15 Eylül 2011, 17:41 | #1 | |
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Abdülhamid 1937 yılında idi. Yaz aylarından biri. Doğrudan doğruya kendi kontrolündeki bir gazetede "Makedonya" adlı bir eserim tefrika ediliyordu. Bir akşam üstü Başyaver Celâl (Üner) Bey beni telefonla aradı. Dolmabahçe Sarayı'na davet edildim. Ve Saraya gidince de Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. hemen hiç bekletilmeden Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. üst kata çıkarıldım. Bir kapı açıldı Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. kendimi Büyük Adamın karşısında buldum. Saygılarımı bildirince Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. belli bir iki nezaket cümlesi ile beni okşadı. Sonra: - Yazını okuyorum Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. dedi. Hürriyetin ilân edildiği zaman küçük bir çocuk olman lâzım. Fakat kutlarım Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. o günleri iyi canlandırıyorsun. Yalnız Abdülhamid'i hiç sevmediğin belli. Biraz durdu. Elindeki bir renkli kalemi Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. önünde açık duran kalın ciltli bir Fransızca kitaba dikine vurarak düşünür gibi oldu. Ben susuyordum. Bu hal bir iki dakika devam etti. Sonra birdenbire şu sözler çıktı ağzından: - Sevme Abdülhamid'i! Yine de sevme! Fakat sakın anısına hakaret edeyim deme. Senin kuşağın biraz daha ölçülü kararlar vermeye alışmalı. Bak çocuk! Kişisel kanımı kısaca söyleyeyim: Tecrübe göstermiştir ki Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. toprakları üstünde yaşayan insanların çoğunun durumu kuşkulu ve sınırları yalnız düşmanlarla çevrili bir büyük devlette Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Abdülhamid'in yönetimi büyük hoşgörüdür. Hele bu yönetim on dokuzuncu yüzyılın son yıllarında uygulanmış olursa... Bunun üzerine ayrılmama müsaade buyurmuşlardı. Saygılarımı tekrarlayarak huzurundan uzaklaştım. | |
|
Etiketler |
abdülhamid |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
II. Abdülhamid'in aşk hayatı | Hesna | Tarih | 0 | 16 Mart 2016 16:16 |
II. Abdülhamid Ve Hayme Ana | Liaaa | Tarih | 0 | 31 Mart 2012 14:04 |
Ii. AbdÜlhamîd hÂn | Ecrin | Tarih | 0 | 30 Nisan 2011 14:26 |
Ii. AbdÜlhamid ve japonlar | Ecrin | Tarih | 0 | 28 Nisan 2011 23:08 |