20 Mart 2009, 22:06
|
#2 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Kastamonu İli Hakkında Bilgiler
Kastamonu İnebolu Evleri [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]Kastamonu İnebolu Evleri
İnebolu'da Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Korumu Kurulu'nca koruma altına alınan 350 adet ev vardır. Kültür Bakanlığı Kastamonu Valiliği ve Ankara Mimarlar Odası'nın İnebolu Evlerini Yaşatma Projesi (İNEYAP) çerçevesinde yürüttüğü çalışmalar ile tarihi dokuyu koruyarak doğa ile uyumlu kent örneklerinin nadir temsilcisi İnebolu'yu bu yönüyle de tanıtmayı amaçlamaktadır.
Geleneksel Türk evleri ve yakın dönem Osmanlı mimarisi örneklerinin en önemli ve en canlı örnekleri İnebolu’da yaşıyor. 19.yüzyıl sonlarına doğru devirde ticaretle zenginleşen İnebolu halkı yavaş yavaş sanatsal zevklerini geliştirmeye başlamış ve şehri ortadan bölen İkiçay vadisinin iki yamacı 1890'larda birbirinden güzel konaklarla süslenmiştir. Konakların kendine has bir mimarisi vardır. Genellikle sülalelerin isimleri ile anılır.Taştan örülen ve içinde mahzenlerle kiler odalarının bulunduğu bir zemin katının üzerine, genellikle dört oda, bir sofa, bir banyo, bir mutfak ve bir tuvaletten oluşan bir veya iki ana kat olarak inşa edilmiştir. Evlerin her katı bağımsız birer daire olacak şekildedir. Gerektiğinde, aileler genişledikçe, evlerin katları ayrı bağımsız bölüm haline getirilebilir. Bağımsız bölümlerin her birine dışarıdan ayrı ayrı girişlerle ulaşılabilme imkanı vardır.
Ana katlarda bulunan odalar bol pencereli yapılmış ve her pencereye bir cumba ile bunu örten bir kafes yaptırılmıştır. Böylece o devirde evin hanımı yüzünü hiç göstermeden sokağı seyredebilmekteydi. Evlerin, yüksek ve işlemeli tavanları, tek parça ağaçtan yapılmış dönerek çıkılan merdiven tırabzanları bulunmaktadır.
Banyolar hamam tarzında olup dıştan yakmalı bir külhanları ve kurnaları bulunmaktadır. Hamamlar o devirde genellikle haftada bir yakılırmış. Hamam haricinde diğer odalardan birinde dolap şeklinde yapılmış, bugünkü duşakabinlerle aynı işi gören dolap-banyolar bulunmaktadır. Bu bölümlere kovalarda ısıtılmış su getirilerek banyo ihtiyacı giderilirmiş. Ana katların üzerinde genellikle güneş alan büyük bir sofa ile iki küçük odadan oluşan bir çatı katı bulunur, yazın alınan patlıcan, biber gibi sebzelerle; pastırma, sucuk ve tarhana gibi gıdalar bu odalarda kurutulmaktaymış. Bu odaların yanında bulunan "tahtanuş" adı verilen bölmelere ise bol miktarda dut yaprağı yerleştirilir ve ipek böcekçiliği yapılırmış. O devirde keten kumaş yapımı olduğu kadar, ipekçilik de İnebolu ekonomisinde yer almıştır.
İnebolu evlerinin çatıları özel olarak denizden çıkarılan ve “Marla taşı” adı verilen taşlardan yapılmıştır. Bu taşlar tepsi şeklinde geniş ve incedir. Isı yalıtımları yüksek, tabiat şartlarına dayanıklı, ağaca uyumlu ve hepsinden önemlisi doğaldır. Ayrıca İnebolu'da çok sert esen poyraz rüzgarlarına karşı ağır olduklarından normal kiremitlere oranla çok daha dayanıklıdır. İnebolu'da eski evlerin çoğunda hala bu taş çatılar bulunmaktadır.
Her konağın taraça taraça vadiye doğru inen bahçeleri vardır. Her bahçede bir kuyu bulunmaktadır. Bu bahçelerde erik, fındık, dut, elma ve gül ağaçları bulunur, o devirde bilhassa gül ağaçlarından toplanan reçellik kokulu güllerle gül suyu, gül şerbeti, gül reçeli gibi doyumsuz lezzetler yapılırmış. Yaz akşamları, konak sakinleri ve komşuları bu bahçelerde toplanır ve fasıl eşliğinde eğlenirlermiş.
Bu evlere bordo-beyaz renkler hakimdir. Bu rengin sebebi Aşı boyasıdır. Küre madenlerine yakın olması sebebiyle kırmızı topraklı olan Aşı Köyü'nden elde edilen boyanın yanı sıra, beziryağı ve ardiç katranı karışımıyla oluşturulan Aşı Boyası ahşap bir evi en az 20 yıl koruyabiliyor. Bugün bile bu eşsiz konakların çoğu tüm ihtişamlarıyla varlıklarını sürdürmektedirler. Kendilerine has aşı boyalı* renkleriyle yeşillikler arasında sanki bir mücevher gibi doğayı süslemektedirler.*(Aşı boyası : Aşıboyası tabii mineral pigmentidir. Aşıboyaları ışıktan etkilenmez ve fazlaca ezildiğinde yağlanır, böylece bağlayıcı asitlere tepkime göstermediğinden atmosfer etkilerine karşı oldukça dayanıklıdır. Boyama gücü bütün renkleri kaybedecek nitelikte olduğundan sürüldüğü yüzeyde diğer renkleri tamamen örter. Bu özellikleri ile ahşap yapıların dış tahta kaplamalarını hava şartlarından çok iyi şekilde korur. Rengi koyu kırmızı kiremit rengi, veya bordoya yakındır.)
İnebolu evleri 3. derece tarihi eser kapsamındadır. Bu evlerin çoğunda hala oturulmaktadır, ancak bakımsız halde kaderine terk edilen birçok ev de bulunmaktadır Evler tahtadan yapıldıkları için bakım gerekiyor. Aşı boyaları yok olduğundan tahtaları çürümüş, kurtlanmış. Çatılar taş olduğu için ağırlıkları fazla ve bina gövdesine çok yük bindiriyor. Ama tarihi eser olduklarından bu evlere çivi dahi çaktırılmıyor, yıktırılmıyor, ancak sahiplerinin de gerekli restorasyonu yapmaya ekonomik gücü yok. Pek çoğu bahçelerine betonarme bina yapmışlar ve orada oturuyorlar. Ahşap evlerin yavaş yavaş çürümesini, yıkılmasını üzüntü ile seyrediyorlar.
Bu evlerin tarihi eser kapsamına alınması çok doğru, çünkü İnebolu doğa ile uyumlu kent örneklerinin nadir temsilcilerinden bir tanesi. Kültür Bakanlığı, Kastamonu Valiliği ve Ankara Mimarlar Odası'nın İnebolu Evlerini Yaşatma Projesi (INEYAP) çerçevesinde yürütülen çalışmalar ile tarihi dokunun korunması amaçlanmış. Ama çalışmalar çok yavaş ilerliyor, evler yıkılıyor.
Elimizi çabuk tutmalıyız ki, bu asırlık tarihi evler, yüzleri masmavi denize dönük, sırtları ormanlarla kaplı dağlara yaslı olarak daha yüzyıllarca ayakta dursunlar ve büyülü güzelliklerini sergilemeye devam etsinler. Alıntıdır |
| |