IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 05 Nisan 2010, 18:28   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Can Dündar \ YüzyıLın AşkLarı..




YüzyılınAşkları
[YT]6U9oHhJtraY&feature[/YT]

Uygarlık tarihi biraz da aşkların tarihidir.

Kadınla erkeğin, sevenle sevilenin, âşıkla maşukun tarihi...

Ama insanlık tarihi gibi, aşkların tarihi de dikensiz gül bahçesi değildir.

Kahkahalar ve buselerle olduğu kadar, acılar ve gözyaşlarıyla da işlenmiş bir kanaviçedir bu...

Yaşandığı döneme ilişkin ipucu verir ve dönüp bakınca insana güzel gelir.

Bu kitapta geçtiğimiz asra damgasını vuran aşk hikâyeleri var.

Kimi meşhur olmuş, kimi unutulmuş, kimi efsanevi, kimi berduş aşklar bunlar...


Mustafa Kemal ve Latife Hanımdan,


Enver Paşa ve Naciye Sultana,

Adnan Menderes ve Ayhan Aydandan,

Nâzımla Pirayeye,

Bedri Rahmi-Eren Eyüboğludan,

Yüksel Menderes ve İpek Kramere,

Yılmaz-Fatoş Güneyden,

Yıldız Kenter ve Şükran Güngöre,

Melih Kibar ve Çiğdem Taludan,

Selahattin Pınarla Afife Jaleye...

Bir dönem Türkiyeyi sarsan gönül maceraları...

Bir başka deyişle 'Yüzyılın Aşkları...'

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Can Dündar'ın İmge Kitabevi Yayıncılık'tan yeni çıkan kitabı Yüzyılın Aşkları, çok güzel bir kapağa sahip. Okuyucuyu kendine çekiyor. Arka kapakta ise, kitaba konu olan aşkların tarafları fotoğraf karelerinin içinden okuyucuyu selamlıyor; kitap kapağı değil de hepsi birer davetiye adeta. Bayıldım kapağa...
Naciye-Enver, Latife-Mustafa Kemal, Afife-Selahattin, Piraye-Nazım, Eren-Bedri Rahmi, Ayhan-Adnan, İpek-Yüksel, Yıldız-Şükran, Fatoş-Yılmaz ve Çiğdem-Melih...
Can Dündar'ın Yüzyılın Aşkları seçkisinde yer alan isimler böyle. Kimi aşina olduğumuz, kimi ilk kez duyduğumuz aşk söylenceleri... Karşıdan şöyle bir baktığınızda dahi fark ediliyor ki; aşk gül bahçeleri vaat etmiyor...
"Naciye-Enver" aşkı tastamam bir kurultu! Birbirlerini bir kez bile -şöyle uzaktan da olsa- görmeden vuku bulan bir aşk. Aradan geçen uzun yıllar sonrasında ele geçen bir fotoğrafla ancak nesnesine düşebilen bir aşk. Yani aşkın binbir yüzünden en ilginç olanı. Hatta "bence en şaibeli olanı buydu" diyebilirim.
"Latife-Mustafa Kemal" aşkına gelince... 72. sayfada yer alan fotoğraf epey şaşırttı beni. 1950'lerde katıldığı bir akraba düğününde çekilen bir fotoğrafta Latife Hanım, daha önce gördüğüm fotoğraflarının çok fevkinde bir güzellikle bakıyor ki; nasıl desem; sanki "hakkımı verin" der gibi... Ben kendi şahsıma "evet" dedim ve elimdeki tacı, Can Dündar'ın seçkisinin içinden Latife Hanım'ın yorgun, kırgın, hüzünlü saçlarının üstüne bıraktım saygıyla... Kanser olduğunu bile bile saklayan, tedavi olmak istemeyen, öldüğünde göğsünde Atatürk'ün resmi bulunan Latife Hanım'ın saçlarına...
"Eren-Bedri Rahmi" aşkının içine okuyucu "karadutum, çatalkaram, çingenem/ nar tanem, nur tanem, bir tanem/ ağaç isem dalımsın salkım saçak/..." dizeleriyle buyur ediliyor. Buyuruyoruz ama kocaman bir şaşkınlıkla! Eren-Bedri Rahmi aynı evde çalışıp yaşlanıyorlar ama; aması var... Karadut meğer tabir-i caizse bir karaçalı imiş. Yani Eren Hanım değil, şairin şiirindeki o Karadut!
Aşkın en dikenli yollarında izi kalanlar ise "Ayhan-Adnan" oluyor. "Biri politikacıydı, diğeri sanatçı" sözleriyle başlıyor efsane!
Sevgili Can Dündar, "Nazım-Piraye aşkından geriye 20. yüzyıl boyunca her sevdaya düşenin birbirlerine yazıp yolladığı unutulmaz aşk mısraları kaldı." diye devam ediyor Yüzyılın Aşkları'na... Okuyup tamamladıktan sonra benim aklımda kalansa yazılmış bir mektuptaki şu sözler oldu: "Canım karıcığım. Kömürsüz kalışın içime dokundu, ağlamaklı oldum. Yağı aldın mı, yine göndereceğimi... " Nazım'la Piraye'nin aşkı yirmi yıl sürüyor. Bu yirmi yılın 13 yılını hapishanede geçiriyor şair. Hapisten çıktığında gönlündeki kadın, evindeki kadın olmuyor. Eh, gönül bu; sorguya, suale gelir mi (gelmez mi?)! Neyse... aşklar böylece devam ediyor. Dediğim gibi aşk gül bahçeleri vaat etmiyor. "Gül bahçelerinden kime ne!" felsefesinin icra edildiği bu yeni yüzyıl için teyitkar bir nitelik taşıyor Yüzyılın Aşkları...

(aLınTı)

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Cevapla

Etiketler
aşkları, dündar, yüzyılın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
RÖNESANS ( XV. yüzyılın sonları ve XVI. yüzyılın ilk yarısı ) Lcia Tarih 0 16 Ocak 2015 19:16
Günümüz Aşkları Ve Aşıkları - Can Dündar Afrodit Aşk ve Sevgi Köşesi 0 17 Eylül 2013 19:56
İnternet aşkları ne kadar sağlıklı? (sosyal medya aşkları) Sevda Aşk Doktoru 0 08 Ekim 2012 21:01