Tekil Mesaj gösterimi
Alt 23 Nisan 2009, 14:02   #1
Çevrimdışı
YapraK
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Israel topraklarına dönüş (20. Y.y.)




İSRAEL TOPRAKLARINA DÖNÜŞ (20. Y.Y.)

Theodor Benyamin Ze’ev Herzl’i (1860-1904) incelemeden, modern Siyonizm’i incelememiz mümkün değildir. 59. bölümde gördüğümüz gibi, Alfred Dreyfus davasında muhabir olan Herzl, uygar Fransızların “Yahudilere ölüm!” diye bağırmasıyla sarsılmıştı. Antisemitizm’in çözümünün Yahudi milli devletinin kurulması olduğuna o an ve orada karar verdi. Bu konuda, Der Judenstaat (Yahudi Devleti) adında bir kitap yazarak, Yahudi anayurdu konusundaki vizyonunu tarif etti. Siyonizm kendi icadı olmadığı halde, Herzl hareketin itici gücü oldu. Onu ideal lider yapan birçok unsur vardı: • Daha aydınlanmış olarak kabul edilen Batı Avrupa’dandı (Doğu Avrupa’ya kıyasla); • Çok iyi eğitim görmüştü; • İyi yazabiliyor, iyi konuşabiliyordu; • Karizmatik bir kişiliği, vakur bir duruşu vardı: bir lider gibi hareket ediyordu. 29 Ağustos 1897 tarihinde Basel, İsviçre’de İlk Siyonist Konferansı topladı. Konferansa başlangıç aşamasındaki Siyonist politikayı oluşturan 16 ülkeden 197 delege katılmıştı. Bu toplantı modern İsrail Devleti’nin kuruluşunda önemli bir aşama oldu. Daha sonra Herzl günlüğünde şöyle yazdı: “Basel Kongresi’ni kamuoyu önünde telaffuz etmekten kaçınacağım bir kelime ile özetleyecek olursam: Basel’de Yahudi Devleti’ni kurdum. Belki beş yıl içinde ama muhakkak 50 yıl içinde herkes bunu bilecek.” (Bkz The Siege (Kuşatma), Connor Cruise O’Brian.) Gerçekten de İsrail Devleti 14 Mayıs 1948 tarihinde, 50 yıl ve 9 ay sonra ilan edildi. Ne yazık ki Herzl bunu göremedi. 44 yaşında iken, Yahudi halkının yurdunu Uganda’da kurması önerisinin fırtınalı bir şekilde tartışılmasını takiben bir kalp krizi sonucunda öldü. Geçici olarak bu fikri desteklemiş olan Herzl, Yahudilerin İsrail toprağında yerleşmesi fikrine sadık kaldığını gösterdi ve aleyhinde olanları ikna ederek çekişmeyi sona erdirdi. Herzl’in öyküsü trajiktir. Davası uğruna yaşamını verdi; bütün parasını bu dava için harcadığından öldüğünde iflas etmişti. Belki de en acıklısı, arkasından davasını sürdürecek kimse bırakmamış olmasıdır. Yahudi olmayan karısı Julia görevi devralmaya çalıştı ama 35 yaşında öldü. Üç çocuğu –Pauline, Hans ve Trude- trajik bir şekilde can verdi. Pauline uyuşturucu bağımlısı oldu ve Fransa’da öldü. Hans Katolik olduktan sonra, Pauline’in cenaze töreni günü kendini vurdu. Trude Margarethe, Theresienstadt’da Nazilerin elinde hayatını kaybetti. Herzl’in tek torunu Stephen Theodor (Trude’nin oğlu) ismini Norman olarak değiştirdi ve Amerika’da bir köprüden nehre atlayarak intihar etti. Herzl Avrupa’da gömülmüştü ama İsrail devleti kurulduktan sonra bedeni mezarından çıkarılarak İsrail’e götürüldü.

Alıntı.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver