09 Ağustos 2010, 12:40 | #1 | |
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Türkiye'de Ödül Almış Evllik Teklifleri Kadir Güngör - Edirne (BİRİNCİ) Bir yıl boyunca razı etmeye ve gönlünü kazanmaya uğraştığım sevgilime arkadaşımla gönderdiğim beyaz bir güvercinin bacağına bağladığım not, hergün kapısına bıraktığım yüzlerce sepet çiçek, kasete çekip gönderdiğim ve kendi bestelediğim ve söylediğim onlarca şarkı, gazetelere gönderdiğim teklif mektupları gibi girişimlerim yetersiz kalınca, bir gece sabaha karşı evlerinin karşısındaki elektrik kurumunun çatısına açtığım yedi metrelik seni seviyorum pankartı ve yollara çizdiğim çiçek resimlerinden sonra resmi daireye izinsiz pankart açmaktan tutuklanınca polislerin sevgilimi karakola çağırıp bizi karşılaştırması ve anlaşmamızı sağlaması sonucu sevgilim teklifimi kabul etti ve tam yedi yıldır birlikteyiz. Şu an evimizin hazırlıkları sürüyor ve bir kaç ay içinde evleneceğiz. Onu çok seviyorum ve bizim birleşmemizi sağlayan polislere sonsuz derece minnettarım. Tüm bu yaşadıklarımızın delili karakol kayıtlarında mevcuttur. Yani tam anlamıyla film gibi bir aşk... Çok mutluyuz ve herkese böyle bir sevgi dileriz... Selçuk Üstekidağ - Ankara Ben sevgilimin kalbimi "Criminal"de duvardaki kan izlerini görmek amacıyla kullanılan gözlüklerle kazandım! Nasıl mı? "Criminal"de görevli bir arkadaşımdan bir kaç günlüğüne bu gözlüklerden temin ettimve tabii sadece bu gözlükle görülebilen boyalardan aldım.Bu bana çok pahalıya mal olsa da buna değdi. Kız arkadaşıma bir kaç gün soğuk davrandım ve onu görmeye gitmedim. Üçüncü günün akşamı çat kapı geldi. (Beni biriyle basmayı umduğundan emindim!!!!!) Her neyse,bir kaç azardan sonra ona birlikte üç boyutlu bir film seyretmeyi teklif ettim ve gözlükleri eline tutuşturdum.o bu gözlüklerle hayranı olduğu Ben Affleck'i yakından göreceğini hayal ederken, televizyonun üzerinde duvarda şu yazıyı gördü. Sana bakmayı, seni şaşırtmayı, korkutmayı, seni güldürmeyi, sana şarkı söylemeyi, beni öpüşünü, seni uyurken seyretmeyi, bana şımarmani, kaprislerini, kısacası seni çok seviyorum...BENİMLE EVLENİRMİSİN?...Sizce ne dedii....)) Burcu Çiftlikli - Antalya Bizim şirketten Hakan Bey bir üst katta çalışıyordu. Her gün görürdüm. Çalışkan, akıllı çok mesafeli... Çok okur, harika gülümser, ses tonu müthiş... Aynı semtte oturuyorduk ama, bundan haberi olduğunu hiç sanmıyordum. Beni bizim bölümden bir arkadaş işe getirip götürüyordu. Sonra bir gün Hakan (Bey)in arabasının teybinin çalındığını duydum. Hala anlayamadığım bir yüzsüzlük ve cesaretle , çekmecemde bulduğum "iş başvuru formu" nu alıp dikkatle doldurup, başvurulan bölüm kısmını şöyle doldurdum: "Hakan Bey'in aracının açık olan radyo kadrosuna alternatif müzik sistemi olarak". Evet, ertesi gün geldi, kapıda durdu, yine çok ciddiydi. Kulaklarıma kadar kızarmıştım. Bir iç hesaplaşma ki sormayın, saniyede 1000defa "ben niye böyle bir saçmalık yaptım"diye sorarken : "işe alındınız, her sabah 07:15'te Makronun önünden" dedi ve gitti. Evet, elbette her sabah makronun önündeydim. İşimi en iyi şekilde yaptım, ciddi ciddi her sabah bağıra çağıra şarkı söyleyerek işe gitmeye başlamıştık. Bir enerji, bir neşe; birlikte şarkı söylemenin bu kadar etkili olacağını kim bilebilirdi... Tahmin edersiniz ki çok kısa bir süre sonra resmen aşık olmuştuk. Şimdi evlenmeye karar verdik. Yani şöyle söyleyebilirim: "ben resmen iş başvuru formuyla koca buldum!" Hem de en iyisini! Pınar Özel - Ankara O gün sevgililer günüydü. 