28 Kasım 2022, 22:20 | #1 | |
Çevrimdışı Tefeci'nin Kızı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Çocuklarda Yemek Yeme Bozuklukları için Ne Yapılabilir? Çocuklarda Yemek Yeme Bozuklukları için Ne Yapılabilir? [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Yemek Yeme Bozukluları Yeme bozuklukları birçok ailenin karşılaştığı zorluklardandır. Prof. Dr. Norma Razon ile yeme bozuklukları üzerine yaptığımız canlı yayından alıntıları aşağıda bulabilirsiniz. Norma Hoca beslenme ve zorluklarını sadece eğitimsel açıdan ele alacak. Beslenme kavramını açar mısınız? Beslenme derken sağlıklı, dengeli, düzenli, yeterli yemekten söz ediyorum. ● Sağlıklı: Temiz, iyi yıkanmış, paketlenmemiş, evde pişmiş, zararlı olmayan, ● Dengeli: Et, sebze, meyve, karbonhidrat gibi her türden oluşan, ● Düzenli: Öğünlere uyarak, öğünler arasında fazla atıştırmadan, ● Yeterli: Ne az ne çok, ihtiyaca göre gerekli miktarda besin tüketmek. Beslenme konusunda bebeklikte en sık rastlanan zorluklar nelerdir? İlk günlerde: ● Yutma refleksinin gelişmemiş olması ● Anne memesini kavrayamama ● Memeyi reddetme ● Anne sütünü reddetme ● Biberonu reddetme Bebeklik boyunca: ● İştahsızlık, kilo almama ● Doymama, sık emmek isteme, aşırı ve süratli kilo alma ● Aşırı gazı olma ● Sık kusma ● Memeden/sütten, püreye ve çorbaya geçememe ● Püreden-çorbadan katıya geçememe ● Ağızda tutma, çiğnememe, yutmama ● Mama sandalyesinde oturmayı reddetme, kucakta yemek isteme ● Oyun, televizyon, telefonla yemek isteme (tabii aile daha önce böyle beslemişse) ● Dolaşarak yemek isteme Çocuklukta yaşanan zorluklar nelerdir? ● İştahsızlık ● Doymama ● Çok ağır yeme, lokmayı ağızda tutma, çiğnememe ● Belli bir yerde oturarak yememe, dolaşarak yeme ● Yedirilmeyi bekleme ( yiyebildiği halde) ● Oyunla, televizyon, telefonla yeme ● Annenin yedirmesini isteme ● Seçicilik: -- Sadece sevdiğini yeme -- Bazı dokudaki besinleri yememe ( katı/ püre/kuru yer/ sulu yemek yememe) -- Yeniyi tatmama -- Tek tip gıda ile beslenme (sadece köfte, sadece makarna) -- Bir yediğini bir daha yememe -- Anne, baba veya bakıcıya kapris yapma veya hepsine kapris yapma -- Öğünlerde yememe, öğün aralarında karnını doyurma Ergenlikte rastlanan yeme bozuklukları nelerdir? ● Aklına geldikçe yeme ● Sürekli atıştırma ● Kafasına göre diyetler uygulama ● Aşırı yeme veya yeterli beslenmeme ● Seçicilik sebze, meyve, karbonhidrat yemeyi reddetme ● Aile ile sofraya oturmama ● Odasında yalnız, televizyon karşısında, bilgisayar başında, dijital oyunlar oynarken yeme ● Anoreksiya (kilo alma korkusuyla yememe, hastanelik olmaya kadar giden, beden işlevlerini aksatan, ciddiye alınması gereken bir durum) ● Bulimia (Çok yemek, ardından kusmak gibi yine ciddiye alınması gereken bir durum) Doktorlar obezite, kolesterol sorunu, şeker sorunu nedeniyle çocukların beslenmesi konusunda titiz