21 Haziran 2012, 11:10 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | AÖF Sosyoloji Dersleri - Toplum ve Toplumsal Yapı aöf sosyoloji dersleri - sosyolojiye giriş - toplum ve toplumsal yapı anlatımı - aile kurumu - toplum grupları Sosyolojiye Giriş - Toplum ve Toplumsal Yapı Toplum kavramini; onu olusturan kosullari dikkate alarak tanimlamak. Toplum ve birey birbirinin ayrilmaz birer parcasidirlar. En genis anlamda toplum insanlari etkileyen iliskiler bütünüdür. Ancak bir toplumdan söz edebilmek icin belirli sartlar gerekir. Bunlar ortak bir toprak, politik bir otoriteye uyum ve paylasilan bir kültürdür. Toplumsal yapi ve bu yapiyi olusturan parcalar olan kültür, toplumsal sinif, statü, rol, kurum ve gruplari aciklamak. Her organizmanin bir yapisi oldugu gibi toplumlarin da bir yapisi vardir. Bu yapi birbirleriyle iliskili bir takim parcalarin bütünüdür. Toplumsal yapi, bir toplumdaki organize olmus toplumsal iliskilerin bir bütünüdür. Toplumsal yapiyi olusturan parcalar alti tanedir. Bunlar; Kültür, Toplumsal Sinif, Statü, Rol, Grup ve Kurumlardir. Statü, bireyin toplum icindeki pozisyonudur. Edinilmis ve kazanilmis olarak iki bicimde yer alir. Rol ise bir toplum icindeki insanlarin belirli bir bicimde oynadiklari oyundur. Her rolün bireyden bazi beklentileri vardir.Grup, belirli sayidaki insanlarin etkilesimleri sonucu ortaya cikan bir birlesmedir. En yaygin olarak birincil ve ikincil bicimde ikiye ayrilir. Toplumsal kurum ise toplumun temel degerlerinin korunmasi amaciyla zorunlu sayilan nispeten sürekli kurallar toplulugudur. Toplumsal düzeni saglayan kurumlar dokuz tanedir. Bunlar: Aile, Ekonomi, Egitim, Din,Politik, Hukuk, Tip, Bilim ve Askeri kurumlardir.İnsanoglunun tarihi gelisimiyle olusan toplum türlerinin temel özelliklerini aciklayarak tartisabileceksiniz. İnsanoglunun tarihsel gelisiminde bes yaygin toplum bicimi gözlemlenmistir. Bunlar; -; Avcilik ve toplayicilik toplumlari, -; Cobanlikla gecinen göcebe toplumlar, -; İlkel tarim toplumlari (tarim öncesi toplumlar), -; Tarim toplumlari ve -; Endüstriyel toplumlardir. Kültür Toplum ve insan bilimleri icin temel bir kavram olan kültürü ve temel özelliklerini, kültürel farkliliklar ve kültürel birlesme kavramlarini tanimlamak. -; İnsanoglu gelismis beyin yapisi sayesinde yasamda canli kalip bir kültür yaratabilir. Kültür, bir toplumda yasayan insanlarin bütün ögrendikleri ve paylastiklarini kapsayan bir kavramdir. Davranis bilimlerinin inceledigi hemen her sey bir kültür tarafindan bicimlendirilir. Zamanla kültürün koydugu kurallar bizim bir parcamiz haline gelir. Toplum, Dil ve kültür iliskisini aciklamak. -; Kültür, insanlarin kullandiklari bir dil sayesinde yayilir ve insanlar arasindaki etkilesimler sonucu dogup gelisir. Her toplumun farkli düsünce inanc ve deger sistemleri vardir. Her düsünce kalibi yasadigi kültür icinde önemlidir ve gecerliligi vardir. Kültürün bir diger özelligi de ögrenilen davranislardan olusmasidir. Her toplumun kültürü, maddi ve manevi olmak üzere iki tür ögeden olusur. Kültür ve toplum birbirinden ayrilmaz bir bütünü icerirler. Toplum kültür olmadan var olamayacagi gibi; kültür de kendisini koruyan ve gelistiren bir toplum olmadan varligini sürdüremez. Kültür dil sayesinde korunur ve gelecek nesillere aktarilir. Kültür kalitimla babadan ogula gecmez ve her toplumun kültürü kendine özgüdür. Kültürü olusturan parcalarin herhangi bir bicimde birbirlerine baglanmasina kültürel birlesme denir. -; Kültür, norm ve degerlerle bir anlam kazanir. Normlar, o kültür icinde