5 sene kadar öncesi... Bana ilgisi olduğunu gözlerinden anlıyor, ama bir türlü yaklaşamıyordum. "Sevgilisizler" olarak buluşmayı önerdim kendisine... Oturduğumuz mekanda herkes birbirine şarkılar istiyor, sevgilileriyle dans ediyordu. Biz ise sadece içkilerimizi yudumluyor ve oturuyorduk. Bir şeyler yapmalıydım! Elimi koyucak yer bulamamışken tuttuğum kolye, kafamda bir şimşek çakmasına yol açtı. Parlak, bordo bir taştan oluşan kolyeyi tuttum, "Bak bu kolye sihirlidir" dedim. "Ne yapar" sorusuna cevap basitti: "İnsanın içindekileri okur. Mesela şimdi ben tutuyorum, benim içimdekileri okuyor. Sen bunu istersen görebilirsin. Ne görüyorsun?" dedim. Uzun nazlardan sonra cevabımı aldım:"kendimi görüyorum... " Okan Kandıran - Antalya İlk tanışmamızdan bir hafta sonra sevgililer günü idi.Her tarafta bir tek kırmızı gül aradım ama bulamadım.Yanına gittiğimde gül bulamadığımı söyledim .Bana gül şart değil yeşil bir şeyler olsa da olur deyince en yakın manavdan bir MARUL aldım.Çok şaşırdı ama doğallığım ve espiri tarzımla kalbini kazandım.Şu anda 9 yıllık evliyiz ve 7 yaşında kızımız var.ÇOK MUTLUYUZ Özlem Layıklı Yıldız - Adana 14 Şubat 2001 günü saat 18.00 civarında kapıyı çaldı.Bense önceden hazırladığım sürprizle kapıya koştum.Kapıyı açtığımda çok şaşırmıştı.Çünkü holden önce mutfağa sonrada salona doğru uzanan iki sıra mumlar arasından yürümesini istedim.Öncelikle mutfağa doğru yürüdü ve mutfağa geldiğinde O'na :Erkeğin kalbi mideden geçer dediler. Dedim.Ve tekrar mumlarla süslenmiş o yoldan devam etmesini istedim. Salona geldiğinde daha da şaşırmıştı. Çünkü yine mumlardan kalp içine alınmış masayı görünce önce anlam veremedi. Çünkü masa da sadece bir küçük defter duruyordu. Defteri alıp bakmasını istedim.Tek tek bakmaya başladı.İlk sayfasında birbirine sarılmış bir çift vardı, altında ise iyi günlerde, yan sayfada dargın bir çift altında ise kötü günlerde, bir sonraki sayfada hastalıkta daha sonraki sayfada ise sağlıkta ve son olarak herşeyimle varım ve seni seni seviyorum yazıyordu.Bunun ardına inanılmaz mutlu oldu.Tabii fonda ki müziğimizle bütünleşince mutluluğumuza diyecek yoktu.Şu anda evliyiz ve çok mutluyuz. Aytaç Güler - Beylikdüzü Sevgilimin evinin camının tam önünde büyük bir ağaç vardı. Kış mevsimindeydik. Yaprakları kalmamış sadece kuru dalları kalmıştı. Çıkmaya yeni başlamıştık ve onu sarhoş edecek birşey yapmalıydım. Gece evlerinin önüne geldik arkadaşımla ve sabaha kadar ağacın her dalına kırmızı kalple süslenmiş kırmızı güller astık. Sabah kalktığında her dalında kırmızı gül ve kalp olan bir ağaçla karşılaştı. Çok etkilenmişti. Dilek Gürbulak - Ankara Ben özel bir sektörde çalışıyorum iş yerim hizmet sektöründe. Sevgilim rakip serviste çalışıyordu ona ulaşabilmek benim için zordu çünkü işlerimizin yoğunluğundan dolayı onu görmem mümkün olmuyordu tesedüfi uğradığında görebiliyordum. Patronumun aklına rakip firmayla ortak olmamız gerektiği fikrini sundum. Böylece ona biraz daha yakınlaşacaktım. İlk adımı kazandım ve ortak olduk. İkinci adım olarak kendimi diğer şirkete aldırma fikrini sundum. Bahane olarakta oradaki işleri takip etmem gerektiğini belirttim. İkinci adımı da kazandım ve onunla aynı şirkette çalışmaya başladık. 6 aylık uğraştan sonra birlikte olduk en ilginç olanı da erkek arkadaşımın benden 1,5 yaş küçük olması. İşte böyle gönül ferman dinlemiyor. O şu anda askerde ve sözlendik gelince de düğün var.. Sizi de beklerim... Birol Aslan - İstanbul Hiç yapmam ama nereden estiyse (bahar çoşkusu olsa gerek)odama bir demet papatya almak istedim ve arkadaşımın çiçekçi dükkanına uğradım. Dükkandaki son papatya demetini alırken o sırada (şu an eşim oldu)bir bayan dükkana girdi ve papatya almak istediğini söyledi. Çiçekçi son demeti bana verdiğini söyleyince onunla gözgöze geldik. Ben farkında olmadan çiçekleri ona uzatıp papatyanın kendisine benden çok daha fazla layık olduğunu söyledim.ve dükkandan ayrıldım. Arkadaşımın anlattığına göre bizim kız çiçeğin parasını ödemiş olduğumu öğrenince arkadaşımdan binbir rica ile telefonumu istemiş. Ertesi gün beni arayarak çiçekler için teşekkür ettiğini ve borcunu ödemek için beni kahve içmeye davet ettiğini söyledi ve gelişen zamanda ben onun en sevdiği olmayı başararak kalbini kazandım. Hüseyin Kocabörek - Antalya Şu anda eşim olan biricik aşkım sevdiğim kadını kalbini nasıl kazandığımı size kısa ve de öz olarak anlatmak istiyorum. 