Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10 Temmuz 2009, 21:50   #7
Çevrimdışı
Nod
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Tıp Terimleri Sözlüğü




-K-
KAKOZMİ: Pis koku.

KALYUM: Potasyum.

KARDİAK: Kalbe ait.

KARİNA: Trakeanın (nefes borusu), sağ ve sol akciğerlere girmeden önce ikiye ayrıldığı kısıma verilen ad.

KAŞEKSİ: Genel sağlık durumunun bozukluğu ile ilgili ileri derecede zayıflama hali.

KATABOLİZMA: Maddelerin yüksek terkiplerinin, dokularda yakılarak daha basit terkipte maddeler meydana gelmesi.

KELOİD: Eski bir kesi veya ameliyat yerinde aşırı nedbe dokusu oluşmasıdır.

KERATİN: Tırnak ve boynuzun ana maddesi.

KERATİNİZASYON: Boynuzlaşma.

KERATİT: Kornea iltihabı.

KERATOMA: Nasır.

KERATOMETRE: Kornea kavislerini ölçmekte kullanılan alet.

KERATOPLASTİ: Matlaşmış korneanın yerine başkasından alınan korneanın konulması ameliyatı.

KERATOSKOP: Korneayı muayene aleti.

KERNİCTERUS: Yeni doğanın şiddetli ikterinde beynin bazı çekirdeklerinin bilüribinin etkisiyle toksik degenerasyonudur.Çocukta zeka geriliği ve spastisite görülebilir.

KETONEMİ: Kanda keton cisimciklerinin bulunması.

KETONÜRİ: Idrarla keton çıkarılması.

KIZAMIK: Salgın yapan virütik bir çocukluk çağı hastalığıdır.

KİFOZ: Omurganın açıklığı öne bakan kanburluğuna verilen ad.

KİST: Etrafı membranla (zar) çevrili içi sıvı dolu oluşumlar. Büyüklükleri muhtelif olup vücüdun her tarafında oluşabilir.

KİST HİDATİK: Bazı organlarda (daha çok karaciger, akciğer , beyin) ekinokok adı verilen parazitlerin neden olduğu içi berrak su görünümünde kistler.

KİST SEBASE: Yağ bezlerinin büyümesi sonucu deri altında oluşan kistler.

KLOSTROFOBİ: Kapalı yerlerden sebebsiz yere korkma reaksiyonudur.

KLEPTOMANİ: İhtiyacı olmaksızın patalojik çalma dürtüsüne verilen addır.

KOCH BASİLİ: Tüberküloz basiline, bulanın adına izafeten verilen ad.

KOLESTEROL: Hayvansal ve bitkisel yağların içerisinde bulunan, karaciğer tarafından sentez edilen bir maddedir. Kanda normalden fazla bulunması halinde, damar sertliğine neden olur, ve bazanda safra pigmentleri ile birleşerek safra taşlarının oluşumunda rol oynar.

KORPUS: Gövde.

KÜRTAJ: Küretajın kelime anlamı kazımaktır. Ama burada adı geçen Kürtaj halk arasında, küçük hamileliklerde rahim içerisindeki ceninin tıbbi müdahele ile alınması kastedilmektedir. Kürtaj ayrıca teşhis amaçlı da yapılabilir. Yani rahim iç duvarından kazınarak örnek alınıp incelenmeside kürtaj olarak adlandırılır.


-L-
LABİL: Kararsız, çabuk değişen.

LAKTASYON: Annenin süt verme devresi.

LAKRİMA: Göz yaşı.

LAKÜN: Küçük boşluk, delik.

LAGOFTALMİ: Göz kapaklarındaki bozukluk nedeniyle gözlerin tam kapanmaması hali.

LAP: Lenfadenopati'nin kısaltılmış şeklidir. Lenfadenopati, lenf bezlerinde büyüme anlamına gelir.

LAPARATOMİ:Teşhis amaçlı veya ameliyat için karın boşluğunun açılması.

LAPAROSKOPİ: Ucunda kamera olan, laparoskop denilen aletle karın boşluğunun endoskopik incelenmesi.

LARVA:Tırtıl, kurtçuk.

LARENKS: Gırtlak.

LARENJİT: Larenks iltihabı.

LARENGOSKOP: Bogazın muayenesine yarayan aynalı ışıklı alet.

LARENGOSKOPİ: Gırtlağın içinin larengoskop ile muayenesi.

LENFOMA: Başlangıcını lenfoid dokudan almış ur.

LEZYON: Genel anlamda henüz tam olarak niteliği tespit edilmemiş bozukluk.

LİGAMENT: Vücudun muhtelif eklemlerinde, organlarında bulunan bağlara verilen isimdir.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet sohbet