anlamlidirlar. Kültürü olusturan temel parcalardan degerler ve normu tanimlamak. yaptirimi olan yerlesik davranis kurallaridir. Deger ise hangi toplumsal davranislarin iyi, dogru ve istendik oldugunu belirten paylasilan ölcüt veya fikirlerdir.Degerler böylece kültürel yasantimiza rehberlik ederler. Kültür kendi icinde popüler ve fakirlik kültürü, gercek ve ideal kültür, yüksek ve yaygin kültür, alt kültür ve karsit kültür olarak ayrilir. Popüler kültür yasadigimiz günlük hayattir. Fakirlik kültürü ise Oscar Lewis’in “fakirlerin sahip oldugu degerlerin, ekonomik yönden basarili kisilerin degerlerinde farkli olduguna” yönelik tezine dayanmaktadir. İdeal kültür toplumu bir arada tutan norm ve degerlerin sadece kurallarda gecerli olmasi iken gercek kültür ise bunlarin günlük yasamdaki uygulanis veya bulunus bicimidir. Toplum icinde özel bir yasam bicimi, zevkleri, aliskanliklari olan kücük bir elit grubun sahip oldugu kültür yüksek kültür olarak tanimlanirken, büyük halk kitlelerinin benimsedigi yasam bicimi, zevkler, farkli degerler yer aldigi kültür yaygin kültürü olusturur. Diger yandan toplumun temel kültürel degerlerini paylasan ancak bunun disinda kendini diger gruplardan ayiran deger, norm ve yasam bicimleri olan gruplarin olusturdugu kültür alt kültür olarak tanimlanmaktadir. Yine bir alt kültür olarak degerlendirilen karsit kültür deger, norm ve yasam bicimleri acisindan icinden yasanilan kültüre ters düsen tutum ve davranislari icermektedir. Etnosentrizm ve kültürel relativizm kavramlarini tanimlayarak; her iki görüsün olumlu ve olumsuz yönlerini tartisabilmek. -; Bunlar kültürün kendi icindeki farkliliklardir. Etnosentrik görüs baskalarinin kültürünü bireyin kendi kültürü acisindan degerlendirmesi demektir. Kültürel relativist görüs ise kültürü kendi kaliplari icinde anlamak, önyargili olmamak demektir. Toplumsallasma Toplumsallasma kavramini, özellikleri ve amaclarindan yola cikarak tanimlamak ve bu sürecteki etkenleri aciklamak. İnsan dünyaya geldi¤inde en ilkel olarak bulunan, fakat kisa zamanda sahip oldugu yeteneklerini gelistiren ve olgun bir canli haline gelen varliktir. İnsanin gelismis beyin yapisi ve ögrenme yetenegi onu diger canlilardan ayirir. İnsanin kendine uygun davranislari ögrenmesi ve bunu gelecek nesillere aktarmasi sürecine toplumsallasma diyoruz. Bu sürec insanin dogumuyla baslar ve bir yasam boyu sürer. Bu sürec icerisinde insanoglu yasadigi kültürün, deger, tutum ve davranis bicimlerini ögrenirken ayni zamanda da kisilik kazanir.İnsanin olumlu bir toplumsallasma süreci gecirebilmesi icin en önemli sey onun diger insanlarla kurdugu iletisimdir. Cevrelerinden uzaklastirilarak, yalniz basina birakilan kimselerin bu süreci basarili olarak tamamlayamadiklari gelisim bozukluklari gösterdikleri saptanmistir. Toplumsallasma ile ilgili benlik, ayna benlik ve rol alma gibi sosyolojik kuramlari tanimlayip, toplumsallasmadaki etkilerini tartismak.Toplumsallasma ile ilgili iki önemli kuram C.H.Cooley’in Ayna Benlik ve G.H.Mead’in Rol Alma ve Kendilik gelisimine iliskin kuramlaridir. Her iki kuramcida benlik gelisiminde sosyal etkilesimin önemine deginmektedirler. Toplumsallasma belirli bir rol davranisini ögrenmedir. Toplumun sahip oldugu kültürün aktarilmasinda sorumlu olan toplumsallasma kurumlarini tanimak. Toplumsallasma sürecinde önemli olan alti kurum veya öge bulunur. Bunlar: -; Aile, -; Din, -; Egitim, -; Arkadas gruplari, -; Kitle iletisim araclari, -; Calisma ortamidir. Her kurumun etkisi bireyin icinde bulundugu yas durumuna bagli olarak