IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 27 Nisan 2022, 10:58   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Naili (Hayatı – Biyografisi)




Hayatı

Doğum tarihi bilinmemektedir [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] İstanbul doğumludur. Hayatı hakkındaki bilgilerimiz diğer Türk divan şairlerine nazaran çok sınırlıdır. Görünüşü ufak tefek ve zayıf bünyeli bir kişi olduğu söylenmektedir. Anne ve babasını delikanlılık çağına yaklaştığı sıralarda kaybetmiştir. Devlet memuru olarak Divan-i Hümayûn katibi ve maden baş halifesi olarak ödev yapmış olduğu bilinmektedir. Ömrünün sonuna doğru, Köprülüzade Fazıl Ahmed Paşa’nın sadrazamlığı döneminde Edirne’ye sürgüne gönderilmiştir. Edirne’de hazirladığı Naat eseri sırasında 55 yaşında olduğu bilinmektedir. Sonradan bağışlanarak İstanbul’a dönmüştür. Miladî 1666 (hicri 1077) de İstanbul’da ölmüştür.



Edebî Kişiliği

Yaşadığı devrin padişahı olan Sultan İbrahim’den çok, sadrazam ve devrin diğer önemli devlet adamlarina kasideler yazmıştır. Ancak kendisine şöhret sağlayan eserleri gazel türünde verdiği başarılı örneklerdir.


Nâilî’nin Halvetî tarikatina girdiği hakkında deliller bulunmaktadır. Buna rağmen Nailî’nin şiirlerinde tasavvufun etkisi pek az görülür ve rahatça Nailî’nin mutasavvıf bir şair olmadığı yargısına varmak doğru olacaktır.

Nâili’nin eserlerinde etkisi görülen şairler, çağdaşı olan Nefî ile Neşatî başta olmak üzere Şeyhülislam Yahya, Şeyhülislam Bahâî, Tıflî, Vecdî gibi şairlerdir. Nâilî’yi etkileyen yabancı şair ise İranlı Şevket’tir.

Ancak Nâilî’yi bir taklitçi olarak incelemek yanlış olacaktır. Onu yeni çığır açmış, yeni yollarda ifadeler bulmuş büyük şairler arasında anmak gerekmektedir. İranlıların Sebk-i Hindî adını verdikleri şiir tarzının ve akımının Türk edebiyatinda en başarılı temsilcisidir. Bu gerçek onun hem tümü ile Farsi dili ile yazılan edebiyatı (yani bugünkü İran, Afganistan, Pakistan ve Hindistan’daki Acemce) ve hem de özellikle zamanının İran şiirini çok yakından bilip incelediğini göstermektedir.
Son nesillerin görüşlerine göre, Nâilî’nin biraz ifrata kaçtığı ve ifadesinin anlaşılmaz şekiller aldığını söylemek gerekecektir. [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Nâilî’nin zamanının şair ve şiirlerine göre topluma dönük bir şair olduğu açıkca görülmektedir. Ancak seçtiği akım (Sebk-i Hindî) ve bir devlet memuru olarak hayat yaşantısı böyle şiirleri başarılı olarak yazmasına engel olmuştur denilebilir. Ancak eski nesiller Nâilî’nin uslubunu ‘ortayı bulma (münakkahiyet)’, yani bir fikrin en uygun sözlerle ve gereksiz sözcüklerden arındırılarak, özlü ve ahenkli ifade edilmesi, nedeni ile beğenip takdir etmişlerdir. Gerçekten Nâilî’nin uslubu ince, temiz ve güçlüdür ve orijinal, ince, zarif hayallerle süslüdur. Sözü uzatmayıp özlü ve veciz bir ifade kullanmaya dikkat eder. Örneğin, gazellerini genellikle 5, 6 beyitte kesmiş, sanat düşkünlüğü dolayısı ile uzun ifadelere girişmemiştir. Şiirlerinin ahengi de beğenilmiştir. Buna rağmen, Muallim Naci’nin dediği gibi, “sözü güzel, fakat külfetli” olan Nâilî halk zevkinden ve halk dilinden çok uzakta kalmıştır.

Nâilî soyutlamaları ve ahenkli veciz ifadeleri ile kendisinden sonra gelen Divan şiiri ustaları olan Nedim ve [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Galibe büyük etkiler yapmıştır.

Başlıca eseri

Başlıca eseri Nâil-î Kadim Divanı’dır. Bu eserin yeni Türkçe yazılı ve açıklamalı kritik edisyonu Dr. Haluk İpektan tarafından yayımlanmıştır. Nâili’nin hayatı ve edebî kişiliği de Dr.Haluk İpektan tarafından yazılan “Nail-i Kadim: Hayatı ve Edebî Kişiliği” adlı kitapta incelenmektedir.


Eserlerinden örnek

Bir gazel – ‘giderüz’ redifli


Hevâ-yi aşka uyub kûy-i yara dek giderüz

Nesîm-i subha refikiz bahâra dek giderüz

Pelâs-pâre-i rindî be-dûş u kâse be-kef

Zekât-ı mey verilür bir diyâra dek giderüz

Tarîk- fâkada hem-kefş olub Senaî’ye

Cenâb-ı Külhani-i Lây-hâra dek giderüz

Verüb tezelzül-i Mansur’u sâk-ı arşa tamam

Hudâ Hudâ diyerek pâ-yı dâra dek giderüz

Ederse kand-ı lebün hâtır-ı mezâka hutûr

Diyâr-ı Mısr’a değil Kandehâr’a dek giderüz

Felek girerse kef-i Nâiliye dâmânun

Senünle mahkeme-i Kirdigâr’a dek giderüz

__________________
Davası olmayanın sevdasıda olmaz...
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Cevapla

Etiketler
biyografisi, hayatı


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Sun Tzu Hayatı ( Biyografisi ) AftieL Şairler / Yazarlar 0 16 Haziran 2014 19:10
De L'Hopital Hayatı ( Biyografisi ) AftieL Bilim Adamları 0 18 Mayıs 2014 23:06
AKO Hayatı ( Biyografisi ) Ecrin Sanatçılar 0 14 Eylül 2013 14:55
MT Hayatı ( Biyografisi ) Ecrin Sanatçılar 0 12 Eylül 2013 22:01
Naili Moran (1908 - 1968) Aze Sporcular 0 07 Eylül 2011 19:04