Cevap: Peygamberlerin Sıfatları
Habil'in Kurbanı (Hz. Adem 3) Yazan seyit ahmet uzun İlk insanlar cennetten inmiş Asıl imtihan sahası dünyaya Adem ile Havva oluşturmuş Çocuklarıyla mutlu bir aile Böylece yeryüzünde ilk ev Kurulmuş ilk peygamberin eliyle Her taraf cennet gibiymiş. Dağların ardından doğan güneş Bir portakal rengini almış. İşte günler birbirini kovalamış Yıllara erişmişler sonunda Artık çocuklar Habil ile Kabil Gençlik çağlarına gelmişler Babalarına yardım için onunla Bazen ormana ava gidiyor Bazen de tarlada çalışıyorlarmış. Habil çok uyumlu ve iyi kalpliymiş. Kabil ise biraz asabi ve asık suratlıymış Ama Habil’in alttan almasıyla Hep iyi geçinmişler uzun yıllar Bir gün babaları Adem çağırmış İki kardeşi yanı başına Merak etmişler ne var diye Baba Adem yaratılışı ve de İnsanların varlık amacını anlatmış İbadetsiz bir dünyanın boşluğunu Ve anlamsızlığını anlatmış. Ergenlik çağına gelmiş çocuklarına Sevgili çocuklarım, demiş. Allah ikinizden kurban istedi Kendisine adamanız için Kimin kurbanı kabul edilirse O Allah katında üstün olacaktır. Allah katında üstünlük ise takvayladır. Allah sevgisini kaybetmekten korkarak O’nun emirlerine sıkı sarılmaktadır. Bu uyarıyı yaptıktan sonra Çocuklarını göndermiş kurban sunusuna Habil hayvancılıkla uğraşıyormuş Bunun içinde sürüsünün içinden Seçmiş en toklu ve besilisini Göze hoş görünsün, demiş. Allah’a sunulacak hediye En iyisi olmalı ki sevsin bizi Bunu düşünerek kurbanını almış Götürüp koymuş sunu tepesine Kocaman bir ağacın yanıymış Kurbanların sunulduğu yer Bir kuş öterek selam vermiş ona Kabil ise tarlayla uğraşıyormuş Bunun içinde sebzelerin içinden Eline aldığı güzel ve olgunları hep bırakıp Daha solgununu alıyormuş. Bu tazeler bana lazım diyormuş. İyisini kendisine ayırıp Kötülerini Allah için topluyormuş. Allah bunları da kabul eder diyerek Sararmış solmuşları almış yanına Hiç utanmadan sunu tepesine koymuş o da O sıralar kabul edilen kurbanlar Bir yıldırımla yakılıyormuş. Aile merak içinde beklemiş sabahı Acaba kimin sunusu kabul edildi? Yürekleri heyecanla çarpıyormuş. Habil dua etmiş o gece Yaratan ve nimetlendiren Allah’a Kabul buyur ya Rab’bi benden Sana sunduğum bu kurbanı Sana layık değildir biliyorum Amma elimdekilerin en iyisi Gökyüzündeki ay ve yıldızlar Göz kırpmışlar Habil’e sevinçle Sanki onu müjdelemek istemişler Sabahın erken saatlerinde duyulmuş Çil horozların tiz ötüşleri Kalkın sabah oldu, sabah oldu Allah’a ibadet edin dercesine Adem, Havva ve çocukları Hep birlikte yürümüşler heyecanla Sunu yerine doğru merakla Kuşlar şen şakrak ötüşüyor Rüzgar hafiften esiyormuş. Ağaçların yaprakları hışırdayarak Onların yürüyüşüne eşlik ediyormuş. Nihayet büyük bir kayayı geçerek Varmışlar koca ağacın yanındaki Sunuların konulduğu tepeye Birden cız etmiş Kabil’in kalbi Kendi kurbanını görünce orada Habil’in koçu görünmüyormuş Onun sunduğu kurban kabul edilmiş. Adem oğlunu teselli etmiş. Davranışlarına dikkat et oğlum Allah iyilerin kurbanını kabul eder. Sen de bir yanlışlık var galiba Bunu düzeltmeni öneriyor yaratan Ama kabilin kalbi yanıyormuş Kıskançlık ve haset ateşinde İyi olmayı bir türlü düşünemiyormuş. Şeytan kötülüğe yönelenlere Hemen dost gibi görünerek Yanına sokulurmuş yavaşça İşte Kabil’inde dostu olmuş Damarındaki kan gibi dolaşmış Ona derinden derine fısıldamış Habil’i öldür Habil’i öldür Yoksa onun varlığı seni öldürecek Ancak öldürmekle kurtulursun Vücudu titriyordu kıskançlıktan Kardeşi üstün gelmişti. Kendisi de yenilmiş mağlup olmuştu. Bunun bir yarış değil de İmtihan olduğunu düşünemedi. Yaptığı yanlışlığı düzeltmeye gitmedi. Kardeşi koyunları otlatırken Onun yanına gitti gözü kanlı Seni öldüreceğim başka çare yok, dedi. Sert ve suratı asık bir şekilde Senin kurbanın kabul edildi Ben ise mahçup oldum,dedi. Habil gayet sakin bir şekilde Abi Allah takva sahiplerinin Kendisine gönül verenlerin Kötülüğü ve günahı yüreğinden Sürgün edenlerinkini kabul eder Sen beni öldürmek istesen de Ben seni öldürmek için Bil ki elimi kaldırmayacağım. Şeytanı kalbinden kov, dedi. Kabil daha da korkunçlaştı. Habil arkasını döndüğü bir sırada Yerden aldığı koca bir taşı Masum Habil’in başına indirdi. Habil yere seriliverdi cansız Şaşırdı kardeşinin ölümüne Onun cansız bir şekilde yatışına Ne yapacağını bilemiyormuş Şaşkın şaşkın etrafına bakınıyordu. O sırada bir karga göründü Ayaklarındaki ölü bir kargayı Getirip yere indiriverdi. Sonra da toprağı eşeleyerek Ölü kargayı gömdü toprağa Üstünü kapatıp havalandı Yazıklar olsun bana dedi Kötü kalpli katil Kabil Bir karga kadar bile olamadım Hemen o da toprağı eşti Kardeşini toprağın içine gömdü. Yeryüzündeki ilk katil olarak Kıyamete kadar kötü anıldı İyilik ise Habil’in yaptığı davranıştı Kim kurbanının kabulünü istiyorsa Yüreğine takvayı işlemeli Allah sevgisiyle kalbini doldurup Şeytanı ve kötülüğü sürgün etmeli. Çünkü şeytan ve arkadaşları Ancak kötülüğü emreder Cehenneme doğru sürükler insanı. Selam olsun Habil gibi kurban adayanlara. |