degisir. Toplumsallasma her yasta etkilidir ve yasam boyu sürer. Toplumsal Gruplar Grup kavramini, diger toplumsal olusumlardan ayiran temel özellikleri dikkate alarak tanimlamak ve grup olgusunun toplumsal yasamdaki yeri ve önemini kavramak. İnsanlar yasantilarini bircok gruba üye olarak ya da bir grubun üyesi olarak gecirirler. Hepimiz en dogal bir bicimde aile grubunun bir üyesiyiz, daha ileride ise oyun, arkadaslik ve is gruplarina girmekteyiz. Ne zaman iki ya da daha fazla kisi bir takim iliskiler icine girer, karsilikli tutum ve davranista birbirlerini etkiler ve bu iliskiler belirli bir süre icinde gelisir ve nispeten süreklilik kazanirsa bir gruplasma söz konusudur. Grup, üyeleri arasinda belli iliskiler bulunan ve her üyenin grubun varligini bilincli olarak fark ettigi, iki yada daha cok üyeden kurulu nispeten sürekli bir insan toplulugudur. Grup türlerini tanimlamak. Toplumsal gruplar farkli sosyologlar tarafindan farkli bicimlerde sinisandirilmistir. Örnegin, Tönnies’in cemaat ve cemiyet ayrimi, Emile Durkheim’in mekanik ve organik dayanismasi birer grup olgusuna benzetilebilir. Cok benimsenen bir grup ayrimi da Charles Cooley’in birincil ve ikincil grup ayrimidir.Birincil gruplar duygusal yakinlik ve fedakarlik yüklü, menfaat iliskilerine dayanmayan birlesmelerdir.Grup dayanismasi bu tür gruplarda yüksektir. Cooley, birincil gruplari insan neslinin bakildigi, korundugu yerler olarak nitelendirir. İkincil gruplar ise bu iliskilerin disinda kalan gruplardir. Bu gruplar, büyük capli, önemli ve resmi gruplardir. Karsilikli cikar iliskileri önem tasir. Bu gruplara formal (resmi) gruplar da denmektedir. Bunlarin disinda, ic ve dis grup, referans grubu ve elektronik grup ayirimlari vardir. Grubun büyüklügü ve liderlik yapisinda grup olusumunda önem tasir. Grubun büyüklügü arttikca iletisim artar ancak grup birlikteligi ve dayanismasi azalir. Gruplarda en yaygin olarak üc tür liderlikten söz edilebilir. Bunlar; Otokratik, Demokratik ve Birakiniz yapsinci lider tipleridir. Grup normlarini karsilastirarak aciklayabilmek.Gruplarin en büyük özelliklerinden biri de üyelerinin uymak zorunlulugu duyduklari normlar gelistirmektedir. Gruplar icin normlar, ortak bir davranis bicimi, ortak tutum ve inanclar, yerine getirdikleri görevlerine karsi gelistirdikleri ortak duygular olabilir. Gruplar üyelerinin tutumlarini degistirebilme özelligine de sahiptirler. Aile Kurumu Toplumsallasmada etkili kurumlardan biri olan aile kavraminin ve aile olusumunda önemli olan evlilik kavramlarini tanimlamak. -; Ailenin toplumda temel bir kurum olarak görülmesinin iki nedeni vardir. Bunlar; ailenin en önemli görevinin insan türünü üretmek olmasi ve ailenin baska kurumlarin da kaynagini olusturmasidir. -; Ailenin toplumda cok önemli olan bir diger görevi de toplumsallasma denen bir olgunun bu kurum tarafindan yerine getirilmesidir. Toplumsallasma cocuk ve aile üyeleri arasinda baslayan bir etkilesim sürecidir. Bu sürec yoluyla insan toplumdaki temel kurallari ögrenir ve icinde yasadigi toplumun bir parcasi haline gelir. -; Ailenin cesitli bicimlerde tanimlari olmakla beraber biz aileyi ana, baba, cocuklar ve tarasarin kan akrabalarindan (aile bicimine göre) meydana gelmis ekonomik ve toplumsal bir kurum olarak tanimliyoruz. Aile yapilari ve türlerini aciklayarak, bunlarin görev ve islevlerinin, degisen toplumsal olgularla degisim sürecini tanimlamak. -; Aile en basit bir bicimde cekirdek veya kücük aile ve geleneksel veya genis aile olarak ikiye ayrilir. Ancak, aileyi otorite figürüne göre