davranıyorlar, ailelerini de bilinçlendiriyorlar. Bilinçlendiğini iddia eden aileler, takıntılı davranmamalı, ancak dikkatli olmalıdırlar. Dikkatli olmak: çocuk obez olacak korkusuyla aşırı müdahale etmek (önünden makarnasını, elinden çikolatasını almak), çocuk zayıflayıp hastalanacak endişesiyle sürekli yedirmek, ‘‘Aman boğulur, büyük lokma yemesin’’ diyerek kaygılı davranmak değildir. Bütün yeme sorunları anne babanın kabahati mi? Tabii ki hayır. ● Kimi bebeğin emme, yutma, çiğneme refleksi gelişmemiştir. Sabırlı ve yumuşak hareketlerle onun yanaklarını okşamak iyi gelebilir, ● Kimisi anne göğsünü kapamaz,anne göğüs ucuna takılan aparatlar yararlı olabilir, ● Kimisi gazlıdır,emzirirken sık ara verip bebeğin gazını çıkarttırmak iyi olur, ● Kimisi anne göğsünü emerken çabuk yorulur uyuyakalır. Bu bebeği sık sık uyandırıp beslemek gerekebilir. ● Bazısı iştahsızdır, bazısı doymaz, gıdasını dengelemek gerekir. ● Bazısı memeyi reddeder, anne sütünü biberondan içer. Biberon kullanmak yerinde olur. ● Kimisi anne sütünü reddeder, mama ile beslenir, mama tercih edilebilir. ● Bazısı biberonu reddeder, çay kaşığı ile beslemek gerekir. ● Bazısı çok kusar, azar azar ama sık sık beslemek yararlı olur. ● Tabii bütün bu önerler uygulanırken çocuk doktorunun görüşünü almakta yarar vardır. ● Bazı doktorlar bebeğin 2 veya 3 saatte beslenmesini isterken, bazı doktorlar uyuyan bebeğin uyandırılmamasını, uyanınca beslenmesini önerirler. ● Bazı bebekler anne sütü emdikleri sürece sorun yaşamazlar ancak katı gıdaya geçişte sorun yaşar ve yaşatırlar. Bazıları katı gıdayı, sebze çorbasını, meyve püresini reddederler, sonrasında da püre kıvamındaki yiyecekleri ve sulu yemekleri yemezler. ● Bazı çocuklar dokuya takılırken, bazıları kokuya takılırlar. (Bazıları şeftali, karpuz gibi sulu meyveleri yemez, bazıları muz gibi yumuşak meyveleri yemezler). ● 6. aydan itibaren gıdanın çeşitlenmesiyle, bebeğin damak zevkine uymayan besinleri reddettiği, dilini bile sürmediği görülür. Bazı çocuklar köfte ancak yuvarlak olursa yerler. Bazıları sadece anneannelerinin köftesini yerler. ● Daha sonra mama sandalyesi dönemi başlar. Kimisi mama sandalyesinde keyifli yerken kimisi mama sandalyesine oturmamakta direnir, yetişkinin kucağında veya dolaşarak yedirilmeyi ister. ● Kimi çocuk kaşığı tuttuğu andan itibaren kendi yemek ister, yedirilmeyi reddeder. (Tabii ki kendi kendine yiyen bebek her zaman karnını doyuramaz, yemeği uzun sürer, üstü başı ve çevresi kirlenir. Ortalık kirlenmesin diye çocuğu engellemeyin ancak siz de onu destekleyin ● Bazı bebekler kaşığı reddeder, elle veya çatalla yemek ister, onlar elleriyle veya çatalla yerken siz de onu takviye edin. Çocuğa yemek alışkanlığı kazandırılırken yapılmaması gereken hatalar var mıdır? ● Az yiyor, karnı doymuyor, çeşit yemiyor, ağzına gireni tükürüyor diye televizyon karşısında