10 Eylül 2008, 09:39
|
#1 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Bir Avuç Güneşle Gelsen Karanliklarıma ..
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Satırlarımı son kez yüreğine eğip sana yazıyorum. Yoksun işte. Cümlelerim bile
değişti sensizliğin vurgun saatlerinde. Herşey anlamsız, herşey kapkaranlık.
Seninle gülümseyen satırlarım bak şimdi yokluğunda karamsarılığa büründü “Hayatımın hiç bir karesinde sevgi olmamıştı. Sevgi zannetmiştim yalanları,
umut zannetmiştim karanlıkları. Hep severken terkedildim, hep gülümserken
acıya yenildim. Belki de sevilmeyi haketmedim ben. Belki de hiçbir zaman
sevginin sofrasında gülüşlerimle nefes alamayacağım.”
Sensizliğin vurduğu dalgaların arasında ılık nefesini bekliyorum. Telefonlarım
hala sessiz, yüreğim ise sensiz. Bıraktığın yerdeyim. Çok mu senden istediklerim ?
Çok mu seni uzaklarda bekleyip bir yudum nefesini beklemelerim çok mu ?
Haklısın. Ben sevgiyi hiç haketmedim.. Hiçbir zaman da haketmeyeceğim.
Şimdi bu yazıyı okuyupta çok karamsarsın deme bana. Sensizlikte çektiğim acıları
bilemezsin. Sanma senin yokluğundan kanayan yaralarımın sancı değil
çektiklerim. Dört duvar yalnızlığı arasında nefes alan yüreğimin çığlıklarıdır
hissediklerim. Hani senin düşlerinde gökyüzüne kanatlanmayı öğretecektin bana?
Hani gözlerimin renginden gökyüzünü ”mutluluğa” boyamayı öğretecektin? Şimdi yalnızlığa demlenmiş yokluğunla başbaşayım. Sevgiyi haketmeyen
yüreğimle sesinden gelecek ılık rüzgarları bekliyorum odamda. Yokluğun kanıyor
içimde, yetimliğin ağlıyor gözbebeklerimde..
Birkaç gün sonra doğum günüm. Haklısın dünyanın en mutlu insanı benim.
Yanılıyorsun, dört duvar yalnızlığında üşüyorum. Artık dışarıya bile çıkmıyor.
Herşey seni hatırlatıyor. Dört duvar yalnızlığında yokluğunu soluyorum. Çok mu
istediklerim senden? Çok mu sana dair beklentilerim.. ?
Düşlerinde ellerini tutmaktan öte ne istedim senden. Karanlıklarıma bir avuç
güneşinle gelmeni, gecenin avuçlarında uyumaktansa avuç içlerinin arasına
kıvrılıp bir cocuk gibi senin yanında gülümsemeyi istedim hep.
Gelmeyeceğini bile bile bir yudum sevgini diledim. Çok mu istediklerim? Artık
kelimeler anlamsız, çaresizliğim ise yapayalnız. Şimdi beni bıraktığın yerde hala
seni bekliyorum. Çok şey istemiyorum senden. Yüreğime yüreğinle dokunmak,
ılık nefesinden düşüp gülüşlerinden avuçlarına yuvarlanmak..
Sadece gözlerinde demlenmiş umutları sesinden duymak, kirpiklerinde ıslanmış
gözyaşlarınla kanayan yokluğunu yıkamak.
Söyle hadi senden istediklerim çok mu sevgili?
Senden hiçbir zaman yollarıma serilecek bir ömür istemedim. Ya da duygularıma
sunulacak bir beden diledim senden. Asla senin yüreğinde bir yudum sevgi
damlası istedim. Dilinde ıslanan bir kelime, iki dudağından havaya kanatlanmış
bir nefes olmayı diledim ben.
Biliyorum hiçbir zaman ellerimiz birbirini tutmayacak. Yüreklerimiz hep hasretin
avuçlarında ”imkansızlığı” yaşayacak. Lakin karanlıkların içindeyim. Ne olur
nefesinden bir yudum ”hayat“ yolla. Seni soluyayım havayı solur gibi. Zifiri
gecenin içinde kaybolmak üzereyim.
Yokluğun kanarken ne olur bir avuç güneşinle karanlıklarıma gel. Karanlıkların
içinde sonbaharda solan bir yaprak gibi düşmek istemiyorum kuru toprağa. Anla
sevgili; gözlerinde saklı aydınlığına ihtiyacım var benim..
Eğer gelmeyeceksen sevgili; bırak tövbeleri yarım kalmış günahlarını ser
bedenime. Sevgiyi haketmeyen kalbim bari bir işe yarayıp küllerimden yalnızlık
gülleri yeşersin yalnızlığın gölgelerinde. Bir yudum sevginle düşlerime
gelmeyeceksen; bırak ta sensizliğin içinde avuç içlerinden kanatlanayım
sonsuzluğun satırlarına.
Bir avuç güneşinle karanlıklarımı ezmeyeceksen; bırak dilinde ıslanacak son dua,
gözbebeklerinde akan son damla olup toprağa ben sarılayım. Ben ellerimi
uzattım yüreğine; nefesinden ya yokluğunu yolla yalnızlığa sarılayım ya da
gözlerini yolla delice yüreğine soluyayım..
”Karanlıklarıma yokluğunun hançerinin düşmesine izin verme; gözlerinde saklı bir
avuç güneşle gel yalnızlığın gölgelerine. “ Alıntıdır.. |
| |