HAK TEALA'NIN NİMETİ VE BİZİM DAVRANIŞIMIZ:
Kardeşlerim! Malik'in nimetlerine bakınız. Bakın görün, ne gibi nimetler size ihsan kılmıştır. Siz neler elde eylemişsiniz. Malik diyor ki, size verdiğim bu nimetler karşısında sizden bir şey aldım da onun karşılığında size bunları verdim. Subhanallah, O'nun keremi ne kadar da büyüktür?
Kur'an-ı Kerim'de buyurulmuştur:
Allah müminlerin canlarını ve mallarını satın almıştır çünkü buna karşılık kendilerine cennet vardır. (Tevbe:111)
İşte bu da Malikin size karşı davranışı ve tutumudur. Şimdi bir parça da kendi davranış ve tutumunuzu gözönüne getirin. Malikin size vermiş olduğu şeyi yine Malik başka bir bedel ile sizden satın alıyor. Hani başkalarına satılmak istenen nesneyi. Satılırken de çok ucuza satmak istiyordunuz, cüz'i ve değersiz bir fiyata. Bu satın almak isteyen ve Malikden başkası olan kimse de Malikin rızasının hilafına sizi koşturup sizi çalıştırmak, Malikin rızası hilafı işlere sokmak istemektedir. Siz de kalkıp, rızık veren diye bu kimseye hizmet edersiniz. Böyle yaparsanız demek ki. siz kendi kafanızı, düşüncenizi hiçe satmışsınız. Kendi elinizi ayağınızı, hiçe satmışsınız. Kendi vücut kuvvetlerinizi pek ucuza satarak, buna karşılık da Hak Teala'ya karşı, isyanı, karşı, gelmeği satın almışsınız. Şimdi acaba bundun daha da büyük bir ahlâksızlık nasıl olabilir? Ne olabilir? Satılan şeyi satmak kanunen ve ahlaken bir suçtur. Böyle suçlar için böyle dalavereli iş için böyle yalan dolan için, dünyada dahi dava açılır. Acaba siz zannediyorsunuz ki, bu yaptığınıza karşı, Hak Teala'nın adalet divanına dava açılmayacaktır.
(Ebu'l A'la El-Mevdudi, Hitabeler)