Çevrimdışı

Merhaba, İsmim Birol. Ben her yaz köye giderim. Köye giderken de yol üstünde güzel yerlerde dururum. Özellikle her gidişimde durduğum bir çeşme vardı. Başında durur dinlenirdim. Yanıma oradan su alırdım. Yine bir gün köye gidiyordum. Kardeşim de benimleydi. Kardeşimin adı da Vedat. O gün yola geç çıkmıştık. Çeşmenin oraya vardığımızda hava kararmıştı. Vedat’la o çeşmenin başında durduk. Elimizi yüzümüzü yıkadık. Biraz su içtik. Sigara içelim dedik. Çeşmenin başına oturduk.

İçmeye başladık. İçerken Vedat arabadan müzik açtı. Gülüp eğleniyorduk. O anda müzik kapandı. Ne oldu buna dedik. Tekrar açmaya çalıştık. Açılmadı. Neyse dedik önemli değil. Bozuldu herhalde. Sigaralarımızı bitirip çıkalım bir an önce dedik. O anda biraz uzaktan sesler gelmeye başladı. Bir adam bağırıyordu. Kavga çıkmıştı sanki. Ne konuşulduğunu anlayamıyorduk. Ses giderek yaklaşıyordu. Sonra karanlığın içinden 2 koyun çıktı. Ardından da bir adam.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bu saatte çobanın burada ne işi var diye hayret ettik. Selamün aleyküm dedim. Koyunların ikisini buldum. Biri kayıp gördünüz mü dedi. Yok, görmedik dedik. Yardım edin de bulalım şu koyunu dedi. Dayı bizim acelemiz var ya yola çıkmamız lazım dedim. Altınızda arabanız var, gidersiniz. Önce bana yardım edin. Tek başıma bu karanlıkta nasıl bulacağım dedi. Adama hayır diyoruz işimiz var diyoruz ama anlamak istemiyor sanki. Neyse dedik. Biraz bakarız bulursak buluruz bulamazsak biz gidiyoruz deriz. Vedat’la o karanlığın içine girdik.

Adam da arkamızdan geliyor. Biraz yürüdük. Koyun sesini duydum ben. Dayı bak şuradan ses geliyor herhalde orda dedim. Oraya doğru yürüdük. Biz yaklaşıyoruz ama ses habire uzaklaşıyor. Adam öne geçti biz de arkasından gitmeye başladık. Gittik gittik. Vedat bana abi nereye gidiyoruz, daha geri nasıl döneceğiz, hadi gidelim biz dedi. Haklıydı. Çıkışı bile zor bulacaktık. Çok yürümüştük. Dayı kusurumuza bakma bizim yola çıkmamız lazım artık. Bulsaydık iyiydi ama sana kolay gelsin artık dedim. Tam o anda bir silah sesi duyuldu aklımız çıktı.

Adam da koyunumu vurdular diye koşmaya başladı. Biz de peşinden koştuk. Nasıl hızlı koşuyordu öyle. Yetişmek mümkün değil. Adam bir yerde durdu en son. Yanına gidip biz de durduk. Adam elindeki feneri tutuyordu karşıya. Baktım oraya. O ormanda o karanlıkta 4-5 kişi yere oturmuş. Önlerinde de koyun var. Ölmüş. Onu çiğ çiğ yiyorlardı. Yamyam gibiydiler. Bismillah dedim. Geri geri yavaş yavaş adım attım. Ayağım o anda odun gibi bir şeye takıldı. Ses çıkınca hepsi de dönüp bize baktılar. Vedat’a koş diye bağırdım.

__________________