ayiran tipolojiler de mevcuttur. -; Cagdas toplumun ailesi, ana, baba ve evlenmemis cocuklardan olusan kücük ya da cekirdek ailedir. Bu aile, modern sanayi toplumlarinin özelligidir. Cekirdek ailenin yapisi, icinde bulunulan modern toplum tarafindan bu toplumun ihtiyaclarina göre sekillenmektedir. Aile ve evlilik bicimlerini tanimak. -; Evlilik bicimleri ise es sayisina göre, Monogami ve Poligami olarak ikiye ayrilir. Cok esli evlilik olan Poligami ise kendi icinde Poligini ve Poliandri olarak ikiye ayrilir. -; Gruba göre evlilik ise: endogami,exogami olarak ayrilir. Ciftlerin oturduklari yere göre ise: patrilokal, matrilokal,e neolokal, olmak üzere üc bicimdedir. Sosyolojinin önemli kuramlarinin aile kurumunu ele alis bicimi ve analizlerini incelemek. -; Aileyi teorik bir cerceve icerisinde üc bakis acisindan incelemek olasidir. Bunlar, Fonksiyonalist, Catisma ve Sembolik Etkilesim modelleridir. -; Fonksiyonalist bakis acisi aileyi yerine getirdigi degismez ve önemli görevleri nedeniyle ele alir ve inceler. Ailenin toplumda vazgecilmez olusunun nedeni yerine getirdigi fonksiyonlardir. Catisma kurami ailenin önemli bir kurum oldugunu kabul eder, ancak ailenin icinde geleneksel olarak var olan bir catisma vardir, der. Burada kadin sömürülmekte erkek ise sömürücü bir rol oynamaktadir. -; Sembolik etkilesimciler ise, insanin, cevresinin ve iliskilerinin bir ürünü oldugunu savunarak, ailede iletisimin önemine deginirler. Bosanmanin bireysel ve toplumsal nedenlerine egilerek, cocuklar üzerindeki etkisi ve basarili evliliklerin nedenleri aciklayabilmek. -; Aile kurumunda evlilik kadar yaygin bir diger kurum da bosanmadir. Bosanma mevcut normlar ile eslerin kendi arzulariyla evlilik birliginin sona ermesidir. -; Cagimizda bosanma oranlarinin artisinin hem bireysel hem de toplumsal nedenleri mevcuttur. Genelde, Türkiye’de de bosanmalarda sayisal bir artis söz konusudur. Dünyada gözlemlenen egilime paralel olarak ekonomik kriz dönemlerinde bosanmalar azalirken, refah dönemlerinde artis göstermektedir. Ensasyon rakamlarinin yüksek oldugu ve ekonomik bunalimin var oldugu dönemlerde eslerin bosanma karari almasi zor olmaktadir. -; Bosanmalarin özellikle cocuklar üzerinde olumsuz sonuclari bulunmaktadir. Bu nedenle bosanmaya karar veren ciftlerin bu konuda dikkatli düsünmeleri gerekmektedir. Toplumsal Tabakalasma ve Degisme Toplumsal tabakalasma kavramini, tabakalasma sistemlerinin toplumlarda olusum sürecini ve farkliliklari dikkate alarak tanimlamak. Hemen her toplumda tabakalasmanin varligini görmekteyiz. Yani insanlari derecelendiren bir sistemin bulundugunu ve bu sistem icerisinde bazi insanlarin daha fazla bir güc ve zenginlige sahip, bazilarinin ise bunlara yeterli ölcüde sahip bulunmadiklarini biliyoruz. Dünyada farkli bicimlerde ortaya cikan tabakalasma sistemleri bulunur. Bunlardan,kölelik, kast, zümre kapali sistemler; sinif ve statü ise acik sistemlerdir. Kölelik artik dünyada az rastlanan bir zorla calistirma sistemidir. Kast ise hala daha Hindistan’da gecerlidir. Hindistan’da dört ana kast bulunur. Her kastin yapacagi isler asagi yukari belirlidir. Zümre ise Avrupa’da feodal cagda ortaya cikmis bir sistemdir. Bunlar yasaya dayanir ve hukuksaldir. Sinif sistemi ise endüstriyel toplumun karakteristik gruplaridir. Toplum konusunda son derece farkli görüsler mevcuttur. Toplum icinde bireyler isgal ettikleri mevkilere göre derecelenip örgütlenmislerdir. Toplumsal sinif (katman) kavrami üzerinde tam ve kesin bir tanim vermek cok güctür. Toplumsal sinisar maddi ve