07 Ocak 2012, 23:24 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Kilis Höyükleri İl sınırları içersinde; Çatal Höyük (Elbeyli İlçesi Güvendik Köy), Kulsurun Höyük (Elbeyli İlçesi Geçerli Köyü), Leylit Höyük (Kilis merkez, Öncüpınar karayolu üzerinde Leylit mevkii), Yavuzlu Höyük (Kilis merkez, Yavuzlu Beldesi), Sinnap Höyük /Acar Höyük (Kilis merkez, Acar Köyü), Belentepe Höyük (Musabeyli İlçesi Belentepe Köyü), Polatbey Höyük (Polateli İlçesi Polatbey Köyü), Karamelik Höyük (Kilis merkez, Karamelik Köyü), Murat Höyük (Musabeyli İlçesi Murat Höyük Köyü), Taşlıbakar Höyük (Elbeyli İlçesi Taşlıbakar Köyü), Sinnap Höyük / Çörten Höyük (Kilis merkez Çörten Köyü), Akpınar Höyük (Kilis merkez Demirciler Mahallesi İçeri Bahçe Akpınar Mevkii), İnanlı Höyük (Kilis merkez İnanlı Köyü), Çamurlu Höyük (Elbeyli İlçesi), Tileyli Höyük (Elbeyli İlçesi Taşlıbakar köyü), Kızıl Höyük (Elbeyli İlçesi Yağızlı Köyü), Kumludere Höyük: (Kilis ,Merkez) adlı höyükler bulunmakta ve bunların bulunduğu yöreler de Birinci Derece Arkolojik SİT Alanıdır. Oylum Höyük Tarihsel süreç içersinde pek çok kavme (Babil, Hurri, Mitanni, Arami, Asur, Pers, Makedon, Roma, Bizans, Selçuk, Memluk,Osmanlı) ev sahipliği yapan Kilis ve yöresi, Bereketli Hilal (Verimli Hilal, Fertile Crescent) adı verilen bölgenin kuzeybatı kesiminde olup; Anadolu’yu ÖnAsya’ya bağlayan tarihsel karayolları üzerindedir. Arkeobotanik araştırmalara göre buğday, arpa, zeytin, üzüm gibi yeme-içme kültürüyle ilgili tarımsal ürünlerin kültüre edildiği topraklar olan “Verimli Hilal Bölgesi” aynı zamanda neolilitik, kalkolitik kültür katmanlarının (Tell Halaf / Tel Halaf / Tel - el Obeyd) da, yayılım alanı içersindedir. Bu ekinsel kalıttan günümüze kadar ulaşanların başında geçmişin yerleşim birimi olan “höyükler” gelmektedir. Küçücük Kilis coğrafyasında (10.521 km2) da taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilen ve her biri “arkeolojik sit” olan toplam on sekiz adet höyük vardır. Arkeolojik araştırma sonuçlarına göre, bunların içinde en önemlisi Geç Kalkolitik Dönem’den (M.Ö:3500-3000) bu yana sürekli iskan yaşayan Oylum Höyük’tür. Oylum Höyük biri 22, metre diğeri 37 metre olmak üzere iki farklı yüksekliği; 460 metre uzunluğu ve 370 metre genişliği ile Anadolu’nun en büyük höyüklerindendir Oylum Höyük’te 1989 yılında Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Engin ÖZGEN’in başkanlığında başlayan kazı çalışmaları, Cumhuriyet Üniversitesi’nden Yard. Doç. Dr. Atilla ENGİN, Yard. Doç. Dr. Erdal ESER, Yard. Doç. Dr. Meryem Acara ESER’in danışmanlığında her yıl kesintisiz olarak sürmektedir. Kazı sonucu ele geçen buluntular Kilis’te müze olmadığı için Gaziantep Müzesi’nde sergilenmektedir. Kilis-Gaziantep karayolu üzerinde, aynı adı taşıyan köyde yer alan Oylum Höyük, boyutları itibarıyla Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük höyüklerinden biridir Biri 22 metre, diğeri 37 metre yüksekliğinde ve bir boyunla birbirine bağlanan iki yükseltiden oluşan höyük, 460 metre uzunluğunda ve 370 metre genişliğindedir. Ovadaki alçak bir yükselti üzerine kurulan Oylum Höyük, yüksek Anadolu platosunun bittiği ve Suriye’ye doğru uzanan düzlüklerin başladığı verimli topraklar üzerinde bulunmaktadır. Höyüğün batı etekleri boyunca akan ve Kilis Ovası’ndan doğan Akpınar Deresi binlerce yıl boyunca buradaki yerleşmelerin yaşam kaynağı olmuştur. Höyük, Kilis Ovası’na hakim durumdadır. Kilis’in bulunduğu bölge Mezopotamya’dan Filistin’e uzanan “Bereketli Hilal’in” kuzeybatı ucunda yer almaktadır. Höyüğün doğu-batı ve kuzey-güney yönlerinde uzanan eski ticaret yolları üzerindeki stratejik konumu, merkezi oldukça önemli bir arkeolojik merkez kılmaktadır. Oylum Höyük, çevresindeki uydu yerleşme niteliğindeki birçok höyükle birlikte, başta Tunç Çağları (M.Ö:3000-1200/1000) olmak üzere çeşitli dönemler boyunca bölgesel bir merkez durumundadır. Gerek yüzey araştırmaları, gerekse gerçekleştirilen kazılar, höyüğün en azından Geç Kalkolitik Dönem’den (M.Ö:3500-3000) itibaren kesintisiz olarak yoğun iskan gördüğünü ortaya koymaktadır. Anadolu, Suriye, Mezopotamya arasında yer alan oldukça büyük bir höyüktür. Stratejik bir konumda bulunan höyük, hemen her dönemde iskan görmüştür. Bu nedenle arkeolojik açıdan büyük bir önem teşkil etmektedir. Söz konusu üç kültürün kesiştiği bir merkez olarak yalnız Anadolu arkeolojisi için değil aynı zamanda Önasya arkeolojisi içinde büyük bir önem taşımaktadır. Orta Tunç Çağında önemli bir siyasi güç olan Hititler, güney seferlerinde Oylum Höyük’ü kullanmış olmalılar. Höyük’te bu nedenle Hitit’lere ait arkeolojik bulgular ele geçmiştir. Bakırtaş (Kalkolitik) Çağı’ndan Hellenistik Dönem’e kadar kesim iskan gösteren Oylum Höyük’te yapılan kazılar sonunda bölgenin tarihinin yanı sıra Önasya’nın da tarihi aydınlanmaktadır. Oylum Höyük’teki kazı çalışmaları 1989 yılından beri devam etmekte olup, bu çalışmalara Prof. Dr. Engin ÖZGEN başkanlığında Hacettepe Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ile Bilkent Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğrencileri katılmaktadır. | |
|
Etiketler |
höyükleri, kilis |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Kilis | Ecrin | Akdeniz Bölgesi | 0 | 10 Ocak 2012 23:21 |
Kilis Dil Ve Yazın | Ecrin | Akdeniz Bölgesi | 0 | 06 Ocak 2012 19:40 |
Kilis | Ecrin | Güneydoğu Anadolu Bölgesi | 0 | 04 Eylül 2011 13:52 |
Kilis Höyükleri | Ecrin | Güneydoğu Anadolu Bölgesi | 0 | 04 Eylül 2011 12:42 |
Kilis | Sır | İl ve İlçelerimizin Tarihçesi | 0 | 29 Ocak 2011 19:02 |