24 Aralık 2014, 22:12 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | KERTENKELE DOSTUM / Savaş Ünlü Akşam yemeğini yedikten sonra annem bulaşıkları yıkamaya gitti. Televizyona dalmışım. Babam bir iki kez uyardı: _ Ceren haydi kızım, ödevlerini yapmayacak mısın? KERTENKELE DOSTUM / Savaş Ünlü Akşam yemeğini yedikten sonra annem bulaşıkları yıkamaya gitti. Televizyona dalmışım. Babam bir iki kez uyardı: _ Ceren haydi kızım, ödevlerini yapmayacak mısın? _ Tamam babacığım, dedim. Tamam demem yetmedi. Çizgi film derslerimden daha çekici geliyor. Bu filmleri niye daha erken saatlere koymazlar ki.... Türkçe Öğretmenimiz Barış Bey, _ Çocuklar çizgi filmler de eskisi gibi değil. Seçici olun, şiddet içerenleri izlemeyin, dedi. Öğretmenimin dediğini kulak arkası etmem. Çok severim öğretmenimi. Bana Beyaz Ceren, der. Televizyona dalmışken mutfaktan annemin çığlığıyla kendimize geldik. Babamla oturduğumuz yerden fırladık. Mutfağa girerken annemle çarpışıyorduk. Annem: _ Duvarda, duvarda erzak dolabının arkasında, dedi. Anlayamadık. Annem heyecanlıydı, sapsarı olmuştu. Dili kekeliyordu. Babamla mutfağa girdik. Annemin söylediği duvara baktık. Bir kertenkele duruyordu. Bizi görünce dolabın arkasına kaçıverdi. Gördüğüm kadarıyla salına salına giden minicik bir canlıydı. Annem, küçücük bir canlıdan nasıl da korktu. Bir anlam veremedim. Korkmadığım gibi ürkmedim de. İnsanı yemez ya... o da bizden nasıl korktu. Annem: _ Yakalayın, öldürün atın onu istemiyorum, diye bas bas bağırıyordu. _ Tamam canım, tamam yakalarız. Önce bir odaya geçelim. Ceren, sen de annene bir bardak su getir. Baksana dinozor görmüş gibi korkmuş. Mutfaktan bir bardak su aldım, geldim. Annem, bana kızdı: _ Balkon kapısını, pencereleri uzun süre açık tutarsan yılan da girer, kertenkele de... _ Ama anne, demeye kalmadan sözümü ağzıma tıktı. _ Aması maması yok. Şimdi nasıl çıkaracağız o koskoca kertenkeleyi. Ben o mutfağa bir daha hayatta girmem, giremem, dedi. Minicik kertenkele annemin gözünde oldu timsah. Yakında tüfekle girerse hiç şaşmamak gerek. Babamın askerde nöbet tuttuğu gibi bizler de nöbet tutabilirdik. _ Ufacık bir hayvan ne zararı olur ki, dedim. _ Sus bakayım sus, babana çekmişsin sen de, korku nedir bilmiyorsun... Başladı anlatmaya. Babam küçükken bahçelerindeki yılanları eline alırmış. Kaç kez babaannem babamın elinden yılanları almış. Babam, annesine “cici, cici eve götürelim.” dermiş. Doğrusunu söylemek gerekirse korkmuyorum. Çoğu kişiye soğuk gelen sürüngenler bana o denli soğuk gelmiyor. Doğadaki yararlarını düşünüyorum. Yılanların tarla fareleriyle mücadelesi, kertenkelenin zararlı böcekleri yok etmesi az şey değil! Annem sakinleşti. Babamla birlikte annemi mutfağa götürdük. Bulaşıkları suyla duruladı. Bezlerle kuruladı. Raflara yerleştirdi. Babamla birlikte annemin başında nöbet tuttuk. Annem dönüp dönüp duvara baktı. Parmaklarımla dokunup korkutmak istedim. Sonradan vazgeçtim. Yapacağım şaka annemi kertenkeleden daha da korkutacaktı. Böyle olunca annemin kertenkele ile barışması epey zamanımızı alacaktı. Mutfaktan çıktık. Babam yine uyardı. _ Haydi Ceren, sen dersinin başına. Ben anneni korurum kertenkeleden... _ Tamam babacığım... Bu kez tamam deyip gittim. İlk işim kitaplığımdaki ansiklopediyi incelemek oldu. Kertenkele hakkında yeterince bilgi öğrendim. Kertenkele hakkındaki bilgileri anneme gösterip arabuluculuk yapacaktım. Bir çeşit barış gücü olacak, annemi sevimli kertenkele ile barıştıracaktım. Öğrendiğim bilgileri anneme anlatıyordum. Eskisi gibi korkmuyordu kertenkeleden. Kendisi de kertenkeleler hakkında bazı şeyler öğreniyordu. Bu bilgilerin çoğu insanların inançlarıydı. Kertenkeleler girdikleri eve uğur, şans getirirlermiş. Onları öldürmek uğursuzluk yaratırmış. Çok kinci olurlarmış gibi bilgileri komşulardan öğrendiği bilgilerdi. Uğur ve uğursuzluk konusunda Barış Öğretmenin sözlerini anımsadım: _ Çocuklar en büyük uğurumuz beynimiz ve yüreğimizdir. Bunları iyi kullandıkça her şey güzeldir, iyidir. Her iş iyi sonuçlanır. Annem, kertenkelelerin böceklerle beslendiğini öğrenmişti. _ Son günlerde mutfakta böcek diye bir şey kalmadı. Bir avcı gibi hepsini avlıyor, diyordu. İstemesek de bir yerlerden giriyordu mutfak böcekleri. İlaçlamak da çare olmuyordu çoğu zaman. Kertenkelemiz bir avcı gibi onları tek tek avlıyordu. _ Anneciğim görüyorsun, korktuğun minnacık kertenkele bizim yapamadığımızı yapıyor, diyordum. Annem seviniyor. Belli etmemeye çalışıyor. Kaşlarını çatıp, _ Aman, aman kalsın, kertenkelesi de böceği de... Boşuna uğraşma beni kandıramazsın, diyordu. Çok seviyorsam çantamda taşımamı öneriyordu. Gelse taşırım ama benden de ürküyordu. Mutfağa girip ışığı yakınca, duvar kağıdının üzerinde kıpır kıpır sesler çıkararak kaçıyordu. Günler, haftalar, aylar geçti. Kış mevsimi gelmişti. Annem mutfağa rahatça giriyordu. Minik dostum kertenkele kış uykusuna yatmıştı sanırım. Mutfağa girince benden ürküp kaçarken çıkardığı sesler şimdi bile kulağımda. Belki bir yolunu bulup dışarı da kaçmış olabilirdi... Gelecek yaz mevsiminde yine bekliyoruz. Sen bakma annemin bağırıp çağırmasına, senden korkmasına... O da seni seviyor. Arada sırada, _ Yine mutfakta böcekler çoğaldı, diyor. Anlayacağın senden yardım bekliyor. Sana iyi kış uykuları dilerim minik dostum. | |
|
Etiketler |
dostum, kertenkele, savaş, Ünlü |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Kertenkele nin aşkı | Vesaire | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 11 Aralık 2014 12:20 |
Savaş öncesi ve savaş sonrası! | Mükemmel bir değişim... | Kalemzede | Esrarengiz Olaylar | 0 | 30 Mayıs 2012 22:57 |
Uçan kertenkele | KarakıZ | Hayvanlar Alemi | 0 | 03 Eylül 2011 16:58 |
2 metrelik kertenkele | Ein | Hayvanlar Alemi | 0 | 09 Aralık 2010 21:50 |