2001 yılının Ağustos ayı zamanıydı. Şu anda eşim olan Fatma ile komşu oluyorduk. Evlerimiz karşılık lı idi. Benim ona aşırı bir ilgim vardı ama bunu o bildiği halde bilmezden geliyordu. Ne yapmam lazım diye ona karşı duygularımı nasıl belli ederim diye düşünmeye başladım. Neler yapmadım ki kapısının önüne güller dökmeden tutunda daha neler neler, evine gizlice girip yatağına şiirler yazıp bırakmamdan tutun her şeyleri yaptım ama olmadı.Uzun zaman düşündüm ve de aklıma bir fikir geldi. İlk çıkma teklifimden sonra bir Pazar günü sinemaya gitme teklifi yaptım, kabul etti.O zaman Korku Filmi Şeytan yeni çekilmişti ve tıklım tıklım sinema salonu dolmuştu. Film başladı, Fatma korkmaya başlamıştı ve benim yanıma dahada sokuluyordu. Ellerimi tuttuğunda dünyalar benim olmuştu. Ama esas süpriz onu bekliyordu.. Daha önceden ayarladığım makinist arkadaşa her şeyimi borçluyum ve şimdi halen görüşürüz kendisiyle. Ben Fatmaya olan sevgimi ve de aşkımı kendimi kameraya alarak ona ilan etmeye kararlıydım. Bunu makiniste açık açık anlattım o da film arasında yapabileceğini söyledi. Ben sabırsızlıkla film arasını beklemeye başladım Fatmaya da dedim ki "Film arasında lütfen dışarı çıkmayalım", dolaylı yollardan onu çıkarmamaya gayret etmeliydim, başardım. Film arası olmuştu, herkes çıkmaya başlarken dev sinema salonunda bir konuşmayla herkes yerlerinde çakılı kaldı. Ben resmen kendimi dev ekranda görünce şaşırmıştım meğer ne kadar da duygusal bir insanmışım o zaman daha iyi anladım. Fatma konuşamıyordu sadece gözlerinde yaşlar akıyordu ve de bana sarılmasıyla her şey orada koptu sinemadaki herkes bizi alkışlıyordu. Sanırım benim ve onun aşkı burada başlamış oldu,onun kalbini bu sayede kazanmış olduğuma inanıyorum,yoksa şu anda eşim olmazdı. Sevgilerimleeeeeee | |
|
09 Ağustos 2010, 13:57 | #2 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Türkiye'de Ödül Almış Evllik Teklifleri Çok hoş ya.. Böyle erkekler inşallah benim veya dileyen herkesin karşına çıkar ya bayıldım Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. |
|
25 Ağustos 2010, 14:43 | #3 |
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Türkiye'de Ödül Almış Evllik Teklifleri Aytaç Güler - Beylikdüzü Sevgilimin evinin camının tam önünde büyük bir ağaç vardı. Kış mevsimindeydik. Yaprakları kalmamış sadece kuru dalları kalmıştı. Çıkmaya yeni başlamıştık ve onu sarhoş edecek birşey yapmalıydım. Gece evlerinin önüne geldik arkadaşımla ve sabaha kadar ağacın her dalına kırmızı kalple süslenmiş kırmızı güller astık. Sabah kalktığında her dalında kırmızı gül ve kalp olan bir ağaçla karşılaştı. Çok etkilenmişti. Demek arkadaşınla her dala kırmızı kalple süslenmiş gül astın haa? İyi halt ettin avel seni. Çok etkilenmişti öyle mi? Allah'ım ne embesil adamlar var. Sadece kız etkilenecek diye onca güle kıy sen, birde utanmadan dalga geçer gibi anlat. İnsanların sevdiklerini etkilemek veya teklif etmek için çiçeklere ihtiyacı olmamalı. Çiçekler dalında güzeldir. Dünya genelini düşünsenize. Sadece romantizm uğruna doğaya ne kadar zarar veriliyor? Birde diğer etkenleri düşünürsek ortaya nasıl bir tablo çıkar kimbilir. İnsanlar çiçek haricinde birşeyler bulup etkileyecek yada teklif götüremeyecek kadar aptal değiller. Yeterki beyni kullanmasını bilsinler. |
|
Etiketler |
Ödül |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Pantene Altın Kelebek Ödül Töreninde Yargı Dizisine İki Ayrı Ödül Verdi | Tanem | Magazin Haberleri | 1 | 03 Aralık 2023 21:07 |
Evlenme Teklifleri | Sır | Evlilik Hazırlıkları | 0 | 19 Ağustos 2013 15:32 |
Vodafone Türkiye'ye 2 ödül birden(Ekonomi) | Lucifer | Haber Arşivi | 0 | 16 Nisan 2010 15:19 |