kendiliginden olusan gerceklerdir. O halde bir toplumun üretim sürecinde belirli ve benzer bir rol oynayan ve asagi yukari benzer iliskileri yasayan insanlar bütünü olarak toplumsal gercekler, toplumsal sinisari (katmanlari) meydana getirir. Toplumsal tabakalasma sistemiyle ilgili yaklasimlari karsilastirarak inceleme ve tartisma olanagi yaratmak. Toplumsal siniflar konusunda özellikle iki kuram göze carpar. Birincisi Karl Marx’in catisma kurami, digeri ise Kingsley Davis ve Wilbert E. Moore tarafindan ortaya atilan görevselci yaklasimdir. Marx icin sinif bir makro grubun üretim sürecinde belirgin bir mevkii isgal etmesidir. Marx’a göre toplumlarin tarihi sinisar arasindaki mücadeleler tarihidir ve sinisarda devirlerinin ekonomik iliskilerinin ürünüdürler. Davis ve Moore ise modellerinde tabakalasmanin fonksiyonel bir zorunluluk oldugunu savunurlar. Bu kuram her toplumda o toplumun devamliligi icin yerine getirilmesi gereken görevler oldugunu belirtir. Önemli olan bu mevkilere en kalifiye ve yetenekli olanlarin gelmesidir. İnsanlara yaptiklari isler karsiliginda verilen ödüller cok önem tasir. Toplumda rekabet unsuruyla en yetiskin ve en yetenekli olanlar daha iyi mevkileri elde etmek icin mücadele edecekler ve bunun sonucunda da toplum en iyi kisiler tarafindan yönetilecektir. Ancak, hakli olarak Marx’in kuramina oldugu gibi bu kuramada cesitli elestiriler getirilmistir. Her iki kuramin belirli yaklasimlarini alarak ortaya attigi kuramla ilgiyi ceken bir diger bilim adami ise Gerhard Lenski’dir. Toplumsal Hareketlilik, Toplumsal Degisme ve Modernlesme kavramlarini olusturan etkenleri ve aralarindaki farkliliklari tartisarak tanimlamak. Degisme her toplumun temel bir karakteristigidir. Toplumsal kültürlerini gelecek nesillere degistirerek aktarirlar. Degisme hizi toplumdan topluma farkli bir hiz ve karakter tasir. Geleneksel toplumlarda degisme yavas, endüstriyel toplumlarda ise hizlidir. Toplumsal degisme konusundaki düsünürlerin ileri sürdükleri bazi sayiltilar bulunmaktadir. Bunlar: -; Degisme dogaldir, -; Degismenin önüne gecilmez, -; Degisme süreklilik gösterir, -; Degisme gereklidir, -; Degisme benzerlikler gösterir seklindedir. Toplumsal degisme kaynaklari da ic ve dis olmak üzere ikiye ayrilir. Dis kaynaklar: -; Cevresel Degisme, -; İstila, -; Kültürel temas, -; Yayilmalar. İc kaynaklar ise: -; Kesisen ve icatlar, -; Nüfus hareketleri olarak ikiye ayrilir. Degismede cok önemli bir diger kaynak ise teknolojidir.Teknolojinin toplumlarin degismesine bes tür etkisi bulunmaktadir. Günlük dilde kullanilan modernlesme, yenilesme, cagdaslasma, ilerleme, kalkinma gibi deyimlerle, sosyolojik degisme arasinda belirgin farkliliklar vardir. Toplumsal degisme bir deger yargisi tasimaz. Buna karsilik kalkinma ve ilerleme bir amaca yönelik olarak bir deger yargisi tasirlar. Toplumsal degismeye karsi olan gücler de vardir. Bunlarin cogu gecmise bagli olan toplumlardir. Toplumsal degisme konusunda unutulmamasi gereken nokta ülkelerin degisme sürecleri bakimindan bazi benzerlikler göstermesine karsin, her ülkenin kendi kültürüne özgü bir degisme sürecini benimsemesidir. Yirminci yüzyilin en önemli sorunlarindan biri bu degisme olgusunun hizidir. Alıntı. | |
|
Etiketler |
aöf, dersleri, sosyoloji, toplum, toplumsal |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Sosyoloji Kavramı Olan Toplumsal Yapı Nedir? Ne Değildir? | Kalemzede | Felsefe | 0 | 26 Eylül 2021 18:23 |
Sosyoloji Kavramı Olan Toplumsal Yapı Nedir? Ne Değildir? | Kalemzede | Felsefe | 0 | 19 Aralık 2020 21:23 |