Sevginin olmadığı yerde yaşam sürekli bir acıya dönüşür.. Yani; mutlu yaşamak için gönlün önce sevgi dolacak..
Bir defa içtiğin suyu seveceksin soğuk mu sıcak mı içeceğine sen karar vereceksin.. Yediklerini seveceksin başka bir deyişle; sevdiğin şeylerle doyuracaksın kendini..
Sevdiğin yerleri gezeceksinyanında sevdiğin birisi olduğunda; sevdiğin yerleri o da sevecek..
Sevemediklerinden de can havliyle kaçacaksın.. Moralini böyleleriyle hiç mi hiç bozmayacaksın…
Hayatı öyle bir sevmek üzerine kuracaksın ki; sevgilerin dayatmasız olacak.. Birileriyani üçüncü şahıslar sen şunu yaparsan bunu yaparsan aranızda sevgi oluşur demeyecek olmayan sevgiyi yapay yollarla oluşturmaya kalkışmayacak..
Bir defa ne yaparsan yap; ikigözle dudakların arasından çıkan söz birbirini tutmadıkça böylelikle de karşılıklı olarak ısınmadıkça sevemezsin.. Çünkü sevgi kurallarlazoraki olarak elde edilebilecek bir şey değildir..
Hayatta karşımıza çıkmıyor mu sık sık?..
İyi iyi insanlar sanırsıntatlı tatlı konuşuyorlarne güzel anlaşıyorlar dersin.. Bir de bakarsın ayrılmışlardır.. Çünkü; onlarınki sevgi değildışarıya karşı yapılan bir gösteriştir..
Oysa; gerçek sevginin gösterişe ihtiyacı yoktur!.
Demek ki; onlarınki mantık üzerine kurulmuş bir arkadaşlıktır.. Mantık akıllasevgi de duyguyla ilişkili olduğundan ayrılık kaçınılmaz olmuştur.. Yani; salt mantıkla sevgi yürümez..
Saygının olmadığı bahçede sevgi yeşermez.. Evet; sevgi duyguların efendisidir; amayanında saygı bulundukça…
Birisi ‘seni seviyorumsenin iyiliğin için bunları yapıyorum şöyle yaparsanböyle yaparsan seni daha çok severim’ diyorsa diyelim ki; o söylediği şeylerden gerçekten mutlu bile oluyorsa; senin aynı şeylerden mutlu olamayabileceğini kişisel farklılıklar olabileceğini anlayamıyoren azından bunu belki de fark edemiyor dolayısıyla dayatıyor sonuçta da saygı duymuyor demektir..
Olsa olsa o kişinin seni kendisine bağlama hakimiyet altına alma tuzaklarıdır bunlar…
Sevmek aramaktır..
Gerçekten sevenler birbirlerini ararlar yani.. Çünkü; bir arada olmaktankonuşmaktan gezmekten mutlu olurlar.. Karşılıklı aramalar birlikteliği devam ettirmek içindir. Yoksa kişi aramalarında tek taraflı olarak bir işinin halledilmesini çözülmesini istiyor karşısındakinin iyi niyetinden yararlanmak üzere arkadaşlığını sürdürmeye devam ediyorsa bu arama değil karşısındakinden yararlanma parazitlenmedir..
Ne yazık ki insanların çoğu da böyledir!
Sevmek; karşılık beklemeden kendinde olanıkarşı taraf zorlamadan baskı yapmadan gönül huzuruyla verebilmek paylaşabilmektir.. Sevinçlerini acılarını umutlarını kaygılarını velhasıl tüm duygularını güvenle paylaşabilmektir…
Sevmek; el ele tutuştuğunda sinir uçlarıyla bir elektrik almak hiç ayrılmak istememektir.. Eğer sevmiyor da el ele tutuşmuşsan sanki bir odun parçasından tutmuşsundur ellerin buz gibi olmuştur ve kupkuru.. Fazla dayanamaz çekiverirsin elini hisler zorlanmaktan hoşlanmaz çünkü..
İşte; bütün bunlar için sana saygı duyuyorum..
İşte; hep bu yüzden seni tanıyıp ta sensiz kalanlar hep bir eksik kalıyor durmadan seni arıyor..
Ey! Gerçek sevgi mutluluğumuzun birinci nedeni nerdesin?