Tekil Mesaj gösterimi
Alt 15 Ağustos 2008, 13:18   #4
Çevrimdışı
PopSy
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Peygamberlerin Sıfatları




HZ NUH'UN İMAN GEMİSİ (10) Yazan seyit ahmet uzun
İNKÂRCI EVLADIN ACI SONU (10)
Nuh peygamber kendisine inananlarla birlikte gemiye binmişti. Artık geriye dönüş yoktu. İnanmayanların ayrılacağı gün gelmişti. Kiminle niçin alay ettiklerini bilmeyenler, asıl alay edilecek ve acıyla dolu günleri kimin beklediğini göreceklerdi.
Gemi, coşkun suların üstünde bir gelin gibi süzülmeye başlamıştı. İnananlar, kendilerini küçümseyen insanları, geminin üstünden seyrediyorlardı. Nerde yüzdüreceksin dedikleri gemi Allah’ın izniyle yüzmeye başlamıştı. Hem de çok uzaklarda değil, hemen yanı başlarında yüzmeye başlamıştı. Allah emrettikten sonra olmayacak bir şey yoktu. Allah engelledikten sonra da olacak iş yoktu. Bu gerçeği peygamberlerinin uyarılarına rağmen görmek istemeyen insanlar, gökle yerin el ele vererek coşturdukları suların arasında nereye kaçacaklarını bilmiyorlardı.
Ama hala gözleri azaba kapalı olan insanlar vardı. Onlar zannediyorlardı ki, bu azap geçicidir. Bu azap seli kendilerinin sığınacağı dağa kadar yükselmeyeceğini zannederek yine Nuh peygambere isyan ediyorlardı. Bu insanlardan birisi de Nuh peygamberin oğluydu.
Dalgalar sağdan soldan geliyor, Nuh kavmini yerle bir ediyordu. Bu sırada Nuh peygamberin ailesinden iki kişi geride kalmıştı. Karısı ve bir oğlu selin arasında kalanlardan olmuştu. Nuh, peygamber olmasına rağmen inançsız olan yakınlarına bir fayda sağlayamıyordu. Burada önemli olan inanmak ve Allah’a teslim olmaktı. Bu ilkeden kim yüz çevirirse çevirsin Allah’ın azabı onu yakalayacaktı. Hacı oğlu, hoca kızı, peygamber karısı olmak bir şey değiştirmiyordu.
Bunu bilen Nuh peygamber, suların içinde yüzmeye çalışan oğluna son bir defa daha seslendi:
—Oğlum gel buraya gemiye çık. İnkârı bırak, Allah’a iman et. Kurtuluşun tek adresi Allah’a imandır.
Ancak yüreği inkârın ve isyanın lekeleriyle kapkara ve kaskatı kesilmiş olan evlat bu teklifi reddetti. Ona göre bu azap küçük bir şeydi. Büyük bir dağa sığınarak bu azaptan kurtulabilirdi. Bunun için de babasına:
- Ben dağa sığınarak senin azap dediğin şeyden kurtulurum. Sana inanacak değilim. Sen kendi işine bak!
“Böylece (kendisini izleyenlere Nûh): "Haydi, binin artık," dedi, "yürümesi de, demir atması da Allah adıyla olan bu gemiye! Doğrusu, benim Rabbim gerçekten bağışlayıcıdır, esirgeyicidir!
Ve derken, onları götüren gemi dağ gibi dalgaların arasında seyre koyuldu. Ve o an kıyıda kalan oğluna (Nûh): "Oğulcuğum" diye bağırdı, "gel bin bizimle gemiye, o inkarcıların yanında kalma!"

(Fakat oğlu
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
"Ben, beni sulara karşı koruyacak bir dağa sığınacağım" dedi.(Nûh
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
"Bugün, (Allah'ın) acımasını, esirgemesini hak etmiş olanların dışında, kimse için Allah'ın hükmünden kurtuluş yoktur!" Ve tam o anda aralarında bir dalga yükseldi ve (oğul) boğulup gidenlerin arasına karıştı.” Hud 11/41-43

İnkarcı insanların yanıldıkları ve görmek istemedikleri bir nokta da buydu. Allah’ın azabına karşı herhangi bir korunak bulmaktır. Dağ bu kıssada bir örnektir.inanmayan insanlar kendilerini mevkilerinin, makamlarının, zenginliklerinin, atalarının, babalarının koruyacağını sanarak büyük bir yanlış içine düştüklerini ancak azap bittiği zaman anlayacaklardır. Çünkü o zaman gerçekle yüz yüze gelmiş olacaklardır.
İşte kendisini dağın koruyacağını sanan evlat bir dalgayla suların arasında boğulup gitti. İnkârcıların bu sonu kaçınılmazdır. Akıl, aklı verenin rehberliğinde kullanılmadığı müddetçe bu tür yanlış inanç ve düşünceler kaçınılmaz olacaktır. Ancak bu kaçınılmaz inançlar da kaçınılmaz sonu hazırlayacaktır.
Böylece gemi inananların huzur limanı olarak onları azgın dalgalara karşı Allah’ın rahmeti olarak koruyordu. Kendilerini Allah’a teslim eden insanlar da, bu şekilde Allah’ın koruması altında olacaklardır. Çünkü insanları koruyacak ve kollayacak yegâne güç ve kudret Yüce Allah’tır. Ona sonsuz şükürler olsun.
İnkârcılar, sel felaketinde helak olurken, inananlar iman gemisiyle huzura doğru yelken açmışlardı. Kim iman gemisini terk ederse, sonunun helakle sonuçlanacağının işaretleri verilmişti. Önemli olan bu işaretlere göre yaşamaktır. Aksi takdirde trafik canavarı şeytan, insanları cennet yolundan çıkararak azap çukurlarına sürükleyecektir.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver