, nous psyche içinde, logos da nous içinde bulunur. | |
|
Etiketler |
platon, sokrat, ve |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Platon Felsefesinde Platon'un Erken Dönemleri Nedir? Ne Değildir? | Kalemzede | Felsefe | 0 | 13 Eylül 2021 21:13 |
Platon Felsefesine Göre Platon'un Yükseliş Dönemleri Nedir? Ne Değildir? | Kalemzede | Felsefe | 0 | 13 Haziran 2021 15:36 |
Platon Felsefesine Göre Platon'un Erken Dönemleri Nedir? Ne Değildir? | Kalemzede | Felsefe | 0 | 13 Haziran 2021 15:36 |