49.
Yazıcı o gün Davud'un mezmurunu okudu, (şöyle) diyordu Davud orada: «Bir zaman bulduğumda dosdoğru hükmedeceğim.» Ardından, peygamberleri okuduktan sonra İsa kalktı ve elleriyle sus işareti yapıp, ağzını açarak şöyle konuştu: «Kardeşler, babamız Davud'un, bir zaman bulduğunda dosdoğru hükmedeceğini söyleyen sözlerini duydunuz. Size gerçekten diyorum ki, pek çok hakim hükmünde, kendileri için uygun düşmeyen hüküm vermek ve kendileri için uygun düşene de zamanından önce hükmetmekten başka bir nedenle (yanılgıya) düşmez. Bu bakımdan, babalarımızın Allah'ı peygamberi Davud aracılığıyla bize şöyle7 bağırır: «Adaletle hükmedin ey insanoğullan.» Bundan dolayı, cadde köşelerinde oturup da, gelen geçen için, «Şu güzeldir, şu çirkindir, şu iyidir, bu kötüdür» demekten başka bir şey yapmayanlar zavallılardır. Yazıklar olsun onlara, çünkü onlar, «Ben şahidim ve hakimim ve şanımı kimseye vermem» diyen Allah'ın elinden hükmünün asasını kapıp alırlar. Bakın, size söylüyorum ki, bunlar görmedikleri ve gerçekten duymadıkları (şeylere) şahitlik ederler ve kendilerine yetki verilmeden hükümde bulunurlar. Bu nedenle, yerde olanlar Allah'ın gözüne iğrençtirler ve (Allah) son günde kendileri için korkunç hükmünü verecektir. Yazıklar olsun size, yazıklar olsun hayır ve şerden söz edip, hayrın yazarı olan Allah'a suç isnad ederek, şerre hayr diyenlere ve tüm şerlerin kaynağı olan şeytan'ı haklı çıkaranlara! Ne ceza göreceğinizi düşünün ve kötüyü para için haklı çıkaran ve yetimlerle dulların davasına bakmayanlar üzerine gelecek olan Allah'ın hükmüne düşmek ne korkunçtur, (düşünün)! Size diyorum, size, öyle korkunç olacaktır ki bu,-tüm şeytanlar bu hüküm karşısında titreyecektir. Ey sen, hüküm makamında oturan insan, hiç bir şeye bakma, ne yakına, ne dosta, ne şerefe, ne kazanca sadece, Allah korkusuyla, en büyük dikkatle araştıracağın gerçeğe bak, çünkü, Allah'ın hükmünde seni kurtaracak olan budur. Ben seni uyarıyorum ki, merhametsiz hükmedene, (yine) merhametsizce hükmedilecektir.»