Çevrimdışı

Sezaryen Sonrası Normal Doğum Mümkün mü?



[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


SEZARYEN SONRASI VAJİNAL DOĞUM

Ülkemizde özellikle son 20 yılda sezaryen doğum oranları çok yükseldi ve yapılan çalışmalar sonrasında bu sezaryenlerin ne kadarı gerçekten gerekliydi çok düşünür oldu…



Normal doğum vücudun fizyolojik bir gerçeğidir.

Kadınlar neden sezaryen ameliyatını doğum tercihi olarak görmeye başladılar?

Dünya değişirken maalesef doğumlarda değişti. Doğadan uzaklaştığımız gibi normal doğumdan da uzaklaştık. Oysaki kadın bedeni sadece normal doğumu biliyor ve bunu yönetebiliyor. Sezaryen ise anne ve bebek hayatını tehlikeye düşüren durumlarda hayat kurtarmak için yapılan bir ameliyattır. Sezaryeni hiçbir tıbbi gereklilik yokken bir doğum tercihi olarak görmek hem anne hem de bebek için bir haksızlıktır. Bir şekilde ilk doğumunda sezaryen olmuş kadınlar şu anda farklı bir bilince sahip oldukları için normal doğumu deneyimlemek istiyorlar. Ülkemizde de sezaryen sonrası normal doğum son günlerde giderek yaygınlaşmaktadır.

Kadın doğal, yani normal doğuma hem bedenini hem de ruhunu hazırlamak durumundadır. Hele ilk doğumunda sezaryen oldu ise ikince doğumunda sezaryen sonrası normal doğumu denemek için biraz daha çaba göstermesi başarı şansını arttıracaktır. Gebelik boyunca özellikle bu konu ile ilgili kendisini destekleyen bir hekimin takibinde olmalıdır. Gebeliği boyunca doktorun onay verdiği haftadan itibaren hareket etmeye başlamalı bedenini hazırlamalıdır. Bu fiziksel hazırlık için konusunda eğitim almış ve uzmanlaşmış bir ebe veya fizyoterapist ile çalışabilir. Aynı zamanda doğuma hazırlık eğitimleri almalıdır. Bu eğitimlerde doğum sürecini yönetmek için nefes ve meditasyon çalışmaları ile farkındalık yaratılır. Özellikle sezaryen sonrası normal doğumu deneyimlemek isteyen kadınlar bir ebenin desteğini aldıklarında her şey daha konforlu ve kolay hale gelebilir. Ve takibinde oldukları hekime güvenmek son derece önemlidir. Doğum bir ekip işidir.

2 gebelik arası ne kadar olmalıdır?

Sezaryen sonrası normal doğumu denemek isteyen kadınların en sık sorduğu sorudur bu.

Kanıta dayalı çalışmalar sonrası en yaygın görüş ise güvenli aralığın iki sezaryen arasının en az 18 aydan uzun olmasıdır. Sezaryen olduğunuz gün ile ikinci beklenen doğum tarihiniz arasında 18 ay geçmiş olması anlamına geliyor.

SSVD kimler için uygundur?

SSVD aşağıdaki durumlar için uygundur:

İlk sezaryenden kalan kesilerin bu doğum için uygun olması
Ciddi ağır bir rahim ameliyatı getirmemiş olması
Daha önceden uterin rüptür diye anılan rahim yırtığı yaşanmamış olması
Gebelik öncesi ve gebelik döneminde rahimde tümör olmaması
Bu ciddi nedenlerin dışında bebeğin fazla kilolu olması özellikle 4000 gramın üzerinde olması tıpkı normal doğum şansını düşürebildiği gibi sezaryen sonrası vajinal doğum şansını da düşürebilir.

SSVD’nin avantajları

İkinci sezaryenin risklerinden sizi korur. Zira her sezaryen doğum bir sonrakinde riskleri daha da artırmaktadır. Hekimler 3/4 sezaryen doğumdan fazlasını önermemektedir. Tekrarlayan sezaryen sayısı arttıkça komşu organlar olan mesane ve bağırsak olumsuz etkilenir. Ancak kadın daha fazla çocuk sahibi olmak istediğinde sezaryen sonrası normal doğumu başarırsa istediği sayıda çocuğa sahip olabilir. Doğum sonrası anne daha çabuk toparlanacağından bebek bakımındaki ameliyat sonrası zorlukları yaşamaz.

SSVD’nin başarılı olma oranı kaçtır?

Sezaryen sonrası vajinal doğumda en çok korkulan risk daha önce kesilmiş olan rahim dokusunun doğum kasılmaları esnasında yırtılmasıdır. Rahmin yırtılma riski %5’tir ve tıp bunu yüksek risk olarak kabul etmez. SSVD’nin başarılı olma yani vajinal doğum sonuçlanma oranı %70’dir.

SSVD’nin başarısız olma yani sezaryene dönme olasılığı ise %30’dur. Bebekler için risk ise birinci doğumdan çok farklı değildir. Dolayısıyla tekrarlayan sezaryen riskleri ve sezaryen oranlarında ki artışın sonuçları düşünüldüğünde uygun gebelere uygun şartlarda sezaryen sonrası vajinal doğum seçeneği sunulmalıdır.

Kadın sezaryen sonrası normal doğumu denemek istediğini söylediğinde; “Deli misin sen, risk almaya ne gerek var” diye bir toplumsal baskı ile karşılaşır. Oysaki risk olmayan hiçbir doğum şekli yoktur. Doğum hayat kadar garantidir. Elbette sezaryen sonrası normal doğumun da birtakım riskleri vardır. Bu risklere karşı tüm önlemlerin alındığı bir hastane ortamında vajinal doğum denenebilir.

Sezaryen sonrası normal doğumu denemek istemek bir çılgınlık değil, bilinçli, aklı başında bir tercihtir. Doğum eylemi başladığında bir orkestra şefi eşliğinde müziğin ritmine kapılmak, endişe ve kaygılardan uzak kalabilmek, doktoruna güvenmek, eben ile bağ kurmak sizi bir kavuşma anına götürecektir.

Unutmayınız her doğum şeklinden bağımsız bir kavuşma anıdır. Bahar tadında buluşmalar ve kavuşmaların yaşandığı bir doğum deneyimi dilerim.

Sevgilerimle.

__________________