yedirmeyin, eline tablet vermeyin, cep telefonu açmayın, musluk başında yedirmeyin. ● Yeter ki yesin, ne isterse yesin, nerede isterse yesin demeyin. Uygun gördüğünüz yerde, uygun gördüğünüz besini yemesini sağlayın. ● Her kaprisine göz yummayın, sofrada nohut ve pilav var, çocuk yemiyor diye hemen makarna haşlamayın, köfte kızartmayın. ● Omlet istiyorum dedi omlet yaptınız, hayır omlet değil sucuklu yumurta istiyorum diye tutturdu, sucuklu yumurta yaptınız, bunu yemem göz yumurta istiyorum diye ağlatı, sakin ve net bir duruş sergileyin, “Anlaşılan sen bugün aç değilsin” diyerek her şeyi kaldırın, bir öğün aç kalmasından kokmayın. ● Anne yedirirken babam yedirsin, baba yedirirken annem yedirsin diye tutturuyorsa; mücadele edebilecekseniz‘‘ Ben yediriyorum çünkü babanın işi var deyin’’; mücadele edemeyecekseniz, sonunda onun istediğini yapacaksanız, ‘‘Evet, ben de babanın yedirmesini istiyorum çünkü daha yapılacak işlerim var” deyin, yerinizi babaya devredin. Kazanamayacağınız bir savaşa girmeyin. Ancak hayır demişseniz tutarlı davranın. ● Doyduğunda kaşığı, tabağı, yere fırlatıyorsa, yemeği önünden kaldırın. ‘‘Tabağı yere atmak yok / yere atmıyoruz.’ deyin, önündekileri toplayın. Doymuşsa zorlamayın. ● Çocuk birçok sebzeyi yiyor ama 1-2 sebzeyi yemiyorsa, meyvelerin çoğunu yiyor ama 1-2 meyveyi yemiyorsa, onları da yemeye mecbur etmeyin. Her insanın yemekten hoşlanmadığı besinler vardır, anlayışlı olun. Kimisi tatlıyı, kimisi tuzluyu, kimisi ekşiyi sever. ● Anne/baba yedirirken veya yeni bir besin tattırırken diğeri müdahale etmesin. ● Anne/baba yemekten önce kurabiye yenmez demişse, diğeri “Boşver, anne görmeden gel sana kurabiye vereyim” demesin. Anne baba paralel davransın. ● Anne baba sofrada yerken çocuğu mama sandalyesi ile sofraya yaklaştırın. Yanınızda yiyebildiği andan itibaren birlikte yemeğe özen gösterin. ● Sofra, tüm aile bireylerinin istekli geldiği ve keyifli vakit geçirdiği bir yer olsun. ● Sofrada ‘‘Doğru durarak yemeği öğrenemedin’’, ‘‘Dikkat et, güzel otur, çatalı doğru tut’’ şeklinde çocuğu sık sık uyarmayın. Yaptığı doğru hareketleri vurgulamaya çalışın. ● Onun karnı doyduktan sonra sizin sofradan kalkmanızı istiyorsa, yemeğinizi bitirmenize fırsat vermiyorsa; ‘‘Ben yemeğimi daha bitirmedim, karnım daha doymadı.’’ diyerek yemeği bitirin, her kaprisini yerine getirmeyin. ● “Okulda, anneannede her şeyi yiyorsun, hem de kendi kendine kapris yapmadan yiyorsun ama evde bize eziyet ediyorsun” diye eleştirmeyin. Unutmayın okulda bazı kurallar var ve bütün çocuklar aynı şeyi yiyorlar, anneanne babaanneler de özellikle torunlarının sevdiklerini pişirirler. Orada yiyorsun evde yemiyorsun diye sitem etmeyin. ● Çocuğa duygu sömürüsü yapmayın “..yemediğin için çok üzüldüm, …yediğin için çok mutlu oldum” demeyin. Çocuklar dönemsel olarak rutinleri bozarlar: ● Her şeyi yerken, seçici