Cevap: Peygamberlerin Sıfatları
HZ NUH'UNİMAN GEMİSİ (9) Yazan seyit ahmet uzun Nuh peygamber kendisine emredileni, inanan insanlarla birlikte büyük bir gayret ve azimle yerine getirmişlerdi. Gemi nihayet bitmişti. Cahil insanlar gelip gidip gemiye bakıyorlardı. Bununla Nuh peygamberin ne yapacağını merak ediyorlardı. Ama Nuh peygamber ne yapacağını gayet iyi biliyordu. Çünkü kendisine emir veren ve ne yapması gerektiğini söyleyen âlemlerin Rabbi Allah’tı. Gemi bittikten sonra Allah’ın emri üzerine gemiye kendi bölgesinde bulunan her bitki ve hayvandan birer çift alıp, gemiye yüklemişti. Bununla birlikte inanan insanları ve kendisine inanan ailesinden fertleri de gemiye bindirmişti. Artık inanan insanlar Nuh peygamber ile birlikte gemiye binmişlerdi. Şimdi Allah’ın emrinin gelmesi bekleniyordu. İnananlar gemide Allah’a dua ediyorlardı. İnkarcılar ise onlara alaylı gözlerle bakıyorlardı. Şimdi ne olacaktı? Meraklı bir bekleyiş başlamıştı. İşte kısa bir müddet sonra beklenen gerçekleşmişti. Allah’ın emri gelmişti. Rabbimiz bu emrini şöyle bildirmişti; “Biz de derhal nehir gibi devamlı akan bir su ile göğün kapılarını açtık. Yeryüzünde kaynaklar fışkırttık. (Her iki) su, takdir edilmiş bir işin olması için birleşmişti. Nuh'u da tahtalardan yapılmış, çivilerle çakılmış gemiye bindirdik. İnkâr edilmiş olana (Nuh'a) bir mükâfat olmak üzere gemi, gözlerimizin önünde akıp gidiyordu.” Kamer/ 11-14 “Nihayet emrimiz gelip de sular coşup yükselmeye başlayınca Nuh'a dedik ki: "(Canlı çeşitlerinin) her birinden iki eş ile -(boğulacağına dair) aleyhinde söz geçmiş olanlar dışında- aileni ve iman edenleri gemiye yükle!" Zaten onunla beraber pek azı iman etmişti. (Nuh) dedi ki: "Gemiye binin! Onun yüzüp gitmesi de, durması da Allah'ın adıyladır. Şüphesiz ki Rabbim çok bağışlayan, pek esirgeyendir." Hud/ 40-41Allah’ın adı her hayrın başıdır. İşte bu gerçek burada tekrar belirtilmiştir. Gemiye binecekler ancak Allah’ın adını anan ve O’nun büyüklüğüne teslim olanlardan olacaktır. Allah’ın adını yüreğinin süsü yapmayanlar O’nun kurtuluş müjdesine nail olamayacaklardır. Gökten bardaktan boşalırcasına su iniyordu. Yerden ise öylesine coşkulu bir şekilde su fışkırıyordu ki, kısa bir müddet sonra her tarafı su kapladı. Gemi yavaş yavaş suların üzerinde yüzmeye başlamıştı. İnkârcı insanlar şaşkınlıktan ne yapacaklarını şaşırmışlardı. Sağa sola koşarak yağmurun şiddetinden kurtulmaya çalışıyorlardı. Ama bu çabaları boşunaydı. Sular öylesine güçlü bir şekilde her tarafı kuşatmıştı ki, kaçacak ve saklanacak yer kalmamıştı. Eşyalar suların üzerinde yüzüyordu. İnsanlardan kimisi yüksek tepelere çıkmış, felaketten kurtulmayı bekliyordu. Allah’ın emri su olarak her yeri kaplamıştı.Gelsin dedikleri azap gelmiş, inkârcılar aciz kalmıştı. Nuh peygamberin ailesinden karısı ve bir oğlu gemiye binmemişlerdi. Çünkü ona inanmıyorlardı. Kurtuluş gemisi ise ancak Allah’a iman edenleri muhafaza edecekti. Bunda hiçbir ayrıcalık yoktu. Peygamber karısı ve oğlu olmak, yakını olmak inanç gerçekleşmeden mümkün değildi. |