Resmi temaslarda bulunmak üzere gittiği Almanya'da mevkidaşı Heiko Maas ile görüşen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ülkemize gelecek turistleri rahatlatacak açıklamalara imza attı. Görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında "Turistin görebileceği herkesi Mayıs sonuna kadar aşılayacağız" açıklamasıyla gündem yaratan Çavuşoğlu, alınacak ek tedbirlerle turistlerin göz zevkinin korunacağının da altını çizdi.
Türkiye'yi ziyaret edecek turistlerin sadece sağlıklarını korumanın yeterli olmayacağına dikkat çeken Bakan Çavuşoğlu şunları kaydetti:
"Şimdi değerli bir Alman vatandaşı diyelim ki Antalya'ya geldi. Güzelce denizine girdi, yemeğini yedi biraz da çarşıda pazarda dolanayım da Euro harcayayım dedi. Biz bu noktaya kadar karşısına çıkabilecek herkesi aşılayarak kendisine virüs bulaşmaması için önlemimizi alacağız. Ama yeterli mi? Elbette değil. O turist Allah korusun tam alışveriş yapacakken göz zevkini bozan, çirkin bir vatandaşımızı görürse ne yapacağız? Buyrun işte adamın veyahut da kadının bütün tadı kaçtı. O gün 200 Euro harcayacaksa vazgeçti 50 Euro harcayıp oteline geri döndü. Ne oldu? O kadar aşılama boşa gitti. Biz buna müsade edemeyiz..."
Bu doğrultuda turistlerin göreceği herkesin belli bir estetik standartın üzerinde olması için de gerekli çalışmaların başlatılacağını kaydeden Çavuşoğlu, "Önümüzdeki haftadan itibaren Sağlık Bakanlığı ekiplerimiz özellikle turizm bölgelerini dolaşarak kimlerin nasıl bir estetik müdahaleye ihtiyacı olduğunu da tek tek tespit edecekler. Botoks mu lazım? Burnu mu şekilsiz? Dudaklar mı ince? Kel mi? Evet gerekirse saç ekimi de yapacağız. Neticede koca Arap yarımadasını saçlandırmış bir milletiz. Bizim için bu işler çocuk oyuncağı" sözleriyle başta Almanya olmak üzere Avrupa Birliği kamuoyunu rahatlatacak mesajlar verdi.
Bakan Çavuşoğlu, öyle bir kaç estetikle kurtarmayacak gibi olanlar için 24 saat zorunlu maske kullanımı ve turizm sezonu bitene kadar İç Anadolu'da geçici ikamet sağlanması gibi ilave tedbirlerin alınacağının da garantisini verirken, son olarak şu ifadelere yer verdi:
"Şu an için bizim aklımıza gelenler bunlar ama birazdan değerli meslektaşımla kendilerinin başka talepleri olup olmadığını da konuşacağız. Ne bileyim mesela sevdikleri bir yemek varsa söylesinler önden hazır edelim; Kedi, köpek sevmeyen turist varsa o hayvanları ayak altından kaldıralım.Akdeniz'in suyunu tuzlu buluyor bazısı, hay hay biraz su mu bir şey ekler onun da kıvamını inceltiriz nedir yani..."


zaytung.com