Çevrimdışı

1. Şoktan Kabullenmeye-Şok: “Ne!?”

Şok, bedenin acıya verdiği doğal korunma tepkisidir. Ve ilişkiniz ilk bittiğinde, olacaklarla ilgilenmek istemeyebilirsiniz. Her şey gözünüze çok korkunç, çok yalnız ya da çok kafa karıştırıcı gelecektir. Bu inanamama hali birkaç dakika, günler, haftalar hatta aylarca sürebilir ve eğer ayrılık hiç beklemediğiniz bir anda geldiyse, bu aşamadan çıkmanız daha da uzun zaman alabilir. Yaşanan ayrılık sahnesi konusunda hafızanızdaki anıların bulanık olması, nefesinizin kesildiğini hissetmeniz ya da uyku sorunları yaşamanız tamamen doğaldır.
Kendinizi bir meditasyon ve uzun yürüyüşler reçetesi ile iyileştirmeye çalışın.
Panik yapmayın. Bir noktadan sonra tüm bu olanlardan yavaş yavaş anlam çıkaracaksınız!

2. İnkar: “Yok canım!”

İnkar gerçekliğin reddedilmesi ve duyguların depolanmasıdır. İnkar durumu; ‘’Eğer bu kalp kırıklığını kabul etmezsem, böyle bir şey yaşanmamış demektir.’’ düşüncesidir ve bu da yeniden bir araya gelme umudunu körükler. Ayrılığın bu aşamasında, eski sevgiliyi telefonla aramak, ona mail atmak ya da Facebookundan yaptıklarını takip etmek çok sık görülen davranışlardır. Bunları ilişkide her şey yine de yolundaymış gibi hissetmek ve ayrılığın verdiği kalp kırıklığını ertelemek amacıyla yaparız.
Tüm korkularınızı, mantıksız düşüncelerinizi, aklınıza gelebilecek her şeyi bir günlüğe yazın ya da güvendiğiniz bir arkadaşınıza anlatın.
Durumu önemsememeyi bırakın. Ayrılığınızla başa çıkmamak, daha sonra duygusal hissizliğe yol açar ve tıkanıp kalmanıza neden olur.

3. Soyutlanma: “Yalnız kalmak istiyorum!”

Asıl kirli işler ayrılığı kabullendikten sonra başlar: İlişkinin çözümlenmesi. Eski sevgilinizle aranızdaki ilişkiyi kafanızda tekrar tekrar yaşarsınız ve hangi noktada işlerin bozulmaya başladığını anlamaya çalışıp, kendinize “İlişkimizi nasıl kurtarabilirdik?” diye sorarsınız. Düşünceleriniz genellikle birbiriyle uyuşmayan dağınık düşüncelerdir. Yasın bu dönemi, sizi geri çeker, maillerinizi ya da telefonunuzu kontrol etmek bile istemezsiniz. Perdeleri sıkıca kapatıp, evden çıkmak istemezsiniz. Dışarıya çıkıp, dünyaya “evet, bitti” demek yerine, karanlıkta sessizce oturup dondurma yemek daha iyi hissettirir.
Düzenli olarak duş alın ve güne başlamak için nedenler bulun (iş, sosyal ortam gibi).
“Beni kimse sevemez” gibi mantıksız düşüncelerin sizi ele geçirmesine izin vererek, kendinize acımaya başlamayın.

4. Öfke: “Kalbimi kırdığın için senden nefret ediyorum!”

Bu aşamada kalbiniz mutsuzluktan öfkeli bir moda girer. Kalbiniz, ayrılığınız konusunda hem eski erkek arkadaşınıza Hem de size öfke kusar. Ayrılığınızın bu aşamasında, kendinizi onun resimlerini yakarken, sizdeki eşyalarını rehin tutarken, onu, arkadaşlarına kötülerken bulacaksınız. Eğer kızgınlığınız kendinize karşıysa, sık sık kendinizle öfkeli konuşmalar yapacak, aklınızdan birçok pişmanlık düşüncesi geçecektir. Bu noktada derinde yatan asıl istek, suçu birilerine mal etmektir.
Öfkenizi kabullenin, bu konuda bir şeyler yazmayı ya da konuşmayı deneyin.
Fakat asla öfkeyle hareket etmeyin.

5. Pazarlık: “Onu geri kazanmak için neler yapabilirim?”

Bu aşama, çoğunlukla eski sevgilinizi geri kazanmayı istemekle, biraz da ayrılığa sizin yaptığınız bir hata neden olduysa, kendi suçunuzu affetmekle ilgilidir. Eski sevgilinizle pazarlık etmek için yanıp tutuştuğunuz için, bazen aşırıya kaçıp, uzlaşmaya varmak adına anlaşmalar sunacak ya da başka biri (daha formda, daha az kıskanç, daha anlayışlı) olmayı deneyeceksiniz. Ancak gerçek, şu anda hissettiğiniz acıyı görmezden gelmeye çalışmaktan başka bir şey değildir.
Kendinizle ilgili sizi mutlu eden ve geleceğinizde hayatınızda olmasını istediğiniz şeylerle ilgili bir liste yapın.
Ve bu listeye eski erkek arkadaşınızı geri kazanmayı dahil etmeyin!

6. Depresyon: “Onu asla unutamayacağım…”

Ayrılık yasının bu aşamasında, kaybınızın büyüklüğünün farkına varacaksınız ve bu size fazlasıyla ağır gelecek. Kendinizi hafif depresyona benzeyen, yoğun mutsuzluğun hakim olduğu bir ruh durumunda bulmanız mümkün. Bu noktada, hayatınızın ilişkinizden önce nasıl olduğunu hatırlamanın, oldukça zor olduğunu düşüneceksiniz. Yataktan çıkmak bile zor gelecek ve hatta umutsuzluk, acizlik ve mutsuzlukla, duygularının neden olduğu fiziksel acılar bile hissedeceksiniz.
Etrafınızın olumlu düşünen insanlarla çevrili olduğundan emin olun ve güneş ışığından faydalanmak için kendinizi dışarıya atın.
Aşırı yemek ya da içmek gibi sağlıksız davranışlara yönelmeyin.

7. Kabullenme: “Neden onunla birlikte olduğumu, neden artık birlikte olmadığımızı ve daha iyi olacağımı şimdi anlıyorum.”

Ayrılığınızın kabullenme aşaması size diğer o bütün zor aşamaların yaşanmasına değdiğini hissettirecektir. Bu aşamada artık derin bir nefes alabileceksiniz. Geçmişin ne gibi anlamlar taşıdığının ve geleceğin size neler getireceğinin farkına varacaksınız. Güneş yeniden parıldamaya başlayacak, siz de yeniden kendiniz gibi hissetmeye başlayacaksınız. Artık yolunuza devam etmeye ve yukarıya çıkmaya hazırsınız.

Ayrılığı atlatmanızı kutlayın.
Arada bir hüzünlendiğinizi hissettiğinizde şaşırmayın, bu oldukça normaldir. Yalnızca olumlu düşünmeye çalışın.


Alıntı