Haftanın Fıkrası
Bazı Gerçek aydınlardan özür dileyerek ... Haftanın Fıkrası
Kriz yüzünden işten çıkarılan bir
bir aydın ile bir gazeteci yurt dışına
çıkmışlar.
Bir süre yiyip-içip eğlenmişler.
Doğal olarak paraları çabucak tükenmiş.
İş aramışlar ve bir çiftlikte hayvan pisliklerini
ahırdan kürekle kazıyıp çöp römorkuna atma işi
bulmuşlar. Bir süre çalışmışlar, başarılı
olmuşlar, çiftlik kahyası da onları sevmiş ve
hallerine
acıyarak "Size daha kolay bir iş
vereceğim" diyerek onları yumurta paketleme
işinde görevlendirmiş .
"Bunların irilerini ve iyilerini bu
taraftaki kutulara, küçük ve kötülerini bu
taraftaki kutuya koyacaksınız" demiş.
Fakat bizimkiler çok yavaş
çıkmışlar, "Bu iyidir, değildir, küçüktür,
büyüktür"
tartışmaları ile işleri aksatmışlar.
Onları gözleyen kahya yanlarına
gelmiş,
"Siz Türkiye'de ne iş yapıyordunuz? "
diye sormuş. Bizimkiler "Gazeteci" ve
"Aydın" diye cevaplamışlar.
Kahya, "Belli belli !!!!!!! sizin, Türk aydını olduğunuz belli" demiş.
"Çok iyi b*k atıyorsunuz ama iyi ve kötüyü ayırt etmeyi bir türlü beceremiyorsunuz!
__________________ Rakı geçmişe, bira şimdiye, şarap geleceğe içilir.. |