olurlar. ● Az yerken çok, çok erken az yer olurlar. ● Aile bireylerinden birine zaman zaman kapris yaparlar. ● Çok aç çok uykulu olduklarında doğru beslenemezler. ● Bir önceki öğünde çok yemişlerse bir sonrakinde yiyemeyebilirler ● Heyecanlı bir şey yapmadan önceki sürede yemeye odaklanamayabilirler. ● Bu durumlarda hoşgörülü olmak gerekir. Yemek konusunda önerileriniz: ● Yemek konusunda her zamanki gibi rahat, sabırlı, kararlı, yumuşak olun. ● Yemek,çocukla inatlaşma, çatışma konusu olmasın. ● Yemekte aşırı hassasiyet göstermeyin, takıntılı, kaygılı davranmayın. ● Kurallarınız olsun ancak aşırı kuralcı olmayın (Kesinlikle şeker yiyemezsin. Üstüne döktün, sofrayı terk et gibi keskin komutlardan kaçının). ● Temizlik konusunda aşırı hassas davranmayın. Her an elini, yününü, giysisini silmeyin, çocuk yemeğini bitirince ellerini silin, elini yüzünü yıkayın, kirli giysilerini değiştirin. ● Yemekte azar, ceza, tehdit ve rüşvete başvurmayın. ● Yemekte her hatasını görmeyim ama her doğrusunu fark edin. ● Yeni bir besini denetecekseniz 1 çatal veya 3 çatal kuralını koyun. ● Çocuk iştahsızsa gözünü korkutmamak için büyük bir tabağa çok küçük bir miktarda yemek koyun. ● Doymayan bir çocuğa yemek verirken küçük kaplarda verin ki tekrar vermeniz mümkün olsun ● Yemek hazırlanırken, sofra kurulurken ve kaldırılırken çocuğunuza görevler verin ● Kendi kendine yiyebildiği andan itibaren müdahale etmeyin. ● Yemek, tatlı paylaşmayı öğretin, aç gözlü davranmasına fırsat vermeyin. ● Ailece yeme fırsatları yaratın. ● Sofra adabını öğretin. ● Sofrada beraber yemek yemeyi ailenin birlikte geçirdiği keyifli bir saat haline getirin. Gününüzü konuşun, birbirinize yaptıklarınızı öğrendiklerinizi anlatın, birlikte ertesi günün menüsünü yapın, sofrayı hep birlikte kaldırdıktan sonra hemen dağılmayın. 10- 15 dakika birlikte zaman geçirin, bu sürede fıkra, komik bir öykü, bilmece paylaşımı yapın. ● Son söz: Çocuklarımızın, torunlarımızın doktoru olan bir dostumuzun güzel bir sözü var: Yemek, çocuğun annesi ile savaştığı ilk arenadır. Anne babanın amacı: yemek olayını, sofrayı arenaya/ savaş alanına çevirmek değil, huzurun, mutluluğun, paylaşımın hüküm sürdüğü bir aile ortamına çevirmek olmalıdır.
__________________ ''Zamanın Eli Değdi Bize Artık Aynı Değiliz İkimiz de'' Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. | |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Bebeklerde ve Süt Çocuklarında Yeme ve Beslenme Bozuklukları | Zen | Ruh Sağlığı | 0 | 31 Ekim 2012 22:28 |
Çocuklarda Yeme Bozuklukları | Ecrin | Çocuk Sağlığı | 0 | 19 Şubat 2012 20:16 |
Yeme Bozuklukları | efLatun | Diyet ve Sağlıklı Beslenme | 0 | 09 Aralık 2011 21:13 |
Yeme Bozuklukları | KarakıZ | Sağlık Köşesi | 0 | 02 Eylül 2011 22:00 |
Yeme bozuklukları ölüme neden olabiliyor | AngeLus | Diyet ve Sağlıklı Beslenme | 0 | 17 Eylül 2010 20:30 |